2 Mayıs 2017 Salı

‘BOP eşbaşkanı’na bu yapılır mı? - ALİ SİRMEN

AKP “ılımlı İslam” modelinin en parlak ve öncü örneğini oluşturmak üzere, Amerikan - Türk ortak yapımı olarak, Washington’da dizayn edildi. Modelin özünü doğru anlamak için, “ılımlı İslam” yazılıp, aslında uyumlu İslam olarak okunduğunu bilmek gerekir.
Yıldızı AKP ile parlarken, kendisi de AKP’nin yıldızını parlatanların başında gelen Tayyip Erdoğan, olayın başlangıcında işin bu yönünü gayet iyi kavramıştı. Fiyaskoyla sonuçlanan 1 Mart tezkere harekâtından sonra, her türlü tereddüt ve yanlış anlamayı gidermek için başta Washington olmak üzere bütün dünyaya haykırıyordu:
- BOP’un eşbaşkanıyım!
O günden bu yana, Tayyip Bey’in bir zamanlar Ortadoğu’da bir barış planı olarak ilan ettiği BOP bölgede uygulandı ve sonucunda Ankara’nın bölgeyle ilgili bütün kırmızı çizgileri çiğnendi.
Aradan geçen zamanda BOP’un olsa olsa bir Pax Americana (Amerikan Barışı) Projesi olduğu iyice açığa çıktı.
Ortadoğu Pax Americana Projesi’nin temel dayanaklarından birinin de, bölgede yeni bir Kürt oluşumu olduğunu bilmek için allameyi cihan olmaya gerek yoktu. Washington yüzyılı aşkın süredir bu kartı açık açık oynamaktaydı.
ABD Başkanı Obama, PYD’yi destekleyerek, Suriye’de de herkese ve bu arada da özellikle Türkiye’ye karşı Kürt kartını oynayacağını ilan etmişti.
Bu konuda belki yeni bir politika izler diye umut bağlanan Trump da aynı yolu tutacağını hemen belli etti.
Şimdi PYD’yi, Ankara’ya karşı korumak için, bayrak açarak sınırımızda dolaşan ABD tankları bu politikanın bütün dünyaya ve bilhassa da Tayyip Bey’e ilanıdır.

***

Ilımlı İslam”ın bir ittifak değil, biat projesi olduğunu bir türlü görememiş olanlar, şimdi acı acı yakınıyorlar:
- BOP’un eşbaşkanı, ılımlı İslamın yıldızına ittifak anlayışına aykırı bu davranış reva mı?
ABD’nin yanıtı ise kısa ve kesin:
- Why not!
Gerçekten de neden olmasın, ABD yüzyıldır Kürt kartına verdiği önceliği saklamıyor ki? Şimdi nobran Trump Türkiye’nin kafasına vura vura, bölgede bu projeyi tanklarıyla herkese karşı savunacağını ilan etmekte.
Mesele bundan ibaret!
Peki, Türkiye bu durum karşısında ne yapıyor?
Türkiye eski bir şarkıyı mırıldanıyor:
- Bir gece ansızın gelebilirim!..
Ne demektir “bir gece ansızın gelebilirim”?
Bir gece ansızın gelebilirim, kavgada artık darbe indirmek olanağını kaybetmiş olanın boş tehdit olduğunu herkesin daha baştan anladığı “ben sana gösteririm!” vozurdanmasıdır, bir kıymeti harbiyesi yoktur ve Türkiye’nin de haber vermeden bir “gece ansızın” gidemeyeceğini, yapabileceğinin en fazlasının önce Washington’u haberdar edip sonradan sınırlı hava harekâtı ile yetinmek olduğunu herkes bilmektedir. 

***

Bir gece ansızın gelebilirim” tehdidinin? ABD’ye mi, PYD’ye mi yönelik olduğu sorusunun bir anlamı yoktur. Çünkü bir kıymeti harbiyesi olmayan, bu çıkış ne ABD’ne ne de PYD’ye, yalnızca Türk kamuoyuna yöneliktir ve bunun gibi iç kamuoyuna yönelik efelenmelerin, hiçbir caydırıcılığı olmadığını herkes bilmektedir.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ABD Başkanı Trump ile ikili görüşmesinin arifesinde, Ilımlı İslam Projesi de, BOP’un eşbaşkanlığı hevesleri de iflas etmiş durumdadır.
Ilımlı İslam Projesi, Ankara’daki iktidarın yeterince uyumlu olmaması her değişiklikte duruma uyacak esnekliğe ve manevra kabiliyetine sahip bulunmaması, durumu doğru okumayı becerememesi yüzünden iflas etmiştir, yoksa yeterince ılımlı olmaması demokrasinin ölçütlerine uygun davranmaması yüzünden değil. Kısacası Tayyip Bey’in yıldızı olduğu model, yeterince ılımlı olmadığından değil, yeterince uyumlu olmadığından işlememiştir.
Bütün bunlara koşut olarak da, İktidarın Kürt politikası hem ulusal bazda, hem de bölgesel bazda iflas etmiştir.
Son olarak yaşananlar göstermiştir ki, Türkiye’de hangi iktidar olursa olsun, ulusal ve bölgesel bazda yeni bir Kürt politikası oluşturmak zorundadır.


Ali Sirmen / CUMHURİYET

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder