Ülkemin insanı, soygunu, talanı, vurgunu, yağmayı pek umursamıyor...
Önce deniz kıyıları yağmalandı...
Önce deniz kıyıları yağmalandı...
Koylarımız, büklerimiz, tarım alanlarımız!
Yazıldı, çizildi ama sonuç alınamadı, işini bilen, köşeyi dönenler birkaç yıl içinde varsıl oldu...
Önce Kaz Dağları, Eşme Kışladağ, Bergama Ovacık, Tunceli, Efemçukurufalan derken Erzincan İliç’e dek her yer...
O güzelim Kozak Yaylası, çamfıstığı ağaçları, siyanür...
Kütahya’yı unutmadık, HES’leri de...
Ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerini tartışırken laikliği, Atatürkçülüğü tekelleri altına alanlarla uğraşırken, Kemal Kılıçdaroğlu’nun Fethullah Gülen’le işbirliği yaptığını öne süren eski “faşo tosuncuklarını” seyrederken zeytincilik elden gitti gidecek!
Türkiye’nin gözbebeği, o güzelim Edremit Körfezi, Kaz Dağları...
Zeytinciliğin atardamarı...
Zeytinliklerin yüzde 80’i yok olacak o bölgede...
Gelen tepkiler sonunda daha önce beş kez gündeme gelen tasarı geri çekildi ama bir bakarsınız bir gece yarısı Meclis’ten geçebilir...
O zaman ne olacak?
25 dönümden küçük zeytinlikler “düz tarlaya” dönüştürülecek!
Yapılaşma ve çokuluslu altın avcıları, yabani zeytin ve var olan zeytinciliğin yasal yolla canına okuyacak, insanlar ölümcül hastalığa yakalanacak...
Can çekişen zeytinciliğimiz ölecek!
***
Siyasal iktidar yerli ve yabancı “haşhaşiler” kimse, onlarla (herkes biliyor ya) işbirliği yapıyor açık açık!
Kaz Dağları’ndan aşağılara doğru o güzelim bölge...
Kaz Dağları’ndan aşağılara doğru o güzelim bölge...
Küçükkuyu, Edremit, Burhaniye, Havran, Gömeç, Ayvalık, Foça, Karaburun,Didim...
Zaten “en baba” zeytin üreticisinin 10-15 dönüm zeytinliği vardır bölgede!
Gelmiş geçmiş tüm siyasal iktidarlar zeytinciliği umursamadı...
Önce SHP, sonra CHP, DSP, ANAP, DYP, MHP, RP ve 12 yıldır AKP...
Türkiye zeytin ve zeytinyağı üreten ülke olmaktan çıktı...
Mudanya ve Gemlik’teki üretim diğer bölgelerde olduğu gibi düştü...
Türkiye bugün zeytinyağı ithal eden bir ülke durumunda...
Bakın Soma’da şehit madenci çocukları ağlıyor, gözyaşı döküyor...
Onların çığlıklarını duyuyor musunuz?
Bağırıyor çocuklar:
“Baba, anne hırsız var!”
Binlerce yıllık tarihin, kültürün coğrafyasında hırsız var, yangın var...
Mersin Akkuyu Nükleer Santralı...
HES’ler...
İmar!
Siyanür!
Yerin altı ölüm, yerin üstü yine ölüm...
Binlerce yıldır bu topraklarda zeytin var!
Homeros’un “ışık sahili”nde yas var!
***
Binlerce yıllık tarihimizi ve kültürümüzü yok edeceğiz...
Nükleer ve termik santralları...
Her şey bunlar için!
“Çokuluslu altın avcıları” için!
Küresel düzen, vahşi kapitalizm için!
O coğrafyaya zeytin ağacı, zeytinyağı hayat, umut verdi...
Halk böyle yasalar istemiyor!
Ne olup bittiğinin farkında değil!
Bir kamuoyu oluştu, bilim insanları bu konuda yoğun çaba gösterdi...
İnsanlarımız alevlerin, yangınların, hırsızların, talancıların tutsağı olmayacak!
Hiçbir fırtına, yangın durdurmamalı bizi!
Toprağın, binlerce yıllık tarihin, kültürümüzün yüzümüzü aydınlattığınıunutmayalım.
Aç kurtlara teslim olmayalım!
Yeryüzünün o suskun tortusuyla değil, haykırışıyla zeytinciliğin ölüm fermanınakarşı duralım...
Toprağın delice saldırdığı o kıvrımın içinde, hayatın bir ağacın yaprağında, barışın zeytin dalında kalıcı olduğunu unutmayalım...
Nükleer ve termik santralları...
Her şey bunlar için!
“Çokuluslu altın avcıları” için!
Küresel düzen, vahşi kapitalizm için!
O coğrafyaya zeytin ağacı, zeytinyağı hayat, umut verdi...
Halk böyle yasalar istemiyor!
Ne olup bittiğinin farkında değil!
Bir kamuoyu oluştu, bilim insanları bu konuda yoğun çaba gösterdi...
İnsanlarımız alevlerin, yangınların, hırsızların, talancıların tutsağı olmayacak!
Hiçbir fırtına, yangın durdurmamalı bizi!
Toprağın, binlerce yıllık tarihin, kültürümüzün yüzümüzü aydınlattığınıunutmayalım.
Aç kurtlara teslim olmayalım!
Yeryüzünün o suskun tortusuyla değil, haykırışıyla zeytinciliğin ölüm fermanınakarşı duralım...
Toprağın delice saldırdığı o kıvrımın içinde, hayatın bir ağacın yaprağında, barışın zeytin dalında kalıcı olduğunu unutmayalım...
***
Gelin o Edremit Körfezi’nden, Didim’den, Soma’dan, Ayvalık’tan,Karaburun’dan, Gemlik’ten yükselen çığlığı duyalım...
Bu yağmalama yıllardır sürüyor, koylarımızın, büklerimizin canına okunuyor...
Kuş cennetleri yok oluyor...
Akarsularımız kuruyor, ormanlarımız yakılıyor...
Siyanür ölüm saçıyor, ölüm!
Bu yağmalama yıllardır sürüyor, koylarımızın, büklerimizin canına okunuyor...
Kuş cennetleri yok oluyor...
Akarsularımız kuruyor, ormanlarımız yakılıyor...
Siyanür ölüm saçıyor, ölüm!
HİKMET ÇETİNKAYA
Cumhuriyet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder