18 Eylül 2024 Çarşamba

Töre, şantaj ve intihar kapanı - Timur Soykan / BİRGÜN

Bir yıl sevgili olduğu adam, çıplak görüntüleriyle şantaj yaptı. Videoları silmek karşılığında intihara zorlandı. Cinsel saldırıya uğradı. Annesi bile “Kendini öldür” dedi. Dördüncü kattan atladı. Şans eseri hayatta kaldı ama adalet arayışı adeta işkenceye dönüştü.

Gerçek ismini ve yaşadığı şehri yazmayacağım. Çünkü halen tehdit altında ve erkek şiddetine karşı adalet mücadelesi verirken çoğu zaman çaresiz hissediyor.

                                     Necla yaşadığı şiddetin ardından tedavi altına alındı. (Fotoğraf: BirGün)

Adını ‘Necla’ diye değiştirerek size anlatacağım. Necla, ülkenin doğusunda küçük bir kentte yaşıyordu. 2000 doğumlu, olay tarihinde 23 yaşındaydı. Kendisinden bir yaş küçük İ.O. ile birlikte büyüdüler. Aileleri 30 yıllık dosttu. 2022 yılında sevgili oldular, ailelerinden gizli şekilde ilişkilerini yaşıyorlardı. Necla’nın ifadesine göre; bu süreçte İ.O.’nun şiddeti başladı. Necla’yı dövdüğü sırada saçlarını yoluyor ve biriktiriyordu. Sevgili olduktan bir yıl sonra Necla, İ.O’yu terk etti. Bir gün yaşadığı kentte yürürken kendisini takip eden küçük yaştaki bir kızı fark etti. Bu kız sürekli onu telefonla kaydediyordu. Kızı yakalayıp telefona baktığında görüntülerini İ.O.’ya gönderdiğini anladı.

‘ÖLÜMCÜL ŞANTAJ’

Necla 1,5 ay sonra başka bir erkekle görüşmeye başladı. Bunu öğrenen İ.O. sürekli arayıp hakaret ve tehditler yağdırıyordu. Necla’ya çıplak görüntülerini ailesine göndereceğini söyleyerek şantaj yapıyordu. Necla’nın iddiasına göre; İ.O. “Çıplak görüntülerini sadece ailene değil bu şehirdeki herkese göndereceğim. Sen ve ailen sokağa çıkamaz, bu şehirde yaşayamaz hale geleceksiniz” diyordu. Necla, bunu yapmaması için yalvarırken İ.O. “Ya intihar eder benim içimi soğutursun ya da bu görüntülerden herkesin haberi olur” dedi. Necla bu tehdit ve intihar telkinlerinin ses kaydını da almıştı. Bu kayıttaki diyalog şöyleydi:

İ.O.: Herkes ne yapması gerektiğini zaten biliyor.

Necla: Konu öyle mi kapanacak yani, ben intihar edince mi?

İ.O.: Hee

Necla: İntiharımın şekli önemli mi?

İ.O.: Umurumda değil.

‘BABAN SENİ ÖLDÜRECEK’

Bu sırada İ.O., üniversite eğitimi için İstanbul’daydı. İddianameye göre; İ.O., 15 Mart 2023 tarihinde Necla’ya “Yirmi dört saatin var. İntihar edeceksin yoksa gerekeni yaparım. Her şeyi babana anlatacağım. Baban seni öldürecek” dedi. Necla bunun üzerine İ.O.’nun annesine gitti. Yaşadıklarını anlattı. Bu görüşmeden sonra İ.O. tekrar aradı ve şöyle konuştu:

“Anneme gidersin öyle mi?  Baban şimdi her şeyi öğrenecek… Bugün saat 16.00’ya kadar intihar et.”

Daha sonra ağız değiştirdi:

“Sen gel seni bir güzel döveyim, rahatlayayım. Sonra her şeyi sileceğim.”

‘BANA SALDIRDI’

Necla, 16 Mart 2023’te uçak bileti alarak İstanbul’a geldi. İ.O. onu havalimanından alarak evine götürdü. Burada yüzüne ve göğsüne yumruk attı. Eline bıçak alıp Necla’yı “Her şeyi anlatacaksın yoksa seni keserim” diye tehdit etti. Necla pencereden “İmdat” diye bağırıyordu. Gürültüler üzerine üst kattaki komşu D. eve geldi. Necla 4. kattaki evin penceresine çıkmıştı ve aşağı atlayacağını söylüyordu. İ.O., onu ikna ederek indirdi. Komşu D. ve site yöneticisi R.’nin uyarısından sonra gürültü sona ermişti. Necla, güçlükle ayakta duruyordu ve yaralıydı.

Necla’nın iddiasına göre; yarı baygın haldeyken eski sevgilisinin cinsel saldırısına uğradı. Ertesi gün saat 12.00 sıralarında uyandığında İ.O. kapıyı üzerine kilitleyip gitti. Necla, memleketteki annesini aradığında İ.O. çıplak fotoğraflarını göndermişti.

Necla duruşmada yaşadıklarını şöyle anlattı: “Anneme ölmek istediğimi söyledim. Annem bunların yayılacağını söyledi. ‘Örfi olarak aslında ölmek istiyorsan öl, zaten senin gibi kızımız yok. Artık buraya dönemezsin. Kendini öldür kızım’ dedi. Bunları öfkeyle değil, çaresizce söyledi. Pencereyi açtım, aşağı baktım. Yapabileceğim hiçbir şey kalmamıştı. (Ağlayarak) Çok korkuyordum.”

Bu sırada İ.O eve geldi. Necla “Hani fotoğrafları silecektin” dediğinde İ.O. “Seni döverken sesini çıkartmasaydın görüntüleri silecektim ama sen bağırdın. Silmeyeceğim” diye yanıt verdi. Necla, 4. kattan aşağı atladı. Sitenin önündeki bahçeye düşen Necla’nın bacaklarında dört kırık oluştu ve ambulans ile hastaneye kaldırıldı. İ.O. gözaltına alındı aynı gün serbest bırakıldı. Bu sırada İ.O.’nun annesi İstanbul’a oğlunun yanına geldi.

‘ANNESİ DELİLİ ALDI’

Necla ifadesinde; hastanede henüz ameliyat edilememiş ve yarı baygınken İ.O.’nun annesi P.’nin iç çamaşırını makasla keserek aldığını ve attığını iddia etti. P.’yi cinsel saldırı delilini yok etmekle suçladı. Ayrıca telefonundaki tüm mesajların İ.O. ile annesi P.’nin sildiğini iddia etti.

Hastaneye kendi ailesi gelmedi. İ.O., annesi P. ile ablası M. yanında bekliyordu. Bu dönemde Necla, İ.O.’ya araları düzelmiş gibi davranıyordu. İfadesinde bunun nedeni sorulduğunda, “Yalnızdım, ailem beni kabul etmiyordu, korkuyordum. Öyle davranmak zorunda kaldım” diye açıkladı. Necla’nın hastanede yattığı 6’ncı gün halası ve bir avukat geldi. Babası, kızına şantaj yapıldığını yeni öğrenmiş ve halasını yanına göndermişti. Bu dönemde de Necla’nın, İ.O. ile duygusal mesajları vardı. Bu sorulduğunda Necla “Avukat, ‘İ.O. şikâyetçi olacağını anlamasın. Bu sırada delil toplayalım’ dedi. Bunun için yakın davrandım” diye konuştu.

SERBEST BIRAKILDI

Necla, zorlu ameliyat süreçleri yaşarken soruşturma açıldı. Ancak İ.O. tutuklanmadı, adli kontrol ile serbest bırakıldı. Eylül 2023’te açılan davada İ.O.’ya, “nitelikli cinsel saldırı”, “kasten yaralama”, “şantaj”, “özel hayata ilişkin görüntü ve sesleri ifşa etmek”, “silahla tehdit”, “intihara yönlendirme ve yardım etme” suçları yöneltildi. Annesi P.’ye ise “suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme” suçundan dava açıldı. Sanık İ.O., suçlamaları kabul etmedi. Necla’nın rızası ile cinsel birliktelik yaşadıklarını savundu. Şantaj ve alıkoyma suçlarını da kabul etmedi. Kendisinin ayrılmak istediğini ancak Necla’nın peşini bırakmadığını savundu. Necla’nın akıl sağlığının yerinde olmadığını iddia etti. Ancak hastane raporuyla Necla’nın akıl sağlığının yerinde olduğu tespit edildi. Anne P. de suç delillerini yok etmediğini, iç çamaşırı ve kıyafetlerin doktorlar tarafından çıkarıldığını savundu.

İŞKENCEYE DÖNDÜ

Yargılama süreci ise Necla için bir eziyete dönüştü. Onun hayatı sorgulanıyordu. Necla, ailesinin İ.O. ile sevgili olduklarını sonradan öğrendiğini ve zaman zaman İstanbul’a gelip İ.O.’nun yanında kaldığını söylediğinde kadın sanık avukatıyla şu diyalog yaşandı:

Sanık avukatı: O zaman yaşadığınız birliktelikten ailenin, aile efradının haberdar olmasından rahatsızlık duymamanız lazım.

Necla: Hayır ben duymuyordum. İ.O. duyuyordu, annesinden korktuğu için.

Sanık avukatı: Hayır şantaj yapmış ya hani.

Necla: Evet.

Sanık avukatı: Videoları atarım babana demiş ya hani. Bundan dolayı rahatsızlık duyduğunuzu…

Necla: Cinsel hayatını insanlar, insan önünde mi yaşıyor? Tabii ki de annem babam bilmiyordu cinsel hayatımızı…

Sanık avukatı duruşmada sorularının ardından “Tamam babanın İstanbul’a gelip uzun süre orada kaldığından haberdar olması ve rahat bir hayat yaşadığını sanması yeterli benim için” dedi.

Sanık avukatı bir başka duruşmada “…İstanbul’da erkek arkadaşınızla 1 ay kadar kalabildiğinizi siz söylemiştiniz. Bu kadar uzun süre kalmanıza nasıl bir sakınca görülmüyor aileniz tarafından. 1 haftalık, 3 günlük süreçte bile ‘Necla’ kaçtı oluyorsa?” Necla’nın avukatı bu soruya karşı “Soruda müvekkili mi yargılıyoruz yoksa istismar suçunu mu yargılıyoruz?” diye tepki gösterdi. Necla ise “Olay gününe kadar yaşantım ne olursa olsun kimseyi ilgilendirmez. Aileme arkadaşımda kaldığımı söylüyordum.” Aynı sanık avukatı daha sonra “Eskiden ailenizle tartışmalarınızın yüksek dozajlı olduğunu söylediniz… Babanızı hiç şikâyet ettiniz mi, uzaklaştırma kararı aldınız mı?” diye sordu.

SOSU SORDULAR

Aynı avukat “Mesajlarına bakıyorum… Madem bu kadar korkmuştu, barbekü sosu nasıl seçtin, ben bunu anlamıyorum” diye beyanda bulundu. Ayrıca Necla’nın avukatı bir duruşmada sanık avukatının sözlerinin tutanağa geçmediğini iddia etti. SEGBİS kayıtlarının tekrar incelenmesini isteyen avukatın iddiasına göre; sanık avukatı şöyle demişti: “Yaşadığınız kentte rahatlıkla dışarı çıkıp dolaşabildiğinizi ifade ettiniz, buradan rahat bir hayat sürdüğünüzü anlıyoruz. Madem öyle rahatsanız neden çıplak fotoğraflarınızın annenize ve babanıza gönderilmesinden rahatsızsınız…” Bu davanın son duruşmasına ise Necla’nın avukatının talebiyle gözlemci avukatlar geldi. Henüz SEGBİS çözümleri tamamlanmayan duruşmada bir sanık avukatının “Cinsel saldırıya uğradıktan sonra canınız neden barbekü sosu çekti” diye sorduğu öne sürüldü. Sanık avukatı bunu tutanak altına aldı ve gözlemci olarak duruşmayı izleyen iki avukat tanık olarak tutanağı imzaladı. Necla da duruşmalarda sürekli kendi özel hayatının mercek altına alınarak suçlandığını söyledi.

Sanık avukatları ise Necla’nın ailesinin baskısı nedeniyle intihar girişiminde bulunduğunu ve bu nedenle olayın aydınlatılması için sorular sormak zorunda olduklarını ifade etti. Davanın konusunun bu sorulara verilecek gerçek yanıtlar olduğunu savundular. Hem kendi ailesi hem de eski sevgilisi Necla’yı intihara zorladı. Şans eseri kurtuldu ama şimdi yargı sürecinde onu hayatından bezdirmek istiyorlar.

Timur Soykan / BİRGÜN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder