1) Avrasya Araştırma Şirketi Başkanı Kemal Özkiraz'a saldırı (Evrensel)
Avrasya Araştırma Şirketi Başkanı Kemal Özkiraz, çocukları ile parkta vakit geçirirken saldırıya uğradığını açıkladı. Özkiraz, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadelere yer verdi: "Saat 20.05'te Konyaaltı'nda mahallemizin çocuk parkında çocuğuma bir şeyler yedirirken, oturduğum banka arkadan yaklaşan şapkalı ve maskeli bir kişinin saldırısına uğradım. Saldırgan, parkın etrafında benim arkamda gezindikten sonra kulağıma yumruk attı, doğrulup tekme attığım şahıs 'Sen ne sandın kimsin lan' diye bağırıp hızla koşup kaçtı. Arabayla kaçtığı yere doğru yakalamaya çalıştım ancak kaybolmuştu. Şimdi poliste şikayet oluşturuyorum. Ülkeyi koskoca bir mafya devletine dönüştürdüler. Onlarca küçük çocuğun ve kendi çocuğumun önünde arkadan saldıran kişi boğazımı da kesebilirdi. Nasıl birisi çocuğu kucağında ve arkası dönük birisine saldırabilir ki? Merak edenler için ben iyiyim, çocuklar da iyi."
2) 65 yaş üstü ve kronik hastalar için grip aşısı açıldı (Evrensel)
Sağlık Bakanlığı, 65 yaş üstü ve kronik hastalar için grip aşıları bugünden itibaren sisteme tanımladı. Bakanlıkça belirlenen riskli gruplara ücretsiz uygulanan grip aşıları, e-Nabız sistemi üzerinden uygulamaya açıldı. Kişiler, e-Nabız üzerinden öncelikli risk durumlarını kontrol edebilecek. Aşının uygulanabilmesi için geçen yıl olduğu gibi reçete gerekecek. Doktorlar, aşı tanımlanan kişilere reçete yazacak, hastalar bu reçeteyle aşıyı eczanelerden temin edebilecek. Grip aşıları henüz eczanelerde yok. Reçeteye tabi olarak depolardan sayıyla istenecek. Riskli grupta olmayıp ücretli olarak grip aşısı yaptırmak şu anda mümkün değil. Türkiye bu yıl 4 milyona yakın aşı anlaşması yaptı. 700 bin doz aşının depolarda hazır olduğu biliniyor.
3) 645 ilaç rafta yok (BİRGÜN)
Artan enflasyon ve beraberinde ilaçlara gelen zamların yarattığı sorunlara dikkat çeken Ankara Eczacı Odası Genel Sekreteri Ali Fuat Gül, çok ciddi bir ilaç krizi yaşandığını belirtti. Sabitlenen kur ile güncel kur arasındaki uçurum, ilaca erişimde ciddi sorunlar yaratıyor. Türk Eczacılar Birliği'nin (TEB) kayıtlarına göre, eczane raflarında olması gereken 645 çeşit ilaca artan enflasyonun da etkisiyle erişilemiyor. Eczacılar, 7,80’de sabitlenen kurun güncel rakamın çok altında kalması nedeniyle piyasada bulunamayan ilaç sayısının her geçen gün arttığı uyarısında bulunuyor.(YENİ KARARNAME) Döviz kurunun artmasıyla beraber, ilaç firmalarının üretim yapmadığını belirten Ankara Eczacılar Odası Genel Sekreteri Ali Fuat Gül, ilaç yokluğunun şimdilerde yüzde 20’leri bulduğunu ve bu yokluğun yılsonuna kadar artarak devam edeceğini söyledi. Gül, sorunun çözülmesi için ilaç fiyat kararnamesinin güncellenmesi gerektiğini belirtti. Mezopotamya Ajansı’nın haberine göre Gül, şunları söyledi: “Sabitlenen kur güncelin çok altında kaldı. İlaç camları ve flakonlar, şişe cama gelen çok ciddi zamlar var. 22 Nisan’da 150-200 kalem ilaca zam yapıldı. Ağustos’ta yapılan yüzde 25 zam üreticiyi tatmin etmedi. Şu an tansiyon ilacı, ağrı kesici, kanser ilacı bile bulunmuyor. Ekim ayında şuruplar bitmiş durumdaydı. Şimdi tansiyon ilaçları ve insülin ilaçları bitmiş durumda.” Artan enflasyon ve krizin eczacılık mesleğine olan etkilerini anlatan Gül, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kira, elektrik ve internet giderleri çok ciddi artmış durumda. Çoğu eczanemiz artık kapatma noktasına geldi. Söylemek istediğimiz, halk sağlığında eczanelerimizin artık geçinemez olduğudur. Asıl amacımız kur veya zam değil, halkın ilaca erişimini sağlamaktır. Ülkede çok ciddi bir ilaç krizi var. Bu kriz gittikçe artacak. Haklı sebeplerimizden ötürü de meslektaşlarımız taleplerini karşılamak ve hükümete sesimizi duyurmak için bir eylem planımız var.”(BÜYÜK MİTİNG 16 EKİM’DE) Ankara Eczacılar Odası Genel Sekreteri Ali Fuat Gül 16 Ekim’de eczacıların Ankara’da yapacağı büyük mitinge dair de şunları söyledi: “Sağlık Bakanlığı tarafından eczacılara ayrımcılık yapılıyor. Biz buna karşıyız, sağlık bir bütündür. Doktor ilacını yazacak, hastasını tedavi edecek, ilaçlarını biz vereceğiz. Sağlık Bakanlığı’nın gözünde yok hükmündeyiz. Yaşanan sorunlara karşı bütün şehirlerdeki eczacılar birleşerek, haklı taleplerimizi dile getirmeye ve halk ilaca erişim sağlayana kadar mücadele etmeye devam edeceğiz.”
4) Milyonlarca lira ‘İHA’ merkezine (Uğur ŞAHİN-BİRGÜN)
Halk derinleşen ekonomik kriz karşısında çaresiz kalırken AKP’li Balıkesir Karesi Belediyesi, “Ülkede bir ilk olacak” diyerek duyurduğu İnsansız Hava Aracı (İHA) eğitim merkezi için yaklaşık 25 milyon TL harcayacak.(https://www.birgun.net/haber/milyonlarca-lira-iha-merkezine-404202)5) EGM raporuna göre yolsuzluk azalmış! (İsmail Arı-BİRGÜN)
Emniyet Genel Müdürlüğü, ‘ihaleye fesat karışma’ ve ‘rüşvet’ gibi suçlar nedeniyle 2018’de bin 168 yolsuzluk operasyonu düzenlendiğini açıklarken bu sayı geçen yıl 706’ya düştü.(https://www.birgun.net/haber/egm-raporuna-gore-yolsuzluk-azalmis-404203)6) Manevi danışman için yıldızlı eğitim (Mustafa Bildircin-BİRGÜN)
Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü manevi danışmanları beş yıldızlı otelde eğitim kampına aldığı ortaya çıktı. Müdürlük, sosyal çalışmacı ve psikologlara ise uzaktan eğitim yoluyla eğitim verdi.https://www.birgun.net/haber/manevi-danisman-icin-yildizli-egitim-404211 7) Ali Erbaş’ın eşi Seher Erbaş için özel kalem görevlendirildi (Sefa Uyar-Cumhuriyet)
Diyanet’te ‘hanımefendi’ diye hitap edilen Seher Erbaş’a atanan personel iddiayı kabul etmezken fotoğraflarda yer almasını “tesadüf” olarak nitelendirdi.https://www.cumhuriyet.com.tr/turkiye/ali-erbasin-esi-seher-erbas-icin-ozel-kalem-gorevlendirildi-19860688) Erdoğan ve Soylu ile poz verdi: Clubhouse'da çok sayıda kişiyi tehdit etti (Cumhuriyet)
9) AKP'den seçim hamlesi: Binali Yıldırım başkanlığında 'akiller birimi' (Cumhuriyet)
10) BİST’e yatırım yapılsın diyen kamu görevlileri suç işledi (Şehriban Kıraç-Cumhuriyet)
11) Halk TV'den bomba 'FETÖ borsası' iddiası: Erdoğan'ın avukatı ile bir savcı arasında 'rüşvet' pazarlığı (Cumhuriyet)
Halk TV'de yer alan haberde, Fettah Tamince‘nin, "FETÖ borsası" pazarlıklarıyla aklandığı yönündeki tartışmalara yeni bir delil oluşturabilecek kaydın olduğu iddia edildi. Fethullahçı Zaman Gazetesi’nin eski ortağı, FETÖ lideri Fetullah Gülen ile ABD'de görüşen Fettah Tamince’nin Antalya’daki soruşturmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatı ile bir savcı arasındaki rüşvet pazarlığına ilişkin iddialar gündeme geldi. Tamince‘nin, "FETÖ borsası" pazarlıklarıyla aklandığı yönündeki tartışmalara yeni bir delil oluşturabilecek kaydın olduğu öne sürüldü.Halktv.com.tr muhabiri Seyhan Avşar bugünkü "FETÖ Borsası'na bomba gibi düşecek: Tamince pazarlığının ses kaydını dinledim!" başlıklı haberinde, “İddiaya göre Erdoğan, Tamince dosyasında dönen rüşvet pazarlığı ile ilgili en yakınındaki avukat olan Ahmet Özel’i (hali hazırda Erdoğan’ın bizzat kişisel vekalet verdiği tek avukat) aradı ve bilgi aldı. Erdoğan, sonrasında Ahmet Özel’in Antalya’daki Ahmet Kürşat Köhle’ye verdiği dosya takip yetki belgesini iptal etmesini istedi. Bu karar Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Özel Kalemi Hasan Doğan tarafından da Ahmet Özel’e ayrıca bildirildi” denildi. Avşar’ın haberinde şunlar yer aldı: "Fettah Tamince ile ilgili hukuki tartışmalar kurucusu olduğu ve yönetiminde yer aldığı FETÖ ile iltisaklı olduğu gerekçesiyle kapatılan Gaye Vakfı ve ona bağlı Antalya Bilim Üniversitesi’nin, 15 Temmuz’dan sonra KHK ile kapatılmasıyla başladı. O dönem üniversitenin mütevelli heyetinde bulunan pekçok kişiye FETÖ üyeliğinden dava açıldı. Ancak darbeden 4 ay sonra 22 Kasım 2016’da çıkarılan kararname ile üniversite yeniden faaliyetlerine başladı. Uluslararası Antalya Üniversitesi’nin adı ‘Antalya Bilim Üniversitesi’ olarak değiştirildi. Üniversitenin mütevelli heyeti başkanlığına Fettah Tamince getirildi. Başkan yardımcılığına Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın avukatı Ahmet Özel, üniversitenin mütevelli heyeti üyeliğine ise yine Cumhurbaşkanı’nın avukatlığını yapan Ahmet Kürşat Köhle getirildi. Aynı süreçte Erdoğan’ın avukat ekibinin hakkındaki FETÖ davalarında Tamince’nin vekaletini üstlenmeleri dikkat çekiyor ve kamuoyunda tartışılıyordu.(RÜŞVET PAZARLIĞINDA BİRBİRLERİNİ SUÇLUYORLAR) Olay tam da burada başladı. O dönem Antalya Cumhuriyet Savcısı olan S.B, Antalya Bilim Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Fettah Tamince ve eski mütevelli heyeti üyelerinin de şüpheli olduğu iki ayrı soruşturmaya bakıyordu. Savcı S.B’nin yargı çevrelerinde dile getirdiğine göre dosyaları kapatması için Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatı Ahmet Kürşat Köhle kendisine rüşvet teklif etmişti. Ancak Köhle’nin iddiasına göre ise rüşveti savcı istemişti. Her iki taraf da birbirleri aleyhine olacağını düşündüğü farklı zamanlarda kaydedilmiş karşılıklı konuşmaları kayda aldı.(ERDOĞAN: YETKİLERİNİ ALIN) Bu süreçte Antalya’da açılan Fettah Tamince dosyasında savcılara rüşvet verildiği kamuoyunda sürekli konuşuluyordu. Ancak bu söylentiler iddia düzeyindeydi. 2017 yılında yaşanan rüşvet pazarlığı ise bugüne kadar hiç duyulmadı. Ta ki geçen hafta içinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatıyla yapılan resmi bir işleme kadar. İddiaya göre Erdoğan, Tamince dosyasında dönen rüşvet pazarlığı ile ilgili en yakınındaki avukat olan Ahmet Özel’i (hali hazırda Erdoğan’ın bizzat kişisel vekalet verdiği tek avukat) aradı ve bilgi aldı. Erdoğan, sonrasında Ahmet Özel’in Antalya’daki Ahmet Kürşat Köhle’ye verdiği dosya takip yetki belgesini iptal etmesini istedi. Bu karar Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Özel Kalemi Hasan Doğan tarafından da Ahmet Özel’e ayrıca bildirildi. Avukatın azledildiği bilgisi halktv.com.tr tarafından kesin bir şekilde teyit edildi. Bununla birlikte böyle bir adım için 5 yıl beklendiği ve işlemin neden bu aşamada yapıldığı yolundaki sorular ise belirsizliğini koruyor.('KONUŞMALARI DİNLEDİM') O konuşmaları bir kaynağım aracılığıyla dinledim. Kayıtta avukat Ahmet Kürşat Köhle, savcı ile para üzerine konuşuyor. Ancak telefon dinlenir kaygısıyla pazarlıkta para yerine ‘evrak’ kelimesi kullanılıyor. O ses kaydında dinlediklerim ana hatlarıyla şöyle: Avukat Köhle savcıya, “Bu iş çok uzadı ya. Akif Bey (Fettah Tamince’nin kardeşi) ile görüşeceğim. ‘Evrak’ eksikti, bilmem neydi. Tamamlayıp getireceğim. 3 defa ‘evrak’ getirmektense tek seferde getirmek mantıklı olur” diyor. Savcı ise ‘evrakların’ tek seferde ya da en fazla iki seferde verilmesini istiyor.(SAVCI 'RÜŞVETİ ALMADI' İDDİASI) Savcı S.B’nin çevresinin anlatımına göre rüşveti Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatları teklif etti. S.B. kabul etmeyince ise yıllarca şehir şehir sürüldü.(TAMİNCE'NİN KARDEŞİ: GEREKENİ YAP) Tartışmaların adliye koridorlarında ayyuka çıkması üzerine avukat Ahmet Kürşat Köhle bir yakınına yaptığı açıklamada masum olduğunu iddia ederek savcının kendisinden rüşvet istediğini öne sürdü. Savcının bir dosya için 100 bin dolar, diğer dosya için 500 bin dolar istediğini öne süren Köhle, “Savcı ‘Bu işi çözelim. Gözaltı vs. olursa sıkıntı çıkar’ dedi. Konuyu Akif Bey’e (Fettah Tamince’nin kardeşi) ilettim. ‘Gereken neyse yap, ilgilen’ dedi. Çok korktum” ifadelerini kullandı.(TAKİPSİZLİK KARARINDA İMZASI YOK) Bu konuşmalara sebep olan dosya Tamince’nin “Kamu Kurum ve Kuruluşları Tüzel Kişiliklerin Araç Olarak Kullanılması Suretiyle Dolandırıcılık”, “Zimmet”, “Güveni Kötüye Kullanma” ve “FETÖ Terör Örgütüne Üye Olmak” iddialarıyla ilgili soruşturmayı kapsıyordu. Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturmada 10 Mayıs 2018 tarihinde takipsizlik kararı verildi. Yapılan itiraz üzerine, Antalya 3. Sulh Ceza Hakimliği 14 Ağustos 2018’de kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı kaldırdı. Ancak bu karara da itiraz edildi. Aynı hakimlik 5 Eylül 2018 ve 14 Ağustos 2018’de verdiği kendi kararını kaldırdı. Konu Adalet Bakanlığı’na taşındı. Adalet Bakanlığı, bu iki mahkeme kararının da usul eksiklikleri bulunduğu gerekçesiyle kanun yararına bozulmasını istedi. Talep üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 16. Ceza Dairesi, Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma talebini kabul etti. Tamince hakkında bu dosyada verilen takipsizlik kararında yargı kulislerinde rüşveti reddettiğini söyleyen ve ilerleyen süreçte tayini çıkan savcı S.B.’nin imzası bulunmuyor. (5 YILLIK SESSİZLİK) 2017’deki bu pazarlık iddiasının ardından Fettah Tamince hakkındaki birçok iddiadan yargıda kurtuldu. Bu kararlar Tamince’nin vekaletini alan cumhurbaşkanlığı avukatları üzerinden kamuoyunda tartışma konusu oldu. Cumhurbaşkanlığı çevreleri ise tartışmayı duymazdan geldi. Tamince’nin ‘FETÖ borsası’ diye tabir edilen ‘rüşvet pazarlıkları’ sonucu aklandığı iddiaları da böylece yanıtsız kaldı. Bu sessizliği ilk olarak Cumhurbaşkanı’nın avukatlarından Mustafa Doğan İnal, 29 Temmuz günü halktv.com.tr’ye yaptığı açıklamada “Tamince konusunda stratejik hata yapılmış olabiliriz” diyerek bozmuştu. Avukat Köhle’nin alınması ise soruşturulmayan Tamince iddiaları ile ilgili Beştepe kaynaklı ilk işlem."
(derleyen: mkrc)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder