Tarihin en ünlü askerî stratejistlerinden Sun Tzu 2500 yıl önce savaşın temelinde hilenin olduğunu söylemiştir. Mitoloji ve strateji ile ilgilenenlerin çok iyi bildiği Truva Atı da savaşlar tarihinin en zeki savaş hilelerinden biri olarak yerini almıştır.
İşte bu Truva Atı stratejisi, büyük güçler mücadelesinde yeniden gündemde, en yetkili kişilerin dillerinde.
Trump, Beyaz Saray'da koltuğa oturduktan İran'da rejime karşı protestocuları destekleyeceklerini açıklamıştı. Trump'ın bu sözlerine en ilginç karşılık yaklaşık bir yıl önce Çeçenistan Cumhuriyeti lideri Kadirov'dan gelmiş ve 'İran için 'Truva atı' hazırlıyorlar' demişti.
Truva Atı, Mart 2019 başlarında yeniden gündemde. ABD Hv.K.K. Goldfein, Pentagon'un Rusya ve Çin'e karşı yeni bir savaş stratejisi geliştirdiğini söyledi. Alman haber sitesi Telepolis'te yer alan habere göre, General David Goldfein, yeni taktiğin temel özelliğinin, düşmanın topraklarına derinlemesine girerek zayıf noktalarını vuran 'gizli istila' olduğunu belirtti.
Bu taktik sayesinde, ABD birliklerinin düşmana karşı 'asimetrik avantajlar' elde edeceklerine vurgu yapan General Goldfein, "Bu hem kültürel hem de teknik alanda temel bir değişikliktir" dedi. Telepolis, bu planın 'Truva Atı' taktiğini hatırlattığını yazdı.
Anlaşılan o ki Truva Atı benzetmesinde Telepolis sitesi yalnız değil. Önceki gün bir konferansta konuşan Rus Gen.Kur.Bşk. Gerasimov, Pentagon'un Truva Atı adı verilen yeni savaş stratejisini geliştirmeye başladığını belirtti.
Gerasimov, "ABD'nin yeni stratejisi, hedef alınan ülkelerdeki durumu istikrarsızlaştırma amacıyla 'beşinci kolun' protesto potansiyelinden yararlanmasını ve eş zamanlı olarak ileri teknolojik silahlarla en önemli tesislere saldırı düzenlenmesini öngörüyor" dedi.
Peki ne var bunda ABD, Rusya ve Çin birbirlerine girsin diyebilirsiniz. Ama ABD'nin küresel rakip olarak gördüğü ve büyük güçler mücadelesine giriştiği Çin ve Rusya'ya karşı Truva Atı stratejisinden esinlenerek geliştirmeye çalıştığı yeni stratejinin provalarını Türkiye'de yaptığını söylersek durumun vahameti belki anlaşılır.
2003 yılındaki Türkiye'ye karşı manivelaların değerlendirildiği gizli bir Amerikan raporunda geçen "ABD'nin Türkiye'deki sosyo-ekonomik ve politik ortamı etkileme gücü var" ifadesi yukarıdaki ABD ve Rus generallerin açıklamalarıyla ne kadar da uyumlu olduğu ortadayken.
2013 yılında 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü'nün 21. Yüzyıl Dergisinde ve daha sonra İnternet sitesinde yayımlanan yazımda teröristbaşı Öcalan'ın Türkiye'ye teslim edilmesinin Truva Atı operasyonu olduğunu yazmıştım.
Sahada askerî anlamda bozguna uğrayan PKK terör örgütünün dağılacağı, ortadan kalkacağı beklenirken teröristbaşını teslim eden ABD, terörün siyasallaşmasını ve PKK'nın ve teröristbaşının siyasi aktör olarak muhatap alınmasının önünü açmış, bunda da başarılı olmuştur.
Türkiye'de 2015 sonrasından bugüne PKK tarihinin en büyük zayiatlarından birini almış, eylem yapamaz hale gelmiş olsa da PKK'nın önceliğini Suriye kuzeyine verdiğini, ağırlık merkezini orada oluşturduğunu belirtelim. PKK'nın Suriye kuzeyinde ABD desteğinde kazanımlarını garantiye aldıktan sonra Türkiye içine yöneleceğini, müzakere masasında kaldığı yerden devam etmek için yine dış güçleri arkasına alarak karşımıza çıkacağını da tekrar uyaralım.
Suriye'de olup bitenlerin ABD'nin BOP projesinin parçası ortadayken ABD'nin Türkiye'ye karşı diğer bir Truva Atı operasyonu da Suriyeli sığınmacılardır. Bunu 06 Ekim 2018'de bu köşede "Suriyeli göçü Truva Atı operasyonudur" başlığıyla yazmıştım. Yazımda "Suriyeliler, orta ve uzun vadede Türkiye'nin millî, kültürel, politik, sosyolojik, güvenlik ve jeopolitik yapısını değiştirecek kadar büyük bir tehdit oluşturmaktadırlar. Bu nedenle büyük bir Truva Atı operasyonudur." demiştim.
Tabii FETÖ'nün de bir Truva Atı operasyonu olduğunu, hatta bunların ilk uygulamasıdır. Fakat çok daha kapsamlı ve uzun soluklu bir proje ve operasyondur. Çünkü FETÖ sürü Truva Atı operasyonu şekline dönüşmüştür ki 15 Temmuz FETÖ'cü kalkışmadan neredeyse 3 yıl geçiyor ve devlet maalesef FETÖ'cülerden tam temizlenememiş, sürü Truva Atlarının (kripto) hepsi tespit edilip imha edilememiştir.
Sorun şu. Yıllardır, aylardır uyarmamıza rağmen Türkiye'ye yönelik Truva Atı operasyonları üç koldan halen devam etmektedir ve Türkiye'yi yönetenler ve onların kontrolündeki medya ve uzmanlar bu büyük kuşatmayı, işgali ve yerli iş birlikçi Truva Atlarını henüz görememiştir.
Toplumu kutuplaştırmanın, ötekileştirmenin, toplumun yarısını terör örgütlerine müzahirmiş gibi göstermenin Truva Atı operasyonlarına kolaylık sağladığının farkına varın. Bizlere inanmıyorsanız hem mitolojiyi hem de ABD'nin geliştirmekte olduğu Truva Atı stratejisiyle hasım ülkelerde neler olabileceğini Rus ve Amerikalı generallerin sözlerinden bir kez daha okuyun.
Cahit Armağan Dilek / YENİÇAĞ
İşte bu Truva Atı stratejisi, büyük güçler mücadelesinde yeniden gündemde, en yetkili kişilerin dillerinde.
Trump, Beyaz Saray'da koltuğa oturduktan İran'da rejime karşı protestocuları destekleyeceklerini açıklamıştı. Trump'ın bu sözlerine en ilginç karşılık yaklaşık bir yıl önce Çeçenistan Cumhuriyeti lideri Kadirov'dan gelmiş ve 'İran için 'Truva atı' hazırlıyorlar' demişti.
Truva Atı, Mart 2019 başlarında yeniden gündemde. ABD Hv.K.K. Goldfein, Pentagon'un Rusya ve Çin'e karşı yeni bir savaş stratejisi geliştirdiğini söyledi. Alman haber sitesi Telepolis'te yer alan habere göre, General David Goldfein, yeni taktiğin temel özelliğinin, düşmanın topraklarına derinlemesine girerek zayıf noktalarını vuran 'gizli istila' olduğunu belirtti.
Bu taktik sayesinde, ABD birliklerinin düşmana karşı 'asimetrik avantajlar' elde edeceklerine vurgu yapan General Goldfein, "Bu hem kültürel hem de teknik alanda temel bir değişikliktir" dedi. Telepolis, bu planın 'Truva Atı' taktiğini hatırlattığını yazdı.
Anlaşılan o ki Truva Atı benzetmesinde Telepolis sitesi yalnız değil. Önceki gün bir konferansta konuşan Rus Gen.Kur.Bşk. Gerasimov, Pentagon'un Truva Atı adı verilen yeni savaş stratejisini geliştirmeye başladığını belirtti.
Gerasimov, "ABD'nin yeni stratejisi, hedef alınan ülkelerdeki durumu istikrarsızlaştırma amacıyla 'beşinci kolun' protesto potansiyelinden yararlanmasını ve eş zamanlı olarak ileri teknolojik silahlarla en önemli tesislere saldırı düzenlenmesini öngörüyor" dedi.
Peki ne var bunda ABD, Rusya ve Çin birbirlerine girsin diyebilirsiniz. Ama ABD'nin küresel rakip olarak gördüğü ve büyük güçler mücadelesine giriştiği Çin ve Rusya'ya karşı Truva Atı stratejisinden esinlenerek geliştirmeye çalıştığı yeni stratejinin provalarını Türkiye'de yaptığını söylersek durumun vahameti belki anlaşılır.
2003 yılındaki Türkiye'ye karşı manivelaların değerlendirildiği gizli bir Amerikan raporunda geçen "ABD'nin Türkiye'deki sosyo-ekonomik ve politik ortamı etkileme gücü var" ifadesi yukarıdaki ABD ve Rus generallerin açıklamalarıyla ne kadar da uyumlu olduğu ortadayken.
2013 yılında 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü'nün 21. Yüzyıl Dergisinde ve daha sonra İnternet sitesinde yayımlanan yazımda teröristbaşı Öcalan'ın Türkiye'ye teslim edilmesinin Truva Atı operasyonu olduğunu yazmıştım.
Sahada askerî anlamda bozguna uğrayan PKK terör örgütünün dağılacağı, ortadan kalkacağı beklenirken teröristbaşını teslim eden ABD, terörün siyasallaşmasını ve PKK'nın ve teröristbaşının siyasi aktör olarak muhatap alınmasının önünü açmış, bunda da başarılı olmuştur.
Türkiye'de 2015 sonrasından bugüne PKK tarihinin en büyük zayiatlarından birini almış, eylem yapamaz hale gelmiş olsa da PKK'nın önceliğini Suriye kuzeyine verdiğini, ağırlık merkezini orada oluşturduğunu belirtelim. PKK'nın Suriye kuzeyinde ABD desteğinde kazanımlarını garantiye aldıktan sonra Türkiye içine yöneleceğini, müzakere masasında kaldığı yerden devam etmek için yine dış güçleri arkasına alarak karşımıza çıkacağını da tekrar uyaralım.
Suriye'de olup bitenlerin ABD'nin BOP projesinin parçası ortadayken ABD'nin Türkiye'ye karşı diğer bir Truva Atı operasyonu da Suriyeli sığınmacılardır. Bunu 06 Ekim 2018'de bu köşede "Suriyeli göçü Truva Atı operasyonudur" başlığıyla yazmıştım. Yazımda "Suriyeliler, orta ve uzun vadede Türkiye'nin millî, kültürel, politik, sosyolojik, güvenlik ve jeopolitik yapısını değiştirecek kadar büyük bir tehdit oluşturmaktadırlar. Bu nedenle büyük bir Truva Atı operasyonudur." demiştim.
Tabii FETÖ'nün de bir Truva Atı operasyonu olduğunu, hatta bunların ilk uygulamasıdır. Fakat çok daha kapsamlı ve uzun soluklu bir proje ve operasyondur. Çünkü FETÖ sürü Truva Atı operasyonu şekline dönüşmüştür ki 15 Temmuz FETÖ'cü kalkışmadan neredeyse 3 yıl geçiyor ve devlet maalesef FETÖ'cülerden tam temizlenememiş, sürü Truva Atlarının (kripto) hepsi tespit edilip imha edilememiştir.
Sorun şu. Yıllardır, aylardır uyarmamıza rağmen Türkiye'ye yönelik Truva Atı operasyonları üç koldan halen devam etmektedir ve Türkiye'yi yönetenler ve onların kontrolündeki medya ve uzmanlar bu büyük kuşatmayı, işgali ve yerli iş birlikçi Truva Atlarını henüz görememiştir.
Toplumu kutuplaştırmanın, ötekileştirmenin, toplumun yarısını terör örgütlerine müzahirmiş gibi göstermenin Truva Atı operasyonlarına kolaylık sağladığının farkına varın. Bizlere inanmıyorsanız hem mitolojiyi hem de ABD'nin geliştirmekte olduğu Truva Atı stratejisiyle hasım ülkelerde neler olabileceğini Rus ve Amerikalı generallerin sözlerinden bir kez daha okuyun.
Cahit Armağan Dilek / YENİÇAĞ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder