27 Mayıs 2024 Pazartesi

T24 Köşebaşı (27 Mayıs 2024)

Her ihbar edene ödül verilecek mi? (Murat Batı)

Ödül verme haberlerinden sonra sanıyorum birçok kişi bu yolla bir gelir kapısı yaratma peşine düşecektir. Belki de sadece gelir elde etmek için değil ama farklı nedenlerle örneğin husumetli olduğu, sevmediği kişilerle alakalı ihbar mesajı Maliye’yi beyhude meşgul edecektir.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, vergi kayıp ve kaçağıyla mücadele etmek adına farklı yolları denemeye başladı. Bunlardan bir tanesi de ihbar müessesesini sosyal medya ve WhatsApp hatlarına taşımasıydı.

Buna göre yurttaşlar düşük KDV oranı uygulanmasını, IBAN’a para istenmesini, kira gelirinin beyan edilmemesini, fiş/fatura verilmemesi gibi durumları ya sosyal medya hesaplarından ya da WhatsApp telefon hattından ihbar ve şikâyet edebilecekler.

Ancak bu ihbar müessesesi, toplumda ve basında ihbar et ve ihbar sonucunda para ödülü al şeklinde önemli bir algı yarattı. Ve bana ihbar edersem ne kadar ödül alacağım şeklinde abartısız yüzlerce soru soruldu ve kuvvetle muhtemel de sorulmaya devam edilecek.

Hazine ve Maliye Bakanlığı bünyesinde ihbar müessesesi her zaman aktif şekilde işlemekteydi. Bu mevzu sadece şu aralar fark edildi. Örneğin Vergi İletişim Merkezi (VİMER), mükelleflerin vergi ile ilgili konularda güncel ve doğru bilgiye telefon aracılığıyla ulaşmalarını sağlamak amacıyla 25.12.2007 tarihinde faaliyetlerine başlamıştı. Hatta VİMER’ de son üç yıl içerisinde ihbar  sayılarına baktığımızda  2023 yılında 50.452, 2022’de 47.705 ve 2021 yılında 43.439 adettir. Hatta Vergi Denetim Kurulu bünyesinde de Kurul Başkanlığı merkezinde 1, Daire Başkanlıkları bünyesinde 22 olmak üzere toplam 23 İhbar ve İnceleme Taleplerini Değerlendirme Komisyonu (İİTDK) oluşturulmuştur.

Görüldüğü gibi Maliye bünyesinde zaten işleyen ihbar uygulaması vardı ve bu sosyal medyaya taşınarak sadece görünür kılındı.

Ödül hangi koşullarda alınacak?

Bu ödül verme haberlerinden sonra sanıyorum birçok kişi bu yolla bir gelir kapısı yaratma peşine düşecektir. Belki de sadece gelir elde etmek için değil ama farklı nedenlerle örneğin husumetli olduğu, sevmediği kişilerle alakalı ihbar mesajı Maliye’yi beyhude meşgul edecektir.

Hele ki sosyal medya hesaplarında kolayca ulaşılabilir bir Doğrudan (Direkt) Mesaj (DM) sistemi var ki buradan amaç dışı binlerce mesaj gelecektir.

Şu ana kadar ödenen ödül tutarı ne kadardır?

Gelir İdaresi Başkanlığı’nın faaliyet raporlarından son 10 yılın ödenen ihbar ikramiyesi tutarlarını çıkardım. Aşağıdaki tabloda da görüldüğü üzere 1905 sayılı Kanun uyarınca 2023 yılında ihbarda bulunan 176 kişiye ödenmek üzere toplam 14 milyon 832 bin 566 lira ihbar ikramiyesi ödenmiştir. Son 10 yılda ise 3 bin 59 kişiye yaklaşık 98 milyon lira ihbar ikramiyesi ödenmiştir.

İhbar Mevzuatı

Mevzuatımızda ihbar ikramiyesi ödenmesiyle alakalı usul ve esaslar 26.12.1931 tarih ve 1905 Sayılı Menkul ve Gayrimenkul Emval İle Bunların İntifa Hakları ve Daimi Vergilerin Mektumatı Muhbirlerine Verilecek İkramiye Hakkında Kanun uyarınca uygulanmaktadır. Bu Kanun, oldukça eski ve dili de çok ağırdır. O nedenle de pek bilinen bir Kanun değildir. Bu Kanun ve diğer mevzuatlar uyarınca hangi koşullarda ihbar ikramiyesi ödenir? sorusuna gelin birlikte cevap arayalım.

Ödülün ödenebilmesi için gereken şartlar nelerdir?

Öncelikle şunu belirtmek gerekmektedir ki o da ihbarı yapana muhbir denilmekte ve tüm resmi kayıtlara ihbarı yapanın adının önüne muhbir yazılmaktadır.

1905 sayılı Kanun uyarınca ikramiyenin, yani ödülün verilebilmesi için bazı şartların oluşması gerekmektedir. Bunlar aşağıda sırasıyla izah edilmiştir.

1-Muhbir kimliğini gizlememelidir. Yani ihbar eden kişi, adını soyadını, adresini ve diğer tüm kimlik bilgilerini açıkça belirtmelidir. Mesela sosyal medya hesaplarında milyonlarca sahte ve rumuzlu hesap var. O şekilde bir isimle yapılan ihbarlar dikkate de alınmamalıdır. Çünkü en baştan kimliğini gizlemiş olacaktır. 

2-İhbar, dilekçeyle yapılmalıdır. 3071 Sayılı Dilekçe Hakkının Kullanılmasına Dair Kanun m.4 uyarınca Türkiye Büyük Millet Meclisi veya yetkili makamlara verilen ya da gönderilen dilekçelerde, dilekçe sahibinin adı soyadı ve imzası ile ikametgâh adresinin bulunması gerekmektedir. Yani, yukarıda sayılan ibareleri barındırmayan yazıların dilekçe niteliğini haiz olması ve dolayısıyla ihbar niteliğini taşımaması gerekir. Hatta aynı Kanun m.6 belli bir konuyu ihtiva etmeyen, yargı mercilerinin görevine giren konularla ilgili olan ve dilekçe sahibinin adı, soyadı, imza ve ikametgahına ilişkin şartlardan herhangi birini taşımayan dilekçelerin incelenemeyeceği belirtilmiştir. Bu nedenle sosyal medya hesaplarından ya da WhatsApp’tan gönderilen ihbarların ne ölçüde ihbar dilekçesine konu olacağı hususunda Maliye Bakanlığınca bir açıklama getirilmesi yerinde olacaktır.

3-Dilekçede ihbar ikramiyesi de talep edilmelidir. 1905 sayılı Kanun’da her ne kadar ikramiyenin talep edilip edilmemesi düzenlenmemiş olsa da uygulamada Maliye Bakanlığı ikramiyeyi talep etmeyene ödeme yapmamaktadır.

4-Muhbir, ihbarından vazgeçmemelidir. Muhbir, daha sonra ihbardan vazgeçerse ve/veya şaka yaptım gibi lakayt bir şekilde ihbarını sulandırırsa o kişiye ödeme yapılmaz.

5-Her vergi, ihbar ikramiyesine konu değildir. İhbar ikramiyesine konu vergiler devamlı vergilerdirÖrneğin gelir, kurumlar, katma değer, damga, gider ve veraset ve intikal vergisi gibi devamlılık arz eden vergiler ihbar ikramiyesinin konusuna girer. O yüzden özellikle bir defaya mahsus çıkarılan vergiler ihbar ikramiyesinin konusuna girmez. Buna göre geçici vergi, 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu kapsamındaki gelirler, Gümrük vergisi, Gümrük İdareleri tarafından alınan vergi ve resimler gibi alacaklar üzerinden ikramiye ödenmez.

6-İhbar edilen hususla, tespit edilen vergi kaçağı arasında bir illiyet bağı olmalıdır. Muhbir, bir kişi hakkında vergi kaçakçılığı yaptığına ilişkin bir ihbarda bulunup onu delillerle desteklemediği sürece bu ihbar için kendisine herhangi bir ödeme yapılmaz ve yapılmamalı da. Örneğin muhbir, bir dilekçeyle vergi idaresine başvurup şu şirket vergi kaçırıyor dedikten sonra bunu nasıl, hangi yollarla ve belge gibi somut bir delil sunmadığı sürece olası bir inceleme sonucunda o ihbarı doğru çıksa dahi o kişiye ikramiye verilmez. O nedenle verilecek ikramiye ihbar edilen ve delillerle desteklenen ihbarla sınırlıdır. Örneğin sadece satış fişi vermedi diye bir ihbar sonucunda o şirketin esasında sahte belge de düzenlediği tespit edilir ve şirkete yüklü bir ceza kesilmesi durumunda muhbirin şikayetiyle bu yeni durumun bir ilgisi olmaması nedeniyle ikramiye ödenmeyecektir.

Özetle yapılan ihbar üzerine yapılan inceleme ve/veya vergi idaresinin tarhiyat işlemleri sonucunda bulunan vergi kayıp ve kaçağıyla ihbar dilekçesinde iddia edilen hususlar arasında bir illiyet bağı bulunmalı ve dolayısıyla da yapılan tarh ve kesilen cezalar muhbirin dilekçesiyle birlikte verdiği somut delillere dayalı olarak tespit edilmiş olmalıdır. Aksi durumda ikramiye verilemez.

7-Geriye yönelik 5 yıllık süre içindeki işlemler ihbar edilebilir. İkramiye alınabilmesi için geriye doğru 5 yıl içinde oluşmuş vergi kayıp kaçağına neden olmuş işlemler ihbar edilebilir. Örneğin bugün itibariyle 2017 yılındaki bir işlemin ihbar edilmesi sonucunda bulunacak kayıp ve kaçağın tahakkuk/tahsil zamanaşımına uğramış olma ihtimali nedeniyle ikramiyeye konu olması pek mümkün olmayacaktır.

8-İhbar edilenle alakalı daha önce bir vergi incelemesine başlanılmamış olmalıdır. İhbar edilen konuyla alakalı vergi idaresi daha önce bir vergi incelemesine başlamışsa o zaman ihbarınız boşa düşecek ve ikramiye alamayacaksınız. 

Aynı konuyu birden fazla kişi ihbar etmişse hepsine mi ikramiye verilecek?

Aynı konuyu birden fazla kişi ihbar etmişse ilk ihbar edene ikramiye ödenir. Yani aynı konuda birden fazla ihbar yapılmışsa bu ihbarların tarihlerine bakılır ve ilk ihbarı yapana ikramiye ödenir. Diğer muhbir maalesef bu ikramiyeden mahrum kalacaktır. İlk muhbir olduğunuz nasıl tespit edilecek sorusuna ise cevap olarak resmi kayıtlara geçiş tarihi olacaktır. Hatta aynı gün aynı konuda birden fazla ihbar varsa saat önceliğine bakılacaktır.

İkramiye tutarı ne kadar olacak?

İkramiye tutarı, ihbar edilen konuyla alakalı yapılan inceleme vs’den sonra tespit edilen ve mükellefe bildirilme (tahakkuk) şartıyla öncesinde hesaplanan yüzde 10’un 1/3’ü, sonra bu tutar mükelleften tahsil edildikten sonra da kalan 2/3’ü ödenir. Örneğin yapılan ihbar sonucunda şirkete 100 bin TL vergi ve cezası tebliğ edilirse 10 bin liranın yüzde 10’u olan 10 bin lira ihbar ikramiyesi olarak ödenir. Ancak bu yüzde 10 mükellefe tebliğ edilip kesinleştikten sonra (kesinleşme idari ve yargı yollarının tüketilmesidir) 1/3’ü yani yaklaşık 3 bin 333 lirası kalan tutar ise mükelleften tahsil edildikten sonra ödenir. 

Cezalar da ikramiyeye dahil mi?

Basında cezaların yüzde 10’u ihbar edene ödenecek gibi haberlere rastladım. Ancak bu haberler kısmen doğru kısmen yanlıştır. Şöyle ki, ihbar ikramiyesi sadece devamlılık arz eden vergiler ile bu vergilerin kaybı nedeniyle kesilen vergi ziyaı cezaları üzerinden ödenecek. Onun dışında usulsüzlük cezaları, özel usulsüzlük cezaları, gecikme faizi, gecikme zammı üzerinden ödeme olmayacaktır.

Örneğin bir ihbar sonucunda kişiye 10 lira KDV, 10 lira KDV’den dolayı vergi ziyaı cezası ve 5 lira özel usulsüzlük ile 3 lira gecikme faizi kesilmişse bu kişinin şu an 28 lira itibariyle borcu olacak ama ihbar ikramiyesi sadece verginin aslı (10 lira) ve vergi ziyaı cezası (10 lira) toplamı üzerinden (20 lira) yüzde 10 olarak yani 2 TL olarak ödenecektir. O nedenle örneğin fiş/fatura düzenlenmedi diye yapılan ihbarlar neticesinde özel usulsüzlük cezası kesilecek ve bu cezalar ihbar ikramiyesinin dışında olacaktır.   

İkramiye için vergi incelemesi şart mı?

İhbar için vergi incelemesi yapılma şartı bulunmamaktadır. Konuyla alakalı Gelirler Genel Müdürlüğü’nün 01.12.1987 tarih 77486 sayılı genel yazısı ile Vergi Dairesi Müdürünün ihbar ikramiyesi hakkındaki görüşünü belirtir yazının varlığı, diğer şartların da varlığı halinde ikramiye ödemesi için yeterli görülmüştür[1].

İhbar sonucunda vergi çıkmazsa ne olacak?

İhbar sonucunda herhangi bir vergi çıkmazsa o zaman ihbar ikramiyesi ödenmeyecektir.

Sonuç itibariyle

Sosyal medya hesaplarında ve/veya WhatsApp’tan yapılacak ihbarların ikramiyelere konu olup olmayacağı hususunun Bakanlıkça açıklanması gerekmektedir. Ancak benim anladığım kadarıyla yukarıda da detaylı şekilde belirttiğim üzere kişilerin yazılı ve imzalı bir dilekçe vermemeleri sadece sosyal medya hesaplarından ve/veya WhatsApp’tan ihbar yapmaları sonucunda ve ihbarın içeriğiyle alakalı somut delil de sunmamaları nedeniyle ihbar ikramiyesi alamayacaklardır. Zaten yapılacak ihbarlar ağırlıklı olarak fiş vermedi şeklinde olacağından bu suç da özel usulsüzlük cezasını oluşturacağından ihbar ikramiyesinin konusuna girmeyecektir.

Ülkemizde ihbar uygulaması ekseriyetle VUK m.359’da düzenlenen vergi kaçakçılığı suçlarıyla alakalı yapılmaktadır. Zaten bu şekilde yapılacak ihbarlar da somut delillerle ve mevzuatın istediği usul ve esaslar dahilinde yapılmaktadır. Örneğin Instagram’dan şeker kız candy ya da süpermen rumuzuyla yapılacak gayriciddi ihbarlar olayın ciddiyetini de zedeleyecektir.

Bu nedenle Hazine ve Maliye Bakanlığı ile yazılı ve görsel basın bu yönde yanlış anlaşılmaya sebep olacak haber ve bilgi paylaşmamaları gerekmektedir. Hazine ve Maliye Bakanlığı bu uygulamayı, olası bir vergi kayıp ve kaçağının ihbar yoluyla bir caydırıcılık etkisi yaratacağını düşünerek ve iyi niyetle getirdiğini düşünmekteyim. Ancak Bakanlıkça atlanılan bir husus var ki o da bu şekilde bir yanlış anlaşılma konu hakkında bilgi sahibi olmayan yurttaşlarımızı yanlış yollara sürükleyebilecektir ki bu durum binlerce sahte ihbarı da beraberinde getirecektir.

Bakanlığın ihbar sonucunda 2023 yılında sadece 176 kişiye 14 milyon 832 bin TL ödül verdiği gerçeği ve yapılacak milyonlarca başvurunun da ödülsüz sonuçlanacağı hususu da göz ardı edilmeden yapılacak değerlendirme neticesinde halk nezdinde ciddi bir güven sorunu yaratacağı su götürmez bir gerçektir.  

[1] Birgül Dikmen; İhbar İkramiyesi Hakkında Bilinmesi Gereken Her Şey (II), Vergi Dünyası, Sayı 510, Şubat 2024, s.99.

                                                             /././

İhbar ediyorum: Maliye’yi Maliye’ye ihbar ediyorum!..(Yalçın Doğan)

Kaçakçılıkla ilgisi yok elbette ama vergi indirimi, vergi bağışıklığı yoluyla, Maliye Bakanlığı 2 trilyon 200 milyar liralık vergiden vazgeçtiği için ihbar ediyorum.

“İhbar...”

Aykırı bir durumu, kişiyi yetkili makama bildirmek anlamında.

Tam aynısı olmasa bile, aslında bir başka kavramla örtüşüyor:

“Gizli tanık” kavramıyla.

İhbar eden kişi genellikle gizleniyor.

1270’lerde Avrupa’da “engizisyon” dönemiyle yoğunlaşan, her zaman her yerde görülen bir uygulama.

Şimdi buna takılmaya gerek yok, hatırlatmak yetiyor.

Hatırlatan son günlerde kendisinden çok söz edilen Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek.

Başlangıca dönelim.

Kopyala, kes, yapıştır

“Tasarruf Tedbirlerinin...”

-Düşük ve orta gelir gruplarını daha da yoksullaştırması,

-Yüksek gelir gruplarını koruması,

-Köprüler, yollar ve hava alanları için verilen milyarlarca liralık garantilerine dokunmaması,

Varolan eşitsizliği daha da derinleştiriyor.

“Tasarruf” diye, 30 Haziran 2021 tarihli üç yıl önceki paketten “kopyala, kes, yapıştır” modeliyle hazırlanmış bir paket çıkıyor ortaya.

Üç yılda 100 milyar liralık tasarruftan söz ediliyor, bu miktar ekonominin dişinin kovuğuna gitmez!..

Dolaylı vergiler

“Paketle” birlikte vergi sistemi sorgulanıyor.

En adaletsiz vergi olan dolaylı vergilerin toplam vergiler içindeki oranı 1951 yılından bu yana ilk kez en yüksek düzeyde, yüzde 74.4.

Neden en adaletsiz?..

Herhangi bir alışverişte ekmek, su, patates, soğan, akla ne gelirse...

En düşük gelir sahibi de en yüksek gelir sahibi de, aynı miktar KDV ve ÖTV ödüyor.

2,2 trilyon liradan vazgeçildi

“Tasarruf tedbirleri” yüksek gelir gruplarına dokunmadığı gibi...

“O grupların hanesine yazılı toplam 2 trilyon 200 milyar liralık vergiden vazgeçiliyor, vergi istisnaları ve bağışıklıkları yoluyla!..

İki trilyon iki yüz milyar lira!..”

Maliye bürokrasisinde yıllarca görev yapmış, vergi uzmanlarından Nevzat Saygılıoğlu 2024 bütçe tasarısı ilan edildiğinde bir yazı yazıyor. Başlığı şöyle:

“2024’te toplam 7,4 trilyon lira vergi toplanacak ancak, 2,2 trilyon liralık vergiden vazgeçilecek”.

Yazının özeti manzarayı açıklıyor:

“2024 yılında 600’e yakın vergi kanunları dışında ve hatta ilgili diğer kanunlarda vergi ile ilgili indirim, istisna ve muafiyetlere yer verilmiş bulunuyor.

Korkunç bir sayı!..

2024 yılında devlet toplamak için çırpındığı vergilerin yüzde 30’undan bir kalemde vazgeçiyor. Gerçek bir iç kanama.

Vergi bürokrasisi bu kanamayı durdurmak konusunda istekli. Hatta, çalışmaları olduğunu duyuyoruz ancak, siyasi otorite bu hovardalıktan bir türlü vazgeçmiyor”. (www.ekonomim.com, 1 Kasım 2023).

2 trilyon 200 milyar liradan vazgeçiliyor, 100 milyar liralık tasarruf için davul çalınıyor.

İkramiye ilanı

2 trilyon 200 yüz milyar lira orada pırıl pırıl dururken, AKP iktidarı o koca kaynağa hiç dokunmazken...

Mehmet Şimşek kira gelirleri, ev satışları ve artık kim bilir nelere ek vergiler getirmekle meşgul!..

Ama, bir açıklaması var ki...

“Vergi kaçakçılığıyla mücadelede, vergi kaçakçılarını ihbar edenlere, tespit edilen vergi ve vergi kaybı cezasının yüzde 10’u tutarında ikramiye ödenecektir”.

Tamam, ben de şimdi ihbar ediyorum!..

Maliye Bakanlığı’nı Maliye Bakanlığı’na ihbar ediyorum!..

Kaçakçılıkla ilgisi yok elbette ama vergi indirimi, vergi bağışıklığı yoluyla, Maliye Bakanlığı 2 trilyon 200 milyar liralık vergiden vazgeçtiği için ihbar ediyorum.

Mehmet Şimşek’e soruyorum:

“-Son günlerde değişik gazete ve TV’lerde daha sık dile getirilen bu rakam doğru mu?..

- Maliye Bakanlığı bu konuda bir açıklama yapmıyor. Neden?..

  1. a) Çünkü bu rakam doğru,
  2. b) Vazgeçilen o vergilere dokunamıyor, 
  3. c) Düşük ve orta gelir gruplarını daha fazla kızdırmaktan çekiniyor,
  4. d) Hepsi birden.”

İkramiyesi filan kalsın, o vergilere neden dokunamıyorsunuz, onu açıklayın!..

Emekli mitingi

Merak ediyorum, Mehmet Şimşek acaba...

“- Emeklilerin dünkü mitingini kıyısından köşesinden de olsa, izlemiş olabilir mi?..

- Emeklilerin on bin lira ile nasıl geçinebildikleri konusunda bir düşüncesi var mı?..”

Ocak ayındaki o on bin lira artık on bin lira da değil, o paranın satın alma gücü bugün 8 bin 175 liraya düşmüş durumda.

Emeklilerin isyanı burada.

2 trilyon 200 milyar lira orada.

(T24)

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder