Son günlerde okul yapmaları karşılığında yüklenicilere para yerine kamu taşınmazı vermeye başladılar. Öngördükleri sıkı para politikalarına uygun bir yöntem: Bütçeden tek kuruş çıkmıyor.
Sistem şöyle işliyor: Çevre ve Şehircilik Bakanlığına bağlanan Milli Emlak Genel Müdürlüğü, okul karşılığında verilecek taşınmazları ve rayiç bedellerini belirliyor. Bu taşınmazlar, Yatırım Programları uyarınca ilgili yıllarda başlanması gereken okulların proje bedellerine yaklaşık tutarlarda olmasına dikkat edilerek gruplandırılıyor. Ve sıra yüklenicilerini bulmaya geliyor.
Yüklenici bulmak için kapalı teklif, açık ihale gibi yarışmayı sağlayan “esas ihale yöntemlerine” başvurulmuyor; iş pazarlıkla yaptırılıyor.
Karşılığında kamu taşınmazı verilerek yaptırılan işlerde 4734 sayılı Kamu İhale Yasası uygulanmıyor. Çünkü ihale konusu, esas itibariyle yapım işi değil “trampa” sayılıyor. Bu nedenle de 1983 tarihli 2886 sayılı Devlet İhale Yasası’nın trampaya ilişkin düzenlemelerine uyuluyor.
2886 sayılı Yasanın 51/g bendinde; Devletin özel mülkiyetindeki taşınır ve taşınmazların kiralanması, trampası … gibi işlerin pazarlıkla yaptırılabilmesine izin veriliyor. İdare, bu izin yetkisini temel kural olarak benimsemiş. Bütün işlerde pazarlık yöntemini kullanıyorlar.
Pazarlık yönteminde uyulması gereken kurallar için 2886 sayılı Yasanın 50’nci maddesinde şunlar yazılı; “…teklif alınması belli bir şekle bağlı değildir. İhaleler, komisyon tarafından işin nitelik ve gereğine göre bir veya daha fazla istekliden yazılı veya sözlü teklif almak ve bedel üzerinde anlaşmak suretiyle yapılır.”
Kamu taşınmazları özelleştirme yoluyla elden çıkarılsa hiç olmazsa iyi kötü bir ihale yapılması gerekecek. Bu yöntemde yüklenicilerle karşılıklı oturup kardeş kardeş rant paylaşıyorlar.
Bunun yasal altyapısını 2005 yılında çıkarılan 298 sayılı Milli Emlak Tebliğini çıkararak hazırlamışlardı. Ancak, az sayıda başvurdukları için pek dikkat çekmemişti.
Sıkı para politikasına halel getirmeyen bu yönteme son günlerde, saldırmaya başladılar desek abartı olmaz. Bütçeye dokunmamak için kamu taşınmazlarını yağmalıyorlar. Resmi Gazetede 4-17 Nisan 2019 arasında yayımlanan 4 pazarlık ihale ilanıyla yüklenicilere okul yapmaları karşılığında 242 milyon lira değerinde 229 bin m² kamu taşınmazı verildi.
Şimdilik okul yapıyorlar, tadını alırlarsa yöntemi yaygınlaştırırlar.
4 Nisan’da yayımlanan ilanda, proje bedellerinin toplamı 37 milyon lira olan 4 okul yapılması karşılığında 67 bin m² yüzölçümlü 17 kamu taşınmazı verilmesi öngörüldü. Ayrıntıları aşağıda görülüyor:
- Adana Yüreğir’de yaptırılacak proje bedeli 5 milyon 11 bin lira olan okul için Çukurova’da 16 bin M² yüzölçümlü 5 milyon 85 bin rayiç bedeli olan iki arsa;
- Adana Yüreğir’de yaptırılacak proje bedeli 15 milyon lira olan okul için 28.571 M² yüzölçümlü Şambayalı ve Sofulu’da 8 arsa;
- Adana Seyhan’da yaptırılacak proje bedeli 8 milyon 630 bin lira olan okul için Sarıçam’da 8 milyon 825 milyon rayiç bedel toplamı olan 10 bin m² büyüklüğünde 3 arsa;
- Adana Seyhan’da yine 8 milyon 630 bin lira proje bedeli olan okul için Sarıçam’da 12 bin m² büyüklüğünde 4 arsa;
12 Nisan 2019 günü yayımlanan ilanda; Tekirdağ’da yapılması öngörülen yaklaşık 45 milyon lira proje bedeli olan okullar için 40 bin m² yüzölçümlü 9 arsa,
14 Nisan 2019 günü yayımlanan ilanda; Eskişehir Odunpazarı’nda proje tutarı 8 milyon 818 bin lira olan okul için 68,6 bin M²’si Çifteler’de, kalanı Odunpazarında yaklaşık 75 bin M² büyüklüğünde 15 arsa,
16 Nisan 2019 günü yayımlanan ilanda; İstanbul/Kağıthane ve Güngören’de birer okul yapılması karşılığında, İstanbul Çatalca ve Arnavutköy’de 27.131 M² büyüklüğünde 15 milyon rayiç bedel belirlenen ve üzerinde bahçeler ve tek katlı yapılar olduğu belirtilen 4 parça arsa,
17 Nisan 2019 günü yayımlanan ilanda; Antalya Serik, Aksu, Manavgat, Kepez, Muratpaşa’da 14 okul yaptırılması karşılığında 136 milyon lira tutarında ve toplamı 20 bin m² yüzölçümüne ulaşan Antalya Manavgat ile Muratpaşa’daki kamu taşınmazları,
Geçtiğimiz yıl ağustos ayından başlayıp bir kabaca bir tarama yaparsak şu iki ihaleyle daha karşılaşıyoruz;
14 Ağustos 2018 günü, Ankara Etimesgut’da bir okul yapılması karşılığında 9 milyon 300 bin lira değerinde 30 bin m² yüzölçümlü bir arsa; 23 Ekim 2018 günü, Afyonkarahisar’da yapılacak okullar için 60 milyon lira değerinde kamu taşınmazları ...
Yukarıda yazılanları kısaca özetleyelim: Yüklenicilere arsa karşılığında okul yaptırılması, kamu taşınmazlarının yandaşlara yağmalatılması işlevi görüyor. Pazarlık yöntemiyle rantlar dağıtılıyor.
Kadir Sev / SOL
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder