Menzil şeyhinin adını taşıyan kişiye özel kıyak
Sabahın erken saatleri... Halk TV’deki Açıkça’yı izleyen bir dostum aradı. Yarı uykulu bir halde açtım telefonu. Meğer bir konuşmama örnek vermek istemiş. Çok kez söylediğim o sözü canlı yayında tekrarlamıştım: 15 Temmuz sonrası boşalan koltuklara, olması gerektiği gibi liyakat sahibi insanlar mı oturacak? Yoksa yine ‘alnı secdeye değiyor’ kriteri esas alınıp, bu kez başka tarikat mensupları mı devlete doldurulacak? Maalesef ikincisi oldu.”
Telefondaki dostum anlattı, baktım doğru, ben de size aktarayım...
Bundan 3 ay önce...
PTT çalışanlarına dair yönetmeliğin değiştiği Resmi Gazete’de duyuruldu.
Eski yönetmeliğe göre; PTT’de hukuk müşaviri olmak için en az beş yıl aktif avukatlık yapma şartı vardı. Öyle ya, PTT’deki avukatların amiri konumundaki kişi avukatlığın ne olduğunu bilmeliydi, o deneyime sahip olmalıydı.
İşte bu şart 13 Mayıs’ta değiştirildi. Yeni yönetmeliğe göre, avukatlık ruhsatınızın olması ve üç yıl PTT’deki herhangi bir departmanda çalışmış olmanız, hukuk müşavirliği koltuğuna oturmanıza yetecekti.
Dikkatinizi çekerim, “beş yıl avukatlık yapma” zorunluluğundan “hiç avukatlık yapmasa da olur, ruhsatı yeter” hale getirildi o kritik koltuk.
PTT’de pis kokular yükseliyordu. Sanki özel biri için yönetmelik değiştirilmişti.
Ve maalesef tahminler doğruydu.
4 Ağustos’ta yeni bir isim PTT’nin hukuk müşaviri oldu.
Menzil tarikatı şeyhi Muhammet Raşit Erol’
Adı: Muhammet Raşit Köse.
PTT’de uzman yardımcısı olarak çalışıyordu. Ruhsatı vardı ama hiç avukatlık yapmamıştı. Yani bu “şart” tutuyordu.
Dahası, tam da yeni yönetmeliğin “üç yıldır çalışıyor olsun” şartı da adeta onun için biçilmiş kaftandı. Köse üç buçuk yıldır PTT’de görev yapıyordu.
Muhammet Raşit Köse’yi aradım. “Hiç avukatlık yaptınız mı” diye sordum. “Ruhsatnamem var” dedi. Biliyorum, 2020’de aldı. Ama işte sanık savunmadan, adliyelerde ter dökmeden, hâkim yüzü görmeden avukatların bağlı olduğu hukuk müşaviri oldu. Her şey yasal, her şey kılıfındaydı!
Sorularıma pek yanıt vermek istemedi Köse. “Misafirlerim geldi, bu oda da boyanacak” diye görüşmeyi kısa kesti.
Halbuki, daha soracaktım: İsminizi Menzil tarikatı şeyhi Muhammet Raşit Erol’dan aldığınız iddiası doğru mu?
Ah ki ne ah!
Devletin tüm kurumları çürüyordu. 182 yıllık PTT de bundan nasibini alıyor...
MERAK EDİYORUM
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Artık seçim sathı mailine girdik” dedi.
Merak ediyorum, AKP’nin seçim sürecindeki en üstteki reklam ajansı ne olacak? Yani, iktidar için en kritik seçimde ana stratejiyi ve görev dağılımını kim belirleyecek? Kısacası, Erdoğan yeni Erol Olçok olarak hangi ismi seçecek?
Ve acaba, büyük paraların döneceği bu süreçte o ajans Fahrettin Altun etkisinde mi, yoksa Hamza Dağ’ın kontrolünde mi olacak? Peki, ya AKP’nin eski tanıtımdan sorumlu ismi Mahir Ünal’ın varlığı hissedilecek mi o ajans üzerinde?
Bu sorular şu an iktidar partisinde yoğun olarak konuşuluyor, hatta kavga nedeni bile oluyor, benden söylemesi...
Barış Pehlivan/Cumhuriyet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder