29 Kasım 2023 Çarşamba

Sponsor işçiye değil topçuya bakar: İşte tuhaf şirketler liginin sırrı - Orhan Gökdemir / soL-Özel

 

Ayaktopuna oluk oluk para akıtanların işçiye üç kuruş fazla vermek istememesinin arkasında çürümüş düzen var.

Bir araştırmaya göre Avrupa’nın 5 büyük ligindeki futbol kulüplerine en çok sponsor olan şirketlerin başında bahis şirketleri geliyor. Bunu kriptocular ve petro-dolar zengini Arap şeyhleri izliyor. Futbol kirli kazançları aklıyor, tertemiz yapıyor. Ayaktopuna oluk oluk para akıtanların işçiye üç kuruş fazla vermek istememesinin arkasında işte bu çürümüş düzen var.

Sponsor kendini tanıtmak ya da yalnızca desteklemek amacıyla, bir sanat, kültür, spor vb. etkinliğinin giderlerinin tümünü ya da bir bölümünü bir tür bağış olarak karşılayan kimse ya da kuruluş anlamına geliyor. Özellikle kitleler önünde daha görünür hale gelmek isteyen yüzlerce marka, spora ve sporculara “sponsor” olarak destek veriyorlar. Bir spor etkinliğine destek veren kurum ve markalar kendini tanıtmakla kalmıyor; hedefledikleri kitlenin bilinçaltında marka imajını oluşturuyor ve güçlendiriyorlar. Nihai olaraksa sponsorluklar, hedef kitlenin satın alma tercihlerini etkiliyor. Tabii, futbol üzerinden işlerine meşruiyet sağlamak isteyenler de var.

Sponsorluk desteklerinin vergisel avantajları da bulunuyor. Sponsor olan kurumun adının anılması koşuluyla; resmi spor organizasyonları için yapılan saha, salon veya tesis kira bedelleri, sporcuların iaşe, seyahat ve ikamet giderleri, spor malzemesi bedelleri, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü'nün uygun göreceği spor tesisleri için yapılan ayni ve nakdi harcamalar, sporcuların transfer edilmesini sağlayacak bonservis bedelleri, spor müsabakaları sonucuna göre sporculara veya spor adamlarına prim mahiyetinde ayni ve nakdi ödemeler gibi harcamalar, sponsorluk harcaması olarak değerlendiriliyor. Sponsorluk harcamalarının; kanunlarca tespit edilen amatör spor dalları için tamamı, profesyonel spor dalları için yüzde 50'si gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde beyan edilen kurum kazancından indirilmesi mümkün. Vergiden indirilmesi demek, asıl sponsorun vergi verenler olduğu anlamına da geliyor. Sponsorluk vergi kaçırmanın da meşru yollarından biri.

Türkiye'deki mevcut vergi uygulamaları ve Kurumlar Vergisi Kanunu uyarınca Türkiye Süper Futbol Ligi, profesyonel spor dalı olarak belirlendi. Bunun dışındaki tüm branşlar (tenis, basketbol, voleybol, yüzme, su topu, hentbol vs.) amatör spor dalı olarak kabul ediliyor.

En hevesli sponsorlar bahisçiler ve kriptocular

Dünyadaki sponsorlukların yüzde 80'inin spor alanında olduğu ve bunun da 70 milyar dolara ulaştığı tahmin ediliyor. Türkiye'de ise spor alanındaki sponsorlukların 1 milyar doları bulduğu tahmin ediliyor.

İngiltere Premier Lig'deki 20 takımdan yarısının sponsoru kripto paracılar. Türkiye Süper Lig'inde de kripto paracılar sponsor olarak varlığını hissettiriyor. 2022 sezonunda, 22 bahis, 15 kripto para şirketi Süper Lig takımlarına sponsor oldu. Yani sponsorluğun arkasında kolay ve spekülatif kazançlar var.

Ama bu alanda asıl at koşturanlar Körfezin petrol zengini ülkelerinin yöneticileri. Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın açıkladığı “2030 Vizyonu” çerçevesinde dünyanın yeni finans merkezi ve Ortadoğu’nun yeni turizm destinasyonu olmak için kolları sıvayan Suudi Arabistan, dünyanın en büyük 10 futbol liginden biri olmak için de düğmeye bastı. Ülkenin 700 milyar dolar büyüklüğündeki varlık fonu PIF ile devlet petrol şirketi Aramco çok sayıda futbol kulübünü satın aldı. PIF, Suudi Arabistan profesyonel futbol liginde mücadele eden Al-Ittihad, Al-Ahli, Al-Hilal ve Al-Nassr futbol kulüplerinin yüzde 75 hisselerini aldı. Aramco da Al-Qadisiyah takımını satın aldı. 

PIF ve Aramco’nun bu yatırımları, Suudi Arabistan futbol ligini dünyanın en büyük 10 ligi arasına sokmayı ve daha fazla yatırım çekmeyi amaçlıyor. Suudi Arabistan yönetimi, ligin yıllık cirosunu 2030’a kadar 480 milyon dolara çıkarmayı hedefliyor. 37 yaşındaki Portekizli yıldız Cristiano Ronaldo, bu program uyarınca Al-Nassr’a transfer olmuştu. 2025’e kadar imza atan Ronaldo’ya yılda 200 milyon euro verilecek. Yani Arap usulü sponsorluk futbolun tamamını satın alarak icra ediliyor.

Petro dolarlar futbola

Arap ülkelerinden çok sayıda iş insanı Avrupa'daki futbol kulüplerine yatırım yapmayı tercih ediyor. 2021’de İngiltere Premier Ligi takımlarından Newcastle United'ı Suudi Arabistan Kamu Yatırım Fonu satın almıştı. Suudi Prens Abdullah bin Mesaid Al Suud da 2013'te Sheffield United'ın hisselerinin yüzde 50'sini satın almıştı. Al Suud, 2019'da bir mahkeme kararına dayanarak hisselerin tamamına sahip oldu.

Mısır ve İngiltere vatandaşlığı bulunan Asım Allam ise 2010'da İngiliz futbol kulübü Hull City'yi satın aldı. Allam, kulübü bir süre elinde tuttuktan sonra televizyoncu Acun Ilıcalı’ya sattı. Ilıcalı daha sonra İrlanda Premier Lig takımı Shelbourne'ün de çoğunluk hisselerini satın aldı.

Bunlar arasında en çok ses getireni belki de Manchester City'nin satışıydı. Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Başbakan Yardımcısı ve Devlet Başkanlığı İşleri Bakanı Mansur bin Zayid Al Nahyan'ın sahibi olduğu Abu Dhabi United Group, Eylül 2008'de Manchester City'yi satın aldı.

The Guardian gazetesine göre, aynı yıl, Mısırlı iş insanı Nasif Saviris de Amerikalı yatırımcı Wesley Edens ile ortaklaşa, İngiliz kulübü “Aston Villa”nın satın alınmasına katkıda bulundu.

Arap yatırımcıların Avrupa'daki futbol kulüplerine ilgisi İngiltere ile sınırlı değil. Katar Yatırım Şirketi, 2011'de Fransız futbol kulübü Paris Saint-Germain'ın hisselerinin yüzde 70'ini satın adı. Şirket, 2012'de ise kulübün tüm hisselerine sahip oldu.

Katarlı iş insanı Abdullah bin Nasır Al Sani, 2010'da, İspanyol kulübü Malaga'yı satın aldı. 2019'da İspanyol futbol kulübü Almeria mülkiyetinin Suudi Arabistan Eğlence İdaresi Başkanı Turki Al Şeyh'e geçtiğini açıkladı.

BAE Başbakan Yardımcısı Mansur bin Zayid Al Nahyan'ın kurduğu “City Football Group” Avustralyalı kulüp “Melbourne City'nin” hisselerinin tamamına ve Amerikan futbol kulübü “New York City”nin hisselerinin yüzde 80'ine sahipti.

Türk futbolunda yabancı yatırımcıların satın aldığı ilk kulüp ise Göztepe oldu. İzmir'in köklü ekibinin yüzde 70 hissesi Danimarka merkezli şirkete satıldı.

En zengin futbol kulübü sahipleri

Yani futbol futboldan çok bir para aklama ve para saklama faaliyeti. Haliyle bir ayağı ideolojilerin, politikanın, suç dünyasının içinde. Paranın izinin en kolay kaybedildiği bir alan aynı zamanda. Haliyle futbolda çok para var!

2022 verilerine göre Dünyanın en çok paralı 10 kulübü şöyle sıralanıyor:

  • Manchester City 644.9 Milyon €
  • Real Madrid 640.7 Milyon €
  • Bayern Münih 611.4 milyon €
  • Barcelona 582.1 milyon €
  • Manchester United 558.0 milyon €
  • Paris Saint-Germain 556.2 milyon €
  • Liverpool 550.4 milyon €
  • Chelsea 493.1 milyon €
  • Juventus 433.5 milyon €
  • Tottenham Hotspur 406.2 milyon €

Bu listedeki takımlardan yalnızca üç tanesinin, Real Madrid, Barcelona ve Bayern’in bir sahibi yok. Diğer 7 takımın parayı bastırıp satın alan milyarder bir sahibi var.

Manchester City, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE)’nden Şeyh Mansur’un sahibi olduğu Abu Dhabi United Group tarafından Eylül 2008’de 265 milyon pounda satın alındı.

Manchester United, ABD’li Glazer ailesi tarafından Red Football Ltd yatırım şirketi vasıtasıyla 800 milyon pounda satın alındı. İngiliz basınında çıkan haberlere göre, Glazer ailesi, 2022 yılı itibariyle kulübü satılığa çıkardı ve 10 milyar dolarlık bir satış rakamı belirledi.

PSG, katarlı Nasser Al-Khelaifi’nin sahibi olduğu Qatar Sports Investments (QSI) tarafından 2011 yılında satın alındı. Bein Sports’un da sahibi olan QSI, önce kulübü yüzde 70’lik hissesini 50 milyon Euro’ya satın alırken geri kalan hisseleri de ilerleyen dönemde bünyesine kattı.

Liverpool, önce 2010 yılında New England Sports Ventures (NESV – Fenway Sports Group) şirketine yaklaşık 300 milyon pound karşılığında satıldı.

Chelsea, Rus milyarder Roman Abramovich tarafından 2003 yılında 140 milyon pound karşılığında satın alındı. Tam 19 yıl kulübü elinde tutan Abramovich, Rusya’ya uygulanan ambargolar sonrasında kulübü satışa çıkardı. Kulüp Mayıs 2022’de Todd Boehly’nin başını çektiği bir konsorsiyuma 4,25 milyar pound karşılığında satıldı.

Futbol dünyasındaki astronomik bedelli satın almalar kadar satın alanların kimliği de öne çıkıyor. Rus oligarkların başlattığı satın almalar, Amerikan ve Arap sermayesinin atılımları ve yatırımlarıyla bugüne geldi. Suudi Arabistan’ın veliaht prensi Muhammed Bin Salman’ın sahibi olduğu Public Investment Fund (Kamu Yatırım Fonu), Ekim 2021’de Newcastle United’ı 300 milyon pounda satın aldı. Ancak bu satın almada en çok konuşulan ne kulübün adı ne de satın alma bedeliydi. 320 milyar pound serveti ile dünyanın en zenginlerinden biri olan veliaht prens en zengin kulüp sahibi olmuştu.

Şeyh Mansur’un başında bulunduğu City Grup, Manchester City ile birlikte Melbourne City ve New York City kulüplerinin de sahibi.

Red Bull’un kurucu ortağı olan Avusturyalı milyarder Dietrich Mateschitz, çeşitli spor dallarında geniş bir kulüp portföyüne sahip. Mateschitz’in en önemli kulübü Bundesliga’da boy gösteren RB Leipzig.

Juventus’u sahibi milyarder Agnelli ailesi.

PSG’nin sahibi olan Nasser Al-Khelaifi her ne kadar yukarıdaki listede yer almasa da; 6,7 milyar pound servetiyle en zengin kulüp sahipleri listesine sekizinci sıradan girmeyi başardı. 10 yıldan fazladır Katar sermayesinin elinde olan PSG, rekor transfer bedelleri ödeyerek aldığı dünya yıldızlarıyla gündem oldu.

Tuhaf şirketler ligi

Ayaktopu işine girmek isteyip de parasını daha ekonomik kullanmak isteyenlerse sponsor oluyor. Bu bir tür şirketten şirkete sermaye aktarma aynı zamanda. 2022’de Süper Lig’de bulunan 19 takımın 11’i A.Ş. statüsündeydi. Şirketleşmiş kulüpler şunlardı: Adana Demirspor, Beşiktaş, Fenerbahçe, Gaziantep FK, Galatasaray, İstanbulspor, Kasımpaşa, Başakşehir FK ve Trabzonspor.

Bu 19 Takımdan 11’inin bir de “isim sponsoru” vardı. Yani kendileri de bir şirket olmalarına rağmen isimleri başka bir şirketle anılıyordu. Bu adı başka kendi başka şirket olan takımlar da şöyle sıralanıyordu:

  • Arabam.com – Alanyaspor
  • Atakaş – Hatayspor
  • Bitexen – Giresunspor
  • Fraport TAV – Alanyaspor
  • Demir Grup – Sivasspor
  • Fairport-TAV – Antalyaspor
  • HangiKredi – Ümraniyespor
  • Medipol – Başakşehir
  • MKE – Ankaragücü
  • VavaCars – Fatih Karagümrük
  • Yukatel – Kayseripor

22/23 sezonunda futbola sponsor olan sektörlerin dağılımında sanayi ve hizmet sektörü öndeydi. 70 anlaşma sanayi, 65 anlaşma hizmet, 46 anlaşma yiyecek-içecek, 44 anlaşma sağlık, 42 anlaşma hazır giyim, 33 anlaşma banka-sigorta, 30 anlaşma enerji, 29 anlaşma inşaat/yapı sektörlerinden gerçekleşmişti.

22/23 sezonunda en çok sponsoru olan kulüp Bitexen Giresunspor olmuştu. Sponsor şampiyonu kulüp o sezonun sonunda küme düştü. Küme düştü ama sponsoru yine de takımdan vazgeçmedi. Birbirlerine çok bağlıydılar.

Sponsorluğa çok düşkün olan Bitexen Teknoloji A.Ş, bilinen ismiyle Bitexen, Türkiye’de hizmet veren bir kripto varlık alım satım platformu. Arabam.com iLab firmasının markalarından bir tanesi. iLab firmasının Kariyer.net, Gittigidiyor.com, Cimri.com, kariyer.net ve emlak.jet gibi başka bilindik markaları da var. iLab Holding, “seçkin insan kaynağı ve yönetim ekipleri ile Türkiye'nin lider seri ilan ve pazaryeri girişimlerini geliştiriyor”muş. Sahibi Mustafa Say kendini “melek yatırımcı” olarak tanımlıyor. Yani tek numarası piyasa yapıp fırsat kollamak! Hangi kredi.com da iLab şirketinin bir markası.

Beş büyük ligin sponsoru bahisçiler

Aslında sponsorların tamamında bazı tuhaflıklar var. Bir araştırmaya göre Avrupa’nın 5 büyük ligindeki futbol kulüplerine en çok sponsor olan şirketlerin başında bahis şirketleri geliyor. Buna göre 5 büyük ligdeki sponsorların yüzde 11,2’si bahis şirketleri. Bahis şirketlerini yüzde10,2 ile sanal ticaret, yüzde10,2 ile araç kiralama, yüzde 9,2 ile gıda, yüzde 8,2 ile seyahat takip ediyor. 14 farklı sektörde faaliyet gösteren şirketler arasında finans, emlak, teknoloji şirketleri yüzde 7,1’lik bir alanı kaplarken, telekomünikasyon şirketleri yüzde 6,1’lik bir yüzdeyle kulüplere sponsor oldu. Enerji, ev dekorasyonu, sigorta, otomotiv gibi sektörlerde faaliyet göstere şirketler ise 5 büyük ligde sponsorluk yüzdesi olarak yüzde 5’lik dilimin altında kaldılar.

Bu istatistiklere bakıldığında 5 büyük ligde yer alan takımların yüzde 31’inden fazlasının bahis, sanal ticaret ve araç kiralama şirketlerinden en az biriyle sponsorluk anlaşması olduğu görülüyor.

En çok sponsorluğu bulanan şirketler ise Cazoo (7), Fly Emirates (4), Estrella Galicia (2), Defabet (2) ve Digital Bits (2) olarak sıralanıyor.

5 büyük ligdeki takımların yüzde 11,2’sinin ana sponsoru konumunda bulunan bahis şirketlerinin, özellikle İngiltere Premier Lig’deki faaliyetleri ise dikkat çekici. Öyle ki dünyanın en çok takip edilen ligindeki kulüplerin yüzde 40’ı, formalarında bahis şirketlerinin reklamını taşıyor.

Futbola var emekçiye yok

Çinli Ali Baba şirketinin satın aldığı Trendyol ise ligin tamamına sponsor oldu. Türkiye Futbol Federasyonu ile Trendyol, anlaştı, Süper Ligin adı Trendyol Süper Lig oldu. Anlaşmaya göre Trendyol, Süper Lig ve 1. Lig'in 2023-2024 sezonunda isim sponsorluğu için 700 milyon lira ödeme yapacaktı.

Ancak Ali baba Trendyol’u satın aldıktan sonra e ticarette tekelleşmeyi engelleyen bir yasal düzenleme yoluna gidildi. Şirket bu yasaya karşı harekete geçti, milletvekillerine, basına para yağdırdı. Kutu içinde para gönderilen yayın organları arasında Cumhuriyet Gazetesi de vardı. Gazeteden para karşılığında yasaya karşı haber yapması rica edilmişti.

Bütün bunlar olurken Trendyol işçileri sendikalaştıkları için işten atıldı. Direnişe geçen işçiler direnişlerinin 15. gününde Maslak'taki Trendyol Genel Merkezi önünde bir araya geldi. Trendyol işaret etti, işçiler yaka paça gözaltına alındı. Ayaktopuna, satılık gazeteciye, asalak milletvekillerine para yağdıran şirket işçilere üç kuruş fazla vermeye yanaşmıyordu.

Zaten düzenin esası da işçiye değil topçuya sponsor olmak. Dedik ya futbolda para çok!

Orhan Gökdemir / soL-Özel

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder