20 Ocak 2019 Pazar

Olmayan dairede seçmen - ÖZDEMİR İNCE

Cumhuriyet’in değerli muhabirlerinden İlayda Kaya’nın, gazetenin 14 Ocak 2019 tarihli sayısında (S. 4), seçmen listeleri konusunda bir haberi yayımlandı. Haberin beni ilgilendiren bölümü şöyle:

***

“Beyoğlu ilçesine bağlı Cihangir’deki Havyar Sokak’ta yaşayan bir apartman sakini, oturma kâğıdını İstanbul’a taşımak için mahalle muhtarlığına giderek evrak talebinde bulundu. Evrak işlemleri sırasında mahalle muhtarı, apartman sakinine, ‘Sizin apartmanınızda 5’inci kattaki dairede bir kadın oturuyor ama gelmiyor, bulamıyorum. Karşılaştınız mı’ diye sordu. Muhtarın sorusu karşısında şaşıran apartman sakini de ‘Bizim apartmanımızda 5’inci kat yok. Bir yanlışlık var’ dedi.”

***

Haberde adı geçmeyen apartman sakini benim. Olay arkadaşımız İlayda Kaya’nın yazdığı gibidir: Adres naklimizi yaptırmak üzere Nüfus Müdürlüğü’ne gittik. Bizim işlem bittikten sonra, ilgili memura, oturduğumuz binada 4 daire bulunduğunu ama olmayan beşinci daireye bir vatandaşın kayıtlı olduğunu söyledik. Memur, belediyeden gelen bilgiye dayanarak işlem yaptıklarını söyledi. Benim bildiğim kadarıyla bir konuta yeni taşınan bir vatandaşın mahalle muhtarlığına, geldiği mahalleden bir nakil evrakı getirmesi zorunlu. Muhtarın yeni nakli ilgili nüfus müdürlüğüne bildirmesi gerekiyor. Muhtarın bilgisi dışında bir vatandaş listeye nasıl giriyor? Muhtarın bize söylediğine göre, binanın olmayan beşinci katında (dairesinde) oturan hayalet vatandaş kendisine kayıt yaptırmak için gelmemiş; Nüfus Müdürlüğü de belediyeden gelen bilgiye dayanarak işlem yaptığını söylüyor. Tam anlamıyla bir muamma!

***

Muhtarlığa 15 Ocak’ta tekrar gittim. Olayı tekrar konuştum. Muhtarlığa seçmen listesi gönderen makam İlçe Seçmen Kurulu. İlişki sıralaması şöyle: Yüksek Seçim Kurulu, İl Seçim Kurulu, İlçe Seçim Kurulu. Bu üç kademe, bir dairede 20-30-50-100-300 kişinin oturduğuna, belgelenmeden nasıl inanıyor? Kaynak hangi makam? 
Fakat skandal bu noktada kalmıyor, AKP Genel Başkanı da partisinin de mağdur olduğunu iddia ediyor. 12 Ocak 2019 tarihli Milliyet gazetesinden aktarıyorum: 
“Seçmen kütükleri, sandık tutanakları birleştirme yazılımıyla ilgili iddialar her başarısızlığın ardından dile getiriliyor. Bunun üzerine biz de arkadaşlarımıza, ‘acaba buralarda bir sorun olabilir mi veya var mı siz de bir bakın’ talimatını verdik. Ortaya çıkan tablo, ortada kasıtlı bir sorun bulunmadığı ama sistemden kaynaklanan sıkıntıların asıl mağdurunun da AK Parti olduğunu gösteriyor.”
***

Pek güzel! AKP Genel Başkanı muhalif partileri eleştiriyor ama az sonra sıkıntıların sistemden kaynaklandığını da söylüyor ve asıl mağdurun AKP olduğunu ileri sürüyor. Vicdan sahibi hiç kimse sistemden kaynaklanan bir terslikten dolayı bir partinin mağdur olmasını istemez. “Bereket versin Türkiye şanslı: AKP Genel Başkanı aynı zamanda ülkenin cumhurbaşkanı, ilgililere emir verir ve aksaklıkları hemen düzelttirir” diye düşünebilirsiniz ama durum hiç de öyle değil. Bir ülkenin cumhurbaşkanı, muttali (haberli) olduğu bir aksaklığı düzelttirmezse kurulu düzen temelden göçmüştür. AKP ile ortağı MHP bu aksaklıktan bir zarar görmez, kârlı çıkar. AKP Genel Başkanı’na inanmak zorunda değilim ama Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’na ilke olarak inanmak zorundayım. Yetkili ama sorumsuz bir cumhurbaşkanı olamaz.

***

Mersin Nüfus Müdürlüğü’nün dikkatine: Mersin Demirışık Mahallesi’ne (Köyüne) kayıtlı, 1.7.1885 doğumlu dedem İbrahim Çopur“alt üst soybelgesi”nde “sağ” olarak görünüyor. Bütün malını neden küçük teyzeme bıraktığını öğrenebilirim artık.

Özdemir İnce / CUMHURİYET

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder