-Arabesk düttürünün kralı salyalarını saçıyor.
-Her şeyi ile kral olsa ne ki ağabey, güce tapınan bir cahil işte.
-En son “Benim tuzum kuru ama düşkün sanatçılar var onlar için mücadele ediyorum.” demiş.
-Bre gafil sen kimsin ki, sanat ve sanatçı hakları için mücadele ettiğini söylüyorsun. Ülkemde ve dünyada hangi sanatsal durumdan haberdarsın?
-Yasaklanan oyunlar, sansürlenen kitaplar, işleri ellerinden alınıp kapının önüne konan, cezaevlerine atılan gazeteciler var. Opera, bale ve senfoni de ne oluyor, kültürel varlıkların durumu ile ilgili ne biliyorsun, sinema ve tiyatro destek fonu üstündeki pis oyunlardan haberin var mı?
-Olsa ne olmasa ne, bunlar onun sorunu değil, onun sorunu güce tapınmayı güncellemek.
-MESAM açıklaması bir el koyma belgesidir. Ortada süren bir soruşturma yok, şimdiye kadar yapılan soruşturmaların hiç birinde bir “düzenbazlık” bulunamamış, genel kurula sayılı günler kala yönetime aday bile olamayacaklarını anlayınca kayyum talebinde bulunuyorlar. RTE bakana emrediyor o da gereğini yapıyor. Oysa kayyum atanması için yasal hiçbir gerekçe yok. Kuklamız kendi dönemi ile ilgili kayıp paraların yanıtını vermek yerine, operasyon yaptırıp aklanmayı gerçekleştireceğini sanıyor.
-Kayyum atananlardan birinin “MESAM an itibariyle bizim elimize geçti” itirafı yapılmak istenenin dışa vurumudur.
-MESAM düşman işgalindeydi algısı yaratmak değil mi bu. Siz kimsiniz ki binlerce notayı hayata katmış ülkenin aydınlık yüzü müzik yaratıcılarını ve onların telif hakları için verdikleri mücadeleyi karalayıp düşman ilan ediyorsunuz?
-Söz tükeniyor ağabey.
-Aynı şey Devlet Tiyatrolarında farklı biçimde yaşandı. Meslek alanı ile ilgili hiçbir birikimi olmayan bir yetersizi getirip işin başına koydular. Ne oldu sonuç?
-Kurum tarihinin en kötü yıllarını yaşadı, üretimler müsamereden bin beter, sanatçılar ve sanat emekçileri arasındaki huzursuzluk dağ oldu, haklar budandı, üç yılın içine kurum bitirilme aşamasına getirildi.
-Görevi buydu.
-Şimdi o kımıl insan içine çıkmaz duruma geldi, bakanlıkta kızakta.
-MESAM için de aynı şey olacak. Telif haklarının üstüne kondurulan bu darbeci çetenin o kımıldan ne farkı var?
-Bunların önünü şimdiden kesmek gerek. MESAM üyesi müzik yaratıcıları seslerini yükseltmelidirler.
-Konuşanlar var ama yetersiz. Bu darbeye karşı duran kaç kişi varsa ortaya çıkmalıdırlar.
-Susmak erdemdir diye düşünenler ilk kaybedenler olacaktır.
ORHAN AYDIN / SOL
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder