30 Ocak 2024 Salı

Yoksulluk Raporu: İktidar, halkı yavaş yavaş öldürüyor + Kriz yok, yağma var: Türkiye'de zenginlerin gelirden payı rekor kırdı! - soL

 Yoksulluk Raporu: İktidar, halkı yavaş yavaş öldürüyor

Türkiye, çocuk yoksulluğu açısından OECD’ye üye 41 ülke arasında yüzde 22 oranıyla en yüksek yoksulluk oranına sahip ikinci ülke konumunda.

CHP Karabük milletvekili Cevdet Akay, “Türkiye’nin Yokluk ve Yoksulluk Raporu”nu açıkladı. Ekonomiden yoksulluğa, eğitimden adalete kadar farklı verileri içeren “Türkiye’nin Yokluk ve Yoksulluk Raporu”na göre, Türkiye’de her iki çocuktan biri yoksul.

Çalışmaya göre, 2018’de 3 milyon 494 bin 931 olan sosyal yardımdan yararlanan hane sayısı, 2023’te 4 milyon 400 bin haneye yükseldi. Bu hanelerde yaşayan kişi sayısı ise 17.6 milyon olarak kayıtlara geçti.

'Türkiye’deki her iki çocuktan birisi yoksul'

Raporda, "AKP iktidarı 3 Kasım 2002 tarihinden bu yana yoksulluğa son verecek çalışmalar yapmak yerine, yurttaşlarımızı sosyal yardımlara bağımlı hale getirmiştir. Yoksulluk her yıl önemli bir artış gösterirken, yardım alan yurttaş sayısı da bununla bağlantılı olarak artmıştır. AKP yaptığı sosyal yardımlarla yoksulluğa geçici çözüm üretmiş, bu sorunu kökten çözecek reformları hayata geçirmemiştir. Özetle, iktidar muhtaç ve yoksul bir toplum yaratarak, biat zihniyetini politika aracı haline getirmiştir" ifadeleri kullanıldı.

En çok yoksulluk içindeki çocukların durumuna dikkat çekildi. 15-29 yaş arasında eğitim öğretim almayan gençlerin oranı yüzde 28.7. Türkiye, çocuk yoksulluğu açısından OECD’ye üye 41 ülke arasında yüzde 22 oranıyla en yüksek yoksulluk oranına sahip ikinci ülke konumunda. Ekonomik yoksunluk nedeniyle ailesinin bakamadığı çocuk sayısının 2002’de 12 bin 75 iken, 2023’te 165 bine yükseldiğine de işaret edildi.

Raporda “Türkiye’de 9.4 milyon çocuk yoksulluk çekiyor. Yani Türkiye’deki her iki çocuktan birisi yoksul” bilgisi yer aldı.

Türkiye’de beş yaş altı çocukların yüzde 1,7’sinin akut yetersiz beslenme, yüzde 6’sının ise kronik yetersiz beslenme yaşadığının altı çizildi. Türkiye İstatistik Kurumu’nun, Güvenlik Birimine Gelen veya Getirilen Çocuk İstatistiklerine göre, çocukların karıştığı olay sayısı 2022 yılında, 2021 yılına göre yüzde 20,5 oranında artarak 601 bin 754’e ulaştı. 2014’te 11 bin 95 olan, “Çocukların Cinsel İstismarı”na ilişkin suç sayısı ise 31 bin 885’e yükseldi. Türkiye’de 9 bin 308 çocuk, “Uyarıcı madde kullanmak, satmak veya satın almak” suçundan güvenlik birimlerine götürüldü.

CHP’li Akay, “Güç zehirlenmesine maruz kalan iktidar, halkı yavaş yavaş öldürüyor. Bağımsız olması gereken Merkez Bankası ve TÜİK Saray’ın emrinde. Saray sadece kendi lüksü ile şahsi hırsını odağına almakta” ifadesini kullandı.

Eğitim

  • 6-17 yaş arasında 570 bin 293 çocuğumuz eğitim dışında.
  • Devlet okulları işletmeye dönüştü. Özellikle meslek liselerinde açılan işyerleri ile döner sermayeye para akışı, eğitim adı altında öğrencilerin işgücü ile sağlanmaya çalışıldı.
  • Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü'nün (OECD) yayımladığı son rapora göre, Türkiye’de orta eğitim (lise) harcamalarında 40 ülke arasında 38. sırada. 
  • OECD ortalamasında, ilköğretimden yükseköğretime kadar öğrenci başına eğitim kurumları harcaması, 11 bin 680 dolar. Türkiye'de yapılan harcama, 5 bin 723 dolar.
  • Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA) araştırma sonuçlarına Türkiye, araştırmaya dahil olduğu 2003 yılından bu yana okuma, matematik ve fen bilimleri alanlarının tümünde OECD ortalamasının altında kalmıştır.
  • 15-19 yaş aralığında yüzde 69 olan okullaşma oranıyla OECD ülkeleri arasında son sıralardayız.
  • Akademik özgürlükler endeksine göre, 175 ülke arasında 170. sıradayız.

Halkın parası nereye harcandı?

Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı tarafından hazırlanan Genel Faaliyet Raporları incelendiğinde vakıf ve derneklere;

  • 2012 yılında 381 milyon lira, 
  • 2013 yılında 590 milyon lira, 
  • 2014 yılında 628 milyon lira, 
  • 2015 yılında 874 milyon lira, 
  • 2016 yılında 581 milyon lira, 
  • 2017 yılında 581 milyon lira, 
  • 2018 yılında 818 milyon lira, 
  • 2019 yılında 841 milyon lira,
  • 2020 yılında 1 milyar 92 milyon lira,
  • 2021 yılında 866 milyon lira,
  • 2022 yılında 1 milyar 792 milyon para transferi gerçekleştirilmiştir.

Raporda, "Son 11 yılda iktidar, merkezi yönetim kapsamındaki kuruluşlar aracılığıyla vakıf ve derneklere toplam 9 milyar 44 milyon lira para transferi yapmıştır. Hangi vakıf ve derneklere bu paralar aktarıldı? Biz soruyoruz, iktidar en iyi yaptığı işi yapıyor, duymazlıktan gelerek kaçıyor" ifadeleri kullanıldı.

                                                            /././

Kriz yok, yağma var: Türkiye'de zenginlerin gelirden payı rekor kırdı!

TÜİK'in gelir dağılımı eşitsizliğini ölçen veriler bugüne kadarki en yüksek seviyesine çıktı. En zengin yüzde 20'lik kesimin toplam gelirden aldığı pay da yüzde 49,8 ile tarihi zirvesine ulaştı.

TÜİK Gelir Dağılımı İstatistiklerinin hesaplandığı Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması 2023 yılı sonuçlarını açıkladı. Söz konusu araştırma 2022 yılını referans alıyor.

Son yapılan araştırma sonuçlarına göre; en yüksek eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert gelirine sahip, diğer bir deyişle en zengin yüzde 20'lik grubun toplam gelirden aldığı pay bir önceki yıla göre 1,8 puan artarak yüzde 49.8'e çıktı. En düşük gelire sahip yüzde 20'lik grubun aldığı pay ise 0,1 puan azalarak yüzde 5.9 oldu.

Böylece en zengin yüzde 20'lik kesimin gelirlerden aldığı pay 2006'ya kadar giden veri setinde en yüksek seviyesine ulaştı.

En düşük gelire sahip yüzde 20'lik kesim geçen yılda pay kaybı yaşasa da tarihi dibi 2006 yılında yüzde 5,1 ile görmüştü.

DİSK-AR: Türkiye AB ülkeleri içinde gelir eşitsizliğinin en fazla olduğu ülke oldu

DİSK-AR'ın "Bireysel Gelir Dağılımında Vahim Bozulma!" isimli raporuna göre de Türkiye AB ülkeleri içinde gelir eşitsizliğinin en fazla olduğu ülke oldu. En zengin yüzde 5’lik grubun ortalama geliri en yoksul yüzde 5’inkinin 31 katı düzeyinde. Son 10 yılda P95/P5 oranı, 11 puan artarak 19,7’den 30,8’e çıktı. İşveren gelirleri tüm gelirlerden daha fazla artarken, kadınların ortalama geliri ortalama gelirin yüzde 21 altında kaldı.

Patronların gelirleri tüm gelirlerden hızlı arttı

DİSK-AR’ın araştırmasına göre Türkiye’de hanehalkı fertlerinin esas işteki durumlarına göre gelirlerine bakıldığında işveren gelirlerinin çok daha hızlı arttığı görülmektedir. 2005 ve 2022 arası dönemde hanehalkı fertlerinin esas işlerinden elde ettiği gelir 8.754 TL’den 116.297 TL’ye yükseldi. Böylece ortalama hanehalkı fert geliri yüzde 821,4 oranında arttı (Tablo 2). Ücretli çalışanların ortalama hanehalkı fert geliri 2005 ve 2022 yılı arasında yüzde 1.333,8 oranında artarak 9.069 TL’den 102.821 TL’ye yükseldi. Yevmiyelilerin ortalama fert geliri aynı dönemde 3.289 TL’den 53.334 TL’ye ve kendi hesabına çalışanlarınki 7.002 TL’den 115.622 TL’ye yükseldi. Böylece 2005 ve 2022 arasında ortalama hanehalkı fert geliri yevmiyelilerde yüzde 1.521,6 ve kendi hesabına çalışanlarda yüzde 1.551,3 oranında artış gösterdi. İşverenlerin ortalama hanehalkı fert geliri ise 2005 ve 2022 yılları arasında yüzde 1.900,6 artışla 20.403 TL’den 408.174’e yükseldi.

'En yüksek gelirli yüzde 1'lik kesime dair veri paylaşılmıyor'

Öte yandan ekonomist Dr. Murat Kubilay, gelir dağılımı istatistikleriyle ilgili dikkat çekici bir bilgi paylaştı. Kubilay, en yüksek gelirli yüzde 1’lik kesime dair veri verilmediğini açıkladı. Gelir adaletsizliğinin değil, servet adaletsizliğinin önemli olduğunu ifade etti.

Kubilay şunları söyledi:

“TÜİK'in gelir dağılımı istatistikleri yayınlandı. Verilerle oynanmadığını varsaysak bile sonuçları dikkate alamıyorum. İlk neden beyana dayalı olması ki bizde kayıt dışı çok ve varlıklı kesim gelirini saklıyor. İkincisi en yüksek gelirli %1'lik kesime dair veri yok. Ama asıl neden başka çünkü gelir adaletsizliği değil, asıl servet adaletsizliği önemli. Maalesef bu Türkiye'de ölçülemiyor, Pikketty'nin başını çektiği araştırma grubunun bulguları ise artık güncel değil. Servet ve gelir arasında büyük fark var ancak son birkaç yıldaki anlam farkı iyice büyüdü. Enflasyon ve döviz kuru artışının üzerinde maaş zammı dahi alsanız; hatta ölçülen değil hissedilen enflasyonu dahi aşsanız; varlıkların değeri çok yukarı gittiği için, eğer mülk sahibi değilseniz yoksullaştınız. Yani evi ve arabası veya büyük şirketleri olmayanlar kaybettiler. Bunun bir yatırım başarısı olduğunu düşünebilirsiniz. Fakat çoğu insanın yatırım yapabileceği serveti yok. Üstelik iyi yatırım tavsiyesi de çok varlıklı olmakla ilişkili. Dahası herkes varlığını aktif yöneterek böyle bir servet kazancı yaşamadı; varlıklıydı ve yattığı yerden kazanan çok oldu.”

TÜİK'e göre sıralı %20'lik gruplar itibarıyla yıllık eşdeğer hane halkı kullanılabilir fert gelirinin dağılımı (%), 2014-2023:

Yüzde 60’lık orta kesim ilk kez yüzde 45’in altına düştü

TÜİK verileri son yıllarda en düşük ve en yüksek gelire sahip yüzde 20'lik kesimler dışında kalan, ikinci, üçüncü ve dördüncü yüzde 20'lik kesimin yaşadığı kaybı net bir şekilde gözler önüne serdi. Bu üç grubun gelirden aldığı toplam pay geçen yıl itibarıyla yüzde 45,94'ten yüzde 44,30'a geriledi. Söz konusu yüzde 60'lık kesimin payı böylece ilk kez yüzde 45'in altına düştü.

Yıl Orta yüzde 60'ın payı(%)
2006-46,51
2007-47,32
2008-47,48
2009-46,82
2010-47,79
2011-47,47
2012-47,57
2013-47,32
2014-47,89
2015-47,41
2016-46,66
2017-46,34
2018-46,29
2019-47,51
2020-46,55
2021-47,17
2022-45,94
2023-44,30

Gini kat sayısı rekor düzeyde

En son yapılan araştırma sonuçlarına göre Gini katsayısı bir önceki yıla göre 0.018 puan artış ile 0.433 olarak tahmin edildi. Gelir dağılımı eşitsizliği ölçütlerinden olan Gini katsayısı, sıfıra yaklaştıkça gelir dağılımında eşitliği, bire yaklaştıkça gelir dağılımında bozulmayı ifade ediyor.

DİSK-AR'ın raporuna göre, 2005 yılında 0,428 olan Gini katsayısı 2008’de 0,415 olarak gerçekleşti ve 2019 yılında 0,410’a kadar yükseldi. 2022 yılında Gini katsayısı 0,433 olarak gerçekleşti (Grafik 2). Böylece Gini katsayısı son 12 yılın en yüksek düzeyine yükseldi.

Eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert gelirine göre gelir dağılımı göstergeleri, 2014-2023:

Son yükselişle Gini katsayısı veri setindeki en yüksek seviyeye ulaştı. Tüm sosyal transferler hariç tutulduğunda Gini katsayısı 0.520, emekli ve dul yetim maaşı dahil diğer tüm sosyal transfer gelirleri hariç tutulduğunda ise 0.445 olarak hesaplandı.

TÜİK verilerine göre toplumun en yüksek gelir elde eden yüzde 20'sinin elde ettiği payın en düşük gelir elde eden yüzde 20'sinin elde ettiği paya oranı şeklinde hesaplanan P80/P20 oranı 7.9'dan 8.4'e, gelirden en fazla pay alan yüzde 10'unun elde ettiği gelirin en az pay alan yüzde 10'unun elde ettiği gelire oranı şeklinde hesaplanan P90/P10 oranı ise 14.2'den 15.0'a yükseldi.

Kullanılabilir ortalama hanehalkı geliri 168 bine yaklaştı

Yıllık ortalama hanehalkı kullanılabilir geliri ve bir önceki yıla göre değişim, 2014-2023:

TÜİK'in araştırma sonuçlarına göre Türkiye'de yıllık ortalama eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert geliri bir önceki yıla göre yüzde 72.3 artarak 48 bin 642 TL'den 83 bin 808 TL'ye yükseldi.

Tek kişilik haneler 100 bin lirayı aştı

Hanehalkı tipine göre yıllık ortalama eşdeğer hane halkı kullanılabilir fert geliri (TL), 2022, 2023:

TÜİK'e göre toplam gelir içerisinde en yüksek payı, yüzde 48.5 ile bir önceki yıla göre 2.3 puan artan maaş ve ücret geliri aldı. İkinci sırayı yüzde 22,1 ile önceki yıla göre 1,1 puan artan müteşebbis geliri alırken üçüncü sırayı yüzde 17.6 ile önceki yıla göre 2.6 puanlık azalış gösteren sosyal transfer geliri oluşturdu.

DİSK-AR: Gelir dağılımında cinsiyet uçurumu

Ortalama hanehalkı fert gelirlerine cinsiyete göre bakıldığında kadınlar ve erkeklerin arasında ciddi farklar olduğu görülmektedir. 2005 yılında kadınların ortalama hanehalkı fert geliri ortalama fert gelirinden yüzde 26,3 daha azdı, erkeklerinki ise yüzde 6,2 daha fazlaydı. 2022 yılına gelindiğinde erkeklerin ortalama fert geliri toplam ortalama gelirin yüzde 8’i üzerindeyken kadınlarınki halen ortalamanın yüzde 21,2 altındadır. Kadınlar ortalama gelirlerin altında gelir elde ederken erkeklerin gelirleri ortalama gelirlerin üzerindedir.

Kadın ve erkeklerin gelirleri arasındaki fark, gelirlerin birbirine oranlanmasıyla da görülebilir. 2005 yılında erkeklerin ortalama hanehalkı fert geliri kadınlarınkinden yüzde 44,1 oranında fazlaydı. Erkekler ve kadınların ortalama fert gelirleri 2016 yılına kadar yaklaşma eğilimi gösterse de bundan sonra hızla artarak 2022 yılında yüzde 37,1 olarak gerçekleşti.

İşteki duruma göre erkek ve kadınların fert gelirleri arasındaki fark çok daha çarpıcı. 2022 yılında yevmiyeli çalışan erkekler kadınlardan yüzde 78,5 oranında fazla gelir elde ettiler. Bu oran işverenlerde yüzde 45,3, kendi hesabına çalışanlarda yüzde 24,9 ve ücretlilerde yüzde 21,9 olarak hesaplandı.

(soL)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder