İtinayla bedel ödetilir. Bedel tahsilatı yapılır. Kredi kartı geçmez. Siz bu dilden anlarsınız.
Sarı yelek sarı bıyık gibi bi şey sanırım. Giyen bozuluyor. Aynı sigaranın katranının bıyığı bozması, sarartması gibi gibi… Neyse, biz bedel ödetmeye geldik. Makama hakaret olmaz. Bedelini ödetiriz. Peki makam gereğini yapıyor mu? Makam makam gibi davranıyor mu? Önemi var mı? Kimse bize hakaret etmesin.
Meclis yemekhanesinde yemek yiyiyoruz. Deli gibi yemişiz. Ama iyi yedik. Lakin iyi yedik. Tüm vekiller ve misafirlerimiz iyi yedi. Ooooh çok güzel yedik. İki kişi dünyayı yedik, verdiğimiz hesap ortada. Kavurmalı pide 8 lira. İki lahmacun 7 lira. Tanesi 3.5 lira lahmacunun. Eminönü’nde görsen yemezsin o fiyata. İçinde martı vardır… Neyse bizim meclisin yemekhanesi on numara. Fırın sütlaç 2.5 tl… Temiz. Bi ihtiyacınız varsa ben meclisten alayım, eve getireyim. Evde yapsanız masraf…
Kimse bedel ödetmesin. Bedelli askerlik geldi bak ne güzel. Ödeyin bedelini, gitmiş kadar olun askere. Zamandan zamana da değişiyor. Geçenlerde 30’du, şimdi 18 oldu. Bedellide tüm bedenlerde büyük indirim var. Patron işini bildi…
Bedelini ödeteceğiz. İki tane hokkaaabaz çıkmış gak guk konuşuyor. Ya sen sanatçısın, sanatını filan yapsana. Hiciv yap diyeceğim ama bi saniye ondan da bi bedel çıkartırım şimdi sana. Tam senin bedenine göre. Karikatür marikatür çizemezsin. Makama saygı duyacaksın. Makam sana saygı neden duysun? Makam makam gibi davransa sanki senin tavrın değişecek. O yüzden canım lütfen eleştirel bi şey filan söyleme. Bak haber kanallarının hepsi şakşağa bağladı. Ne yapsam yarıyor, ne yesem yarıyorum. İstediğiniz kadar onu deyin bunu deyin, bu ülkede makama saygı duymayanın ensesini patlatırlar. Sonuçta makama saygı göstermezsen makam da sana saygı göstermez. Yani aslında göstermesi gerekiyor ama öyle bir imkanım da var. Sonuçta top benim, kaleler benim, saha benim, oyuncular zaten benim…
Çok sevdiğim bir oyuncum var. Kare kafa, eski badici, böyle saz çalıyor gibi ama hiç canlı göremedim. Müzisyen adamın konser veremeyeni makbuldür. Zaten adam ‘Aletten istediğim gibi ses alamıyorum, konserim dilediğim gibi olmuyor’ diyor… Peki Pink Floyd naapsın? Pink Floyd mal mı? Bi benim badicim, otobüste kokan garibanları eleştiren reklam kahramanım çalamıyor. Kula kulluk etme güncellemesinden sonra ne de güzel oldu. Eskiden yanında durduğu garibanların, fukaraların tepesine çıkarak yükseldi. Kutu saçlarıyla, badi badisiyle ezilmişleri bir tur da kendisi eziverdi. Bir de orada burada kokuyorsunuz diye aşağıladı sevimsiz reklamlarında. Yazık valla kimin sanatçısıysa…
Diyeceğim o ki, kimse kimseyi eleştirmesin. Herkesin ne olduğu belli çünkü. O yüzden hiç kimse eleştirmezse, eleştirilecek bir şey kalmaz. Çünkü bunu herkes bilir: Hatalar uyarılarak ya da konuşularak düzelmez. Hatalar hatalıkların hatalıklarını hata olarak görmezler.
Çok yaşasın her şey!
KAAN SEZYUM / BİRGÜN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder