Güçlendirme çalışması kararı alınan kuruma ilişkin yoğun bir endişe hakim. Binada görev yapanlar güçlendirme çalışmasının ardından “geri dönememe” korkusu içinde.
İstanbul Kadıköy'de bir zamanların "Halk Sarayı" olarak nitelendirilen 88 yıllık tarihe sahip Kadıköy Halk Eğitim Merkezi, güçlendirme çalışması yapılacağı gerekçesiyle sabah saatlerinde tahliye edildi.
Bugün Kültür Bakanlığı dahil pek çok önemli devlet kurumunda görev yapan çok sayıda öğrenciyi yetiştiren Halk Eğitim Merkezi’nin tahliyesi soru işareti ve kaygıları da beraberinde getirdi.
'Taşınacağımız bina bataklığın üzerinde'
Yetkililerin en fazla 6 ay süreceğini belirttiği güçlendirme çalışmaları sırasında kurum, eğitimlerine Kızıltoprak’ta bulunan İbrahim Öktem İlkokulu ve Feneryolu Halk Eğitim binasında devam edecek. soL’a konuşan kaynaklar, İbrahim Öktem İlkokulu’nun bataklık üzerine kurulduğunu hatırlattı. Halk Eğitim Merkezi İstanbul Valiliği tarafından 18 Şubat 2023 tarihinde açıklanan 93 riskli okulun arasında bulunmadığı halde tahliye edilmiş oldu. Şimdi bir de güçlendirme çalışmaları sırasında eğitimlerin zemininin bataklık olduğu bilinen bir binada verilecek olması tepkileri artırıyor.
Kaymakam: Raporun üzerine çok gitmeyin
Kaygıları artıran bir diğer nokta ise geçtiğimiz günlerde kaymakam ile öğretmenler arasında gerçekleşen toplantı oldu. İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından Valiliğe gönderilen yazı dışında tahliye ile ilgili herhangi bir resmi belge bulunmuyor. Deprem riskine karşı alınan bir güçlendirme kararı olduğu için bir deprem raporunun da olması bekleniyor. Ancak böyle bir rapora erişilemiyor. Toplantıya katılan çok sayıda öğretmen söz konusu raporu kaymakama sorduklarında da farklı bir yanıt alamadı. Kaymakam bu sorulara, “Burası bir şekilde boşaltılacak, rapor üzerine fazla gitmeyin” yanıtını vermekle yetindi.
Kütüphane nasıl korunacak?
A ve B blok olmak üzere iki ayrı yapının bulunduğu Halk Eğitim Merkezi, köklü tarihinin yanı sıra zengin kütüphanesi ile de biliniyor. Hem öğretmenlerin hem de kursiyerlerin en büyük kaygılarından birini kütüphane oluşturuyor. Tahliye işlemleri sırasında kitapların düzgün ve korunaklı bir şekilde muhafaza edilememesinden korkuluyor.
soL’a konuşan bir öğretmenin aktardığına göre, söz konusu kütüphane zaten son 10 yıl içinde işlevini önemli oranda yitirdi. Üstelik bu süre zarfında ortadan kaybolan çok sayıda değerli kitaba ne olduğu da bilinmiyor. Öğretmenler, zaten büyük ölçüde tahrip edilmiş kütüphanenin kalan kısmının da güçlendirme çalışmaları sırasında eksilmesine dair yoğun endişe içinde.
TKP’den çağrı: Halk Eğitim Merkezi korunmalı
Halk Eğitim Merkezi’nin belirsizlik içinde hızla tahliye edilmesine karşı Türkiye Komünist Partisi Kadıköy İlçe Örgütü’nden açıklama geldi. “Kadıköy’ün tarihi ve aydınlık yüzüne sahip çıkıyoruz” denilen açıklamayla TKP, Kadıköylüleri 1 Nisan Cumartesi günü saat 15.30’da Halk Eğitim Merkezi’nin önüne çağırdı.
(Hazal Güven-SOL/Özel)
/././
Kadıköy Halk Eğitim Merkezi AKM olmasın! (CAFER YILMAZ-SOL/Özel)
Tiyatro sanatçısı Orhan Aydın Kadıköy Halk Eğitim Merkezi’nin kültür sanat insanları için önemini vurguladı ve boşaltma kararını titizlikle takibe almak gerektiğini söyledi.
Kadıköy Halk Eğitim Merkezi’nin deprem riskleri nedeniyle boşaltılması gündemde. Uzun süredir bu konuda kimi belirsizlikler olmasına rağmen adım atılmamış olan bina için çıkan boşaltma kararı Kadıköylüleri ve buradaki eğitimlere katılan kişileri olduğu kadar kültür sanat dünyası insanlarını da kaygılandırıyor. Tiyatro sanatçısı Orhan Aydın ile Kadıköy Halk Eğitim Merkezi'nin deprem önlemleri çerçevesinde boşaltılması, yıkılması veya güçlendirilmesi gündemi çerçevesinde konuştuk. Aydın, kendisinin de uzun yıllardan beri hem bir yaratıcı hem de bir izleyici olarak sıklıkla bulunduğu mekânın geçmişine, bugününe ve yakın geleceğine dair görüşlerini paylaştı.
Halk Eğitim Merkezleri (HEM) İstanbul'daki kültürel yaşamın köklü ve önemli odakları arasında sayılabilir, dersek herhalde yanılmış olmayız. Halkın kültürel gelişimine dönük olarak ve sadece sanat alanıyla sınırlı olmayan çok sayıda kursa eklenen sanat atölyeleri ve performanslarıyla, halkın kültürel gelişiminde önemli yerleri var.
Bu konudaki düşünceniz nedir? Gözlem ve deneyimleriniz çerçevesinde bu yapıların nasıl bir rol üstlendiğini anlatır mısınız?
Kadıköy Halk Eğitim Merkezi bir ortak bellektir. Bu yalnızca Kadıköy halkı için geçerli değil. İstanbul’daki kültür sanat hayatının en önemli mekanlarından biri olarak bilinir.
Çok uzun yıllardır tiyatrodan sanat hareketlerinin diğer alanlarına kadar birçok sanat ürününe ev sahipliği yapmış; onlarca sanatçıyı bağrında konuk etmiş; yetmedi, bünyesinde Halk Eğitim Merkezi adıyla yürütülen çalışmalarla, kurslarla, yine sanat insanlarının yetişmesi için katkıda bulunmuş bir mekândır. Dolayısıyla şiirden şarkıya, oyundan dansa, hayatı sarıp kucaklayan bütün sanat olaylarının Kadıköy’deki en önemli duraklarından biri olarak anılır.
Kadıköy Halk Eğitim Merkezi'ni siz ne zamandır biliyorsunuz? Bir yaratıcı olarak, kendi geçmişinize şöyle bir dönüp bakarsanız, orada oynadığınız veya seyrettiğiniz oyunlar, konserler, katıldığınız etkinlikler ne kadar geriye gidiyor? Oradaki havayı sıkça solumuş insanlardan biri olarak, sizin sanat yaşamınızdaki yeri nedir Kadıköy Halk Eğitim Merkezi'nin?
Benim yaşamımdaki yeri çok renkli, çok farklı ve değişkenlikler barındırır. İstanbul’a geldiğim yıllarda ilk sahne aldığım mekânlardan biridir. Yetmedi, daha Ankara’dayken İstanbul turnesine geldiğimizde oynadığımız mekânlardan biridir. Çünkü Kadıköy her zaman şenliklidir. Kadıköy’deki ortak akıl noktası olan bu şenliğin tam da orta yerinde Kadıköy Halk Eğitim Merkezi insanlığın ortak evi olarak anılır, tıpkı Süreyya Operası gibi.
Başka bir özelliği daha var bu mekânın: İstanbul’daki AKP’li yıllar süresince, sanatın, gericilik tarafından, sanatın merkezi olarak bilinen Beyoğlu’nun bütün sokaklarından ve caddelerinden kovulduğu zaman dilimlerinde, Kadıköy’deki Halk Eğitim Merkezi, Beyoğlu’ndaki tiyatro yaratıcılarının gelip sığındığı bir bölge olarak adeta bir sanat fabrikasına dönüşmüştür.
Neredeyse haftanın her günü bir oyun, müzik dinletileri, geceler, etkinlikler yapılmıştır yoğun olarak. Dolayısıyla Kadıköy Halk Eğitim Merkezi’nin sanat hayatına olan katkısı kadar, toplumun politik hayatına da önemli bir katkısı vardır.
Sanatın siyaset olduğunun en net örneklerinden biridir Kadıköy Halk Eğitim Merkezi’nin insanlığa yaptığı ev sahipliği durumu.
Kadıköy Halk Eğitim Merkezi açısından bir diğer önemli nokta ise şu: Demin söylediğim çerçevede, bir üretim merkezi olmanın getirdiği başka bir duyguya insanları savuran, yani yan yana olmaya, dayanışmaya, birlikte olmaya savuran bir durumu var. Binanın konumu, bulunduğu yer de bu anlamıyla uğrak yerlerinden biri olması açısından da önemli yer tutar. Çok merkezi bir yerdedir ve bu merkezi alanda insanlar şu ya da bu biçimde Kadıköy Halk Eğitim Merkezi’ne girer, “burada ne varmış?” diye girerler, bakar, çıkarlar ve bütün etkinlikler şu ya da bu biçimde dolar. Bu, Kadıköy’deki demokratik kültürün oluşmasında, akıl zenginliğinin çoğalmasında, dayanışma kültürünün oluşmasında Halk Eğitim Merkezi’nin çok önemli bir yer tuttuğunun göstergelerindendir.
Kadıköy Halk Eğitim Merkezi'nin deprem tehdidine karşı önlem olarak yıkılması veya güçlendirilmesi gündemine nasıl yaklaşmalı? Buranın kültürel yaşamdan sökülüp alınmaması için, fonksiyonunun ve mimari değerinin korunup, halkın yaşamına zenginlik katmaya devam edebilmesi için nelere dikkat etmeli?
Deprem gündemiyle bağlantılı olarak yıkılacağını ve sonra hayata yeniden katılacağını söyleyen bilgiler, mesajlar, iletiler dolaşıyor ortada; hatta Kadıköy Halk Eğitim Merkezi müdürlüğünden yapılan paylaşımlar var: Mayıs ayı itibariyle salonun kapatılacağı, deprem için güçlendirme yapılacağı söyleniyor.
Dilerim bu doğrudur.
Evet, binanın eski bir bina olduğu bilinir. Mimari dokusu bütün zenginliğiyle oradadır ama eskidir, evet. Mutlak elden geçirilmesi gerektiği doğrudur. Bu ne kadar çabuk halledilirse, kotarılırsa, o kadar başarılı olur.
Dolayısıyla devletin elinde bulunan bu salonun bir an önce hayata katılması için, sanat çevresinin, burayı kendi evleri belleyen tiyatroların, taşın altına elini koyması ve bu eksende bir dayanışmayı halkla buluşturup örgütlemesi gerekir.
Çünkü bu iş AKP’ye kalırsa, korkarım ki Atatürk Kültür Merkezi’nin (AKM) durumuna kadar savrulabilir. AKP’ye olan güvensizliğe temel olan uygulamalar, dilerim Kadıköy Halk Eğitim Merkezi’nde de kendini gösterip farklı biçimlerde ortaya çıkmaz. Bu endişemiz dilerim gerçekleşmez.
Son olarak şunu yinelemeliyim: Kadıköy Halk Eğitim Merkezi yalnız Kadıköy’ün değil, bütün İstanbul’un, Anadolu’nun ortak bellek alanlarından biridir ve sonunun AKM gibi olmaması için mutlak ses çıkarmak gerekir.
(CAFER YILMAZ-SOL/Özel)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder