13 Ağustos 2020 Perşembe

Can Baba’dan UKKSA’ya - Nazım Alpman / BİRGÜN


Datça denildiğinde “Akla ilk gelen kimdir?” sorusu yöneltilen on kişiden sekizi aynı yanıtı verebilir:

-Can Yücel!

Bu yanıtların en içten karşılığı Can Yücel’i sevenler bakımından her 12 Ağustos’ta onun mezarı başında bir araya gelmek de Can Baba sevgisinin bir gereğidir.

Can Yücel son şiirlerinden birinde “Kuzum Datça’ya gömün” demişti. Bir anlamda vasiyetiydi bu şiiri. 1999’da da “Ebedi Datçalı” mertebesine terfi etti.

Bu yıl 21. kez mezarı başında toplandık. Diğerlerinden farklı olarak Can Baba tek başına değildi. Koynunda Güler Yücel de vardı. Bu yıl 19 Mart 2020’de Güler Ablamızı sessizce onun yanında kalbimize gömdük.

Can Yücel Anmaları için her yıl Datça’nın içinden ve dışından çok sayıda kişi kentin özenli, temiz ve güzel mezarlığına gelir.

Bu yıl gelenler arasında Şair Namık Kuyumcu, Ayşe Sönmez, Datça Belediye Başkanı Gürsel Uçar, ressam Umur Türker, gazeteci Vecdi Sayar, iş adamı Ömer Akat, görsel yönetmen İbrahim Yurttaş ve UKKSA Art Direktörü Emine Özkarslıoğlu vardı.

Bir de özel bir konuk dikkati çekiyordu. Yazar Nedim Gürsel Paris’ten gelmişti anma toplantısı için… Bu yılki konuşmacı Gürsel idi. Mezarı başında yaptığı konuşmada “Can Yücel ile 20’li yaşlarımda tanıştım. Babamın kitaplığında Can Yücel’in şiir çevirileri vardı” dedi:

-Can Yücel’in çevirileri de onun üslubuylaydı… Mesela aklımda kalan Shakespeare’in bir şiirini şöyle çevirmişti:

‘Seni koyup gitmek var ya esas o koyuyor adama!’

Şimdi Can Yücel bizi koyup gitti, onun yokluğunu derinden hissediyoruz.

Nedim Gürsel 1993 yılının haziran ayında Can Yücel ve Asım Bezirci ile birlikte Nazım Hikmet Anma Toplantıları için Paris, Londra, Köln ve Berlin’e seyahat etmişti. O yolculuklar ve toplantılar sırasında lezzeti damaklarda kalan anılar biriktirmişti. Onların tebessümlü bir bölümünü de Can Baba dostlarıyla paylaştı.

Her yıl Can Yücel anmalarını düzenleyen, Uluslararası Knidos Kültür Sanat Akademisi (UKKSA) Başkanı Nevzat Metin, mezar başında toplananlara “Geldiğiniz için teşekkür ederim” dedi:

-Biz burada Can Yücel ile yıkanıp paklanıyoruz. Mezar taşında yazan şu sözleri bizim rotamızı oluşturuyor: Ne kadar yalansız yaşarsak o kadar iyidir!

Yalanların sarmalında dönüp duran talihsiz bir ülkede Can Yücel gibi bir dehanın yokluğunu her yıl daha derinden hissediyoruz.

Nevzat Metin 2010’da Datça’ya büyük bir zenginlik katan Uluslararası Knidos Kültür Sanat Akademisi’ni açtı.

UKKSA’yı da Türkiye’nin ve dünyanın değişik ülkelerinden davet ettiği ressamlar, heykeltıraşlar, seramik sanatçılarına açtı. Bir sanat vahası oluşturdu. Artık ağustos ayında Datça’nın Yakaköy’deki UKKSA kutsal bir ziyaret noktası oldu.

2020, UKKSA’nın 10. yılı idi. Bu yılın teması “Kadına Yönelik Şiddet” olarak belirlenmişti. Geleneksel UKKSA Ödülü de Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü’ye verildi.

Büyük bir salgın hastalığın pençesinde kıvranan dünyada ve Türkiye’de sanatın ve sanatçının etki gücü Datça’da bir kez daha kendini göstermiş oldu:

-Can Baba’dan UKKSA’ya…


Nazım Alpman / BİRGÜN 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder