Binali Yıldırım, nihayet sadede geldi ve "Kobani, Kamışlı, Haseke bu bölgelerde de maalesef şu anda PKK'nın uzantısı PYD/YPG ciddi anlamda ABD'nin de silah desteğiyle güçlü duruma geldi. Bundan sonraki hedef, o bölgeleri de güvenli bölge haline getirmek" dedi.
Yıldırım, "Güney sınırlarımıza bir terör devleti kurulmak isteniyor, açık" diye konuştu.
***
Yıldırım'ın "Kobani, Kamışlı, Haseke" diye belirttiği yer ABD'nin binlerce TIR silâh ve eğitim vererek, 60 bin kişilik PKK ordusu kurduğu, Suriye'nin kuzeyinde, "Fırat'ın doğusu" diye tanımlanan ve fiili bir devletçik kurulan bölgedir!
Peki gerçekten AKP iktidarının bu bölgeyi PKK'dan temizlemek diye bir hedefi var mı?
Böyle bir hedefleri olsaydı, Afrin ve Menbiç'deki PKK'lıların, Fırat'ın doğusuna geçmesine izin verirler miydi? Bütün bunlar bir tarafa, Fırat'ın doğusunda bir devletçik oluşmasını sağlayan öncelikle AKP iktidarıdır. Çünkü ABD ve İngiltere istihbarat servislerinin Suriye aleyhine asker toplayıp bunları Türkiye üzerinden geçirerek Suriye'de IŞİD diye uydurma bir devlet kurmasına hizmet eden AKP iktidarıdır.
IŞİD'in rolü bölgeyi karıştırarak ABD müdahalesine meşruiyet kazandırmaktı. Zaten boşalttıkları alanlara El Bab dışında hep PKK/PYD'nin yerleşmesi de ABD örgütü olduklarının göstergesidir. AKP iktidarı bu durumu bildiği halde, başlangıçta, Suriye rejimini çökertecekler diye IŞİD'in palazlanmasına seyirci kaldı. Sonra da müdahale etmek zorunda kaldı. Fakat bu arada, atı alan Üsküdar'ı geçmiş, ABD, Fırat'ın doğusunda PKK devletçiğini kurmuştu!
***
Peki ABD, bundan sonra AKP'den ne bekliyor? Bunu da okurumuz Kadir Birler'in analiziyle yansıtalım:
"Sayın Bulut, seçimlerin bu kadar erkene çekilmesinin sebebi ekonomik kriz değildir.
2002'de de Bahçeli, Bursa yaylasından erken seçim tarihini ilan etmiş idi. Çünkü Ecevit, Irak'a ABD müdahalesine karşı çıkmıştı. O zaman da ekonomik kriz patlatılmış, bir de İsmail Cem eli ile DSP'yi karpuz gibi yarmışlar, sonuçta 10 gün ortadan kaybolan ve ABD'de olduğu anlaşılan Kemal Derviş, 'erken seçimin ekonomiye zararı olmaz' demişti.
Tansu Çiller, "ABD'nin Irak operasyonu sırasında iktidarda ben olmalıyım" demişse de ABD, Tayyip Erdoğan'ı daha AKP'yi kurmadan desteklemeye başlamıştı.
ABD, 60 bin askerini konuşlandırmak için Güneydoğu'da dokuz üs kurmak üzere arsa kiralarken, Türkiye'yi işgal edecek planını AKP vasıtası ile TBMM'ye getirdi. Tezkere kıl payı reddedildi ama Irak işgalinde yine de Türkiye'nin imkânları ve hava sahası kullanıldı.
ABD, 20 günde direniş görmeden Bağdat'a girdi, çünkü Saddam'ın generalleri önceden elde edilmiş idi. Öyleyse, Irak'a kuzeyden cephe açmak gerekmediği halde 60 bin askerin Türkiye'ye yerleştirilmesi neden istenmiş idi? Çünkü o asker Irak'tan sonra Suriye ve sonra da İran için kullanılacaktı. Eğer itiraz edersek de bu sefer Kürt isyanı ile iç savaş çıkartılacak ve ABD askeri bölgede olduğu için doğrudan müdahil olacaktı. Tezkereyi engelleyen asker ve siviller, Baykal ve Perinçek, bunun karşılığını FETÖ-CIA iş birliği ile başlatılan kumpaslarda aldılar!"
***
Birler şöyle bitiriyor:
"Şimdi Bahçeli, yine bir erken seçim tarihi söyledi ama ABD'nin işi acilleşmişti ki daha erkene çekildi.
İlginçtir Menbiç'te iş birliği sağlandı, Kandil için yol da verildi. Anlaşılan Kandil'e bayrağı dikeceğiz! Irak'tan, ABD'den, PKK'dan, HDP'den çıt yok! PKK, Sincar'a kaydırıldı ise boş dağ bize neden verildi?
Çünkü, ABD ve AKP, ikinci bir 1 Mart tezkeresi vakası yaşamak istemiyor.
Seçilecek başkan, tek başına TSK'ya savaş emri verebilir mi? TBMM, MGK gibi herhangi bir kontrol mekanizması kaldı mı?
Kısacası, yaklaşan İran operasyonunda, Soros'un 'Türkiye'nin tek ihraç malı' dediği Türk askerinin kanı kullanılacaktır
Bu seçim tiyatrosunun altında yatan gerçek gündem budur. Bizi de kıraathane ile kekliyorlar. Saygı ile..."
Arslan Bulut / YENİÇAĞ
Yıldırım, "Güney sınırlarımıza bir terör devleti kurulmak isteniyor, açık" diye konuştu.
***
Yıldırım'ın "Kobani, Kamışlı, Haseke" diye belirttiği yer ABD'nin binlerce TIR silâh ve eğitim vererek, 60 bin kişilik PKK ordusu kurduğu, Suriye'nin kuzeyinde, "Fırat'ın doğusu" diye tanımlanan ve fiili bir devletçik kurulan bölgedir!
Peki gerçekten AKP iktidarının bu bölgeyi PKK'dan temizlemek diye bir hedefi var mı?
Böyle bir hedefleri olsaydı, Afrin ve Menbiç'deki PKK'lıların, Fırat'ın doğusuna geçmesine izin verirler miydi? Bütün bunlar bir tarafa, Fırat'ın doğusunda bir devletçik oluşmasını sağlayan öncelikle AKP iktidarıdır. Çünkü ABD ve İngiltere istihbarat servislerinin Suriye aleyhine asker toplayıp bunları Türkiye üzerinden geçirerek Suriye'de IŞİD diye uydurma bir devlet kurmasına hizmet eden AKP iktidarıdır.
IŞİD'in rolü bölgeyi karıştırarak ABD müdahalesine meşruiyet kazandırmaktı. Zaten boşalttıkları alanlara El Bab dışında hep PKK/PYD'nin yerleşmesi de ABD örgütü olduklarının göstergesidir. AKP iktidarı bu durumu bildiği halde, başlangıçta, Suriye rejimini çökertecekler diye IŞİD'in palazlanmasına seyirci kaldı. Sonra da müdahale etmek zorunda kaldı. Fakat bu arada, atı alan Üsküdar'ı geçmiş, ABD, Fırat'ın doğusunda PKK devletçiğini kurmuştu!
***
Peki ABD, bundan sonra AKP'den ne bekliyor? Bunu da okurumuz Kadir Birler'in analiziyle yansıtalım:
"Sayın Bulut, seçimlerin bu kadar erkene çekilmesinin sebebi ekonomik kriz değildir.
2002'de de Bahçeli, Bursa yaylasından erken seçim tarihini ilan etmiş idi. Çünkü Ecevit, Irak'a ABD müdahalesine karşı çıkmıştı. O zaman da ekonomik kriz patlatılmış, bir de İsmail Cem eli ile DSP'yi karpuz gibi yarmışlar, sonuçta 10 gün ortadan kaybolan ve ABD'de olduğu anlaşılan Kemal Derviş, 'erken seçimin ekonomiye zararı olmaz' demişti.
Tansu Çiller, "ABD'nin Irak operasyonu sırasında iktidarda ben olmalıyım" demişse de ABD, Tayyip Erdoğan'ı daha AKP'yi kurmadan desteklemeye başlamıştı.
ABD, 60 bin askerini konuşlandırmak için Güneydoğu'da dokuz üs kurmak üzere arsa kiralarken, Türkiye'yi işgal edecek planını AKP vasıtası ile TBMM'ye getirdi. Tezkere kıl payı reddedildi ama Irak işgalinde yine de Türkiye'nin imkânları ve hava sahası kullanıldı.
ABD, 20 günde direniş görmeden Bağdat'a girdi, çünkü Saddam'ın generalleri önceden elde edilmiş idi. Öyleyse, Irak'a kuzeyden cephe açmak gerekmediği halde 60 bin askerin Türkiye'ye yerleştirilmesi neden istenmiş idi? Çünkü o asker Irak'tan sonra Suriye ve sonra da İran için kullanılacaktı. Eğer itiraz edersek de bu sefer Kürt isyanı ile iç savaş çıkartılacak ve ABD askeri bölgede olduğu için doğrudan müdahil olacaktı. Tezkereyi engelleyen asker ve siviller, Baykal ve Perinçek, bunun karşılığını FETÖ-CIA iş birliği ile başlatılan kumpaslarda aldılar!"
***
Birler şöyle bitiriyor:
"Şimdi Bahçeli, yine bir erken seçim tarihi söyledi ama ABD'nin işi acilleşmişti ki daha erkene çekildi.
İlginçtir Menbiç'te iş birliği sağlandı, Kandil için yol da verildi. Anlaşılan Kandil'e bayrağı dikeceğiz! Irak'tan, ABD'den, PKK'dan, HDP'den çıt yok! PKK, Sincar'a kaydırıldı ise boş dağ bize neden verildi?
Çünkü, ABD ve AKP, ikinci bir 1 Mart tezkeresi vakası yaşamak istemiyor.
Seçilecek başkan, tek başına TSK'ya savaş emri verebilir mi? TBMM, MGK gibi herhangi bir kontrol mekanizması kaldı mı?
Kısacası, yaklaşan İran operasyonunda, Soros'un 'Türkiye'nin tek ihraç malı' dediği Türk askerinin kanı kullanılacaktır
Bu seçim tiyatrosunun altında yatan gerçek gündem budur. Bizi de kıraathane ile kekliyorlar. Saygı ile..."
Arslan Bulut / YENİÇAĞ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder