20 Ağustos 2017 Pazar

Bu iş de imama kadar gider! - NURCAN GÖKDEMİR

Hükümet, sadece hukuk eğitimi alanların yapabildiği uzlaştırmacılık görevini “yeterince hukuk eğitimi” koşuluyla siyasal bilgiler, idari bilimler, iktisat veya maliye alanlarında yüksek öğrenim gören herkesin yapabilmesinin yolunu açtı.  


Hükümet, müftülerin resmi nikah kıyabilmelerine olanak sağlayan düzenlemesine benzer çok önemli bir adımı da yargıda attı. Hırsızlık, dolandırıcılık, yaralama, tehdit gibi suçlar için sadece hukuk eğitimi görenler değil “yeterince” hukuk eğitimi alan üniversite mezunları yargıda geleneksel kadı sisteminin benzeri olan uzlaştırmacılık görevini üstlenebilecek.
Eski Adalet Bakanı Bekir Bozdağ döneminde TBMM’ye sunulan tasarıda yer alan ancak AKP’li hukukçu milletvekillerinin muhalefete desteği ile tasarıdan çıkartılan hüküm yönetmelikle uygulamaya konuldu. Bozdağ’ın tepkisine karşın yasalaşan hüküm yönetmelikle aşıldı.

Adalet Bakanlığınca hazırlanan “Ceza Muhakemesinde Uzlaştırma Yönetmeliği” yürürlüğe girdi.

“Yeterince hukuk” yetecek
Sadece hukuk öğrenimi görenlerin uzlaştırmacı olabilmesine yönelik düzenleme yönetmelikle genişletildi. Üniversitelerin hukuk fakültelerinden mezun olanlar uzlaştırmacı olabiliyorken yeni düzenleme ile “hukuk ya da hukuk bilgisi programlarına yeterince yer veren siyasal bilgiler, idari bilimler, iktisat veya maliye alanlarında en az dört yıllık yüksek öğrenim yapan” herkese uzlaştırmacı olabilme olanağı sağlandı. Kasten işlenmiş bir suçtan mahkumiyet alanlar, terör örgütleriyle irtibatlı olanlar, disiplin yönünden meslekten veya memuriyetten çıkarılan ya da geçici olarak yasaklananlar uzlaştırmacı olamayacak.

Hırsızlık uzlaştırma kapsamında
5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun 253’üncü maddesinin birinci fıkrasında sayılan “kasten yaralama, taksirle yaralama, tehdit, konut dokunulmazlığının ihlali, hırsızlık, dolandırıcılık, çocuğun kaçırılması ve alıkonulması, ticari sır, bankacılık sırrı veya müşteri sırrı niteliğindeki bilgi ve belgelerin açıklanması” suçları için uzlaştırmacılık devreye girecek.
Suça sürüklenen çocuklar bakımından mağdurun veya suçtan zarar görenin gerçek veya özel hukuk tüzel kişisi olması koşuluyla üst sınırı 3 yılı geçmeyen hapis veya adli para cezasını gerektiren suçlarda da uzlaştırma yoluna gidilebilecek.

“Dini gruplar etkili olur”
TBMM Adalet Komisyonu’nun CHP’li üyesi Ömer Süha Aldan konu hakkında, “Uzlaştırmacılık yargıyı özelleştirme, ulusal yargıyı etkisizleştirme girişimidir. Bu düzenleme ile tarikatlar, cemaatler ve belli baskı grupları yargıda daha etkin olmaya başlar, geçmişte olduğu gibi ‘mahallenin büyüğü aranızdaki sorunu çözsün’e kadar iş gider. Ancak salt yerel düzeyde değil uluslar arası düzeyde de sonuçları olabilecek bir girişim. Küresel şirketlerin de bu tür kurumları çok istediği gözden kaçırılmamalı. ‘Ulusal yargı olmasın, sorunları gizli kapılar ardında uzlaşmacılarla çözelim’ arzusundalar” dedi. Aldan, yasaya aykırı yönetmelik çıkartılamayacağını, iptali için idari yargı yoluna gidilebileceğini de ifade etti.

NURCAN GÖKDEMİR / BİRGÜN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder