Akseki'de tarihi ve doğal mirasın yoğun olduğu 5 köyün ortasında mermer ocağı açılmasına karşı 4 yıldır bilimsel verilerle mücadele eden yöre halkı sonunda maden firmasına geri adım attırdı
Antalya’nın Akseki ilçesine bağlı 5 köyü etkileyecek bölgede özel bir firmaya yaklaşık 140 hektarlık alanda mermer ocağı ruhsatı verildi. Haziran 2018’de ÇED süreci başlatıldığı duyurulan proje kapsamında ilk etapta 520 bin metrekarelik alanda faaliyete başlamak isteyen firmanın ruhsat sahası içinde onlarca tescil edilmemiş arkeolojik kalıntı ile 151’i endemik olmak üzere binden fazla bitki türünün varlığı tespit edildi. Yöre halkının talebi üzerine bölgede yapılan incelemede, aralarında 1000 yaşındaki anıt zeytin ağacının da bulunduğu toplam 11 bin 578 zeytin ağacı tespit edilerek kayıt altına alındı. Yöre halkının mermer ocağı açılması planlanan bölgedeki doğal ve kültürel varlıkların korunması gerekliliğini bilimsel verilerle tespit edip ortaya koyunca firma ısrarından vazgeçti, bakanlık ise projeyle ilgili ÇED sürecinin sonlandırıldığını açıkladı. Karar, 4 yıldır yaşam alanlarını korumak için mücadele veren yöre halkı tarafından sevinçle karşılandı.
Akseki ilçesine bağlı Güzelsu, Pınarbaşı, Çaltılıçukur, Çukurköy ve Taşlıca köylerini etkileyecek bölgede mermer ocağı ruhsatı verilmesi yöre köylülerini ayağa kaldırdı. Tarihi ve doğal varlıkları vahşi madenciliğin etkisinden korumak için 4 yıldır mücadele eden yöre köylülerinin ilgili bakanlıklar nezdinde yürüttüğü bilimsel temelli mücadele sonunda maden firmasına geri adım attırdı. Mermer ocağı açılması planlanan bölgede bulunan doğal ve kültürel varlıkların yanı sıra yöre halkına rağmen sonuç alamayacağını anlayan maden firmasının projeden geri adım attı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ise firmanın talebi üzerine projeyle ilgili ÇED sürecinin sonlandırıldığını açıkladı.
'Firmanın talebiyle ÇED süreci sonlandırıldı'
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ÇED İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü’nün projeyle ilgili ÇED sürecinin sonlandırıldığını açıkladı. İlgili kurumlar ile proje sahibi firmaya gönderilen 18 Temmuz 2022 tarihli ÇED süreci sonlandırma yazısında, projeyle ilgili ÇED sürecinin başlatılmasının ardından Temmuz 2018’de halkın katılımı toplantısının düzenlendiği kaydedilerek, “Söz konusu projeye ‘Proje Özel Formatı’ verilmiş, 11. 04. 2019 tarihinde 2. İDK toplantısı yapılarak projenin süreci durdurulmuştur. Kayıtlı dilekçede faaliyet sahibinin projeyi gerçekleştirmekten vazgeçtiği belirtilerek ÇED sürecinin iptal edilmesi ve konu ile ilgili gereğinin yapılması talep edilmektedir. Söz konusu ‘Ar:201800575’ ve ‘Ar:201800638’ Numaralı II-B Grubu Maden (Mermer) Ocağı Projesi ile ilgili olarak proje sahibinin talebi üzerine ÇED süreci sonlandırılmıştır” ifadelerine yer verildi.
Köylülerin mücadelesi örnek oldu
Akseki’ye bağlı Güzelsu, Pınarbaşı, Çaltılıçukur, Çukurköy ve Taşlıca köylerinin ortasında kalan geniş arazide yaklaşık 140 hektarlık mermer ocağı ruhsatı verilmişti. TEKNOMER adındaki özel bir madencilik firması, ilk etapta ruhsat sahasının 52 hektarlık kısmında mermer çıkarmak için ÇED başvurusu yapmış, ancak Haziran 2018’de başlatılan ÇED sürecinin sonlandırılmasını isteyen yöre halkı, 1000’den fazla ıslak imza toplayarak hem dönemin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na hem de Kültür ve Turizm Bakanlığı ile ilgili diğer kurumlara resmi başvurular yapmıştı.
Akseki halkı Nisan 2019'da mermer ocağına karşı bölgenin doğasının ve tarihinin korunması için bir çalıştay düzenlemiştiArkeolojik kalıntı tescillendi
Mermer ocağı açılması planlanan bölgenin proje tanıtım dosyasında yer verilen bilgilerin aksine tarım arazileriyle dolu olduğunu, ayrıca yüzlerce bitki ve hayvan türüne ev sahipliği yaptığını ortaya koyan yöre halkı, bölgenin aynı zamanda arkeolojik kalıntılarla dolu olduğunu da belgeledi. Köylülerin gösterdiği alanda inceleme yapan uzmanların tespitlerinin ardından bugüne kadar mermer ocağı ruhsatı verilen bölgede tescil edilen arkeolojik kalıntı sayısının 60’ın üzerinde olduğu belirtiliyor.
Çukurköy Asarından getirilen bu parça köyün mezarlığında bulunuyor ve yöre halkınca Fatma Ana taşı olarak adlandırılıyor.Zeytinlikler tehdit altındaydı
Öte yandan yöre köylülerinin talebi üzerine mermer ocağı açılmak istenen bölgedeki zeytin ağaçlarıyla ilgili bir tespit çalışması yapan Akseki İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü yetkilileri, 7 Ocak 2019 tarihli raporda özetle şu bilgilere yer vermişti:
“Söz konusu bölgede, 200 ile 1000 yaşları arasında olduğu tahmin edilen 4 adet anıt zeytin ağacı ve 255 zeytin üreticisi ve muhtelif yaşlarda yaklaşık 11 bin 578 adet zeytin ağacı olduğu, kurumumuzca saha çalışmalarıyla tespit edilmiştir.”
1,2 milyon metreküp atık çıkacaktı
Bakanlığın ÇED sürecini sonlandırdığı mermer ocağı projesi hayata geçseydi tarihi ve doğal mirasın yoğun olduğu bölgede yılda 1 milyon 200 bin metreküp ham mermer çıkarılması planlanıyordu. Proje dosyasında yer verilen bilgilere göre çalışmalar sırasında alandan çıkarılan malzemenin yalnızca yüzde 7’lik kısmının mermer olarak değerlendirileceği belirtilirken, yılda yaklaşık 1 milyon 116 bin metreküplük kısmının ise atık (pasa) olarak ayrılacağı kaydediliyor.
Yöre halkı yıkıma karşı yaşamı savundu
Antalya’nın özgün kırsal mimarisi ve üretim değerleriyle öne çıkan ilçelerinden biri olan Akseki’de son yıllarda birbiri ardına açılmasına izin verilen mermer ve taş ocakları oldukça hassas olan bölgeyi tehdit ediyor. Yıkım projelerine karşı son yıllarda giderek artan bilinç ve yaşam alanlarını koruma refleksi yöre halkını bir araya getirirken, bilim insanları ve kamu kurumlarına yapılan başvuruların ardından hazırlanan bilimsel rapor ve tespitler bilinçli mücadelenin kazanımı olarak maden firmasına geri adım attırdı.
YUSUF YAVUZ / SOL
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder