16 Aralık 2016 Cuma

Aman, prezervatif nedir, çocuklar duymasın; gençler uyanmasın! - MİNE SÖĞÜT

RTÜK bir kanala, çocukların izleyebileceği bir saatte cinsel içerikli reklam yayımladı diye ceza kesmiş.
Reklam bir prezervatif reklamı.
Reklamda bir erkekle kadın aşkla birbirine yaklaşıyor;
Fonda da “Aşka incelik gerek. Türkiye’nin en incesi, dünyanın bir numaralı tercihi” deniyor.
RTÜK bu reklamın çocukların fiziksel, zihinsel veya ahlaki gelişimine zarar verdiğini düşünüyor.
Cinsel içerikli ürün tanıtımları, çocuklarda merak uyandırabilirmiş;
Küçük yaştakilere açıklanmasında bazı zorluklar yaşanabilirmiş;
Gençler için özendirici olabilirmiş.
Prezervatiften bahsediyoruz; yani önemli bir doğum kontrol yönteminden.
Çocukların bilmesinde hiçbir sakınca olmayan;
Gençlerin özenmesindeyse aksine fayda olan!
Bir bebeğin nasıl dünyaya geldiğini çocuklardan sonuna kadar saklamayı marifet sanıyorlar.
Gençlerin sevişme isteğini özenme olarak kodlayacak kadar karanlıklar.
Temel cinsel bilgilerin aslında ilkokuldan itibaren çocuğa bilimsel olarak verilmesinin cinsel istismarları önlemek açısından ne kadar önemli olduğuna asla kafası basmayan bir aklın ele geçirdiği bir ülke artık burası.
O yüzden çağdaşlığa dair ne varsa üzeri bir kalemde çiziliyor.
Yeni neslin hayatı korkularla ve yasaklarla, kapkara bir ülkeye biçimlendiriliyor.
Çocuklara, cinselliğin ne olduğunu erkenden öğrenmek mi daha çok zarar verir;
Yoksa idam istemenin ulvi bir şey olduğunu sanmayı öğrenmek mi?
Çocukların kafaları, kadınların nasıl yumurta, erkeklerin nasıl sperm ürettiklerini öğrendiklerinde mi daha çok karışır;
Yoksa tecavüze uğrayan küçük kızların tecavüzcüleriyle evlenebilmesinin önünü açan yasa teklifinin Meclis’te tartışıldığını öğrendiklerinde mi?
Bedenle, üremeyle ilgili temel bilgileri çocuklara erkenden veren bir eğitim sistemi mi onların hayatını karartır;
Yoksa akıllarını erkenden cehennem, zebani, günah, şeytan, cin bilgileriyle dolduran bir temel eğitim sistemi mi?
Bu soruların cevapları belli;
Ama o cevapların bundan böyle bu ülkede geçerliliği yok.
Mahalle baskısı baskı olmaktan çıktı, artık bir hukuk haline dönüştü.
Çocukların beyni sadece okulda değil sokakta, evde, her an her yerde tehlikeli bilgilerle yıkanıyor.
Cumhurbaşkanı’ndan öğretmenine kadar herkesin uluorta iştahla köpürttüğü şehadet reklamları, herhangi bir pedagojik denetimin alanına bile girmiyor.
Çocuklara, bir bebeğin anne karnında nasıl oluştuğunu anlatmaya utanan; bunu ayıp, günah, ahlaksızlık sanan yetişkinler;
İnanç uğruna kendi hayatını feda eden kişinin Allah katında nasıl ödüllendirileceğini en hamasi hikâyelerle hiç gocunmadan anlatıyorlar.
Bugün şehitlerini gözyaşları içinde gömenler;
Katillerin de bambaşka bir yerde bambaşka değerlerle şehit olarak gömüldüğünü fark edemeyecek kadar gerçeğe körler.
Çocuklarını cinsellikle ilgili bilgilerden köşe bucak sakınarak büyütenler;
Ve onlara din uğruna, vatan uğruna, inanç uğruna şehit olmayı bir marifetmiş gibi öğretenler;
Ve hayatı değil ölümü kutsamayı seçenler yüzünden;
Bu dünya daha uzun süre kendine gelemeyecek..
Ve çocuklar...
Hak ettikleri o “güzel” günleri daha uzun süre göremeyecek.

Mine Söğüt
Cumhuriyet

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder