Doğrudan Kılıçdaroğlu inisiyatifinin sonucu olan görevlendirilmesinin, öncelikle Babacan ve Davutoğlu’nun partilerini de kapsayan 'geniş ittifaka' yönelik özel bir misyon taşıdığı görülüyor.
Selin Sayek Böke, CHP Kurultayı’nın ardından hem MYK’ya girdi hem de CHP Genel Sekreteri oldu. 25-26 Temmuz’da yapılan CHP Kurultayı’nda Parti Meclisi’ne 794 oyla seçilmesi MYK’da da yer alacağına işaret ediyordu. Kılıçdaroğlu ve ekibi son Kurultay’da hemen tüm muhalifleri Parti Meclisi dışında bırakırken Sayek Böke’nin çok tepeden bir operasyonla Parti Yönetimi’ne girmesi hayli dikkat çekici bir gelişme oldu.
Sayek Böke, 16 Nisan 2017 referandumunun ardından Kemal Kılıçdaroğlu’na ve parti merkezine sert eleştiriler yönelterek CHP Genel Başkan Yardımcılığı ve Parti Sözcülüğü görevlerinden istifa etmişti. 2018 yılında yapılan CHP Kurultayı’nda da muhalif bir çıkışın başını çekenler arasında yer almış, Parti Meclisi’ne Kılıçdaroğlu’nun listesini delerek girmişti. Üç yıllık büyük gerilimin nasıl aşıldığı, Sayek Böke’nin her şeyin çok kontrollü olduğu bir kurultayda, doğrudan genel başkanının kuvvetli referansını gösteren düzeyde bir oy alarak seçilmesinin arka planı bir muamma. Ancak Selin Sayek Böke’nin hem CHP MYK’sına girmesi hem de Genel Sekreter olarak atanması, parti merkezinin Babacan ve Davutoğlu’nu da kapsayan “geniş ittifak” politikasıyla doğrudan bağlantılı bir gelişme olarak yorumlanıyor.
Babacan’ın geniş ittifakın “ekonomi politikalardan sorumlu” misyonunu dengelemeye, CHP’yi ekonomi politikaları “taşere etmiş” bir görüntüye düşmekten korumaya yönelik bir hamle yapıldığı açık. Sayek Böke’nin yurtdışında ve yurtiçindeki akademik repütasyonu, sermaye çevrelerinde kabul gören bir ekolün parçası olması en önemli unsur olmakla birlikte modern kadın temsiliyle de vitrine yerleştirildiği konuşuluyor. Sadece Sayek Böke’nin aldığı oy değil, Kurultay sonuçları bir bütün olarak delege yapısı başta olmak üzere tüm sürecin milim milim planlandığını, hiçbir sürprize izin verilmediğini gösteriyor.
Sayek Böke’nin hem akademik kariyeri hem de siyasete girdiğinden bu yana söyledikleri ve yazdıklarıyla açık bir biçimde ortaya koyduğu formasyonuyla CHP’de yerleştiği yeni pozisyon arasında herhangi bir tutarsızlık bulunmuyor. Ancak özellikle son üç yılda yan yana geldiği isimler, kendine alan açılan mecralar düşünüldüğünde formasyonunu misliyle aşan bir şekilde, üstelik çok büyük krediler verilerek “solculuk”la taltif edildiğini söylemek mümkün. Ne akademik geçmişinde ne de siyasete girdikten sonraki değerlendirmelerinde “ana akım iktisat” çizgisinden ayrılmadığını, sınıf, sosyal devlet gibi kavramları kullanıp altı boş bir “halkçı” söylem inşa etmeye çalışsa da sermaye sınıfını hedefe yerleştirmekten büyük bir özenle kaçındığını, sığ bir neoliberalizm eleştirisinin ötesine geçmeme konusunda titizlik gösterdiğini saptamak mümkün. 2008 krizi sonrasında Batı akademisinde “neoliberalizm” ile sınırlı kalmayan, “neoklasik iktisat” ekolüyle belli ölçülerde sert olarak nitelenebilecek bir hesaplaşmaya giren çizginin bile gerisinde kaldığı söylenebilir.
Nitekim 2020’nin ilk aylarından bu yana kaleme aldığı gazete yazıları incelendiğinde Türkiye kapitalizminin yarattığı bütün sorunları “Saray rejimi”ne, “Saray’ın Parti Devleti”ne yüklediği, karikatür denebilecek bir rant ekonomisi-“üretici güçler” karşıtlığı kurduğu, finans sermayesi ya da büyük sermayeyi eleştirir gibi olduğu her durumun akabinde büyük bir titizlikle dengelediği bir müktesebat söz konusu.(1) Özellikle 2018 krizi sonrasında siyasi iktidar-sermaye sınıfı arasındaki “mecburi” uyumun, borç yeniden yapılandırmaları başta olmak üzere kurulan sermayeyi kurtarmak üzere kurulan mekanizmaların üzerinden atlayan, olan biteni ekonomi yönetiminin beceriksizliği ve Saray’ın keyfiyetine bağlayan düzen içi muhalefetin önemli temsilcilerinden biri olduğu görülüyor.
Sayek Böke, kendi formasyonu açısından tutarlı. Ancak ondan bir solcu çıkarmaya çalışan, bu doğrultuda siyasi ittifak hayalleri kuran, alan açanların düştükleri durum ne yazık ki düşündürücü.
ADİLE KAYA / SOL
(1) “Borç, borç, daha çok borç…” https://www.birgun.net/haber/borc-borc-daha-cok-borc-303983
______________________________________________________________
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder