Asgari ücret görüşmeleri sürüyor.
2017 yılı için yapılacak artış, 6.5 milyon kişiyi doğrudan; 30 milyon kişiyi de dolaylı etkileyecek.
Türk-İş 1600, DİSK, 2000 TL’ye çıkarılmasını istiyor. İşveren kesimi ise halen 1300 TL olan asgari ücrette hiç artış yapılmasa, mutluluktan havalara uçabilir.
***
Çalışanlar asgari ücret artışını bekleyedursun, kasım ayı bütçe rakamları açıklandı. Örtülü ödenek kullanımında, ekim ayına göre iki kata yakın artış görülüyor: 228 milyon 238 bin TL.
Cumhurbaşkanı’nın Mart 2015’ten beri Başbakan ile ortak kullandığı örtülü ödenek harcaması ekim ayında 119 milyon TL idi.
“Eksi 3 bin TL” olarak kayıtlara geçen ve izahı yapılmayan o garip eylül ayı verisi hariç tutulacak olursa, bütçede “gizli hizmet gideri” olarak başlıklanan örtülü ödenekte, artış trendi sürüyor.
Yaklaşık dört yıldır hız kesmeyen artış oran ve tutarlarının, belirli alanlara neredeyse maaş gibi düzenli ödeme yapıldığı olasılığını akla getirmemesi ise imkânsız.
Bir kez daha hatırlatalım ki, örtülü ödeneğin harcandığı alanları açık kaynaklardan bilme şansımız yok. Harcama alanları gizli tutulduğu gibi denetime de kapalı.
***
Ne var ki, yasal gizlilik koruması ve denetim dışılığı, bu bütçe kalemindeki harcama büyüklüğünü unutturmamalı. Konuyu gündem dışına savuracak sayısız ağır gelişme, terör saldırısı, hukuk ihlalleri, çatışma ve trajedi yaşansa bile. Örtülü ödenek grafiğinde durmaksızın yukarıya tırmanan o ok ile hukuk devleti olma vasfını kaybetme çizgisi arasında bir bağ olduğu kuşkusuz. (Bu yorumu iddialı bulan olursa, Avrupa ülkelerindeki örtülü ödenek uygulamalarına bakabilir. Bazılarında örtülü ödenek yok. Var olanlarda ise denetim ve hesabı açık.)
***
Bütçedeki bu kalemi daha yoğun tartışmamızı
gerektiren nedenler listesi; ekonomi daraldıkça, işsizlik arttıkça,
milli gelir hesabına hormon katıldıkça uzuyor. Örneğin geçen ay yapılan örtülü ödenek harcamasına, asgari ücret penceresinden bir bakalım: Cumhurbaşkanı ile Başbakan, bugünkü asgari ücret tutarı olan 1300 TL üzerinden hesaplandığında, 175 bin 567 kişinin bir aylık maaşına denk düşen bir parayı kullanmışlar.
Devam edelim: Şu anda bir asgari ücretlinin eline yılda 15 bin 600 TL geçiyor.
Kasımdaki örtülü ödenek harcamasıyla, 14 bin 630 işçinin, bir yıllık çalışmasının karşılığını ödemek mümkündü.
Ancak belli ki, bizi yöneten kadroların, işsizlik artışından çok daha ulvi, milli menfaatleri daha çok gözeten, Türkiye’yi aydınlık bir geleceğe taşıyan gerekçeleri vardı.
Neticede kasım ayı verileriyle birlikte, 11 aylık harcamalar da ortaya çıktı. Gizli hizmet giderlerinde, Ocak-Kasım dönemi yapılan kullanım miktarı 1 milyar 457 milyon 31 bin TL’ye ulaştı. Bu da 1 milyon 120 bin 793 kişinin birer aylık asgari ücretine karşılık geliyor. İşsizlik oranının yüzde 11.3’e yükseldiği bir ekonomide, 1 milyonun üzerinde vatandaşın asgari ücret tutarını aşan bütçe kaynağının “örtülü” kullanılmasını yeniden tartışmalıyız.
ÇiğdemToker
Cumhuriyet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder