Prof. Dr. Özgür Demirtaş, son yılların en popüler ekonomisti.
Özellikle yaşadığımız krize yönelik çok isabetli yorumları var. Sosyal medya üzerinden herkesin anlayacağı bir tarzda anlatıyor.
En son attığı bir mesajı bugün yaşadığımız sıkıntıyı mükemmel bir şekilde anlatıyor:
"Cebinde 100 lira paran var. Üstüne 500 lira borç aldın. Şov amaçlı, kâr getirmeyen yatırıma yatırdın. 600 liralık adamım diye övünüyorsun. Halbuki sen, 100 liralık da değilsin. Borç aldığın para senin değildi, borcun faizi de 99 olsun. Sen artık 1 liralıksın!"
Hoca, Türkiye'nin yaşadığı durumu o kadar güzel anlatmış ki!
Türkiye'nin başına ne geldiyse bu borç yüzünden geldi. 100 liraya karşı alınan 500 liralık borç.
Şu an Türkiye'de tam bir ekonomik cehennem var.
Acı olan ne biliyor musunuz halkın büyük bir bölümü halen farkında değil.
Türk ekonomisi alev alev yanıyor. Daha 1 ay öncesine kadar hükümetin düşürülmesi için bankalara baskı yaptığı faiz oranı yüzde 20'ye ulaştı.
Merkez Bankası geç de olsa faizi artırdı ama doların ateşi sönmüyor. Amerikan Merkez Bankası FED'in faizleri artırdığı bir dönemde Türkiye gibi borçlu ülkelerin durumu çok zor.
FED 'in faiz artıracağı 3 yıl önceden belliydi. Adamlar ilan etti. Hazırlığınızı yapın dedi.
Bizim hükümet ne yaptı?
Tüketim ile ekonomiyi büyüttü.
***
Bir haftadır AKP'nin kalesi niteliğindeki Adıyaman'dayım.
Adıyaman bir dönemin tahıl ve sebze deposu.
Cumhuriyet döneminin en önemli fabrikalarından Sümerbank Pamuklu Dokuma Fabrikası'nın olduğu şehir.
Yine tütün ovaları ile dünyanın en kaliteli tütününün yetiştiği şehir. TEKEL'in en önemli yaprak tütün işleme fabrikasının olduğu şehir.
Yem fabrikası, Et ve Balık Kurumu. Bunlar da çeşitli hükümetler tarafından yıllar içerisinde bu şehirde kurulmuş.
Şimdi bu fabrikaların hiçbiri yok.
Hepsi önce özelleştirilmiş sonra kapatılmış. Makineler satılmış arsasına ise evler ve AVM'ler yapılmış.
Şehrin en büyük sorunu işsizlik. Gençler asgari ücretin bile altında ücrete çalışmaya razı. Yeter ki sosyal güvencesi olan bir işi olsun.
Son yıllarda şehrin ekonomisi tütünle dönüyordu. Sigaranın paketinin 10 liraya ulaşması bu tütün pazarının gelişmesine neden oldu.
1 kilo tütün 100 lira civarında. Yüzlerce paket sigara çıkıyor.
Bunu fark eden hükümet bunu da yasakladı. Protesto edenleri copladı.
Şehir ekonomisi şu an borca dönüyor. Banka şubeleri bedava döner ayran dağıtan hayır kurumları gibi tıklım tıklım.
Kimisi ev almak için kimisi kredi kartı borcunu kapatmak için yüzde 2 faizle ihtiyaç kredisi almak için.
Adıyaman Türkiye'nin durumunu en iyi anlatan şehir.
***
350 milyar dolara ulaşan özel sektör dış borcu. Bu paranın ne kadarıyla fabrika açıldı ne kadarıyla üretim yapıldı?
Tabii ki hiçbiri ile. Yemi-samanı ithal eden bir ülkede 60 yıllık tavuk şirketinin iflas erteleme istemesi son derece normal.
Marketlerde yerli bulgur, mercimek, nohut ve kuru fasulye bulmak neredeyse imkânsız.
Burada tavukçunun iflası münferit bir olay değil. Bu zincirin sadece bir halkası. Türkiye'de artan her kuruş dolar binlerce şirketi iflasa biraz daha yaklaştırıyor.
Hocanın dediği gibi biz 100 lira ile 500 lira borç aldık ve 600 liralık adam gibi yaşadık. İşte o borcu verenler parasını geri istiyor. Tabii ki yüksek faizle birlikte.
Remzi Özdemir / YENİÇAĞ
Özellikle yaşadığımız krize yönelik çok isabetli yorumları var. Sosyal medya üzerinden herkesin anlayacağı bir tarzda anlatıyor.
En son attığı bir mesajı bugün yaşadığımız sıkıntıyı mükemmel bir şekilde anlatıyor:
"Cebinde 100 lira paran var. Üstüne 500 lira borç aldın. Şov amaçlı, kâr getirmeyen yatırıma yatırdın. 600 liralık adamım diye övünüyorsun. Halbuki sen, 100 liralık da değilsin. Borç aldığın para senin değildi, borcun faizi de 99 olsun. Sen artık 1 liralıksın!"
Hoca, Türkiye'nin yaşadığı durumu o kadar güzel anlatmış ki!
Türkiye'nin başına ne geldiyse bu borç yüzünden geldi. 100 liraya karşı alınan 500 liralık borç.
Şu an Türkiye'de tam bir ekonomik cehennem var.
Acı olan ne biliyor musunuz halkın büyük bir bölümü halen farkında değil.
Türk ekonomisi alev alev yanıyor. Daha 1 ay öncesine kadar hükümetin düşürülmesi için bankalara baskı yaptığı faiz oranı yüzde 20'ye ulaştı.
Merkez Bankası geç de olsa faizi artırdı ama doların ateşi sönmüyor. Amerikan Merkez Bankası FED'in faizleri artırdığı bir dönemde Türkiye gibi borçlu ülkelerin durumu çok zor.
FED 'in faiz artıracağı 3 yıl önceden belliydi. Adamlar ilan etti. Hazırlığınızı yapın dedi.
Bizim hükümet ne yaptı?
Tüketim ile ekonomiyi büyüttü.
***
Bir haftadır AKP'nin kalesi niteliğindeki Adıyaman'dayım.
Adıyaman bir dönemin tahıl ve sebze deposu.
Cumhuriyet döneminin en önemli fabrikalarından Sümerbank Pamuklu Dokuma Fabrikası'nın olduğu şehir.
Yine tütün ovaları ile dünyanın en kaliteli tütününün yetiştiği şehir. TEKEL'in en önemli yaprak tütün işleme fabrikasının olduğu şehir.
Yem fabrikası, Et ve Balık Kurumu. Bunlar da çeşitli hükümetler tarafından yıllar içerisinde bu şehirde kurulmuş.
Şimdi bu fabrikaların hiçbiri yok.
Hepsi önce özelleştirilmiş sonra kapatılmış. Makineler satılmış arsasına ise evler ve AVM'ler yapılmış.
Şehrin en büyük sorunu işsizlik. Gençler asgari ücretin bile altında ücrete çalışmaya razı. Yeter ki sosyal güvencesi olan bir işi olsun.
Son yıllarda şehrin ekonomisi tütünle dönüyordu. Sigaranın paketinin 10 liraya ulaşması bu tütün pazarının gelişmesine neden oldu.
1 kilo tütün 100 lira civarında. Yüzlerce paket sigara çıkıyor.
Bunu fark eden hükümet bunu da yasakladı. Protesto edenleri copladı.
Şehir ekonomisi şu an borca dönüyor. Banka şubeleri bedava döner ayran dağıtan hayır kurumları gibi tıklım tıklım.
Kimisi ev almak için kimisi kredi kartı borcunu kapatmak için yüzde 2 faizle ihtiyaç kredisi almak için.
Adıyaman Türkiye'nin durumunu en iyi anlatan şehir.
***
350 milyar dolara ulaşan özel sektör dış borcu. Bu paranın ne kadarıyla fabrika açıldı ne kadarıyla üretim yapıldı?
Tabii ki hiçbiri ile. Yemi-samanı ithal eden bir ülkede 60 yıllık tavuk şirketinin iflas erteleme istemesi son derece normal.
Marketlerde yerli bulgur, mercimek, nohut ve kuru fasulye bulmak neredeyse imkânsız.
Burada tavukçunun iflası münferit bir olay değil. Bu zincirin sadece bir halkası. Türkiye'de artan her kuruş dolar binlerce şirketi iflasa biraz daha yaklaştırıyor.
Hocanın dediği gibi biz 100 lira ile 500 lira borç aldık ve 600 liralık adam gibi yaşadık. İşte o borcu verenler parasını geri istiyor. Tabii ki yüksek faizle birlikte.
Remzi Özdemir / YENİÇAĞ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder