TL, son üç ayda yüzde 20 değer kaybetti.
Enflasyon, yıllık bazda yüzde 15.39’a yükseldi.
TÜİK’in haziran ayı enflasyonunu açıklamasının ardından dolar 4.68 TL’ye fırladı.
Manzara bu kadar açık ve geleceğimiz için ürkütücüyken, bu iktidar 20 gün sonra dolar üzerinden kamu ihalesi yapacak.
Enflasyon, yıllık bazda yüzde 15.39’a yükseldi.
TÜİK’in haziran ayı enflasyonunu açıklamasının ardından dolar 4.68 TL’ye fırladı.
Manzara bu kadar açık ve geleceğimiz için ürkütücüyken, bu iktidar 20 gün sonra dolar üzerinden kamu ihalesi yapacak.
20 gün sonra ve dolar üzerinden, evet.
Son bir ay içinde üzerine dört yazı yazdığım “Beş Kalem Tıbbi Cihaz Tedarikine İlişkin Sanayi İşbirliği Projesi”nden söz ediyorum.
Hani Bakanlığın ihaleye dair İdari Şartnamesi’nin 10.4 maddesinde “İs tekliler, teklifini gösteren fiyatlar ve bunların toplam tutarlarını ABD Doları olarak vereceklerdir” dediği ihaleden.
Hani, Türkiye’de üretim yapabilen “Yerli Malı” belgeli firmalar olduğu halde, dijital röntgen ve hastabaşı monitör cihazını da ancak MR cihazı üretebilen yabancı (ve çok büyük) firmalardan almak anlamına gelen “kısmi teklife kapalılık” koşulu içeren ihaleden.
Bunları yazdım diye Sağlık Bakanlığı “Basında, ihalenin beklenen maliyetlerinin çok üzerinde gerçekleştirileceğine dair yer alan iddialar tamamen asılsız ve gerçek dışıdır. Yapılan bu tür haber ve yorumların, ülkemizin, sağlık sanayiinde söz sahibi ülkeler arasına girmesini engel lemeye yönelik olduğu değerlendirilmek tedir” açıklamasını yaptı.
Doların üç ayda yüzde 20 değer kaybettiği bir ülkede, dolar üzerinden kamu ihalesi yapmakta ısrar eden benmişim gibi.
Tekelleşme ve kapanma kapıda
Bakanlık Müsteşarı Eyüp Gümüş, dün Sabah gazetesinde yayımlanan açıklamasında tıbbi cihaz ihalesinin en önemli koşulunun yerelleşme olduğunu belirtmiş.
Dijital röntgen ve monitör alanında yerel firmalar olduğunu, MR, ultrason ve tomografi cihazlarının ise yerli üretimle yerelleşmesini amaçladıklarını söylemiş.
Daha önce Maliye Bakanı Naci Ağbal’ın OSTİM ziyaretini ve sonrasındaki gelişmeleri yazdım. Bakın orada da sonrasında da bu sektörde üretim yapan işletmeler uyarıyor:
***
- Hazırlanan şartnamenin “milli ve yerli” söylemiyle hiçbir ilgisi olmadığını, yerelleştirme adı altında binlerce görüntüleme cihazının hazır alım ve montaj yoluyla 2020 yılına dek ithal edileceğini, yerli üretim kısmında bugün sözleşme imzalansa dahi üretimin ancak 2020 sonunda başlayacağını anlatıyorlar.
- İhale sonunda alımı yapılacak 350 adet MR cihazının 143’ünün ithal edileceğini, kalan 207 adetin yerli üretim koşullarına tabi olacağını, kalan 7 yıla bölündüğünde yıl başına 29 MR cihazının düştüğünü, böyle bir “tasarım”ın “Sanayi İşbirliği Projesi” amacıyla nasıl örtüştüğünü sorguluyorlar.
- İhaleye konu toplam 3236 adet dijital röntgen cihazının 1818 adedinin ithal edileceğini, kalan 1418’in yerli üretim koşullarına tabi olacağını, bu sayının 7 yıla bölündüğünde sene başına ancak 202 dijital röntgen cihazı düştüğünü belirtiyorlar.
-Dijital röntgen ve monitör Türkiye’de üretilirken bu ihalenin “kısmi teklife kapalı” yapılmasının, fabrikaların kapanması anlamına geleceğini vurgulayıp soruyorlar:
- İhaleye konu toplam 3236 adet dijital röntgen cihazının 1818 adedinin ithal edileceğini, kalan 1418’in yerli üretim koşullarına tabi olacağını, bu sayının 7 yıla bölündüğünde sene başına ancak 202 dijital röntgen cihazı düştüğünü belirtiyorlar.
-Dijital röntgen ve monitör Türkiye’de üretilirken bu ihalenin “kısmi teklife kapalı” yapılmasının, fabrikaların kapanması anlamına geleceğini vurgulayıp soruyorlar:
Zaten mevcut ve halihazırda son teknoloji ile üretilmekte olan bu cihazların hangi teknolojisi transfer edilecek?
Sonuç: 24 Temmuz’da teklifleri dolar üzerinden verilecek olan tıbbi görüntüleme cihaz ihalesinin tekelleşme ve orta vadede sağlık yönetiminde “muhtaçlık”a yol açacağı uyarıları bizzat sektör içinden dile getiriliyor.
Daralma, işsizlik falan konuşulurken paylaşalım dedik.
Çiğdem Toker / CUMHURİYET
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder