Kapitalizm ırkçılık ilkelliğini asla aşamaz. Çünkü insanın insan tarafından sömürüldüğü bir düzende, ırksal üstünlük fikri aşılamaz. Post-modern sosyologların ırkçılık/faşizm fenomenini kapitalist/emperyalist sistemin dışında ele alma gayretlerini geçiniz. 'Kurumsal ırkçılık'ın faşizme evirilmesini isteyen sermaye düzenidir. Krizlerine yanıt ve yardımcı olarak.
Bir haftadan beri Almanya kamuoyu göçmen kökenli avukata polisler tarafından gönderilen ölüm tehditli mektubu konuşuyor.
Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) davasının müdahil avukatlarından olan Seda Başay-Yıldız'a gönderilen ''NSU 2.0'' imzalı tehdit mektubunda, bir yığın ırkçı hakaret eşliğinde, iki yaşındaki kızının ''kesilerek'' öldürüleceği tehdidinde bulunulmuştu. Seda Başay-Yıldız'ın yerleşim bilgilerinin Frankfurt civarında bir karakoldan elde edildiğinin ortaya çıkması ile beş polis memurunun olayla ilgisine ulaşılmıştı.
Sözü geçen beş polisin, kurdukları whatsapp ağı üzerinden birbirleriyle Hitler fotoğrafları, Nazi sembolleri ve ırkçı sloganlar üzerinden irtibatlı oldukları deşifre edildi. Hessen eyalet başsavcılığı sözü geçen polislerin görevden el çektirildiğini açıklarken, Federal Adalet Bakanı SPD'li Katarina Barley, ''Aşırı sağcı kafa yapısının polis teşkilatında yeri yok'' diye esip gürledi.
Oysa Almanya'da güvenlik teşkilatları içerisinde ırkçı/faşist örgütlenme ve saldırıların haber konusu olmadığı bir gün dahi yok.
'BUZ DAĞININ YALNIZCA GÖRÜNEN YÜZÜ'
Frankfurt'daki beşli Neo-Nazi polis çetesini ''buz dağının yalnızca görünen yüzü'' olarak tanımlayan Sol Parti İç Politika Sözcü Vekili Martina Renner, Neues Deutschland gazetesine yaptığı açıklamada, ''Sonuçta sorulması gereken soru şudur: Polis içindeki Neo-Nazi ve ırkçılardan insanları kim koruyacak?'' (Neues Deutschland, 18 Aralık 2018)
En güvenilmez güvenlik örgütü olarak polis teşkilatı içerisinde ne zaman faşist bir saldırı ya da vukuat olsa ilk yapılan açıklama ''münferit vaka''dır!
Bu nakarat yine bozulmadı. Polis Sendikası Başkan Yardımcısı Jörg Radek, kendilerini ''NSU 2.0'' tanıtan Frankfurt hücresi hakkında yaptığı açıklamada, ''yapısal bir sorun görmediği''ni açıklamakta gecikmedi. Bu türden olayların büyütülmemesini salık veren Polis Sendikası Başkan Yardımcısı Radek'e yanıt veren NSU Davasını İzleme Komisyonu'ndan Caro Keller, ''münferit vaka iddiasının daha fazla ifade edilemeyeceği''ni bir kez daha dile getirdi.
Alman faşist hareketi üzerine araştırmaları ile tanınan Prof. Hajo Junke, NSU davasıyla ilgili olarak güvenlik örgütlerinin içinin Neo-Nazi kaynadığını belirterek, Alman güvenlik aygıtının olayların açığa çıkması için değil, gizlenmesi için çaba gösterdiğini örnekleriyle anlatıyor.
NSU davası uzmanı Prof. Hajo Junke, Alman iç istihbarat örgütü Anayasayı Koruma Teşkilatı'nın NSU davasında ''sistematik bir karartma çabası içerisine'' girdiğini uzun raporlarla ifade etti.
Alman düzen siyasetçileri nutuk atmayı sürdüredursunlar, son yıllarda polis mermisiyle ölenlerin sayısında radikal artış var.
ALMAN POLİSİ TETİĞİ DAHA RAHAT ÇEKİYOR
Junge Welt gazetesinden Markus Bernhardt dün yayımlanan haberinde, 2015 yılında 11 insanın polis kurşunuyla hayatını kaybettiğini belirtirken, bu sayının 2017'de ise 14'e yükseldiğinin altını çiziyor.
Markus Bernhardt, Pazar günü Bochum'da polis kurşunuyla öldürülen 74 yaşındaki yurttaş konusunda yapılan açıklamanın inandırıcılıktan yoksun olduğunu belirtti. Bernhardt, Bocum'lu 74 yaşındaki yurttaşın polisin dur ihtarına rağmen elinde tuttuğu ''silaha benzer bir aleti polis memuruna doğrulttuğu'' ifadelerinin sefilliğine dikkat çekiyor.
Olası bir tehdit karşısında polisin niçin bacak ya da kolları hedef almayıp da doğrudan bedenin ölümcül bölümlerini hedef aldığına yanıt ise bir başka polis yetkilisi Kuzey Ren Vestfalya Polis Sendikası (GdP) Sözcüsü Stephan Hegger'den geldi: ''Tam hedef vurulmalı yoksa ikinci şans oluşur.''(JW, 18 Aralık 2018)
'POLİS TEŞKİLATINDA KURUMSAL IRKÇILIK VAR'
Gazeteciler Nadja Schlütter ve Charlotte Haunhorst'ın polis içerisindeki ırkçı örgütlenmelerle ilgi haberinde, ismi açıklanmayan genç bir polis aynen şunu söylüyor: ''Düşman hep solcular ve yabancılardır.'' https://www.jetzt.de/politik/rassismus-in-der-polizei-ein-junger-polizis...
Alman polisi içindeki eğitimi mercek altına alan Yannich von Eisenhardt Rothe, 16 yaşındaki polis okulu öğrencisi Simon Neumeyer'in Sachsen'daki polis okulunda gördüğü tek şey, ''Bütün Afrikalılardan nefret ediyoruz'' olmuş.
WDR kanalının MONİTOR programına konuşan İnsan Hakları İzleme Örgütü Almanya uzmanı Alexander Bosch, ''Ortada üzücü münferit vakalar değil, polis teşkilatı içinde yapısal, bir başka deyişle, kurumsal ırkçılık var'' değerlendirmesini yaparken yerden göğe haklıdır. https://www1.wdr.de/daserste/monitor/sendungen/rassismus-bei-der-polizei...
Alman polisinin kendisine dönük bir hak ihlali iddiası karşısında izlediği yöntemi değerlendiren siyaset bilimci Joshua Kwesi Aikens, ''engelleme'', ''delil karartma'', ''saptırma'' gibi yöntemlerle soruşturmanın aydınlatılmasını engellediğini kaydediyor.
2005'de Sachsen-Anhalt eyalet polisince gözaltına alınan Sierra Leone yurttaşı sığınmacı Oury Jalloh, ''ellerinden ve ayaklarından kelepçelendiği'' halde polisin üzerinde ''bulamadığı' çakmağı'' ile yanmayan yatakta ''kendini yakarak intihar etti'' diye rapor tutan polisler hakkında hâlâ bir somut ilerleme sağlanamadı.
ZDF kanalının eski moderatörü Peter Hahne, ''Berlin'de AfD'ye oy vermeyen polis yok'' derken gerçeği olanca çıplaklığı ile ifade etmiş oldu. Aysbergin görünen yüzü bile ürperti vermeye yetiyor. Faşist hareket Alman emperyalizminin yedeğinde özenle tuttuğu ayrılmaz bir bileşen. Emniyet kadroları ve 'sivil' uzantıları ile...
Tevfik Taş / SOL
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder