İşçi pazarı Türkiye +Ulusal İstihdam Stratejisi: Sermayenin ihtiyaçlarına uygun güvencesiz işçi havuzu +İŞKUR Gençlik Programı: Erdoğan'dan üniversiteli 1 milyon gence 'çalışma' müjdesi +Amaç niteliği değil, ucuz iş gücünü artırmak -EVRENSEL

İşçi pazarı Türkiye
Erdoğan-Şimşek programı kapsamında Türkiye, yüksek faiz cennetinin yanı sıra uluslararası tekellere eğitimli ve ucuz işçi sunan küresel bir işçi pazarı haline getirilecek.

Cumhurbaşkanının tanıtımını yaptığı ulusal istihdam stratejisiyle gençler, kadınlar, yaşlılar ve göçmenler sermayenin ihtiyaçları doğrultusunda eğitilerek yedek işçi ordusuna dahil edilecek. Erdoğan-Şimşek programı kapsamında Türkiye, yüksek faiz cennetinin yanı sıra uluslararası tekellere eğitimli ve ucuz işçi sunan küresel bir işçi pazarı haline getirilecek.

İşsizlik, başta merkez kapitalist ülkeler olmak üzere küresel düzeyde tarihi dibi gördü. Küresel istihdam artışı ve nüfus artış hızındaki azalma nedeniyle yedek sanayi ordusu daraldı. ‘Emekçi nüfus’ birikimi, kâr elde etmenin yeni yollarını arayan sermaye için acil bir ihtiyaç haline geldi. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan dün Hak-İş ve Memur-Sen başkanlarının da katıldığı bir toplantıyla küresel tekellerin bu ihtiyacını karşılamak üzere iktidarın hazırladığı ‘ulusal istihdam stratejisi’ni açıkladı. Stratejiye göre Türkiye’de tekstil, otomotiv, çelik, alüminyum, kimya, makine, elektrik ve turizm temel sektörler olarak belirlendi. 2025-2028 yıllarına ilişkin planın temel amacı, stratejik sektörler öncelikli olmak üzere ‘nüfusu ulusal-uluslararası sermayenin ihtiyaçlarına göre eğitip donatarak’ emek havuzunu genişletmek. ‘Nitelikli işçi’ haline getirilmek istenen öncelikli gruplar istihdam ve eğitimin dışında kalanlar da dahil olmak üzere gençler, kadınlar, göçmenler, yaşlılar ve engelliler. 

Strateji belgesinde işçilerin istihdam dışında kalmalarının temel sebebinin ‘İşçilerin sektörel beklentileri karşılayabilecek beceri ve eğitime sahip olmaması’ olduğu savunulurken, mesleki ve teknik eğitim mezunlarının istihdamdaki payının sadece yüzde 11.7 düzeyinde kaldığı belirtildi. Bu nedenle ülkede eğitim tedrisatı artık neredeyse tamamen işçi açığını kapatmaya yönelik olacak, nüfus sermayenin ihtiyaçlarına göre eğitilecek. Belgede devlet eliyle çocuk işçiliğin kurumsallaştırıldığı ve çok sayıda çocuğun çalışırken can verdiği mesleki eğitim merkezleri ise örnek gösteriliyor. 

Ulusal istihdam stratejisi yalnızca kent nüfusunu etkilemeyecek. Belgede kritik rol atfedilen tarımda dönüşüm stratejinin parçası olarak rol üstlenecek. Belgeye göre, ‘sürdürülebilirliği ve büyüme potansiyeli sınırlı’ geçimlik çiftçilik yerine tarımda ‘Büyük ölçekli işletmelere geçiş’ teşvik edilecek. Tarımsal üretimde sermaye etkinliğinin artmasına bağlı olarak çiftçiler yedek işçi ordusuna katılacak.

STATEJİK SEKTÖRLERDE İSTİHDAM (2023)

 

İstihdam

10 yılda istihdam artış

Tekstil

1.2 milyon

300 bin

Otomotiv

343 bin

143 bin 

Çelik

180 bin

49 bin 

Alüminyum

111 bin

34 bin

Kimya

420 bin

120 bin

Makine

510 bin

205 bin

Elektrik

48 bin

37 bin

Turizm

571 bin

371 bin


STATEJİK SEKTÖRLERDE SENDİKALILIK ORANI

  • Petrokimya %10.3 
  • Tekstil %8.3 
  • Metal %19.1 
  • Turizm %3.9

GENÇLER İŞKUR’UN İŞ TEKLİFİNİ NEDEN REDDEDİYOR?


  • %30.8 ücretin yetersizliği
  • %27.5 mesleğe uygun olmaması
  • %17.4 işin sigortasız olması
  • %15.5'i uzun çalışma süreleri
  • %14.4'ü işin niteliğine uygun olmaması
                                                           ***
Ulusal İstihdam Stratejisi: Sermayenin ihtiyaçlarına uygun güvencesiz işçi havuzu

Resmi Gazete’de duyurulan Ulusal İstihdam Stratejisi sermayenin ihtiyaçları için hazırlandı. Strateji dediklerinin Türkiye’yi ucuz işçi havuzu yapmak olduğu ortaya çıktı.

2025-2028 Ulusal İstihdam Stratejisi 2 Şubat’ta Resmi Gazete’de duyuruldu. Genç nüfusun sanayi havzalarına hazır iş gücü haline getirmeyi hedefleyen strateji belgesi ne eğitimde ne istihdamda olan genç nüfusun (NEET) Sermayenin nitelikli işçiler alanında yeni ihtiyaçları “Yeşil ve dijital dönüşüm” eğitim programları hedefliyor. Esnek çalışmayı OSB’ler içindeki meslek liselerinin yoğunluğunu arttırmayı ve özel meslek liselerine teşvikleri arttırmayı hedefleyen strateji nitelikli iş gücü oluşturma hedefiyle yola çıkarken istihdamda olmayan nüfusun ihtiyaçlarını göz ardı ediyor, nitelikli işsiz ordusu da yaratmayı öngörüyor.

İKTİDARIN MİLYONLARI İŞÇİLEŞTİRME PROJESİ
Önümüzdeki üç yıl için uygulanması planlanan politikalar için istihdamda olmayan nüfusa dair İŞKUR araştırmalarıyla istihdamda olmama nedeni verilerini de paylaşan strateji belgesi İstihdamda olmayan 35 yaş altındaki genç nüfusun İŞKUR tarafından teklif edilen işlerde en büyük reddetme sebebini yüzde 30,8 ile ücret düşüklüğü olduğunu kaydediyor.

İstihdamın arttırılması için üretilen politikalarda ise “Mesleki ve teknik eğitim veren özel okullara yönelik teşvikler, sektörel ihtiyaçlar doğrultusunda güncellenerek sürdürülecektir. OSB'ler ve Teknoparklar içinde meslekî ve teknik Anadolu liseleri ile meslekî eğitim merkezleri açılacaktır” ifadeleriyle Organize Sanayi Bölgeleri Üst Yönetim Kurumları, Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin katılımıyla politika geliştirileceği duyuruluyor.

Düşük ücret nedeniyle istihdamdan çekilen nüfus ve insanca yaşanacak ücret talepleri karşısında bir istihdam politikası geliştirme planı olmayan Ulusal İstihdam Stratejisi, NEET gençler hakkında ise “NEET gençlerin işgücü piyasasına girişlerinin kolaylaştırılması amacıyla niteliklerinin artırılması amacıyla gençlerin beceri ve yetenekleriyle uyumlu, özellikle yazılım gibi yenilikçi alanlarda aktif işgücü piyasası programları uygulanacaktır. Özellikle sanayi sektörünün ihtiyaç duyduğu mesleki beceri ve yeteneklerin geliştirilmesi için meslek liseleri ile sektörler arasındaki iş birliklerini geliştirilmesi sağlanacaktır” ifadeleriyle ise adeta nitelikli işsiz havuzu stoğu yaratma yönünde politikalar geliştirilmesini öngörüyor.

KADINLARA REVA GÖRÜLEN GEÇİCİ İŞLER
TÜİK, Hane Halkı İşgücü Araştırması’nın 2024 verilerine göre 2023’te kadınlarda istihdam oranı yüzde 31,3 iken erkeklerin istihdam oranı yüzde 65,7. Kadın istihdamının erkeklerinkinin yarısından daha az olduğu bir durum söz konusuyken Ulusal İstihdam Stratejisi Belgesi’nde kadınların istihdama katılımının artırılması için eğitimler, kadın girişimciliğini teşvik etme, “kadın erkek fırsat eşitliğini sağlanması” için adım atılması gibi çeşitli maddeler yer alıyor.

Ancak iktidarın kadın istihdamını artırmaya yönelik hamleleri, kadınların ev içi angaryayı yüklenirken esnek, güvencesiz ve düşük ücretlerle geçici bir biçimde istihdam edilmesine işaret ediyor. Hem kamuda hem de özel sektörde bunun adımları hızla atılıyor.

İŞKUR’un 2024’te başlattığı İş-Pozitif uygulamasına geçtiğimiz yıl 824 bin 124 kadın katılmıştı. İşverenlere proje kapsamında 18-35 yaş arasında çalıştırdıkları her kadın işçi için aylık 25 bin lira kadar prim, vergi ve ücret desteği sağlanmıştı. Bu proje kapsamında işe alınan kadınlar ise yalnızca 3 ay süreyle istihdam edilmişti. Bu durum kadınlar açısından sosyal güvenceden yoksun, sendikasız bir iş anlamına geliyordu.

İktidarın esnek çalışma hamlelerinden Toplum Yararına Program'a 103 bin 471, İşgücü Uyum Programı'na 120 bin 300, Kadın İstihdamı İçin Pozitif Ayrımcılık Projesi'ne 4 bin 7, İşbaşı Eğitim Programı ve Meslek Eğitim Kursları'na da 40 bin 425 kadın katılmıştı. Kadınlar yoğunluklu olarak konfeksiyon işçiliği, reyon görevlisi gibi işlerde geçici sürelerle istihdam edilmişti.

“Yeni nesil çalışma projesi” adı altında ise kamuda kadınların esnek istihdamının gerçekleştirilmesi planlanıyor. Bu projenin yanı sıra esnek çalışmayı öngören birçok projede kadınların kazanacakları para ücret olarak değil, “cep harçlığı” olarak tanımlanıyor. Bu durum, iktidarın kadın istihdamına en ucuz ve en güvencesiz biçimde ihtiyaç duyduğunu net bir şekilde ortaya koyuyor.

İKTİDAR ESNEKLİĞE YÖNLENDİRİYOR
Ulusal İstihdam Strateji Belgesi’nde, kadınların istihdam oranının düşük olmasının nedenlerinden biri olarak çocuk bakımı sorumluluğu gösterilirken “Kadınlar, çocukları için erişilebilir ve güvenilir bakım olanaklarına sahip olamadıklarında işgücü piyasasının dışında kalma ya da esnek çalışma biçimlerine eğilimi göstermektedir” ifadeleri kullanılıyor. Halbuki iktidar, kamuda tasarruf tedbirleri kapsamında zaten sayısı azalmış olan kamu kreşlerinin kapatılmasını ve özelleştirilmesini sağlayarak kadınların bu bakım olanaklarından da faydalanmalarının önünü kesiyor. Bunun yanı sıra “komşu annelik” gibi çocuk bakımını kamusal bir hizmet olmaktan çıkartacak, kadınların bakım işinde güvencesiz istihdamının sağlanacağı yeni modeller oluşturuyor. Kısacası kadınlar esnek işlere kendileri yönelmiyor, Şimşek programı kadınlara esneklik ve güvencesizlikten başka bir seçenek bırakmıyor.

TARIM TEKELLERE, TARIMDA İSTİHDAM ÖZEL İSTİHDAM BÜROLARINA TESLİM
Tarım sanayii ve kümeleşme girişimleriyle tarımda işçi ihtiyacının öngörüldüğü strateji belgesi, tarım da küçük ve orta ölçekli üretimle büyümenin mümkün olmadığını dolayısıyla büyük işletmelere teşviklerin arttırılması yoluyla büyüneceğini, ortaya çıkacak nitelikli-niteliksiz nüfus ile kırsaldaki nüfusa işçileşme imkanlarının doğacağını belirtiyor.

Kırsalda yaşayan nüfusun yaşlandığına ve genç nüfusun da kırsaldan kente hareketine parmak basan strateji belgesi Tarım işçiliği alanında istihdamı “daha etkin bir şekilde giderilmesi için” özel istihdam bürolarına devretmeyi hedefliyor. 
                                                          ***
İŞKUR Gençlik Programı: Erdoğan'dan üniversiteli 1 milyon gence 'çalışma' müjdesi 

Erdoğan'ın açıkladığı Ulusal İstihdam Stratejisine göre başta gençler, kadınlar, göçmenler sermayenin ihtiyaçlarına göre eğitecek, yedek işçi ordusuna dahil edecek, esnek, güvencesiz çalıştırılacak.

Ulusal İstihdam Stratejisi Tanıtım ve İŞKUR Gençlik Programının Başlatılması Toplantısı'nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, üniversite öğrencilerine, kadınlara, göçmenlere esnek ve güvencesiz çalışmayı müjde olarak sundu.

2025-2028 Ulusal İstihdam Stratejisi 2 Şubat’ta Resmi Gazete’de duyuruldu. Genç nüfusun sanayi havzalarına hazır iş gücü haline getirmeyi hedefleyen strateji belgesi ne eğitimde ne istihdamda olan genç nüfusun (NEET) Sermayenin nitelikli işçiler alanında yeni ihtiyaçları “Yeşil ve dijital dönüşüm” eğitim programları hedefliyor. Esnek çalışmayı OSB’ler içindeki meslek liselerinin yoğunluğunu arttırmayı ve özel meslek liselerine teşvikleri arttırmayı hedefleyen strateji nitelikli iş gücü oluşturma hedefiyle yola çıkarken istihdamda olmayan nüfusun ihtiyaçlarını göz ardı ediyor, nitelikli yedek işçi ordusu tahkim etmeyi öngörüyor.

Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"Üniversite öğrencilerimiz için hazırladığımız İŞKUR Gençlik Programımızı bugün itibariyle devreye alıyoruz. Gençlerimiz üniversitedeki eğitimlerini sürdürürken diğer yandan kendilerini geliştirebilecekleri bu programa dahil olabilecek. Günlük 1083 liralık ödeme ile programa ayda 5 gün katılacak öğrencilerimize 5 bin 415 TL, 14 gün katılacak öğrencilerimize ise yaklaşık 15 bin 162 TL tutarında destek vereceğiz. Kısa vadeli sigorta primlerini de biz karşılayacağız. Programdan bu yıl 200 bin, önümüzdeki 4 yıl boyunca toplam bir milyon üniversiteli gencimizin istifade etmesini planlıyoruz." 

"Ulusal İstihdam Stratejisinde 4 temel politika alanı çerçevesinde belirlenen yeni hedefler ve 90 eylem maddesi bulunuyor."

"Strateji belgemizin ilk politika alanı işgücü piyasalarında yeşil ve dijital dönüşüm ile beceri uyumunun geliştirilmesidir. Eğitim istihdam ilişkisinin güçlendirilmesinin amaçlandığı bu politika alanı kapsamında eylem planındaki 33 eylem maddesi ile Türkiye beceri ekosistemi güçlendirilecek. Adil geçiş politikaları oluşturulacak. Sektörel ve bölgesel düzeyde beceri uyumunun sağlanmasına yönelik istihdam politikalarının etkinliği artırılacaktır." 

"İkinci politika alanı kapsayıcı istihdamın geliştirilmesidir. Kadınların engellilerin ve yaşlıların işgücü piyasasına katılım ve istihdam oranları artırılacaktır. Çalışma hayatında kadın erkek fırsat eşitliği güçlendirilecek. İş günü piyasası dinamikleri dikkate alınarak uluslararası iş gücü göçü kapsamında yer alan kişilerin çalışma hayatı ile bağları sıkılaştırılacak ve yabancı işgücünün kayıtlı istihdamı desteklenecektir. Kadınların işgücüne katılımını desteklemek amacıyla iş yaşam dengesi politikaları yeniden belirlenecek ve bakım hizmetlerine erişim konusundaki sıkıntılar giderilecektir."

"Gençlerimizin işgücü piyasasında daha etkin bir şekilde yer alabilmesi için eğitim ve istihdam süreçleri arasındaki irtibat iyileştirilecektir. Engelli vatandaşlarımızın işgücüne katılımını teşvik etmek amacıyla işyerlerindeki fiziki ve sosyal erişilebilirlik konularındaki farkındalığın artırılmasına yönelik çalışmalar desteklenecektir. Benzer şekilde yaşlılarımızın bilgi ve tecrübelerinden azami ölçüde istifade edilebilmesi için birçok yeni uygulama hayata geçirilecektir."

"Üçüncü politika alanı sosyal koruma ve istihdam ilişkisinin güçlendirilmesidir. Eylem planımızdaki 18 eylem maddesi ile çalışma hayatında temel hakların korunması sağlanacak ayrımcılıkla mücadele edilecek ve insan onuruna yakışır şekilde işler hale getirilecektir. Kayıt dışı istihdamın önüne geçilecek sosyal güvenlik sistemi daha kapsayıcı hale getirilecektir. Kayıtlı istihdamı teşvik eden çalışanlarımızın sosyal güvenlik haklarını koruyan işgücü verimiliğini yükselten bir çok faaliyet gerçekleştirilecektir. Sosyal koruma sistemleri ile işgücü piyasası daha uyumlu bir hale getirilerek vatandaşlarımızın ekonomik ve sosyal hayata daha aktif katılmaları sağlanacaktır."

"Dördüncü politika alanı kırsal bölgelerde sürdürülebilir istihdamın geliştirilmesidir. Bununla kırsal bölgelerde ekonomik çeşitliliğin ve istihdamın artırılması suretiyle kırdan kente göçün kontrol altına alınmasını hedefliyoruz. Aynı şekilde bu bölgelerdeki kamu hizmetlerinin geliştirilmesini mevsimlik tarım işçilerinin çalışma ve hayat şartlarının iyileştirilmesini amaçlıyoruz. Tarım sektöründe eğitim ve yayın hizmetleri etkinleştirilecek. Kırsal bölgelerde özel politika gerektiren grupların çalışma ve yaşam şartları iyileştirilecek. Kırsal kalkınma için bölgesel analiz çalışmaları yapılacak ve alternatif gelir kaynakları oluşturulacaktır. Planla mevsimlik tarım işçilerimizin çalışma ve hayat standartlarının yükseltilmesi, sosyal güvenceye erişimlerinin kolaylaştırılması ve işgücünün desteklenmesi adına çok sayıda faaliyet gerçekleştirilecektir. Tarımda modern tekniklerin benimsenmesi çevre ve iklim dostu uygulamaların yaygınlaştırılması ve yerel şartlara uygun yenilikçi istihdam tekniklerinin geliştirilmesi sağlanacaktır." 

Amaç niteliği değil, ucuz iş gücünü artırmak

YÖK Başkanı Özvar, "Piyasasının ihtiyaçlarını izleyerek, müfredatları güncel tutmayı önemsiyoruz" dedi. Açıklamayı değerlendiren Akpınar, amacın "Niteliği değil, niceliği artırmak" olduğunu söyledi.

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, "Meslek yüksek okullarımızın hem yerel hem de ulusal ekonomiye daha fazla katkı sunmasını hedefliyoruz. Bu amaçla, iş gücü piyasasının ihtiyaçlarını sürekli izleyerek, müfredatları güncel tutmayı ve öğrencilerimize uygulamalı eğitim fırsatları sunmayı önemsiyoruz" dedi.

YÖK'te düzenlenen 'Meslek Yüksekokullarının Mevcut Durumu ve Mesleki Eğitimin Geleceği Çalıştayı'na rektörler, akademisyenler, meslek yüksekokulları müdürleri, organize sanayi bölgesi temsilcileri, patron temsilcileri katıldı. Özvar, meslek yüksekokullarının temel misyonunun, iş gücü piyasasının ihtiyaçlarına hızla yanıt verebilmesi olduğunu belirterek, "YÖK olarak istihdamla doğrudan ilişkilendirilebilen programların açılmasına ve mevcut programların sektörel ihtiyaçlara göre yeniden düzenlenmesine büyük önem veriyoruz. Hedefimiz, her bir meslek yüksekokulumuzun bölgesel ve sektörel ihtiyaçlara duyarlı, istihdamı önceleyen ve sürdürülebilir bir mesleki eğitim modeliyle faaliyet göstermesidir. Yükseköğretim Kurulu olarak, meslek yüksekokullarımızın geleceğe hazırlıklı, sektörle iş birliği içinde ve istihdama duyarlı bir yapıya sahip olması fevkalade önemlidir. Meslek yüksekokullarımızın hem yerel, hem de ulusal ekonomiye daha fazla katkı sunmasını hedefliyoruz. Bu amaçla, iş gücü piyasasının ihtiyaçlarını sürekli izleyerek, müfredatları güncel tutmayı ve öğrencilerimize uygulamalı eğitim fırsatları sunmayı önemsiyoruz.Ayrıca, sektör temsilcileriyle yapılan toplantılar ve iş birliği protokolleri sayesinde iş dünyasının taleplerine hızlı bir şekilde yanıt verebilen bir mesleki eğitim modeli oluşturmayı amaçlıyoruz." dedi.

"DÜZENLEMENİN ANLAMI NİTELİĞİ DEĞİL, NİCELİĞİ ARTIRMAK"
YÖK Başkanı Özvar’ın önceden yapmış olduğu benzer açıklamaları ve sermayenin mesleki eğitime ilişkin yeni hedefleri ve temelindeki argümanları Doç. Dr. Taner Akpınar gazetemize değerlendirdi. Eğitimi piyasanın iş gücüne göre düzenlemenin anlamının ‘Niteliği değil niceliği artırmak’ olduğunun altını çizen Akpınar, “Mesleki eğitim adı altında yürütülen eğitim programları üzerinden piyasaya ucuz iş gücü sağlanıyor. MESEM’de çalışan çocuklar fiili işçilik yapıyor. Ama kağıt üzerinde mesleki eğitim faaliyeti olduğu için işçi haklarından da mahrum ediliyorlar. Bu uygulamadan da piyasa çok memnun” dedi. Ancak halen patronların çeşitli ‘memnuniyetsizlikleri’ olduğunu ifade eden Akpınar, “Birkaç memnuniyetsizlik vardı, onlar giderildi. ’77’de başlayan bu sistemde patronlar çıraklara yasa gereği ücret ve sigorta primi ödemek zorundayken ‘Bunu tamamen bir eğitim sistemi olarak düzenleyin, biz bunlara ne sigorta primi ödeyelim ne de ücret’ diyorlardı. Önce 1986’da Özal’lı yıllarda sigorta primlerini devlet üzerine aldı. 2016’dan beri de ücretler, İşsizlik Fonundan ödenmeye başlandı. Ancak bir şikayet daha var. Türkiye’de 8 yıllık kesintisiz eğitime geçildiği günden beri piyasadaki çırak sayısında azalma var. O gün bugündür piyasadaki patron cenahının bir şikayeti de bu. Piyasaya bu kanallardan daha fazla çocuk ve genç işçinin ‘Temin edilmesi’ sağlanmaya çalışılıyor” ifadelerinde bulunmuştu.

                                                            ***

EVRENSEL

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Öne Çıkan Yayın

"Gündem" -21 Haziran 2025-

Ankara'da lityum fabrikasında gaz sızıntısı: 2 işçi öldü, 3 işçi yaralandı!-Birgün- Ankara'nın Polatlı ilçesinde bir fabrikada boru ...