11. Yargı Paketi’nin tüm ayrıntıları: Bir bakışla erişim engeli gelecek, ağır suçları işleyenler de tahliye edilecek -Gökçer Tahincioğlu-
İşte A'dan Z'ye 11. Yargı Paketi...
İktidarın “af” olmadığını söylediği, en ağır suçları işleyenler dahil 115 bin kişinin tahliyesine olanak sağlayan Covid 19 düzenlemesiyle gündeme gelen 11. Yargı Paketi’nde tartışılacak çok sayıda madde yer aldı. Örtülü af niteliğindeki düzenlemeden terör suçluları ile anayasal düzene karşı suçlardan ceza alanlar yararlanamayacak.
Daha önceki yargı paketlerine konulup konulmayacağı tartışılan, 10. Yargı Paketi’nden çıkartılan “erişim engelleme” düzenlemesi, tartışmaya yol açacak, soyut ve belirsiz bir biçimde yeni pakete konuldu. Buna göre, sulh ceza hâkimi, “ilk bakışta ihlal” görürse, şikayet edilen içeriğin erişimini engelleyebilecek. Bu ihlalin kriterleri ise belirsiz.
Yabancı sitelere “bant daraltma” uygulanması konusunda ise yeni bir düzenleme geliyor. Buna göre Türkiye içindeki trafiği yüksek olan siteler, erişim engeli kararını uygulamazsa bant daraltma ile karşı karşıya kalacak.
Çocukları kullanan örgüt yöneticilerine verilen cezanın ağırlaştırılmasını öngören pakette, örgüt suçlarının cezaları da arttırılıyor. Pakette yer alan avukatlara verilecek disiplin cezaları da tartışma yaratacak nitelikte.

Covid tartışması
İktidar, daha önce yaşama geçirdiği “örtülü af” düzenlemesiyle, 31 Temmuz 2023 öncesinde suç işleyen ve hakkında verilen ceza kesinleşenlerin tahliyesine olanak sağladı. Ancak bu düzenlemeye ciddi itirazlar geldi. 31 Temmuz 2023 öncesi suç işleyen ancak hakkındaki karar kesinleşmemiş olanlar, yargının ağır işlemesinin suçunun kendilerinde olmadığını, eşitliğe aykırı davranıldığını belirterek başvurular yaptı.
Son dakika kapsam dışı
10. Yargı Paketi hazırlanırken en büyük tartışma Covid düzenlemesi olarak bilinen düzenleme üzerinde yapıldı. Son dakikada taslak metinde yer alan bu düzenleme kapsam dışında bırakıldı. Ardından düzenlemenin yeni yasama yılında, ekim ayında gündeme gelebileceği iktidar kulislerinde konuşuldu.
Yürütülen çözüm süreci kapsamında cezaevindeki kimi hükümlülerin tahliyesi için de bu düzenlemeye işaret ediliyordu.
2020'de pandemi nedeniyle açık cezaevinde bulunanlara verilen "covid izni", 31 Temmuz 2023'e kadar uzatılmış, ardından tahliyelerine olanak sağlanmıştı. Ancak bu tarihten önce suç işleyip cezası kesinleşmeyen hükümlüler düzenlemeden yararlanamamıştı.
Bakanlığın taslak çalışmasında ise 31 Temmuz 2023 tarihinden önce suç işleyenlerin tamamının benzer şekilde erken tahliyelerinin yolunun açılması öngörülüyordu. Bu kapsama terör hükümlülerinin de alınacağı söyleniyordu. Ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan ve kurmaylarının itirazı ile bu düzenlemenin özellikle de ağırlıklı olarak FETÖ hükümlülerinin yararlanacağı gerekçesiyle paketten çıkartıldığı iddia edildi.
Yeni pakette de “terör suçları” yok
11. Yargı Paketi’ne son dakikada alınan düzenlemeye göre, İnfaz Kanunu’na daha önce eklenen düzenlemede kelime değişikliği yapılarak eşitlik sağlanmaya çalışılacak. Mevcut kanunda “31 Temmuz 2023 tarihi itibarıyla” ifadesi yer alıyor. Bunun yerine “Tarihi ve öncesinde işlenmiş suçlar nedeniyle” ifadesi kanuna konulacak.
Buna göre, anayasal düzene karşı işlenen suçlarla, Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlar ve örgüt faaliyeti kapsamında işlenen suçlar kapsam dışında kalacak. 31 Temmuz 2023 tarihi itibarıyla kapalı ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlülerden, toplam hapis cezası on yıldan az ise bir ayını, on yıl ve daha fazla ise üç ayını bu kurumlarda geçirip ilgili mevzuat uyarınca açık ceza infaz kurumlarına ayrılmasına üç yıl veya daha az süre kalanlar, bu şartların oluştuğu tarih itibarıyla açık ceza infaz kurumlarına ayrılabilecek. En az üç ay açık ceza infaz kurumunda kalanlar denetimli serbestlikten üç yıl erken yararlandırılarak tahliye edilecek.
Kesinleşmiş ancak infaz edilmemiş diğer hapis cezaları bakımından da bu düzenleme uygulanacak.
Ağır suç işleyenler dahil 115 bin kişiye tahliye
Bu düzenlemeyle ilk etapta 55 bin, birkaç ay içinde de 115 bin kişinin tahliyesi bekleniyor. Tahliye olacaklar arasında ağır adli suçları işleyenler de bulunacak.

Yargı paketinde neler var?
Yargı paketinde Covid düzenlemesi dışında da çok önemli ve tartışmalı düzenleme yer aldı. Bu düzenlemeler şöyle:
İcra ihaleleri için yeni dönem
İcra işlemlerinde ihalenin feshini sadece satış isteyen alacaklı, borçlu, mahcuzun resmî sicilinde kayıtlı olan ilgililer ve sınırlı ayni hak sahipleri ile pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenler talep edebilecek. Böylece dosyayla ilgisi bulunmayan, ihaleye iştirak etmeyen kişilerin ihalenin feshi talep etme hakkı kaldırılacak. İhalenin feshi talep etmek için yatırılması gereken teminatın veya harcın eksik yatırılması halinde mahkeme iki hafta süre tanıyacak.
Mal kaçırmalar için yeni düzenleme
Alacağını icra takibi yoluyla borçludan tahsil edemeyen alacaklının, borçlunun son 5 yıl içerisinde gayrimenkul veya menkul mallarına ilişkin mal kaçırmak saiki ile yapmış olduğu tasarruflarını iptal etmek amacıyla açtığı davalar açısından yeni kural getiriliyor. Yapılan düzenlemeyle; iflasın açıldığı tarihten önceki bir yıl içinde yapılan bütün bağışlamaların ve ivazsız tasarrufların iptale tabi olduğu hüküm altına alınıyor. Mevcut düzenlemede bu süre iki yıl. Maddeyle, bağışlama sayılan tasarruflar da netleştiriliyor.
Uzun yargılama masrafları düşecek
İstinaf ve temyiz kanun yoluna başvuru ile temyiz incelemesinde duruşma yapılması hususundaki parasal sınırların uygulanmasında hükmün verildiği tarihteki miktar yerine şikâyet başvurusunun yapıldığı veya davanın açıldığı tarihteki miktar esas alınacak. Böylece, uzun yıllar süren davalarda, davanın taraflarının yüksek rakamlar ödemesine yol açan düzenleme ortadan kalkacak.
Avukatlar için tartışmalı disiplin hükümleri
Avukatlarla ilgili ceza davalarının ve soruşturmalarının sonuçları, disiplin soruşturmalarını yürüten barolara bildirilecek.
Avukatlara verilen disiplin cezaları detaylandırıldı. Mevcut kanunda, avukatlara, uyarma, kınama, işten çıkarma, meslekten çıkarma cezaları veriliyordu. Yeni düzenlemede, bu cezaların hangi durumlarda verileceği detaylandırıldı. Ancak yeni düzenlemede yer alan “hâkim ve cumhuriyet savcılarıyla olan ilişkilerinde hizmetin özelliklerinden gelen ölçülere uygun davranmamak”, “adliye yazı işleri müdürlükleri ile icra dairelerinde veya diğer mercilerdeki görevlilerle olan ilişkilerinde meslek onur ve vakarına aykırı davranmak”, “meslektaşlarıyla ilişkilerinde meslek dayanışmasına ve onuruna uymayan davranışlarda bulunmak”, “meslektaşlarının mesleki tutum ve davranışlarına ilişkin eleştirilerini kamuoyuyla paylaşmak veya herhangi bir meslektaşı hakkında küçük düşürücü nitelikte ifadelerde bulunmak”, “iddia ve savunmanın hukuki çerçevesinin dışına çıkarak, anlaşmazlığın tarafı olduğu intibaını uyandıracak şekilde davranmak” gibi maddeler, soyut ve tartışmalı bulundu. Bu maddeler nedeniyle avukatlara keyfi cezalar verilebileceği eleştirileri yapıldı.
Disiplin cezası alan avukatların beş yıl içinde yeni ceza alması halinde, bir derece daha ağır ceza uygulanacak.
Avukatların ceza davasında hüküm giydiklerinin bildirildiği baronun, bir yıl içinde disiplin cezası vermemesi durumunda, ceza verme yetkisi zamanaşımına girecek.
Dolandırıcılık davaları asliye cezaya
Nitelikli dolandırıcılık suçundan açılan davalar bundan sonra asliye ceza mahkemelerinde görülecek. Mevcut uygulamada, dolandırıcılık suçu asliye ceza, nitelikli dolandırıcılık suçu ağır ceza mahkemelerinin görev alanında. Bundan sonra tamamı asliye cezalarda görülecek. Ağır cezalarda açılmış davaları, bu mahkemeler hükme bağlayacak.
Kısmi akıl hastalarına zorunlu cezaevi yolu
Mevcut TCK’da, kısmi akıl hastalarına verilen ceza, güvenlik tedbirine dönüştürülebiliyor. Yeni düzenleme ile artık ceza tedbire dönüşmeyecek. Verilen cezanın yanı sıra güvenlik tedbirine de hükmedilebilecek. Bu yolla, kısmi akıl hastalarının bütünüyle cezadan kurtulmasının önüne geçilmek isteniyor. Buna göre, tedavi vb. güvenlik tedbirleri ağırlaştırılmış müebbet hapis ve müebbet hapis cezasını gerektiren suçlarda bir yıldan, üst sınırı on yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlarda ise altı aydan az olamayacak.

Hakaret davaları ön ödemeye tabi olacak
Hakaret davalarında suç sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle işlendiğinde ön ödeme kapsamına alınabiliyor. Böylece suçu işleyen kişinin cezaevine girmeden, uzlaşma sonucu dosyası ön ödemeyle kapatılıyor. Mevcut uygulamada, yüz yüze edilen hakaretler ön ödeme kapsamında değildi. Anayasa Mahkemesi kararı uyarınca bu eylem de ön ödeme kapsamına alındı. Ancak suçun beş yıl içinde yeniden işlenmesi durumunda ön ödeme hükümleri uygulanmayacak ve kamu davası açılacak.
Kamu görevlilerine hakaret suçunda dava açılacak
Kamu görevlilerine yönelik hakaret suçlarında ise ön ödeme hükümleri geçerli olmayacak. Genel hükümlere göre kamu davası açılacak.
Taksirle yaralamaya ağırlaştırılmış ceza
Taksirle yaralama suçunun cezası artıyor. Buna göre bu suçu işleyenler artık "üç aydan bir yıla" değil "dört aydan iki yıla" kadar hapisle yargılanacak. Birden fazla kişinin yaralanmasına yol açanlar da "altı aydan üç yıla" değil "dokuz aydan beş yıla” kadar hapis cezası istemiyle hâkim karşısına çıkacak.
Kiralanan araçla suç işleyenlerin cezası artacak
Kiralanan araçların suç oluşturan ve benzeri eylemlerde kullanılması halinde uygulanan “güveni kötüye kullanma” maddesinde cezalar artıyor. Suç, motorlu kara, deniz veya hava taşıtı ile işlenirse verilecek ceza bir kat artacak ve fail 1 yıldan 4 yıla kadar hapisle yargılanacak. Elektrikli motorlu araçlar da bu kapsamda sayılacak.
Fişek, kurusıkı ve gaz fişeğine ceza geliyor
Genel güvenliğin taksirle tehlikeye atılması suçunun kapsamına ses ve gaz fişeği atabilen silahla ateş etmek eylemi de ekleniyor. Buna göre nişan, düğün, asker uğurlaması, konser, spor müsabakalarında, çarşı, pazar, meydan gibi yerlerde bu kurusıkı silahları kullananlar, hava fişek, meşale vb. aletlerle korku yaratanlar 6 aydan 3 yıla kadar hapisle yargılanacak. Ayrıca genel güvenliğin tehlikeye atılması suçuna verilen ceza da 1 yıldan 4,5 yıla kadar hapis olarak belirlendi. Böylece mevcut ceza yarı oranında artmış olacak.
Örgüt suçlarının cezası yükseliyor
Örgüt kurmak, yönetmek ve örgüte üye olmak suçlarının hapis cezalarının alt ve üst sınırları artıyor. Örgüt kuranlara "dört yıldan sekiz yıla” kadar ceza veriliyor. Bu ceza "beş yıldan on yıla" şeklinde düzenlenecek. Örgüte üye olanlara verilecek cezanın üst sınırı dört yıldan beş yıla çıkacak. Örgütün silahlı olması halinde ceza yarı oranında artacak.
Çocukları kullanan örgüt yöneticilerinin cezası artacak
Örgüt suçlarında çocukların araç olarak kullanılması halinde, örgüt yöneticilerine 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası verilecek.
Trafikte yol kesmek tek başına ceza nedeni
Trafikte araçların önünü keserek durduranlara 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası verilecek. Bu cezanın verilmesi için cebir ve tehdit şartı aranmayacak. Sadece aracın önünün kesilmesi ve durdurulması ceza için yeterli görülecek. Bu suçla birlikte kasten yaralama, tehdit, mala zarar verme, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma veya başka bir suç işlenmişse bunlar ayrı ayrı ceza konusu olacak.
Bilişim suçlarında hesaba hemen el konulacak
Ceza Muhakemesi Kanunu’na yeni bir madde eklenerek, bilişim suçlarının işlenmesi suretiyle elde edilen menfaatin bulunduğu hesabın askıya alınmasına ve bu hesaba el konulmasına olanak sağlanacak. Buna göre nitelikli hırsızlık, nitelikli dolandırıcılık, banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçlarının işlendiği konusunda makul şüphe varsa, banka, ödeme hizmeti sağlayıcısı veya kripto varlık hizmet sağlayıcısı nezdinde veya bunlar aracılığıyla yapılan ya da yapılmaya teşebbüs edilen işlemlere konu suçta kullanılan her türlü hesap, kırk sekiz saate kadar askıya alınabilecek. Hesap sahibi de savcılığa el koyma için başvurabilecek. Bu durumda 24 saat içinde hesaba el konulabilecek.
İstinaf mahkemesinin yetkisi arttı
İstinaf mahkemeleri, yerel mahkemelerin hükümlerinin gerekçeyi içermemesi ya da yargılamada savunma hakkının kısıtlanması söz konusuyla, Yargıtay’a gitmeden kararı bozabilecek.
Fiyat tarifelerine denetim
Esnaf ve sanatkârlarca üretilen mal ve hizmetlere ilişkin olarak ilgili oda tarafından hazırlanarak birliğe sunulan tarife, otuz gün içinde onaylanacak ya da reddedilecek. Bakanlıktan görüş istenmesi durumunda görüş gelene kadar süre donmuş sayılacak. Fiyat tarifesi, itiraz olmazsa tebliğinden on beş gün sonra yürürlüğe girecek. Belediyeler veya o yerin en büyük mülki amiri tarafından itiraz edilen fiyat tarifeleri ile bakanlığın görüşüne tabi olan fiyat tarifelerinde bakanlığın olumsuz görüş verdiği fiyat tarifeleri uzlaşma komisyonuna sunulacak. Fiyat tarifelerine ilişkin itirazın yapılacağı komisyona ticaret il müdürlüğü, defterdarlık, belediyenin birer temsilcisi de eklenecek.
2016 öncesi Genel Sağlık Sigortası primlerine af
1 Ocak 2016 tarihinden önceye ait olup ödenmemiş genel sağlık sigortası primleri ile gecikme cezası ve gecikme zammı gibi ferî alacakların tamamının tahsilinden vazgeçilecek.

“İlk bakışta” erişim engelleme
İnternet ortamından bir içeriğin çıkarılması ile ilgili düzenlemede değişikliğe gidiliyor. Düzenlemeye “internet ortamından çıkarılması” ifadesi eklenerek içeriklerin gerektiği durumda geri döndürülebilir olarak bütün internet ortamından çıkarılması söz konusu olacak. İçeriğin çıkarılması konusunda “uyarı” yöntemine, “ilk bakışta ihlal” kriteri getiriliyor. Hakkının ihlal edildiğini düşünen kişilerle Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu, bu gerekçeyle içerik ve/veya yer sağlayıcıyı haberdar edebilecek. Anayasa Mahkemesi, belirsizlik nedeniyle daha önce içeriğin çıkarılması ve erişimin engellenmesi düzenlemesini iptal etmişti. Ancak iptal edilen düzenleme yerine yine belirsiz bir düzenleme getiriliyor. Buna göre, kişilik haklarının ihlal edildiğini iddia eden kişiler tarafından içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi amacıyla sulh ceza hâkimliğine başvurulduğunda, sulh ceza hâkimliği, ayrıntılı bir inceleme yapmadan, ihlalin ilk bakışta anlaşılabildiği hâllerde yirmi dört saat içinde içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi kararı verebilecek. Ayrıntılı bir inceleme yapılmasına gerek olmaksızın ihlalin ilk bakışta anlaşılamadığı hâllerde ise başvuruyu reddedecek. Bu kararlara karşı itiraz edilebilecek. İtiraz üzerine yapılan duruşmada tarafların dinlenmesine karar verilebilecek.
Yabancı siteler için yeni “bant daraltma” düzenlemesi
Türkiye'den günlük erişimi on milyondan fazla olan yurt dışı kaynaklı sosyal ağ sağlayıcılara yönelik de düzenleme yapılıyor. Bu siteler içeriğin çıkarılması kararının gereğini yerine getirmezse ilgili kişinin başvurusuyla sosyal ağ sağlayıcının internet trafiği bant genişliğinin yüzde elli oranında daraltılması için sulh ceza hâkimliğine başvurulabilecek. Başvurunun kabulüne ilişkin hâkim kararının uygulanmasından itibaren otuz gün içinde içeriğin çıkarılmaması halinde ilgili kişi tarafından sosyal ağ sağlayıcının internet trafiği bant genişliğinin yüzde doksan oranına kadar daraltılması için kararı veren sulh ceza hâkimliğine yeniden başvuru yapılabilecek.
Telefon hattı için çipli kimlik şartı
GSM abonelik kayıtları elektronik-çipli kimlikle yapılabilecek. Bir kişinin sahip olabileceği hat sayısı sınırlandırılacak.
Yabancıların aboneliği güncellenecek
Yabancı uyruklu gerçek kişilere ait abonelik kayıtları da yeniden güncellenecek. Yabancıların kaç GSM hattına sahip olacakları da ayrıca belirlenecek.
Ödeme hizmetleri sözleşmesi yapılırken müşterinin kullanacağı kimliğin biyometrik yöntemlerle veya elektronik kimlik doğrulama kabiliyetini haiz kimlik belgeleriyle doğrulanması sağlanacak.
Bakan Tunç’un ihlal kararlarına ilginç yaklaşımı -Çiğdem Toker-
Bakan Tunç, “sonradan ihdas edilen kurumlar”ın yeknesaklığı bozduğunu söylerken, Anayasa Mahkemesi’ne verilmiş bireysel başvuru hakkını görüşme yetkisini kastediyor. İyi de Anayasa Mahkemesi bugün kurulmadı ki… 1962 yılından bu yana var
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç










Hiç yorum yok:
Yorum Gönder