Anayasa Referandumu, Parlamenter Demokrasiyi sona erdiriyor...
Bunun yerine, dünyadaki gerçek Demokrasilerde eşi görülmeyen bir “Tek Adam Rejimi” getiriyor!
İşte bu nedenle, 16 Nisan’da yapılacak Referandumda “Hayır” denmelidir!
Olağanüstü Hal koşullarında...
“Hayır” diyecek olanlara karşı türlü baskının uygulandığı...
“Evet” için ise bütün devlet olanaklarının seferber edildiği...
Adaletsiz, eşitliksiz, şeffaf olmayan, anti demokratik bir ortamda yapılmakta oluşu bile...
“Hayır” denmesi için yeterli nedendir.
Belli durumlarda, belli süreler için, ülkeyi, seçilmemiş bir Cumhurbaşkanı yardımcısının “Tek Adam” olarak yönetmesi öngörülüyor!
- Cumhurbaşkanı, seçildikten sonra bir veya daha fazla Cumhurbaşkanı yardımcısı atayabilir.
- Cumhurbaşkanlığı makamının herhangi bir nedenle boşalması halinde kırk beş gün içinde Cumhurbaşkanı seçimi yapılır. Yenisi seçilene kadar Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cumhurbaşkanlığına vekâlet eder ve Cumhurbaşkanına ait yetkileri kullanır.
- Cumhurbaşkanının hastalık ve yurtdışına çıkma gibi sebeplerle geçici olarak görevinden ayrılması hallerinde, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cumhurbaşkanına vekâlet eder ve Cumhurbaşkanına ait yetkileri kullanır.
- Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanlar, Cumhurbaşkanına karşı sorumludur.
Halkın seçmediği, Cumhurbaşkanının atadığı, seçmene ve Meclis’e karşı değil, Cumhurbaşkanına karşı sorumlu olan biri.
Elbette bu kişinin, dünyada örnekleri görüldüğü gibi eşi olmasına veya aileden başka birinin atanmasına herhangi bir anayasal engel de yok!
Emre Kongar / CUMHURİYET
Bunun yerine, dünyadaki gerçek Demokrasilerde eşi görülmeyen bir “Tek Adam Rejimi” getiriyor!
***
Referandumla getirilen ve artık iktidar tarafından bile “bütün yetkilerin tek kişide toplandığı” belirtilen bu rejimin niteliği, hiç kuşkusuz bir “Diktatörlüktür”. İşte bu nedenle, 16 Nisan’da yapılacak Referandumda “Hayır” denmelidir!
***
Ayrıca, bu Referandumun: Olağanüstü Hal koşullarında...
“Hayır” diyecek olanlara karşı türlü baskının uygulandığı...
“Evet” için ise bütün devlet olanaklarının seferber edildiği...
Adaletsiz, eşitliksiz, şeffaf olmayan, anti demokratik bir ortamda yapılmakta oluşu bile...
“Hayır” denmesi için yeterli nedendir.
***
“Hayır” için bu iki genel neden yetmiyorsa, getirilmek istenen rejimin pek çok demokrasi karşıtı önerisinden sadece bir tanesi bile, biraz demokrasi bilinci olan insanları olumsuz oy vermeye yöneltecektir: Belli durumlarda, belli süreler için, ülkeyi, seçilmemiş bir Cumhurbaşkanı yardımcısının “Tek Adam” olarak yönetmesi öngörülüyor!
***
Bakın önerilen madde 106 neler getiriyor: - Cumhurbaşkanı, seçildikten sonra bir veya daha fazla Cumhurbaşkanı yardımcısı atayabilir.
- Cumhurbaşkanlığı makamının herhangi bir nedenle boşalması halinde kırk beş gün içinde Cumhurbaşkanı seçimi yapılır. Yenisi seçilene kadar Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cumhurbaşkanlığına vekâlet eder ve Cumhurbaşkanına ait yetkileri kullanır.
- Cumhurbaşkanının hastalık ve yurtdışına çıkma gibi sebeplerle geçici olarak görevinden ayrılması hallerinde, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cumhurbaşkanına vekâlet eder ve Cumhurbaşkanına ait yetkileri kullanır.
- Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanlar, Cumhurbaşkanına karşı sorumludur.
***
Yukardaki bu maddelerde Cumhurbaşkanı
Yardımcısı’nın kullanması öngörülen “Cumhurbaşkanına ait yetkiler”
arasında, Yüksek Yargıçları atama, Olağanüstü Hal ilan etme, Kanun
Hükmünde Kararname çıkarma gibi yetkiler olduğunu da anımsatalım.
***
Peki bu yetkileri kim kullanacak? Halkın seçmediği, Cumhurbaşkanının atadığı, seçmene ve Meclis’e karşı değil, Cumhurbaşkanına karşı sorumlu olan biri.
Elbette bu kişinin, dünyada örnekleri görüldüğü gibi eşi olmasına veya aileden başka birinin atanmasına herhangi bir anayasal engel de yok!
***
Türkiye’yi, seçilmemiş, atanmış bir yardımcının Tek Adam olarak yönetmesine HAYIR!Emre Kongar / CUMHURİYET
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder