Rüşvet çarkında adı geçen hakim görevden uzaklaştırıldı: Rekor erişim engelinin arkasında o vardı (soL)
Başsavcı İsmail Uçar’ın HSK'ya ilettiği, adliyedeki “rüşvet ve usulsüzlük” iddialarını içeren dilekçesinde adı geçen yargıç Sidar Demiroğlu'nun görevden uzaklaştırılmasına karar verildi.
İstanbul Anadolu Başsavcısı İsmail Uçar'ın Hakimler ve Savcılar Kurulu'na (HSK) şikayetiyle başlayan yargıdaki dilekçe savaşlarında yeni bir gelişme yaşandı.
Halk TV'nin haberine göre HSK Teftiş Kurulu Başkanlığı müfettişlerince hazırlanan rapor doğrultusunda 21. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Sidar Demiroğlu görevden uzaklaştırıldı.
''Rüşvet, iş takibi, aracılık ve usulsüzlük'' iddiaları yöneltilen Demiroğlu, göreve 3 Ekim 2016’da Balıkesir Kepsut Hakimi olarak başlamıştı. Burada geçirdiği 3 yılın ardından İstanbul Anadolu Adliyesi'ne atamış ve 21. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığına kadar yükselmişti.
Bir günde 1140 bağlantıya erişim engeli
Beş yıldır İstanbul Anadolu Adliyesinde görev yapan Demiroğlu, hızla karar verdiği tartışmalı erişim engelleme kararlarıyla gündeme gelmişti.
TV100'ün sahibi Necat Gülseven, kanalın yönetim kurulu üyesi Veysi Nazlıcan ve ülkücü mafya Alaattin Çakıcı'nın birlikte yemek yediği fotoğrafların yer aldığı 1073 tweet ve 67 haber için erişim engeli talep edilmiş, hakim Demiroğlu aynı gün olumlu karar vermişti. Başvuru ve kararın aynı gün yapılması "Hakim 1140 bağlantıyı bir günde nasıl inceledi" sorusunu akıllara getirmişti.
Daha sonra para karşılığında erişim engelleme ve tahliye kararları verdiği öne sürülen Sidar Demiroğlu'nun da dahil olduğu inceleme için HSK müfettişler görevlendirmişti.
Hakim Sidar Demiroğlu'nun erişim engeli kararı verdiği fotoğrafŞikayetçisinden şikayetçi oldu
İnceleme sürerken hakim Demiroğlu da kendisine yönelik suçlamalarda bulunan Başsavcı Uçar hakkında HSK’ye bir şikayet dilekçesi yazmıştı. Görevi ihmal, görevi kötüye kullanma, iftira, hakaret, soruşturmanın gizliliğini ihlal, devletin kurum ve organlarını aşağılamaktan suç duyurusunda bulunmuştu.
Kararlarının arkasında olduğunu belirten Demiroğlu, şöyle demişti:
“Kararlara itiraz etmeyen başsavcı, beni hangi hak ve yetkiyle suçlayabilir? İtirazları reddedilen başsavcı üst mahkemede görevli hakimleri de mi suçlamaktadır? Yedi yıldan beri Başsavcı olan Uçar, beş yıldır görev yaptığım adliyeyle ilgili şimdiye kadar neden olumsuz iddiada bulunmamış, sözde ‘çürümeye' ilişkin başvuru yapmamıştır? Bir buçuk ayda ne değişmiş de bu yola tevessül etmiştir?”
Uçar'ın bir avukatın boşanma davası için delilleri yok ettiğini ve CHP'li Gamze Akkuş İlgezdi hakkındaki haberlere erişim engeli getirilmesi için kendisine baskı kurduğunu öne sürmüştü.
Demiroğlu, Uçar hakkında şu soruları yöneltmişti:
- İş adamlarının özel uçaklarına kaç defa ve niçin bindi?
- Yurt dışına kimlerle gitti, masrafı kim tarafından karşılandı?
- Hangi avukatlarla nerelere gitti?
- Kimlerin özel localarında maç izledi?'
Hedef gösterdiği ziyarete kendisi de gitmiş
Hakim Demiroğlu, Başsavcı Uçar'ın, avukat Rezan Epözdemir'in oğlunun sünnet düğününe gittiğine dikkat çekmiş, ''kamuoyunda tanınan isimlerle yakın ilişki içerisinde'' olduğunu ima etmişti.
Avukat Epözdemir ise ziyareti doğrulamış ama aynı ziyarette hakim Demiroğlu'nun da bulunduğunu belirtmişti.
İktidar bloğundaki çatlağın son yansıması
Uzun süredir iktidar bloğu içinde alttan alta yürüyen çatışmalar, son dönemde özellikle yargı alanında su yüzüne çıkmaya başladı. Uçar'ın HSK'ya verdiği dilekçenin ardından bu konuya dair kimi bulguları ortaya koyan gazeteciler Tolga Şardan ve Cengiz Erdinç gözaltına alınmıştı. Erdinç, serbest kaldıktan sonra yaptığı değerlendirmede gözaltında kendisine sorulan sorularda esas olarak bilgi kaynaklarının öğrenilmek istediğine dikkat çekmişti.
Ardından, Can Atalay kararı hakkında Anayasa Mahkemesi'nin verdiği karar ve buna Yargıtay'ın AYM'yi "kaos yaratmakla" itham ettiği karşı çıkışı üzerinden gerilim bir kez daha su yüzüne çıkmıştı. Bu başlıkta iktidar bloğunun ikinci ortağı MHP tarafı doğrudan Yargıtay'dan yana tavır alıp AYM'nin kapatılmasını yüksek sesle talep ederken, birkaç günlük sessizliğin ardından Erdoğan ve Saray, iki yüksek mahkeme arasında doğrudan taraf seçmekten imtina edip, meseleyi yeni bir anayasa yapılması ihtiyacına çekmeyi tercih etmişti.
Polat çiftinin avukatı ile Adalet Komisyon Başkanı kuzenmiş (soL)
Polat çiftinin avukatı Hüseyin Kaya, Adalet Komisyonu Başkanı olan akrabasının dosyada görevinin bulunmadığını ve kendisiyle görüşmediğini söyledi.Kara para aklama ve yasadışı bahis suçlamasıyla tutuklanan Dilan ve Engin Polat çiftinin avukatı Hüseyin Kaya'nın soruşturmanın açıldığı ve davanın görüleceği İstanbul Anadolu Adliyesi Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet Kaya ile amca çocuğu olduğu ortaya çıktı.
Sözcü yazarı İsmail Saymaz, Hukukçular Derneği Başkanı da olan Kaya'nın konuya ilişkin yaptığı açıklamayı şu sözlerle aktardı: “(Ahmet Kaya ile akrabalık ilişkiniz şüphe yaratmaz mı?) Hayır çünkü dosyada bir görevi yok. Avukatlık tarzımda, kardeşim olsa fark etmez. Dosyayı almadan önce ve sonra kendisiyle görüşmedim.”
Sahte faturayla dolandırıcılık iddiasına dayanan Demir Yumruk Davası'ndaki avukatlığından ötürü Polatlar tarafından tercih edildiğini kaydeden Kaya, “Bu arkadaşları davadan önce tanımazdım” dedi. Kaya, kendisi dışında 15-20 avukatın daha Polatları savunduğunu belirtti. Kaya, eskiden Milli Görüşçü ve AK Partili olduğunu, bugün ise Varoluş Hareketi adlı siyasi çevrenin içinde bulunduğunu söyledi.
Kaya, siyasi geçmişinden ötürü tercih edilip edilmediği sorusuna da, “Böyle bir arka planı olduğunu düşünmüyorum” dedi. Kaya, Polatlar için düşüncelerini şöyle aktardı:
“Şımarık zenginlik. Parayı bulmuş, şımarmışlar. Bu arkadaşlarla biraz ironi yaptım. ‘Ayaklarım üşüyor' dedim. ‘Terlik yetiştirin' dedi Dilan'la kocası. ‘Yok' dedim, ‘Bir balya dolar koyun ayaklarımın altına.' (Gülüyor) Esas itibariyle Türkiye sosyolojisindeki değer kaymaları ve özentiler bunlar.”
Dilan Polat: İntihar etmek istiyorum
İsmail Saymaz'ın haberine göre, Silivri'deki Marmara Cezaevinde olan Dilan Polat, Çorlu Cezaevindeki eşi Engin Polat ile telefonda konuştu. Dilan Polat'ın telefonda "İntihar etmek istiyorum" dediği iddia edildi. İddianın üzerine Polat'ın avukatları psikolojisinin bozulduğu gerekçesiyle görüşmeye gitti.
Merkez Bankası faizi yüzde 40'a çıkardı (soL)
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Kasım ayı faiz kararını açıkladı.
Ekim ayında 5 puan artarak yüzde 35'e yükselen faiz, bir kez daha 5 puan artırılarak yüzde 40'a çıkarıldı.
Beklenti anketlerinde faiz için 250 ila 500 baz puanlık bir artırım öngörülmüştü.
Merkez Bankası Haziran'da 650, Temmuz'da 250, Ağustos'ta 750, Eylül ve Ekim'de 500'er baz puan olmak üzere beş toplantıda toplam 2 bin 650 baz puan faiz artırmıştı.
Cengiz Holding'e ait maden ocağında göçük: 3 işçi hayatını kaybetti (soL)
Siirt'in Şirvan ilçesinde Cengiz Holding'e ait maden ocağında göçük meydana geldi. Göçük altında kalan işçilerden 3'ü hayatını kaybetti. 2 işçi yaralandı.
Siirt'in Şirvan ilçesinin Maden köyünde Cengiz Holding'e ait Eti Bakır maden sahasındaki ocakta henüz belirlenemeyen nedenle göçük meydana geldi.
Olayın 01.25 sıralarında yaşandığını aktaran Siirt Valisi Kemal Kızılkaya, "Eti Bakır maden sahasındaki ocakta yaşanan göçüğe 5 işçi arkadaşımız maruz kalmıştır. 5 işçi kardeşimizden 2'si hafif yaralı olarak kurtulmuş ancak diğer 3 kardeşimiz maalesef vefat etmişlerdir" dedi.
Vali Kızılkaya yaşamını yitirenlerin birinin maden işçisi, ikisinin mühendis olduğunu açıkladı.
Konuyu takip ettiklerini belirten Kızılkaya, "Şu anda arkadaşlarımızın bize vermiş olduğu bilgiye göre maden sahasında gerekli diğer tedbirler alınmış, herhangi bir tehlike arz eden durum söz konusu değildir" ifadelerini kullandı.
Göçükte yaşamını yitirenlerin Giresun nüfusuna kayıtlı Zekayi Can Çalık (32), Siirt nüfusuna kayıtlı Orhan Gültekin (26) ve İzmir nüfusuna kayıtlı Emre Gökduman (24) olduğu öğrenildi.
Maden ocağı geçici olarak kapatıldı
Şirvan Cumhuriyet Başsavcılığınca maden ocağında meydana gelen göçüğe ilişkin soruşturma başlatıldı. Soruşturma kapsamında Y.K, A.T. ve D.A. gözaltına alındı.
Siirt Cumhuriyet Başsavcısı Tuğan Sarıca, beraberinde Şirvan Cumhuriyet Savcısı ile maden mühendisi, jeoloji mühendisi ve iş güvenliği uzmanlarından oluşan bilirkişi heyeti ile göçüğün yaşandığı maden ocağında inceleme yaptı.
Maden ocağının faaliyeti geçici olarak durduruldu.
Özelleştirildi, Ciner'den Cengiz'e geçti
Aynı maden sahasında 17 Kasım 2016’da çok sayıda kişi 1 milyon ton ağırlığındaki malzemenin altında kalmış, 16 madenci hayatını kaybetmişti. 2004’te özelleştirilen Şirvan bakır madeni sahası, facianın yaşandığı 2016'da Ciner Holding bünyesindeki 4 taşeron firma tarafından işletiliyordu. Mart 2017'de bakır madenciliğinden çekilen Ciner Holding'in yerini AKP döneminde aldığı dev kamu ihaleleriyle bilinen Cengiz Holding aldı.
Tosyalı Holding'e ait fabrikada meydana gelen patlamada can kaybı 2'ye yükseldi (soL)
Mehmet Cemil YiğitelTVF yöneticisi Tosyalı'nın sahibi olduğu holdinge bağlı Hatay'daki Tosyalı Demir Çelik Fabrikası'nda meydana gelen patlamada, can kaybı ikiye yükseldi.
Türkiye Varlık Fonu yöneticisi Fuat Tosyalı'nın sahibi olduğu holdinge bağlı Hatay'ın İskenderun ilçesinde faaliyet gösteren Tosyalı Demir Çelik Fabrikası'nda patlama yaşanmıştı.
Yaşanan patlamada 2'si ağır olmak üzere 13 işçi yaralanmıştı. Patlamada yaralanan 21 yaşındaki Oğuz Çetin isimli işçi 9 Kasım'da hayatını kaybetmişti.
Patlamada yaralanan 36 yaşındaki Mehmet Cemil Yiğitel isimli işçi de dün, 14 gündür tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti.
Yanan işçilerin üzerine damacanayla su döktüler
Patlamadan üç gün sonra EMEP Milletvekili İskender Bayhan'ın sosyal medya hesabından paylaştığı görüntüde, fabrikada iş güvenliğinin alınmadığı ve patlama sonrası yanan işçilerin üzerine damacanayla su dökülerek "müdahale" edildiği görülmüştü.
Bir yılda net satış miktarında yüzde 150 artış
İSO 500’ün sitesinde bulunan verilere göre patlamanın yaşandığı Tosyalı Demir Çelik Sanayi A.Ş'nin sadece 1 yılda 29 sıra birden yükselmesi göze çarpıyor. 2021 yılında 129. sırada olan Tosyalı Demir Çelik Sanayi A.Ş.’nin üretimden net satış miktarı 3 milyar 376 milyon 519 bin 582 lira. Dönem karı/zararı verileriyse paylaşılmamış.
2022 yılında yani bir yılda 29 sıra birden atlayıp 100. sıraya yükselen Tosyalı Demir Çelik Sanayi A.Ş.’nin üretimden net satış miktarı 8 milyar 470 milyon 720 bin 513 liraya yükselmiş. Dönem karı/zararı verileriyse yine paylaşılmamış. Bir yılda üretimden net satış miktarı 5 milyar 94 milyon 200 bin 31 lira artmış. Yani, artış yüzde 150 oranında olmuş.
Fuat Tosyalı, Türkiye Cumhuriyeti Varlık Fonu Yönetim Kurulu Üyeliği, Akdeniz Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı, Demir Çelik Sektör Kurulu Başkan Vekilliği, Türkiye İhracatçılar Meclis üyeliği, ENVERDER Yönetim Kurulu Üyeliği ve DEİK Yönetim Kurulu Üyeliği görevlerini yürütüyor.
Haberlerimizi engellediler
Patlamaya ilişkin üç haberimize erişim engeli getirilmişti. Erişim Sağlayıcıları Birliği tarafından tebliğ edilen kararın uygulanmaması durumunda ceza kesilirken, soL TV de “soL’a Sansür” isimli bir program yapmaya başladığını duyurmuştu. Erişim engeli cezalarının anlatılacağı programın ilk bölümünde ise Tosyalı Holding konu edinmişti.
Hemen her gün haberlerimize getirilen "erişim engeli" kararlarını okura duyurmak ve "kamu yararı"nın ne olduğuna okurun karar vermesi için hazırladığımız program daha ilk bölümüyle sansüre uğramıştı. soL’a Sansür: Tosyalı Holding, damacana, devasa kârlar, ucuz hayatlar…" başlığıyla yayımladığımız habere Tosyalı Holding tarafından yapılan başvuru sonucu erişim getirilmişti.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder