8 Mart 2021 Pazartesi

HALK BANKASI DOSYASI - BİRGÜN(Derleme)

(1) Biden dönemi AKP’de saatleri ayarlama zamanı (BİRGÜN-13/11/2020)

Albayrak’ın istifası AKP’de yeni bir döneme kapı aralarken, ABD seçimleri de iktidar açısından kritik bir sürece işaret ediyor. Cin şişeden çıktı, iç ve dış siyasette manevra alanı giderek daralan AKP için her şey yolun bir çıkmaza doğru gittiğini gösteriyor.

Damat Berat Albayrak’ın istifası AKP’de yeni bir sürecin işaret fişeği niteliğinde. 

Bu enteresan istifa ile sınırlı kalmayacağı belli bir yeni düzenleme ihtiyacı söz konusu. 

Merkez Bankası’nda başkan değişimi, Albayrak’ın istifası derken, eski İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın AKP Dış işlerden sorumlu Başkan Yardımcısı görevine getirilmesi hızla gerçekleşti… 

Bunu yeni adımların izlemesi de beklenebilir…

Bu gelişmelerde içerde ekonomik krizin derinleşmesinin yarattığı bir yönetim krizinin etkileri hesaba katılmak zorunda. Ama bunun yanında dış politika krizi ve özellikle de ABD seçimlerinde Trump’ın kaybederek Biden’ın başkanlık koltuğuna oturması da dikkatten kaçmaması gereken bir faktör. Trump’ın Başkanlığı dönemi boyunca (kimi krizler yaşanmış olmasa da) ABD ile çelişkiler kontrol altında tutulabilmişti. Trump’ın ‘aptal olma’ tehditlerinden, Halkbank dosyası başta olmak üzere gerektiğinde elindeki kozları ileri sürdüğü bir pazarlık süreci içinde bir dönem geçti. Trump’ın yeniden seçilmesi durumunda bunun bir biçimde sürdürülebileceği düşünülüyordu. Ancak beklenen olmadı, Trump kaybetti.

Suç dosyaları gündeme gelebilir

Biden, ABD müesses nizamının kadrolu temsilcilerinden birisi. Seçilmesinin ardından, 12 Eylül’ün hemen öncesinde ABD temsilcisi olarak Türkiye’yi ziyaret ederek Demirel, Ecevit ve Kenan Evren ile yaptığı görüşmeler gazetelerde paylaşılıyor. Biden’ın seçilmesi ABD’nin hegemonya kaybı karşısında izlediği siyasetlerde esaslı bir değişikliğe yol açmayacağı tahmin edilebilecek bir gerçek. Bunun bir ayağı Suriye’de inisiyatif alanında bulunan Kürt hareketinin iktidar alanının korunması olacak. Bir başka nokta ise Çin’i çevreleme siyasetinin hem Ortadoğu bağlamı hem de Rusya ile ilişkiler açısından Türkiye’ye etkileri olmaya devam edecek. Biden’den beklenen bu politikaları Trump’tan daha tutarlı bir biçimde sürdürmesi olabilir. Türkiye ile ilişkiler konusu da ABD açısından bir düzenleme ihtiyacının öne çıktığı konulardan birisi. Trump’ın (karşılığında ne aldığını henüz bilmesek de) Halkbank başta olmak üzere AKP’lilere ait suç dosyalarını ötelediği biliniyor. Biden ise istediklerini alabilmek için tüm bunları yeniden gündeme getirebilir.

İç cephe tahkikatı ciddi yaralar aldı

İşte bu şimdi herkesin bildiği gerçekler AKP’deki hareketliliğinin de bir nedeni olarak görülmeli. Erdoğan’ın Biden’ı kutlama mesajındaki ortak çalışma arzusunun ötesinde AKP bu döneme hazırlık içinde bir düzenleme içine girmişe benziyor. Halkbank davasıyla bağlantılı Merkez Bankası Başkanı’nın görevden alınması ve yine Halkbank dosyası bağlantılı Albayrak ve son olarak da Hakan Atilla’nın Borsa İstanbul’dan istifası da fazlasıyla bunu düşündürüyor. AKP bir önceki dönemde hem iç hem dış krizi hem iç cephe tahkimatını dayanarak dışarıya yönelik kimi zaman pazarlık kimi zaman boşluklardan yararlanarak idare edebilmişti. Bu dönem kapanıyor… Yeni süreç için yeni bir iç çizimim gündemde… Ama Albayrak’ın istifasının ardından söylediğimiz gibi cin şişeden çıktı… İç cephe tahkikatı ciddi yara aldı ve şimdi bunun üzerinde artan bir ABD baskısı da var… Manevra alanı daralan AKP için her şey yolun bir çıkmaza doğru gittiğine işaret ediyor.(BİRGÜN)
                                 
                                                                                 ***


(2)‘Halkbank davası korkunç sonuçlar doğurabilir’ (BİRGÜN - 01/03/2021)

Avrupa’nın ünlü haftalık haber dergilerinden Der Spiegel, yeni sayısında Halkbank’ın New York’taki mahkemesi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “güç durumuyla” ilgili bir habere yer verdi.

Dergi, New York’taki mahkemede, Halkbank’ın Reza Zarrab’a, İran yaptırımlarının ihlalinde Erdoğan hükümetinin talimatıyla yardımcı olup olmadığının açıklığa kavuşturulacağını belirtti. 

Halkbank davasının “uluslararası bir ekonomik polisiye” olduğuna dikkat çekilen haberde, bu davanın Erdoğan’ı çok olumsuz etkileyebileceği hatırlatıldı.

‘A3 Haber’in aktardığına göre “ABD’de hapse mahkûm olan Hakan Atilla’nın cezasını çektiği, dolayısıyla bu yaptırımlar konusunun onun için kapandığı, ama aynı şeyin Halkbank ve Türk hükümeti için söylenemeyeceği” belirtildi.

“Bir Türk polisinin ABD’ye 2017’de bu davayla ilgili belgeleri gizlice getirmeyi başardığına” işaret edilen Der Spiegel haberinde kanıtların çok ağır olduğunun altı çizilirken, birçok Türkiyeli yetkilinin de Halkbank’a bu davadan ağır bir ceza çıkacağı görüşünde olduğu iddia edildi.

Rex Tillerson ile önceki Başkan Donald Trump’ın eski güvenlik danışmanı John Bolton’ın açıklamalarına da yer verilen haberde Halkbank’a belki 20 milyar dolarlık bir ceza da gelebileceği, uluslararası banka sisteminden (Swift) atılabileceği, bunun sadece banka için değil Türkiye ekonomisi için de altından kalkılması güç bir darbe olacağı vurgulandı. Dergiye göre, Halkbank iflas ederse, Türkiye’nin 2001 çöküşünü yeniden yaşaması mümkün.

Reza Zarrab’ın FBI soruşturmasında Erdoğan’ı ağır biçimde suçladığını iddia eden ünlü haber dergisi, Erdoğan hükümetinin bu davayı engellemek için girişimlerinin, Trump’ı ikna etme çalışmalarının ve harcanan milyonların da dökümünü verdi.

Habere göre en önemli gelişme, yeni ABD Başkanı Joe Biden’ın bu davaya hiç karışmayacağı ve mahkemenin kararını bekleyeceği doğrultusunda. Der Spiegel’e göre, devlet başkanı olduğu için Erdoğan’ın dokunulmazlığı var ve bu nedenle suçlanması mümkün değil, ama dava boyunca aynı Erdoğan’ın uluslararası itibarının yerle bir olacağına kesin gözüyle bakılıyor.(BİRGÜN)
                                                                    ***

(3) Borsa İstanbul Genel Müdürü Hakan Atilla istifa etti- BİRGÜN (08/03/2021)

Borsa İstanbul AŞ Genel Müdürü Hakan Atilla, Genel Müdürlük görevinden istifa etti.

Bir süredir görevinden ayrılacağı konuşulan Borsa İstanbul Genel Müdürü Hakan Atilla, istifa etti.

Konuya ilişkin Borsa İstanbul'dan yapılan açıklamada, "Borsa İstanbul A.Ş. Genel Müdürü Sn. Mehmet Hakan ATİLLA’nın kendi isteğiyle 08.03.2021 tarihinden itibaren Genel Müdürlük görevinden istifa etmesi nedeniyle, 08.03.2021 tarihli Yönetim Kurulu kararı ile istifası kabul edilmiştir" denildi.

Atilla’nın istifa kararının arka planında, kurumun Yönetim Kurulu Başkanı Erişah Arıcan’la yaşadığı anlaşmazlığın olduğu iddia ediliyordu. Atilla 21 Ekim 2019'da Borsa İstanbul Genel Müdürü olarak atanmıştı.

HAKAN ATİLLA KİMDİR?

1970 yılında Ankara’da doğan Mehmet Hakan Atilla, Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü’nden mezun oldu. Meslek hayatına 1995 yılında Halkbank AŞ’de Araştırma Geliştirme ve Planlama Müdürlüğü'nde Uzman Yardımcısı olarak başladı.

Atilla daha sonra Bankacılık Kartları ve Nakit Yönetimi Müdürlüklerinde Uzman, Stratejik Planlama Daire Başkanlığı'nda Yönetmen ve Bölüm Müdürü, Finansal Kurumlar ve Yatırımcı İlişkileri’nde Daire Başkanı, Halk Yatırım’da Denetim Kurulu üyesi, Halk Emeklilik’te Yönetim Kurulu Üyesi ve Halkbank Makedonya Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yaptı.

Mehmet Hakan Atilla 2011-2018 yılları arasında Halkbank Uluslararası Bankacılıktan sorumlu Genel Müdür Yardımcılığı görevini de üstlendi.

                                                                       ***


(4) Kulis: Hakan Atilla’nın istifa kararının arka planında Erişah Arıcan'la anlaşmazlığı var.(BİRGÜN - (07/03/2021)

Borsa İstanbul Genel Müdürü Hakan Atilla’nın istifa kararının arka planında, kurumun Yönetim Kurulu Başkanı Erişah Arıcan’la yaşadığı anlaşmazlığın olduğu ileri sürüldü. Arıcan, Berat Albayrak’ın doktora tezinin hocası olarak kamuoyunda tanınıyor.

Borsa İstanbul Genel Müdürü Hakan Atilla’nın istifa etme kararı aldığı iddiasının arka planına dair kulisler ortaya çıkmaya başladı. 

Buna göre Atilla, aynı zamanda Varlık Fonu Yönetim Kurulu Başkanvekili olan Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erişah Arıcan’la yaşadığı anlaşmazlık nedeniyle bu kararı aldı.

ABD'de Halkbank davası sebebiyle 28 ay hapis yattıktan sonra Türkiye'ye döndüğünde Borsa İstanbul Genel Müdürlüğü'ne getirilen Hakan Atilla'nın bu ay sonunda istifa edeceği iddia edilmişti. Borsa İstanbul'un 26 Mart'taki genel kurulu öncesi gerekçe göstermeksizin 1 ay izin alan Hakan Atilla’nın genel kuruldan sonra görev alma niyetinde olmadığı da iddialar arasında.

Hakan Atilla iddialarla yaptığı ilk açıklamada izne ayrıldığını doğrulayarak, “İddialara cevap vermek anlamlı değil o yönde bir karar alırsam borsa resmî bilgilendirme yapar elbette” demişti.

İstifa iddialarının sebebi olan gelişmelere dair kulisler ortaya çıkmaya başladı.

Odatv, Hakan Atilla’nın istifa kararının arkasında, Borsa yönetimine AKP kökenli isimlerin bazı taleplerine direnmesinin bulunduğunu öne sürdü.

Haberde, Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erişah Arıcan’ın Hakan Atilla’ya personel alımı, mevcut personelin iş durumları konusunda talepte bulunduğu ve işi ileri götürerek Cumhurbaşkanı Erdoğan’a şikayet ettiğinin konuşulduğu belirtildi. Odatv’ye göre Atilla sıkıntıyı aşmak için devlet teamüllerine uygun şekilde Maliye ve Hazine Bakanı Lütfü Elvan il temasa geçti. “Ben bu şekilde çalışamam" diyen Atilla’ya Bakan Lütfi Elvan "Haklısın" dedi.

Aynı zamanda Türkiye Varlık Fonu Yönetim Kurulu Başkan Vekili olan Prof. Dr. Erişah Arıcan, Berat Albayrak’ın doktora tezinin hocası olarak biliniyor.(BİRGÜN)

 

(5) Biden, Halkbank davası ve ABD-Türkiye ilişkileri: Hakan Atilla istifasının arka planı

BİRGÜN-(08/03/2021)

Merkez Bankası Başkanı değişimi ve Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın istifası ardından bu kez de Borsa İstanbul Genel Müdürü Hakan Atilla görevinden istifa etti. ABD’deki başkanlık koltuğu devri süreciyle paralel giden bu istifalardan sonuncusunun, Mayıs ayında görülmeye başlanacak Halkbank davasıyla yakından ilişkisi var.



ABD'de Halkbank davası sebebiyle 28 ay hapis yattıktan sonra Türkiye'ye dönen ve ardından Borsa İstanbul Genel Müdürlüğü'ne getirilen Hakan Atilla, son bir haftada çıkan iddiaların ardından bugün istifa etti.

Oysa Hakan Atilla, hakkında dört ay önce gündeme gelen istifa iddiaları ardından, “Görevde olduğum sürece Borsada pek çok rekor kırdık. Daha da devam etmeye niyetliyim” demişti.

Atilla’nın, daha uzun dönem çalışacağını umduğunu gösteren bu ifadelerinden sadece dört ay sonra istifa etmesinin arka planında ABD’deki Başkanlık değişimi ve devam eden Halkbank davası olduğu düşünülüyor.

Kasım ayında önce Merkez Bankası Başkanı Murat Uysal’ın görevden alınması, ardından ise Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın görevinden ‘istifa’ etmesi, Türkiye’nin yeni ABD yönetimine uyum hamleleri olarak değerlendirilmişti.

HALKBANK DAVASI 3 MAYIS’TA

Halkbank'ın ABD'nin İran'a yaptırımlarını delmek suçlamasıyla New York'ta yargılandığı davanın seri duruşmaları 3 Mayıs’ta görülmeye başlanacak.

ABD mahkemesinin, söz konusu davada Halkbank aracılıyla ABD'nin İran yaptırımlarının delinmesi sürecine "Erdoğan hükümetinin talimatıyla yardımcı olunup olunmadığı” üzerine eğilmesi bekleniyor.

Davanın siyasi anlamına ilişkin ise birçok görüş mevcut. Bu görüşlerin ortak noktası, Ankara yönetimine karşı mesafeli bir tavır sergileyen Biden’ın ABD Başkanı seçilmesiyle davanın sonucunun da Türkiye’nin aleyhine çıkma ihtimalinin yükseldiği.

ABD basınında daha önce, Trump yönetiminin Erdoğan’ın isteği üzerine, Halkbank davasının düşürülmesi için yargıya müdahale etmeye çalıştığı ancak sonuç alamadığı yönünde haberlere yer vermişti. Biden yönetiminin ise, Ankara’ya karşı mesafeli tavrı nedeniyle yargılama sürecine Erdoğan lehine bir müdahalede bulunması bekleniyor. Bu sebeple Halkbank’ın mahkumiyetinin kaçınılmaz olduğu öne sürülüyor.

ABD’YE ‘JEST Mİ?

İngiliz Financial Times gazetesinde geçen hafta yayımlanan Ayla Jean Yackley imzalı haberde, Atilla’nın istifa iddiası, Biden yönetimiyle üzerine, “Atilla'nın görevden alınması, Joe Biden’ın yeni yönetimiyle ilişkileri iyileştirmek isteyen Erdoğan’ın Türkiye ile ABD arasındaki anlaşmazlığı gidermek için sembolik bir jest olabilir” yorumu yapıldı.

Almanya’nın prestijli haber dergisi Der Spiegel’de de geçen hafta, Halkbank davasının seyri üzerine kapsamlı bir dosya yayımlandı.

Şebnem Arsu, Maximilian Popp ve Alexander Sarovic imzalı haberde, söz konusu davanın Türkiye ekonomisini ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı kötü bir duruma sokabileceği söylendi.

Der Spiegel hazırladığı dosya haber için Erdoğan hükümetinden bazı kişilere ve Halkbank'ın şu andaki yöneticileriyle irtibata geçmeye çalıştığını ancak Türk yetkililerin konu hakkında yorum yapmaktan kaçındığını belirtti.

ABD DÜYÜKELÇİSİ: YARGININ KONUSU, YÖNETİMİN DEĞİL

Şubat ayı başında, bir grup gazeteciye konuşan ABD’nin Ankara Büyükelçisi David Satterfield da, Halkbank’ın İran’a yaptırımları delmekle yargılandığı dava ve bu dava sonucunda ortaya çıkabilecek yaptırım ihtimali için, “Yargının konusu. Halkbank davası ABD mahkemesinin salonunda görülmektedir. Bu, ABD yönetiminin bir konusu değildir” yorumunu yapmakla yetinmişti.(BİRGÜN)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder