“Ne bakıyorsun işim yok diye; işi olan ne yapıyor? Tüm fitne, kadın fitne, çocukfitne, dünya olmuş fitne. Niye çalışayım boşa? İlk ve son Allah, ebedi olan Allah,dönüş Allah’a.. Çalış, ama Allah için çalış inşallah...”
İŞİD‘in binlerce Türk militanından biri olan E.T.’nin sosyal paylaşım sitesi Facebook’taki profil bilgilerinde kendisi için yazdığı sözler bunlar. Cumhuriyet gazetesinden arkadaşımız Meltem Yılmaz’ın haberine göre E.T. Konya Ereğli doğumlu, evli ve iki çocuk babası.13 Haziran günü yaptığı bir paylaşımda İslam’a küfrettiği gerekçesiyle kafasını kestiği 30 yaşlarındaki bir erkeğin görüntülerini paylaşmış...
İşsizlik ve cehalet... Siyasal İslamın özellikle de köktendinci radikal İslamın itici gücü. Allah adına, din adına ölmeye hazır neferleri bulmak için beslendiği yegâne kaynak. Ve ne yazık ki bizim de içinde olduğumuz coğrafya onlarla kaynıyor. Hem de yıllardır.
Hatırlarsınız; Nijerya’da radikal İslamcı Boko Haram, ülkeyi cehenneme çevirmiş durumda. Nisan ayında bir yatılı okulu basarak 200’e yakın kız öğrenciyi kaçırmıştı. Geçen hafta da 20 kadını silah zoruyla kamyona bindirip kaçırdıkları bilgisi geldi.“Batılı tarzda eğitim yasaktır” anlamına gelen Boko Haram, hükümeti devirip şeriata dayalı bir yönetim kurmak için savaşan bir terör örgütü. Özellikle son birkaç aydır düzenlediği saldırılarda, en az bin kişi hayatını kaybetti.
Afganistan’da halk, ilk kez demokratik yollardan bir cumhurbaşkanı seçmek için sandık başına gitti. Ancak Taliban yine devreye girdi. Hem düzenlediği saldırılarda ülke genelinde onlarca insanı öldürdü hem de oy kullanan parmakları boyalı birçok seçmenin parmağını kesti.
Para, petrol, din, siyaset, aşiret bulamacı içinde insan yaşamının sinekten bile daha değersiz olduğu bir coğrafya. Erkekler cihat için beslensin, kadınlar zaten birer mal.
Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) Musul’u ele geçirdiği zaman önce şeriat kurallarını açıkladı ve ilk madde kadınların zorunlu olmadıkça sokağa çıkmamaları oldu.
Milyonlarca kadın ve kız çocuğu büyük tehdit altında: terör, cinayet, tecavüz, çocuk yaşta zorla evlilik, fuhuş...
Hindistan’da Badaun bölgesinde ağaca asılı halde bulunan iki kızın yaşları 10 ve 15’ti. Önce toplu tecavüze uğramış, ardından da asılmışlardı.
21. yüzyılda Ortaçağ’ı yaşamak başka türlü olamaz. Üstelik bu kez her şey çok daha acımasız. Üstelik vahşet, son teknoloji ile yan yana ilerliyor. İnfazlar, işkenceler, şiddet anında cep telefonları ile görüntüleniyor ve tüm dünya ile paylaşılıyor...
Peki, gelelim asıl can alıcı soruya: Gözünü kırpmadan 1700 kişiyi öldürebilen bir zihniyet ile nasıl savaşılır? Allah için öldürdüğüne inanan, bununla gurur duyan bir zihniyetle?
Batı her zamanki gibi seyirci. Özellikle de ABD... IŞİD’in bu hale gelmesi ABD’nin Irak politikalarının sonucu. Şimdi ise kendi oyduğu ve içini çıyanlarla doldurduğu cehennem çukurunda olup biteni seyrediyor. Avrupa, Rusya’nın Ukrayna ile başlayan yeni dış politikasına hâlâ kilitlenmiş vaziyette. Çin, doğu ve güney denizlerinde egemenlik sorunları ile uğraşıyor.
Dolayısıyla Ortadoğu, kendi kaderi ile başbaşa gibi görünüyor. Bir kıvılcımla parlayan ve diğer ülkelere kolaylıkla sıçrayabilecek devasa bir cephanelik. Ve bu cephaneliğin bir ucunda tüm komşuları ile sorunlu bir Türkiye. AKP’nin akıllara ziyan dış politikası ile bugüne kadar bölgedeki bütün yangınlara körükle gittik. Bakalım, şimdi bu cehennemden nasıl çıkacağız?
ÖZLEM YÜZÜAK
Cumhuriyet
İŞİD‘in binlerce Türk militanından biri olan E.T.’nin sosyal paylaşım sitesi Facebook’taki profil bilgilerinde kendisi için yazdığı sözler bunlar. Cumhuriyet gazetesinden arkadaşımız Meltem Yılmaz’ın haberine göre E.T. Konya Ereğli doğumlu, evli ve iki çocuk babası.13 Haziran günü yaptığı bir paylaşımda İslam’a küfrettiği gerekçesiyle kafasını kestiği 30 yaşlarındaki bir erkeğin görüntülerini paylaşmış...
İşsizlik ve cehalet... Siyasal İslamın özellikle de köktendinci radikal İslamın itici gücü. Allah adına, din adına ölmeye hazır neferleri bulmak için beslendiği yegâne kaynak. Ve ne yazık ki bizim de içinde olduğumuz coğrafya onlarla kaynıyor. Hem de yıllardır.
Hatırlarsınız; Nijerya’da radikal İslamcı Boko Haram, ülkeyi cehenneme çevirmiş durumda. Nisan ayında bir yatılı okulu basarak 200’e yakın kız öğrenciyi kaçırmıştı. Geçen hafta da 20 kadını silah zoruyla kamyona bindirip kaçırdıkları bilgisi geldi.“Batılı tarzda eğitim yasaktır” anlamına gelen Boko Haram, hükümeti devirip şeriata dayalı bir yönetim kurmak için savaşan bir terör örgütü. Özellikle son birkaç aydır düzenlediği saldırılarda, en az bin kişi hayatını kaybetti.
Afganistan’da halk, ilk kez demokratik yollardan bir cumhurbaşkanı seçmek için sandık başına gitti. Ancak Taliban yine devreye girdi. Hem düzenlediği saldırılarda ülke genelinde onlarca insanı öldürdü hem de oy kullanan parmakları boyalı birçok seçmenin parmağını kesti.
Para, petrol, din, siyaset, aşiret bulamacı içinde insan yaşamının sinekten bile daha değersiz olduğu bir coğrafya. Erkekler cihat için beslensin, kadınlar zaten birer mal.
Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) Musul’u ele geçirdiği zaman önce şeriat kurallarını açıkladı ve ilk madde kadınların zorunlu olmadıkça sokağa çıkmamaları oldu.
Milyonlarca kadın ve kız çocuğu büyük tehdit altında: terör, cinayet, tecavüz, çocuk yaşta zorla evlilik, fuhuş...
Hindistan’da Badaun bölgesinde ağaca asılı halde bulunan iki kızın yaşları 10 ve 15’ti. Önce toplu tecavüze uğramış, ardından da asılmışlardı.
21. yüzyılda Ortaçağ’ı yaşamak başka türlü olamaz. Üstelik bu kez her şey çok daha acımasız. Üstelik vahşet, son teknoloji ile yan yana ilerliyor. İnfazlar, işkenceler, şiddet anında cep telefonları ile görüntüleniyor ve tüm dünya ile paylaşılıyor...
Peki, gelelim asıl can alıcı soruya: Gözünü kırpmadan 1700 kişiyi öldürebilen bir zihniyet ile nasıl savaşılır? Allah için öldürdüğüne inanan, bununla gurur duyan bir zihniyetle?
Batı her zamanki gibi seyirci. Özellikle de ABD... IŞİD’in bu hale gelmesi ABD’nin Irak politikalarının sonucu. Şimdi ise kendi oyduğu ve içini çıyanlarla doldurduğu cehennem çukurunda olup biteni seyrediyor. Avrupa, Rusya’nın Ukrayna ile başlayan yeni dış politikasına hâlâ kilitlenmiş vaziyette. Çin, doğu ve güney denizlerinde egemenlik sorunları ile uğraşıyor.
Dolayısıyla Ortadoğu, kendi kaderi ile başbaşa gibi görünüyor. Bir kıvılcımla parlayan ve diğer ülkelere kolaylıkla sıçrayabilecek devasa bir cephanelik. Ve bu cephaneliğin bir ucunda tüm komşuları ile sorunlu bir Türkiye. AKP’nin akıllara ziyan dış politikası ile bugüne kadar bölgedeki bütün yangınlara körükle gittik. Bakalım, şimdi bu cehennemden nasıl çıkacağız?
ÖZLEM YÜZÜAK
Cumhuriyet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder