Neoliberal ‘İhvancı yıkım’ projesinin bölgede öncü ülkesi Mısır, 25 Ocak 2011’deki toplumsal isyanın yedinci yıldönümüde. Orduyla birlikte içeride ipleri eline almış, dışta neoliberal müesses nizamı arkalamış Abdülfettah el Sisi gayet rahat. Tahrir Meydanı’na çıkışlar tutulurken 26-28 Mart’taki seçimlere rakiplerine adaylıktan el çektirterek ‘tek adam’ olarak gidiyor. Mısırlı sosyal medya kullanıcısının şu yorumları isabetli: “Mısırlı hanımlar eski sevgilinizden kurtulmak istiyorsanız başkanlık seçiminde aday olacağı söylentisini yayın. @AlsisiOfficial tag’ını eklemeyi ihmal etmeyin.”
“Başkan seçildiniz. Hapishanenin yolunu tutun.”
“Başkan seçildiniz. Hapishanenin yolunu tutun.”
***
El Sisi’ye aralıkta ilk meydan okuyan eski albay Ahmed Konsowa idi. “Askeridüzenin gereklerine karşıt siyasi görüşler açıklamak” ithamıyla altı ay hapse çarptırıldı.
Eski başbakan ve hava kuvvetleri generali 76 yaşındaki Ahmet Şefik -ki düzenin adayı olarak neredeyse 2012’de İhvancı Muhammed Mursi’yi yeniyordu- birkaç hafta önce son yıllarda BAE’de yaşadığı ve Mısır’ın hakikatlerinden uzak kaldığı gerekçesiyle ‘yanlış kişiyim’ diyerek çekildi. Rivayet o ki, Kahire’de bir otelde ‘hapsedildi’ ve çekilmeseydi ‘seks kaseti’ ile ‘yolsuzlukları’ ifşa edilecekti.
Namlı lider Enver Sedat’ın yeğeni Muhammed Enver Sedat, ‘korku iklimi’gerekçesiyle vazgeçti. Son olarak Suudilere iade edilen Kızıldeniz’deki adacıklar için protestoya katıldığı için ‘kamu ahlakına saldırı’ ithamıyla ertelenmiş cezası olan insan hakları avukatı Halit Ali yarıştan çekildi.
Eski başbakan ve hava kuvvetleri generali 76 yaşındaki Ahmet Şefik -ki düzenin adayı olarak neredeyse 2012’de İhvancı Muhammed Mursi’yi yeniyordu- birkaç hafta önce son yıllarda BAE’de yaşadığı ve Mısır’ın hakikatlerinden uzak kaldığı gerekçesiyle ‘yanlış kişiyim’ diyerek çekildi. Rivayet o ki, Kahire’de bir otelde ‘hapsedildi’ ve çekilmeseydi ‘seks kaseti’ ile ‘yolsuzlukları’ ifşa edilecekti.
Namlı lider Enver Sedat’ın yeğeni Muhammed Enver Sedat, ‘korku iklimi’gerekçesiyle vazgeçti. Son olarak Suudilere iade edilen Kızıldeniz’deki adacıklar için protestoya katıldığı için ‘kamu ahlakına saldırı’ ithamıyla ertelenmiş cezası olan insan hakları avukatı Halit Ali yarıştan çekildi.
***
El Sisi’nin ‘en ciddi rakibi’ eski genelkurmay başkanı olarak kendisine patronluk etmiş Sami Anan ise geçen hafta sonu adaylığını ilan eder etmez orduyu tepesinde buldu. Hazırladığı videoda orduyu seçimde tarafsız kalmaya davet etmek hatasını işlemişti. Mısır ordusu hemen bir açıklama ile ‘askerlikhizmetinde yedek listesinde’ olduğundan ‘belgelerde sahtecilik yaptığı ve onay almadan aday olduğu’ gerekçesiyle askeri yasaları çiğnemekle suçladı. Anan sorguya alınırken askeri savcı medya haberlerine kısıtlama getirdi. Seçim Komisyonu Anan’ın ismini listeden çıkarttı. Kampanyası askıya alındı.
***
Anan’ın toplumsal ağırlığı meçhul lakin diğer adaylardan farkı ortada. 2011 isyanında Mübarek’i istifa ettirerek kızağa almış 20 generalden oluşan Mısır Silahlı Kuvvetler Yüksek Konseyi’nin yani ordunun iki numarasıydı. Yönetim, Obama’nın İhvancı yatırımına uygun olarak yönetim bir süre İhvancı Mursi’ye bırakıldı. Mursi, Annan’ı savunma bakanı Hüseyin Tatavi ile birlikte 2012 Ağustos’unda madalya takarak tasfiye etti. Savunma Bakanlığı’na atadığı El Sisi tarafından ‘kandırılmıştı’. Bedelini 2013 Temmuz’unda El Sisi tarafından devrilerek ödedi. Silahlı isyan başlatan İhvan yasadışı ilan edildi. 2014’te El Sisi yüzde 97 ile başkan seçildi.
***
Şimdi Anan başkanlığa soyunurken kampanyasına İhvancıların destek vermesi talihsizliğini yaşıyor. Oysa 1997’deki Luxor katliamının cihatçı faillerini bulan birliğin komutanı. Namı yerinde. Mübarek döneminde ABD ile bağlantıları sağlayan isim olsa da ABD değil Fransa ve Sovyet eğitimli. 2011’de ordunun Tahrir’dekileri hedef almasını gemleyen isim.
***
Tabii mevzu başka. El Sisi IMF ile 12 milyar dolarlık kredi anlaşmasını yaptı. IMF yüzde 30’u bulan enflasyon ve işsizliğe rağmen yakalanan yüzde 5.2’lik büyüme ile ana teması ‘piyasa dostu reformlarla ekonomi istikrarlılaşıyor’ diyerek el Sisi’yi pohpohluyor.
Muhalefet yokluğu, 60 binden fazla siyasi tutuklu, yargılanmadan gözaltında tutulan 20 bin insan, 17 yeni hapishane, hapiste 50’den fazla gazeteci, 500’e yakın yasaklı internet sitesi, 500 kişiye yurtdışına çıkma yasağı, sürgünler ve işkence iddiaları var ama; neoliberal dünyanın demokrasi derdi de bir yere kadar! El Sisi, İhvan ve radikal İslamcı yorumlara karşı sözde savaş verirken ülkede ateizmi durdurmak için ‘dine inanmamayı yasadışı’ kılacak yasa da tartışılabilir elbette.
Muhalefet yokluğu, 60 binden fazla siyasi tutuklu, yargılanmadan gözaltında tutulan 20 bin insan, 17 yeni hapishane, hapiste 50’den fazla gazeteci, 500’e yakın yasaklı internet sitesi, 500 kişiye yurtdışına çıkma yasağı, sürgünler ve işkence iddiaları var ama; neoliberal dünyanın demokrasi derdi de bir yere kadar! El Sisi, İhvan ve radikal İslamcı yorumlara karşı sözde savaş verirken ülkede ateizmi durdurmak için ‘dine inanmamayı yasadışı’ kılacak yasa da tartışılabilir elbette.
Mısır’da başkanlık seçimi, El Sisi şekerlemeleri, tişörtleri, pijamaları ve posterleriyle referandumuna dönüşecek.
Neoliberal dünya ‘sosyal mühendislik’ projesiyle Nil’in en güçlü adamı eşliğinde ‘seçimsizlik ülkesi’ yaratmayı başardı.
Ceyda Karan / CUMHURİYET
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder