2 Eylül 2017 Cumartesi

Halkevleri’nin çocuğu - IŞIK KANSU

Cumhuriyet atılımları ile derdi olanların hedefe koydukları, karşıdevrim dalgaları ile yıkılmış olan bir halkçı-devrimci kurum olan Halkevleri’nin nasıl bir işlev yüklendiğini bilen bilir. 

Örneğin, Adana Halkevi’nin bir küçük çocuk için ne gibi bir anlamı olduğunu dinlemiştim.
Gecekonduda oturan o çocuğun yolu Adana Halkevi’ne düşer. Dışarısı soğuk, Halkevi sıcaktır. Kimse ona “İçeriye neden girdin” diye sormaz. Boyundan büyük dizi dizi kitapları karıştırmasına hiç karışmaz. 


Üstelik Halkevi kütüphanesinin müdürü Zihni Amca, kitaplarla haşır neşir olmasını sağlamakla yetinmez, evinden sefer tasıyla getirdiği yemeklerini o küçük çocukla paylaşır.
O küçük çocuk büyür, öğretmen olur, ardından Cumhuriyet yazınının en büyük yazarları arasına girer.
O küçük çocuk, Atatürk Cumhuriyeti’nin kimsesizlerin kimsesi olduğunu yaşamı ve sanatı ile kanıtlayan Muzaffer İzgü’dür. 



7’den 70’e herkese; gerici ve tutucular ile kendini beğenmişlere katıla katıla gülmeyi öğreten Muzaffer İzgü, bu toplumun gülen yüzü olarak belleğimizin güneşli gökyüzünde yerini almıştır. 


Meczuplaştırma
Sürekli artıyor: Siverek’te, Diyarbakır’da, Anamur’da, Zonguldak’ta, Eskişehir’de Atatürk yontularına saldırıldı.
Soruşturmacılara göre, saldırganların hepsi ya “meczup” ya da “akli dengesi olmayan” kişiler.
Demek ki, aklı olan Atatürk’e saldırmıyor.
Ya da öyle bir yönetim altındayız ki, insanlar meczuplaştırılıyor. 


KHK dairesi
Bir bilgisunar sitesi yöneticisinden mektup geldi. Durumu özetlemiş:
“İki yıl önce bir eylemde polis tarafından haksız yere gözaltına alınmış bir öğrenci ile söyleşi yapmış, sitemizde yayımlamıştık. O zaman muhalif eylemlerde yer alan bu genç, iki yıl sonra geçenlerde bir ileti göndererek, iş hayatında kendisine çok engel olan bu söyleşinin siteden kaldırılmasını istedi.
Üç yıl önce sitemizde muhalif yazılar yazan bir başka genç de, köşe yazılarının siteden silinmesini istedi. Adı aratılınca bu yazıların bilgisunarda görünmesinin kendisine çok büyük engeller çıkardığını aktardı.
Zamanında Fethullah - AKP birlikteliğine dair iyi yazılar yazmış başka bir genç de mevcut durum nedeniyle geçmişteki yazılarının kaldırılmasını rica ediyor.”
Yaşamın her alanında korku ve baskıyla ağırlaşmış böylesi bir havada yeni bir KHK ile Adalet Bakanlığı’nda İnsan Hakları Dairesi Başkanlığı kuruldu.
Adaletsizliklerin, haksızlıkların, hukuksuzlukların bürokratik evraklar arasında yitip gitmesi için… 


Fetih
AKP Genel Başkanı, Anadolu’yu işgal eden emperyalizmi ezdiğimiz 26 Ağustos ve 30 Ağustos’u görmezden gelmek için Malazgirt’te iteleme kakalama törenler düzenlerken Ege’de Türk sularındaki adalara Yunanlar, Bizans bayrağı çekti.
Eline tutuşturmuşlar bir ok ile yay, kendini Alpaslan sanıyor.
Oysa, 946 yıl sonra Bizans Anadolu’yu fethediyor, farkında değil…


Işık Kansu / CUMHURİYET

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder