Geçen haftaya damgasını vuran iki zirve, sarsılan küresel düzende ‘kimin eli kemin cebinde’ manzarayı yansıttı.
Batı müesses nizamının zenginlerini buluşturan G7’nin Kanada’nın Quebec eyaletindeki Charlevoix kentindeki zirvesi. Ve Avrasya hattı için zemin olmaya soyunmuş Şanghay İşbirliği Örgütü’nün (ŞİÖ) Çin’in doğusunda Konfiçyüs’ün memleketi Shandong bölgesinin Qingdao kentindeki zirvesi.
‘Umursamaz yaramaz çocuğa fırça çekmek’
ABD, Britanya, Fransa, Almanya, İtalya, Kanada ve Japonya’dan oluşan G7’deki hali en iyi, Almanya lideri Merkel ’in arkasına Avrupa kanadını alıp iki elini masaya koymuş, karşısında ise kollarını kavuşturmuş oturan ABD lideri Trump ’ın bulunduğu fotoğraf anlattı. Herkes meşrebince ‘anladı’. Kimisi “Merkel fırça çekti” dedi, kimi “Trump umursamaz yaramaz çocuk...” Tamamlayıcısı Trump’ın Kanada lideri Trudeau ile Fransa lideri Macron ile atışmaları oldu.
‘G7’ye Rusya yemi’
Trump açıkça “küresel nizamı yakar geçerim” resti çekti. Müttefiklerine “Biz üretemiyoruz, siz bizimle ticaretten haksız kazanç sağlıyorsunuz, güvenliğinizi biz ödüyoruz” diyerek NATO sopası salladı. Döndü, 2014 Ukrayna komplosunu ustalıkla selefi Obama ’nın üzerine yıkıp, Avrupa ile birlikte G7’den atıp yaptırım uyguladıkları Rusya’nın ‘geri alınması’ yemini attı. “Dünyada barış peşindeyiz. Oyunlar oynamak değil. Rusya’yı G8’de görmeyi tercih ederim” sözleri eşliğinde ortak bildiriye imza atmayıp Kuzey Kore lideriyle tarihi zirveyi yapacağı Singapur’a çekti gitti.
‘İşin özü ticaret savaşları’
Herkese “G7 asla aynı olmayacak” dedirten manzaranın arkasında Trump’ın çelik ve alüminyum ürünlerine gümrük duvarı çekerek düğmesine bastığı, geçen hafta komşu Kanada’nın süt ve süt ürünlerine sübvansiyonu üzerinden vardırdığı ‘ticaret savaşları’ var. DTÖ ikazları eşliğinde misillemeler devrede.
Trump, zirvede müttefiklerine mütekabiliyet esasına dayalı, gümrüksüz, duvarsız, sübvansiyonsuz ticarete onay vermezlerse bu savaşın sonu olmayacağını açıkça iletti. Hedefi, Amerika’yı yüksek ücretler ödeyebilecek üreten bir ekonomiye dönüştürmek. Başarısız olunca suçu başkalarına atacağı aşikâr.
‘Kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla’
Avrupa, başta küreselleşmenin Çin’den sonra en çok kaymağını yiyen Almanya bu ‘yemi yemek istemiyor’. Ama sıkıntı derin. ABD’nin koyduğu vergiler salt Çin’i değil Alman çelik endüstrisini de vuracak. Savaşın sonucu işsizliğin artması, gelirin azalması, refahın düşmesi olacak.
Velhasıl G7’den bir şey çıkmadı. Ortak bildiride “herkesi kapsayan büyümeye yatırım yapmak, iklim, çevre” atıfları yer aldı. Rusya’ya yaptırımların kaldırılması Minsk anlaşmalarına bağlandı, Suriye’ye desteğin cezalandırılacağı vurgulandı. Minsk’i uygulamayanın AB destekli Kiev’deki neofaşist soslu kaolisyon olduğunu hepsi biliyor. Suriye’de Rusya’nın ortağı ABD değilken “kızım sana söylüyorum, gelinim sen anl a” hikâyesi.
Sözün özü Merkel’in yapabildiği ticaret anlaşmazlığı için “ortak değerlendirme mekanizması” önererek ortak yol arayışı oldu.
‘Moskova top çevirmeceye alışkın’
Moskova son dönemde üzerinden top çevrilmesine alışkın. Rusya lideri Putin, zirve öncesi Avrupalılara “Ben sizi ABD konusunda uyarmıştım” demişken, G7’ye dönüş için “Biz başka platformlarla ilgileniyoruz” lafını boşuna yapıştırmadı. ‘Ekonomik boyunun’ hesabını doğru yaptığından Rusya, ABD itirazlarına karşın Almanya ile Kuzey Akım-2’yi sürdürüp, Moskova’ya yaptırımlardan zarar etmekten şikâyetçi İtalya, Avusturya ve Fransa üzerinden ‘devam edecek’. Suriye’de atacak geri adımı da yok. Zaten hangi oyun oynanırsa oynansın kapısında NATO sopası sallanıyor, 11-12 Temmuz’da Brüksel’de ‘çevreleme planları’ ele alınacak. Sonbaharda NATO’nun 100 bin askerlik Anakonda tatbikatı var.
G7’ye tezat ŞİÖ görünümü
G7 kapışmaya karşılık, ŞİÖ ilk kez yeni tam üyeler Hindistan ve Pakistan’ın katılımıyla toplandı ve “barışçı, çok kutuplu dünya için küresel entegrasyon” mesajıyla tezat görünüm sergiledi. Ama ŞİÖ G7’nin muadili olmadığı gibi görüntü muğlak.
Öncesinde Putin, Pekin’de Çin lideri Şi Jinping tarafından el üstünde ağırlandı, ironik ama kendisine “Çin’in sosyalist modernleşmesine katkıları onurlandıran” dostluk nişanı sunuldu. İki lider ilk kez bu denli yoğun ‘stratejik ortaklık’ vurgusu yaptı. Nükleer teknolojiden, derin deniz limanları ve Kutuplar’daki LNG yatırımına uzanan anlaşmalar söz konusu.
‘Yetişkinliğe geçemeyen ergen misali’
Zirvede de “ilişkilerden eşit ve ortak fayda sağlamak” vurgusu yapıldı. Siyasi cephede ABD’nin çöpe attığı İran’ın nükleer anlaşmasına sahip çıkmak; ‘düşman kardeşler’ Hindistan ve Pakistan’ı barışçı bir platformda yakınlaştırmak ile Afganistan için temas grubuna uzanan girişimler dikkat çekiciydi.
Fakat kurulalı 20 seneyi aşmış ŞİÖ, daha ziyade ‘güvenlik mimarisine’ odaklı haliyle pek çok Asya uzmanının ifadesiyle ‘yetişkinliğe geçemeyen ergen’ misali. Bunun bir sebebi Avrasya hattında Çin’in daha Asya-Pasifik odaklı ve Kuşak ve Yol Girişimi (KYG) ile ekonomi ayağından çekmesi, Rusya’nın Avrasya Ekonomik Birliği (AEB) ve güvenlik... Çin ile Rusya kendilerine karşı ekonomik savaşa eşlik eden Amerikan askeri çevrelemesi altındayken ortak güvenlik iklimi tesisi çabalarını ekonomik cepheye yeterince yansıtabilmiş değil. Tabii ki Avrasya hattında çıkarları farklılaşan çok fazla oyuncu var. ABD’nin çok yakın duran Hindistan ile Pakistan gibi. Şimdi ŞİÖ üyelikleri neleri değiştirecek göreceğiz.
‘Kuyruğunu yiyen yılan misali’
G7 resmi gelişmiş kapitalist ekonomileri, derinleşen borç krizi, arz fazlası, istihdam sorunları eşliğinde vuran ve sürdürülebilir görünmeyen küreselleşmenin krizini yansıtıyor. Kuyruğunu yiyen yılan misali. Avrasya’ya bakıp ‘Doğu’nun yükselişi’ diyebilmekse henüz pek mümkün değil.
Ceyda Karan / CUMHURİYET
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder