KISA KISA GÜNDEM... 26 ŞUBAT 2023

 


İGA’dan dikkat çeken açıklama: İstanbul Havalimanı yapılmadan önceki jeolojik yapı değiştirildi

İstanbul Havalimanı işletmecisi İGA'nın Planlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı İsmail Hakkı Polat, “Havalimanı yapılmadan önceki jeolojik yapı değiştirildi ve olası deprem yükleri dahil havalimanı operasyonlarına uygun hale getirildi” iddiasında bulundu.(https://www.birgun.net/haber/iga-dan-dikkat-ceken-aciklama-istanbul-havalimani-yapilmadan-onceki-jeolojik-yapi-degistirildi-422747)

AKP’li müteahhidin göz yaşartan başarısı (Mustafa Bildircin-BİRGÜN)
             
AKP’li Belediye Başkanı Kavak (ortada) ve meclis üyesi (sağda) tutuklandı.

BirGün, Antep’te inşa ettiği binalar 6 Şubat’ta yaşanan depremlerde yerle bir olan ve kamu ihaleleri ile adeta ihya olduğu belirtilen AKP’li Meclis Üyesi Yunus Kaya’nın ihale geçmişine ulaştı. Kaya’nın 193 kamu ihalesi aldığı öğrenildi. Kaya’nın 13 yılda aldığı 56 milyon 448 bin 49 TL’lik kamu ihalelerinin bazı idarelere göre dağılımı ise şöyle kaydedildi: • Nurdağı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü: 136 ihale, 20 milyon 900 bin TL, • Gaziantep Nurdağı İlçe Özel İdaresi Müdürlüğü: 30 ihale, 677 bin 615 TL, • Gaziantep İl Sağlık Müdürlüğü: 16 ihale, 43 milyon 159 bin TL, • DSİ 19’uncu Bölge Müdürlüğü: 2 ihale, 1 milyon 6 bin TL.(https://www.birgun.net/haber/akp-li-muteahhidin-goz-yasartan-basarisi-422773)

Aksaray Valiliği'nden 'volkanik hareketlilik' açıklaması(BİRGÜN)

Niğde'nin Bor ilçesi merkezli depreme ilişkin açıklama yapan Aksaray Valiliği, Hasan Dağı'nda volkanik hareketlilik ile ilgili herhangi bir olumsuzluk olmadığını bildirdi.(https://www.birgun.net/haber/aksaray-valiligi-nden-volkanik-hareketlilik-aciklamasi-422768)

İsmailağa’nın yan kolu da ayrıcalığa boğuldu: Devlet protokolü, resmi plaka, vergi istisnası (Mustafa Bildircin-Birgün)

İsmailağa Cemaati’nin yurtdışı hizmet birimi olan İDDEF’e devlet protokolü, resmi plakalı araç, izinsiz bağış toplama ve gümrük vergisi muafiyeti sağlayan, “Kamu yararına dernek” statüsü verildiği ortaya çıktı. Cemaate bağlı oluşumun, Kahramanmaraş depremlerinden sonra yurttaşlardan bağış topladığı öğrenildi.(https://www.birgun.net/haber/ismailaga-nin-yan-kolu-da-ayricaliga-boguldu-devlet-protokolu-resmi-plaka-vergi-istisnasi-422703)

Yıkılan okul depremden önce güçlendirilmiş(Birgün)
Malatya’da depremde yıkılan Şehit Yarbay Songül Yakut İlkokulu ve ortaokulu ile Ören Anadolu Lisesi’nde 2020 yılında güçlendirme çalışması yapıldığı ortaya çıktı.(https://www.birgun.net/haber/yikilan-okul-depremden-once-guclendirilmis-422787)

Cumhuriyet, tarikat yurdundaki depremzede çocukların izini sürdü: Diyanet geri almış(Rengin Temoçin-Cumhuriyet)

Bakan Derya Yanık, annelerinden koparılan 9 çocuğun tarikatın işlettiği yurda verildiğini yalanladı, “Çocuklar annelerinin yanında” dedi. Cumhuriyet, o tarikat yurduna ulaştı. Olayı doğrulayan bir görevli, “Müftü aracı olmuştu. Ama çocukları yollamak zorunda kaldık. Diyanet aldı” dedi.(https://www.cumhuriyet.com.tr/turkiye/cumhuriyet-tarikat-yurdundaki-depremzede-cocuklarin-izini-surdu-diyanet-geri-almis-2055427)

Uzmanlar, denetim sorununu değerlendirdi: '10 bin imam yerine mühendis alın' (Merve Kılıç-Cumhuriyet)

Deprem felaketinin ardından yapı denetim organizasyonunun firmalarca yürütülmesi yine tartışma konusu oldu. Cumhuriyet'e konuşan Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, denetimin kamu eliyle yapılması gerektiğini vurgulayarak, “10 bin imam yerine 10 bin mühendis alsınlar” çağrısını yaptı.(https://www.cumhuriyet.com.tr/turkiye/uzmanlar-denetim-sorununu-degerlendirdi-10-bin-imam-yerine-muhendis-alin-2055412)

Hiç şaşırtmıyorlar: Depremzedeler için otellere imam gönderdiler, tek bir amaçla!(Özkan Öztaş-SOL)
6 Şubat tarihinde gerçekleşen Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından çeşitli otellere yerleştirilen depremzedeler için Diyanet'in otellere imam gönderdiği öğrenildi. Amaç ise iktidarı aklamak.

6 Şubat tarihinde gerçekleşen depremin ardından, evsiz kalan yurttaşlarımız çeşitli otellere yerleştirilmişti. Bu otellerde aynı zamanda çocukların eğitimleri, rehberlik ve psikolojik destekleri konusunda eğitimcilerin de takip etmesi gereken birimler tarif edilmişti. Aynı zamanda birçok emekli eğitimcinin de bu süreçte görev alması için planlamalar yapıldığı belirtilmişti.  Ancak soL Haber'e gelen bir ihbar neticesinde bu otellere, depremzedelerin ihtiyaçlarını ve sorunlarını takip etmesi için birer eğitimcinin dışında bir de imam atandığı iddia edildi. Antalya'nın Manavgat İlçesi'ndeki bir otel yetkilisinin yaptığı ihbara göre imamlar otel otel geziyor ve depremzedeleri bir araya getirerek çeşitli "sohbetler" gerçekleştiriyor. ('Ellerinde poşetlerle otellere seccade taşıyorlar')  soL Haber'e konuşan bir otel yetkilisinin verdiği bilgiye göre Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından görevlendirildiklerini söyleyen imamlar otelleri gezerek depremzedelere seccade, tespih ve benzeri ürünlerden oluşan bir paket dağıtıyor. Bazı otellerin ne yapacaklarını bilemedikleri için imamları otellere aldıklarını ifade eden yetkili bazı otellerin ise imamları içeri almayarak dağıttıkları poşetleri depremzedeler talep ederse eğer onlara ulaştırmak üzere teslim aldığını ifade ediyor.('Kaybettiğiniz yakınlarınız için dua edelim') Otellerde depremzedeleri bir araya getirerek "Kaybettiğiniz yakınlarınız için dua edelim" diyen imamların, depremzedelerin yaşadıkları travmaları yeniden hatırlattığı ifade ediliyor. soL'a konuşan yetkili ise "Sanki şu an acil ihtiyaç buymuş gibi insanları bir araya getirip 'Kaybınız var mı dua edelim' diye geziyorlar. Yahu burada kaybı olmayan insan mı kaldı? Biz deprem bölgesinden değiliz biz bile bir sürü tanıdığımızı, eşimizi, dostumuzu yitirdik. Bu insanların şu an acil ihtiyacı tespih ya da seccade mi? Ayrıca bilen biliyor zaten buradaki neredeyse tüm otellerde her odada kıbleyi gösteren bir işaret ve bir seccade genelde olur. Olmayan otellerde de yönetim tarafından temin edilir talepler doğrultusunda. Bu insanlar şu an bir belirsizlik içinde. Kalacak yer arıyorlar. Bu otel patronları turizm sezonu başlayınca depremzedelere kapıyı gösterecekler. Bu insanlara kalacak yer için faaliyet göstersenize. Neden insanların normal hayata geçişlerine mani oluyorsunuz" ifadeleriyle anlatıyor yaşanan olayı.('Burada apaçık hükümetin propagandasını yapıyorlar') Otelleri gezen imamların esas amacının aslında hükümet propagandası yapmak olduğunu ifade eden yetkili, "Buraya gelip yakınlarınızda kayıp var mı onlar için dua edelim mi, gelin birlikte dua edelim dedikten sonra depremzedelere siyasi brifingler veriyorlar. 'Bu deprem Allah'tan geldi. Kimsenin yapacak bir şeyi yok. Ölenler kaderle öldü önüne geçilemez. Devletimiz büyüktür her türlü zorluğun üstesinden gelir. Dış güçler bu depremi kullanmak isteyecekler gibi cümleler kurduklarına şahit oldum...' Tamam koca deprem, Allah'tan geldi amenna. Ama buradaki belediyelerin hiç mi suçu yok. Çürük binalara izin veren yetkililer de mi dış güçlerin adamı? Deniz kumu karıştıran müteahhit de mi Allah'tan geldi? Tamam bu bir doğa olayı ama niye bizim gibi ülkelerde bu kadar can kaybı oluyor da Japonya'da insanların burnu kanamıyor? Bu ziyaretlerin amacı hedef şaşırtmak. Bırakın da bu insanlar haklarını arasınlar. Daha bir yıl önce yapılan oteller depremde yerle bir olurken, imamların otel otel gezip hükümet propagandası yapması hoş değil. İmamlar gerçekten iyi bir şey yapmak istiyorsa sokak sokak gezip Allah rızası için ev sahiplerini makul fiyatlara ev vermeye ikna etsin. Şu an acil ihtiyacı bu depremzedelerin" diyor.

Deprem bölgesindeki hurdaların akıbeti: 12 milyarlık hurda parası kimlere gitti?(SOL) 

Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından yıkılan binalardan çıkan hurdanın değerinin 12 milyar lirayı bulacağı tahmin edilirken, bununla 15 bin konut yapılabileceği ifade edildi.

Kahramanmaraş'ta 6 Şubat'ta meydana gelen depremlerde yıkılan binalardan çıkan demir, pwc, plastik, kablo, bakır, kağıt gibi değerli atığın toplamda 12 milyar lirayı bulacağı  hesaplandı. Sözcü'den Erdoğan Süzer'in haberine göre, enkazın tamamına yakınının çıkarılıp boş alana taşınmasında kamu kurumları, belediyeler ve ücretsiz hibe yöntemle özel firmaların tahsis ettiği kepçe, dozer ve kamyonların kullanıldığı ifade ediliyor. Birleşmiş Milletler (BM) tarafından yapılan hesaplamalara göre deprem bölgesinde 116 milyon ila 210 milyon ton enkaz oluştu. Yıkılan binalardan ortalama olarak 150 milyon ton civarında enkazın çıkacağı ve bunun da yüzde 1'inin hurda ve geri dönüşüm malzemesi olacağı var sayılarak yapılan hesaplamalar, enkazda en az 1,5 milyon ton düzeyinde değerli atığın olduğuna işaret ediyor. Bu atığın ortalama kilogram değerinin 8 lira olduğu, dolayısıyla deprem enkazından en az 12 milyar liralık değerli atık çıkacağı hesabı yapıldı.(Para depremzedelere kalacak mı?) Normalde bina yıkım işleri, binadan çıkacak hurda karşılığı olarak ücretsiz yapılabiliyor. Ancak deprem sonrası enkazın hızla kaldırılması için bölgeye çok sayıda ücretsiz araç gönderildi. Bu araçların büyük bölümünü Türkiye'nin dört bir yanındaki kamu kurumları ile belediyeler gönderdi. Binlerce araç da şirketler tarafından ücretsiz tahsis edildi. Dolayısıyla değerli atıktan elde edilecek paranın "depremzedeler için kullanılmak üzere kamuda kalması gerektiği" ifade ediliyor.(15 bin konut yapılabilir)  Uzmanların yaptığı hesaplamalara göre, enkazdan çıkacak değerli atıkların kamu tarafından bir yerde toplanıp satılması halinde elde edilecek yaklaşık 12 milyar lirayla yaklaşık 15 bin civarında yeni konut yapılıp depremzedeye verilebilecek. Ancak değerli atığın kamu tarafından mı depolandığı yoksa müteahhit firmalara mı verildiği bilinmiyor. Enkaz kaldırma maliyetinin, enkazdan çıkacak atığın değerinin yüzde 1'ine ancak karşılık geldiğini, sadece hurda kabloların bile maliyeti karşılayabilecek boyutta olduğu belirtiliyor.

Köyceğiz'de doğa katliamı: Ağaçları kesip kalan parçaları yaktılar(SOL)

Köyceğiz'deki Sığla Ormanı Korusu'nda yasa dışı şekilde ağaç kesimi yapıldığı ortaya çıktı.

Muğla Köyceğiz Gülpınar Mahallesi'nde bulunan Dünya Mirası konumundaki dünyanın en büyük Sığla (Günlük) Ormanı Korusu'nda uzun bir süredir, sürekli ve düzenli bir biçimde yasa dışı ağaç kesimi yapılıyor. Kesilen ağaçların bir kısmı da yakılıyor. Gülpınar Mahallesi Karabatak Mevkiinde bulunan Sığla Ormanı civarında oturan, ya da o bölgede gezintiye çıkan yöre halkından gelen bilgi, fotoğraf ve tanıklıklara göre, orman içerisinde yeni kesilmiş, özellikle genç ağaçların bulunduğu, bazı ağaçlarınsa yanmış halde dumanlar içinde bulunduğu ortaya çıkmıştı. Köyceğiz halkı, ilk olarak Köyceğiz Orman İşletmesi tarafından haftalar önce kesilmek üzere işaretlenen Sığla Ağaçlarını tespit ettiğinde bu durumu fark etmiş ve kendi inisiyatifleriyle birlikte oluşturdukları Sığla Ormanları Savunması adını verdikleri halk örgütlenmesi ve Muğla Çevre Platformu (MUÇEP) örgütlenmesine bağlı olarak faaliyet yürüten MUÇEP Köyceğiz Meclisi ile bir araya gelerek Sığla (Günlük) Ormanını korumak için harekete geçmişti. Sığla (Günlük) Ormanı'nın bazı bölümlerinin orman statüsünden çıkartılarak imara/yapılaşmaya açılacağı bilgisine de ulaşan Köyceğiz Halkı el ele, omuz omuza vererek mücadeleyi yükseltmeye başlamışlardı.(Orman alanı 2 inşaat firmasına satılmış) Mevcut durum itibarıyla ormanın büyük bir çoğunluğuna sahip olan Başoğlu Ailesi'nin geride kalan varisleri, orman arazilerinin büyük bir bölümünü Köyceğiz'de faaliyet yürüten 2 büyük inşaat firmasına satmış bulunuyor. Ormanın büyük bir bölümünü satın alan inşaat firmalarının, ormanı yapılaşmaya açabilmek için öncelikle orman vasfını ortadan kaldırmaya çalışılacağını fark eden yöre halkı bu duruma engel olmak amacıyla kararlılıkla mücadele etmeye devam ediyor.(Resmi makamlara başvuru yapıldı)  Sığla Ormanları'nın savunulması amacıyla binlerce imza toplayan yöre halkı, topladıkları imzaları Muğla Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü ile Muğla İl Orman Müdürlüğü'ne teslim etti. Köyceğiz halkı bir diğer taraftan CİMER üzerinden konuyla ilgili tüm kamu kurum ve kuruluşlarına başvurularda bulunarak ormanın korunması amacına yönelik girişimlerini de halen sürdürüyor. Yapılan başvurulara resmi makamlardan verilen cevaplardaysa Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın gerekli izni olmaksızın böylesi bir ağaç kesimine izin verilmeyeceği söyleniyor. Köyceğiz halkı bir hafta önce de ormanın korunması talebini ifade eden bir dilekçeyle kaymakamlığa başvurmuş, bu dilekçede de ormanın korunmasına yönelik talep ve önerilerini kaymakamlığa bildirmişlerdi. Bölge halkı aralarından belirleyecekleri temsilciler vasıtasıyla kaymakamla görüşme isteklerini de iletmişti.(Depremi fırsat bildiler) Anca Maraş depremlerini fırsat bilen orman katliamcıları  harekete geçerek 21 Şubat 2023 tarihinde Sığla Ormanı içinde yeni bir ağaç katliamına girişmekten geri durmadı. Katliam sırasında özellikle genç ağaçların kesildiği,  kesilen  ağaçların bir kısmının götürüldüğü, geride kalanlarınsa yakılmaya çalışıldığı anlaşıldı. Yöre halkı bunun üzerine bir kez daha kamu makamlarını görevlerini yapmaya çağırırken, Sığla Ormanları'nın kamulaştırılması mücadelesini sürdürmeye devam edeceklerini söylüyor.

(derleyen: mstfkrc)



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Öne Çıkan Yayın

Yandaş şirketler zeytinlikleri istedi: İşte o skandal mektup! -Bahadır Özgür /halkTV-

Meclis’te görüşülen ve başta zeytinlikler olmak üzere koruma altındaki alanları, sulak bölgeleri madenciliğe açan torba yasanın arkasından, ...