22 Ağustos 2022 Pazartesi

İnsanlık adına " Bir arpa boyu yol" alınmış mı? - (23 AĞUSTOS)


OLAYLAR: 
1514 – Çaldıran Muharebesi: Yavuz Sultan Selim (I. Selim) komutasındaki Osmanlı Ordusu, Şah İsmail’in ordusunu yendi.
1541 – Fransız kaşif Jacques Cartier, Kanada’nın Quebec şehrine ulaştı.
1799 - Napolyon, Fransa'da iktidarı ele geçirmek üzere Mısır'dan ayrıldı.
1839- Birleşik Krallık, Hong Kong’u ele geçirdi.
1866 - Avusturya-Prusya Savaşı, Prag Antlaşması ile sona erdi.
1888- İspanya Sosyalist Partisi kuruldu.
1914- I. Dünya Savaşı: Japonya, Almanya’ya savaş ilan etti ve Qingdao’yu (Çin) bombaladı.
1916 - I. Dünya SavaşıBulgar OrdusuSırp Ordusu'nu bozguna uğrattı
1921 - Sakarya Meydan Muharebesi başladı.
1921 - I. Faysal Irak kralı olarak tahta çıktı.
1923- Lozan Antlaşması Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde onaylandı.
1925- Mustafa Kemal Kastamonu’ya gelip ‘Şapka ve Kıyafet Devrimi’ni başlattı. Fes çıkarılıp yasaklandı.
1925- Mustafa Kemal’in ilk heykeli, İstanbul Sarayburnu’na dikildi.
1927- İtalya doğumlu iki Amerikalı anarşist Nicolo Sacco ve Bartolomeo Vanzetti asılsız bir soygun suçlamasıyla yargılanıp, tüm dünyanın itirazlarına karşın elektrikli sandalyede idam edildiler. Öldürülmelerinden 50 yıl sonra itibarları iade edildi.
1928 - Amasya-Zile demiryolu (82 km.) hizmete girdi.
1929- Hebron saldırısı: Araplar, İngiliz yönetimindeki Filistin’de bir Yahudi yerleşimine saldırdı 133 Yahudi öldürüldü.
1933- Açlık grevi yapan Mahatma Gandhi 40 kiloya düştü. Bu nedenle hapishaneden çıkarıldı.
1934- Fahrettin Paşa (Altay) başkanlığında bir heyet Kızıl Ordu’nun manevralarını izlemek üzere Sovyetler Birliği’ne gittiler.
1935 - Nazilli Basma Fabrikası'nın temeli atıldı
1939- Almanya ile Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği arasında kısa sürecek bir Saldırmazlık Paktı imzalandı.
1940– II. Dünya Savaşı: Almanlar Londra’yı bombalamaya başladı.
1942- II. Dünya Savaşı: Stalingrad Muharebesi başladı. Nazi orduları Stalingrad’a şiddetli taarruz başlattı; uçaklar şehre 48 saat boyunca yangın bombaları attı
1944 – Bir ABD savaş uçağı, İngiltere’nin Freckleton kentinde bir okulun üzerine düştü: 61 kişi öldü.
1944-  Son Osmanlı halifesi Abdülmecid Efendi öldü.
1948- Köylülere okul yapımında 20 gün çalışma zorunluluğu getirildi.
1951- İzmir Fuarı’nda komünizm propagandası yapıldığı gerekçesiyle Çekoslovak Pavyonu kapatıldı.
1951- İstanbul’a gelen “Hür Avrupa Teşkilatı” Başkanı J.Jackson “Türkiye’den Demirperde ülkeleri gerisine balonla beyanname atacağız”.
1958- İstanbul son elli yılın en sıcak gününü yaşadı; sıcaklık gölgede 41 derece oldu.
1962 – Almanya’ya çalışmaya gitmek için 78.000’inci kişi başvurdu. 1 Ekim 1961’den bu yana Almanya’ya gönderilen işçi sayısının 7.565’i bulduğu açıklandı.
1963- Türkiye – Almanya mali yardım antlaşması imzalandı.
1969- Pir Sultan oyununun Tunceli’de yasaklanması üzerine olaylar çıktı; Mehmet Kalın adında bir kişi öldü, 11 kişi yaralandı.
1970- Aliağa rafinerisi inşaatı grevinde şirketin şoförü tarafından öldürülen , Yapı-İş Genel Başkanı Necmettin Giritlioğlu’nun cenazesi Aliağa Rafinerisi’nde yapılan törenin ardından Ankara’ya götürüldü.
1971- THKP-C Davası’nda Mahir Çayan ve 25 arkadaşının “Türkiye’de proleter ihtilal yapmak amacıyla gizli örgüt kurmak, banka soymak, adam kaçırmak ve İsrail Başkonsolosu Elrom’u öldürmek” suçlarından yargılanmasına devam edildi. Mahir Çayan, mahkemedeki savunmasında; Elrom’u tutuklu arkadaşlarını kurtarmak amacıyla kaçırdıklarını, öldürülmesi kararının THKP-C Merkez Komitesi üyelerinin 5’e karşı 2 oyuyla alındığını söyleyip “proleter ihtilali teşebbüsü”ne ilişkin: ”Amacımız çiğnenen 27 Mayıs Anayasası’nı korumaktı” dedi. Devamında: “Sosyalist mücadelede legal örgütlenme esastır. Ama Demirel hükümeti, hukuk dışı örgütleri destekleyip, cinayet şebekesini koruyunca, illegal örgüt mücadelesine karar verdik.”
1971-  Türkiye’den Avrupa ülkeleri ve Avustralya’dan sonra Amerika’ya da işçi gönderilmesine başlandı. İlk kafilede 5 işçi Amerika’ya gitti.
1975- Yunanistan’ı 7 yıl süreyle yöneten faşist askeri cunta liderlerinden üçü idama mahkum edildi.
1975-  Ankara’da bağımsızlık mitinginden sonra dağılan insanların üzerine sağcılar ateş açtı.
1975-  Sarıkamış’ta Tüm Öğretmenler Birleşme ve Dayanışma Derneği (TÖB-DER) Şubesi’nce Halk Eğitim Merkezi’nde oynanan İsmet Küntay’ın “403.Kilometre” oyununa karşı ülkücülerin Merkez Camii’nden çıkan cemaati kışkırtma eylemi güvenlik önlemleriyle sonuçsuz kaldı: 9 gözaltı.
1975-  Ankara Sanat Tiyatrosu (AST) Eylül’deki İstanbul turnesinde Maksim Gorki’nin aynı adlı romanından Bertolt Brecht’in sahneye uyarladığı “Ana” adlı oyununu da sergileyecek. Ana ilk kez 1932’de Berlin’de sahne almıştı.
1975-  Diyarbakır’da 11 YSE işçisi, “mevsimlik işçileri kadroya alma sınavında usulsüzlük yapıldığı için” açlık grevi yaparken gözaltına alındı.
1975-  Laos’ta darbe: Laos’ta milliyetçi-komünist Pathet-Lao ittifakı, Monarşi’nin yerine “Devrimci- Halkçı Yönetim” ilan etti.
1975-  TSİP (Türkiye Sosyalist İşçi Partisi) Genel Sekreteri Yalçın Yusufoğlu İstanbul DGM’ce tutuklandı.
1975-  CHP MYK üyesi Ali Topuz, Berec önündeki silahlı çatışmada 2 polisi yaralayan Kirkor Acur’un tahrikçi olarak görevli olduğunu, işveren yanlısı sendikayı 12 Mart 1971 askeri muhtırası sonrası adı işkence olaylarına karışan bir emekli generalin yönettiğini ileri sürdü.
1975-  İsmail Cem’i görevden alan Milliyetçi Cephe koalisyon hükümetinin TRT Genel Müdürlüğü’ne Nevzat Yalçıntaş’ı atamasının ardından, Diyanet İşleri Başkanlığı’nca Kandil nedeniyle radyodan yayınlanan Mevlit’in sonundaki dua kısmında ilk kez Atatürk’ün ismi anılmadı.
1978- Nikaragua’da 20 kadar Sandinist gerilla Milli Saray’ı basıp, 40 Milletvekili ve 15 gazeteci dahil 100’e yakın kişiyi rehin aldı.
1978-  B.Almanya’da Stern dergisi, 3 RAF (Kızıl Ordu Fraksiyonu) üyesinin Ağustos başında hapisten kaçışının gizlendiğini ortaya çıkardı.
1978-  İstanbul’da Akıncılar Derneği Koca Mustafa Paşa Şubesi önünden geçerken silah zoruyla binaya sokulan 4 kişi sorulan dini soruları bilemeyince falakaya yatırıldı, birinin kol saati alındı. Olay, falakaya yatırılanların savcılığa şikayetiyle basına yansıdı.
1978-  Kapalıçarşı’daki bazı kuyumcuları ölümle tehdit ederek para toplamaktan gözaltına alınan Komünizmle Mücadele Derneği Başkanı Arif Önemli ve 2 suç ortağı mahkemece tutuklanarak cezaevine konuldu.
1979- Diyarbakır’da 22 gündür tutuklu bulunan DİSK Genel Sekreteri Fehmi Işıklar ile Genel-İş Batman Şube Başkanı ve Diyarbakır Belediye-İş Baştemsilcisi tahliye edildi.
1979-  Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı, yaklaşık 50 bin sağlık personelinin üye olduğu 83 şubeli Tüm Sağlık Personeli Derneği’ni (TÜS-DER) kapattı. 29 Haziran’dan beri tutuklu olan TÜS-DER Genel Başkanı Hasan Fehmi Mavi ve 5 YK üyesi, 21 Ağustos’ta tahliye edilmişti.
1979-  SSCB vatandaşı 
dansçı Alexander Godunov,  ABD’ye iltica etti.
1982- Hıristiyan milislerin lideri Beşir Cemayel Lübnan devlet başkanı seçildi.
İsrai’in kuşattığı Filistinli gerillaların Lübnan’dan bağlı oldukları örgütlere yakın Arap ülkelerine nakilleri sürüyor.
1983- Arjantin’de “Plaza de Mayo Anneleri” Cunta dönemi asker suçluları için genel af çıkarılmasını büyük bir mitingle protesto etti.
1985 – Batı Almanya’nın üst düzey karşı casuslarından Hans Tiedge, Doğu Almanya’ya iltica etti.
1987- Dönemin Milli Savunma Bakanı Zeki Yavuztürk “Eski siyasetçiler terör suçlusudur” dedi.
1987- Tutuklu ve hükümlü ailelerinin İzmir/ Konak’ta başlattıkları açlık grevi polis gözaltısıyla sona erdi.
1988- Ankara Merkez Cezaevi’nde tek tip elbiseyi reddeden 53 tutukluya “2 ay mektup gönderememe- alamama” cezası Mahkeme’ce “uygun” bulundu. Gaziantep E Tipi Cezaevi’ndeki 17 solcu hükümlü 1 Ağustos Genelgesi’yle yeniden getirilen tek tip elbiseyi giymeyeceklerini belirtti.
1989- TCDD 1.Bölge Müdürlüğü’nde çalışan memurlar Demiryolu Faal Memurlar Derneği’ne yapılan baskıları telgrafla protesto etti.
1990 – Batı Almanya ve Doğu Almanya, 3 Ekim’de birleşeceklerini duyurdular.
1990-  Saddam Hüseyin Kuveyt’teki batılı ülkelerin elçiliklerinin boşaltılmasını istedi.
1990-  Yazar ve sanatçılar ABD ve müttefiklerinin Ortadoğu’ya müdahalesini kabul etmeyeceklerini söylediler.
1991 – Ermenistan, SSCB’den bağımsızlığını ilan etti.
1992- Dersim Ovacık ilçesi Kepir Yaylasında devlet güçleriyle girdikleri çatışmada TİKKO mensupları Dursun Erkul (1957-58 Çorum), Yıldız Ayrıç (1967-68 Dersim), Akın Uzun (1965-66 Rize), İmam Cem İşitmez (1973 Elazığ), Meral Gezer (1971-72 Dersim- Ovacık) öldürüldü.
1992-  İsrai’in kuşattığı Filistinli gerillaların Lübnan’dan bağlı oldukları örgütlere yakın Arap ülkelerine nakilleri sürüyor.
1993- Özgür Gündem gazetesi çalışanları, gazetelerinin kapatılması ve muhabirlerine yönelik saldırıları protesto etmek için süresiz açlık grevine başladı.
1994 – Hakkındaki hapis cezası Yargıtay tarafından onaylanarak kesinleştikten sonra Dışişleri Bakanlığı’nın başvurusu üzerine Üsküp’te yakalanan ‘milli’ futbolcu Tanju Çolak, Türkiye’ye getirildi. Tanju Çolak, Bayrampaşa Cezaevi’ne konuldu.
1997- ABD’de Boston Belediyesi, 1927’de idam edilen İtalyan anarşist göçmenler Sacco ile Vanzetti’nin heykellerini dikme kararı aldı.
1997-  MHP’nin İstanbul İl Kongresi’nde il başkanlığını 16 Mart 1978 Katliamı Davası sanıklarından Mehmet Gül kazandı. Katliam sırasında İstanbul Ülkü Ocakları yöneticisi olan Mehmet Gül, “delil yetersizliği”nden 30 Mart 1980’de beraat etti.
1997-  İstanbul Halkevleri, ANASOL-D hükümetinin zam yağmurunu Okmeydanı’nda yürüyüşle protesto etti.
1997-  Diyarbakır Bölge Barosu: “Güneydoğu’da son 1 yıl içinde 120 bin kişi DGM’lerin kapsamına giren suçlardan gözaltına alındı”
1999- Oturma eylemleri 5 aydır engellenen Cumartesi Anneleri 193.haftada Galatasaray’a gelip ellerindeki çiçekleri Lise’ye doğru fırlattılar.
2000 - Gulf Air'e ait Airbus A320 tipi bir uçak, Bahreyn yakınlarında Basra Körfezi'ne düştü; 143 kişi öldü.
2000 - Merkez üssü Hendek-Akyazı olan 5.8 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Hendek ve Akyazı ile çevre illerde binalardan atlayan 60 kişi yaralanarak hastahaneye götürüldü
2002-  Kemal Derviş, CHP Genel Merkezi’nde düzenlenen bir törenle partiye resmen üye oldu.
2003- Çeşitli illerden Ankara’ya gelen kamu çalışanları “İnsanca Yaşam İçin Demokratik Türkiye” mitingi yaptı.
2004- Bismil’in Sinanlı köylüleri “geçmişte Ağa’nın hileyle aldığı toprakların iadesi için” gösteri yaptı.
2005 - Katrina kasırgası'nın oluşmaya başlaması.
2005 - Pucallpa-Peru'da bir yolcu uçağı düştü: 41 kişi öldü
2010- İstanbul’da grevin 9.gününde Belediye-İş üyesi işçiler eş ve çocuklarıyla birlikte Büyükşehir Belediye binası önündeydi.
2010 - Manila, Filipinler'de bir yolcu otobüsü, 25 yolcusuyla birlikte rehin alındı. Olay sonucunda, eylemi gerçekleştiren polis memuru ile 8 rehine öldü.
2011 – Libya’daki Kaddafi rejimi sona erdi.
2011-  DİSK, kıdem tazminatlarının gaspı girişimlerine karşı ülke genelinde protesto gösterileri yaptı.
2011-  TAYAD’lılar, cezaevlerindeki tecridi Mecidiyeköy’de kefen giyerek protesto etti.
2013- BM, Suriye’den kaçan çocuk sığınmacı sayısının bir milyonu geçtiğini ve çatışmanın derinleştiğinin önemli göstergesi olduğunu bildirdi.
2015- 63. Hükümetin kurulması için anayasadaki 45 günlük süre doldu.
2015-  Diyarbakır ve Hakkari’de “Özyönetim” açıklamalarının ardından gözaltına alınan Sur, Silvan ve Hakkari belediye başkanları, ilçe başkanı ve meclis üyelerinden 8 kişi tutuklandı. Selahattin Demirtaş: ”Özyönetim programımızın bir parçasıdır, meşrudur, özerkliği öneriyoruz.”
2015-  Yüzbaşı Ali Alkan’ın Osmaniye’deki cenazesine katılan ağabeyi Yarbay Mehmet Alkan isyan etti:”Düne kadar çözüm diyenler, ne oldu da ‘sonuna kadar savaş’ diyor. Kendileri gitsin savaşsın!” 


DOĞUMLAR:  
  • 1741 - Jean-François de La Pérouse, Fransız memur, denizci ve kâşif (ö. 1788)
  • 1754 - XVI. Louis, Fransa Kralı (ö. 1793)
  • 1829 - Moritz Benedikt Cantor, Alman matematik tarihçisi (ö. 1920)
  • 1846 - Alexander Milne Calder, Amerikalı heykeltıraş (ö. 1923)
  • 1864 - Eleftherios Venizelos, Yunan siyasetçi ve Yunanistan Başbakanı (ö. 1936)
  • 1879 - Yevgeniya Boş, Alman asıllı Rus Bolşevik aktivist ve siyasetçi (ö. 1925)
  • 1880 - Aleksandr Grin, Rus yazar (ö. 1932)

  • 1888 - İsmail Hakkı Uzunçarşılıoğlu(23 Ağustos 1888 – 10 Ekim 1977), Türk akademisyen, eğitimci, siyasetçi ve tarihçi. Yaptığı çalışmalarla Osmanlı tarihine önemli katkılarda bulunan isimlerden biri olarak kabul edilir.İsmail Hakkı Uzunçarşılı, 23 Ağustos 1888'de İstanbul'da doğdu. Babası Uzunçarşılı Mehmet Latif Efendi, annesi Ratibe Hanımdır. İsmail Hakkı Uzunçarşılı, ilk eğitimini "Nişancı Mahalle Mektebi"'nde ve Eyüpte Bahriyede "Iplikhane Mektebi"nde gördü. Sonra açılan giriş imtihanından başarılı olarak "Soğukçeşme Askeri Rüştiyesi"nde orat eğitimine başladı ama iki yıl sonra "Bayezid Merkez Rüştiyesi"ne geçti ve Ağustos 1904'te bu rüştiyeyi bitirip diplomasını aldı. Lise eğitimi için aynı yıl içinde "Mercan İdadisi"nde kaydoldu. Lise öğrenciliği İkinci Meşrutiyet'in ilan edildiği dönemde geçti. O zaman bu okul müdürü gazeteciliği ile isim yapmış Hüseyin Cahit Bey idi. Yerine müdür olarak tarihçi Ali Reşat Bey geçti. İsmail Hakkı, bu tarihçi Ali Reşat Bey'den gayet etkilenmiştir. 1909 yılında "Mercan Idadisi"nden mezun oldu. 1909'da İstanbul Darülfünun’un Edebiyat Bölümü'ne meccani burslu olarak kayıt olup 1912’de imtihanlarda başarılı olup yüksek eğitim diploması aldı. Üniversite mezunu olan İsmail Hakkı, öğretmenlik tayini için Maarif Nezareti'ne müracaat etti ve aylık altı yüz kuruş maaşla Kütahya İdadisi tarih öğretmeni olarak Kütahya'ya gönderildi ve Kütahya İdadisi'nde sekiz sene öğretmenlik yaptı. Burada iken Kütahya şehri tarihi belgelerini toplayıp, Kütahya şehri tarihine dair bir kitap hazırladı ve bu kitap İstanbul'daki Maarif Vekâleti tarafından bastırıldı. Bu çalışmasından dolayı İsmail Hakki'ya Kütahya Vilayeti Meclis-i Umumisi tarafından "Kütahya Fahri Hemşehriliği" verildi. Lakin Milli Mücadele başladığı zaman okullar tatil oldu ve sınıflarda öğrenci kalmadı. İsmail Hakkı "Kuvayi Seyyari"de fahri hizmette bulundu. Aynı zamana Kütahya'daki milli direniş hakkında Ankara'ya raportörlük yaptı. Yunan Ordusu'nun Ankara'ya doğru ilerleyişi sırasında, 30 Temmuz 1921'de Kütahya, Yunan Ordusu tarafından işgal edildi. Bu nedenle İsmail Hakkı önce Eskişehir ve sonra da Ankara'ya geçti. 1921’de Ankara'daki Ulusal Hükûmet Maarif Vekaleti tarafından "Trabzon Sultanisi"ne tayin edildi. Bu göreve İnebolu üzerinden gitmekte iken  Kastamonu'da çıkartılan yerel "Açık Söz" gazetesine yazdığı yazılarla yeni Kastamonu Valisi Rafet Canıtez'in ilgisini çekti ve onun Ankara merkezden isteği ile "Kastamonu İdadisi"nde tarih öğretmenliği görevine atandı. Eylül 1922'de Kütahya Sultanisi Müdürlüğü'ne atandı. Ama bu göreve başlamadan geçici olarak Balıkesir Mebusu Vehbi Bey tarafından Karesi (Balıkesir) Maarif Müdürlüğü'ne tayin oldu. Cumhuriyet'in ilanından sonra 1924'te "Karesı Maarif Müdürü" ve sonra "Balıkesir İlköğretim Müdürü" görevine atandı. Bu dönemde araştırma ve yayınlama ile de uğraşan İsmail Hakkı, "Karesi Lisesi Salnamesi", "Karesi Tarihçesi" ve "Karesi Meşahiri" adlı eserler hazırlayıp yayımlattı. Bu eserlerden dolayı Kütahya Vilayeti Meclis-i Umumi kararı ile "Vilayet Fahri Hemşehriliği" verildi. 1952te Ankara merkeze bağlı "Maarif Vekâleti Genel Müfettişi" yapıldı. İsmail Hakkı, teftiş için gittiği vilayet merkezlerinde vilayet arşivleri ve diğer tarihsel yapıtlar üzerine çalışmalarını sürdürdü. Özellikle "Kitabeler" adıyla hazırladığı iki ciltlik eser yayımlandı. Ayrıca bu araştırmalara dayanarak hazırladığı "Sivas Şehri" adlı kitabı Maarif Vekaleti tarafından bastırıldı. 14 Ocak 1926 tarihinde ilk defa  Balıkesir Milletvekili oldu. Balıkesir Milletvekilliği görevini 1950'ye kadar sürdürmüştür. Meclis çalışmalarının yanı sıra 1932-1938 yılları arasında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü’nde dersler verdi. Üniversite reformundan sonra, "Ordinaryüs Profesör" olarak Edebiyat Fakültesi’nde öğretim görevlisi olarak yer aldı. Ayrıca Türk Tarih Kurumu’nda da görev yaptı. 1950’de Milletvekilliğinden ayrılarak yalnızca tarih çalışmalarına devam etti. İlk çalışmalarını Kastamonu tarihi, Balıkesir tarihi, Kütahya Şehri (1932) gibi yerel tarih araştırmalarına ayırdı. Daha sonra Anadolu Beylikleri’ni inceleme konusu edindiyse de Osmanlı İmparatorluğu’nun siyasal tarihine ve devlet örgütüne ilişkin kitaplarıyla tanındı. 89 yaşında arşivde çalışırken hayata gözlerini yumdu. Edirnekapı Şehitliğine defnedildi.
  • 1900 - Ernst Krenek, Çek kökenli ve Avusturyalı besteci (ö. 1991)
  • 1908 - Arthur Adamov, Rus asıllı Fransız yazar (ö. 1970)
  • 1910 - Giuseppe Meazza, İtalyan futbolcu (ö. 1979)
  • 1912 - Gene Kelly, Amerikalı aktör (ö. 1996)
  • 1914 - Bülent Tarcan, Türk besteci ve tıp doktoru (ö. 1991)
  • 1925 - Robert Mulligan, Amerikalı senarist ve film yapımcısı (ö. 2008)
  • 1928 - Marian Seldes, Amerikalı oyuncu (ö. 2014)
  • 1929 - Zoltán Czibor, Macar futbolcu (ö. 1997)
  • 1929 - Vera Miles, Amerikalı oyuncu
  • 1931 - Barbara Eden, Amerikalı oyuncu
  • 1949 - Shelley Long, Amerikalı oyuncu
  • 1949 - Rick Springfield, Avustralyalı şarkıcı
  • 1951 - Ahmet Kadirov, Rusya'ya bağlı Çeçen Cumhuriyeti'nin ilk cumhurbaşkanı (ö. 2004)
  • 1952 - Santillana, İspanyol eski millî futbolcu
  • 1961 - Alexandre Desplat, Fransız film müziği bestecisi
  • 1978 - Kobe Bryant, Amerikalı basketbolcu (ö. 2020)
  • 1983 - Marianne Steinbrecher, Brezilyalı voleybolcu


ÖLÜMLER:
406 - Radagais, Roma'yı istila etmeye kalkışan barbar liderlerden
634 – Halife Ebu Bekir öldü.
1305- “Cesuryürek” filmine konu olan İskoç yurtsever Sir William Wallace, vatana ihanet suçlamasıyla İngiltere Kralı I. Edward’ın kararıyla Londra’da işkenceyle öldürüldü.
1501- Şair, alim ve devlet adamı Ali Şir Nevai öldü.
1540 - Guillaume Budé, Fransız hümanist (d. 1467)
1574 - Ebussuud Efendi, Osmanlı din ve devlet adamı (ö. 1490)
1926 - Rudolph Valentino, İtalyan oyuncu (d. 1895)
1937 - Albert Roussel, Fransız besteci (d. 1869)
1966 - Francis X. Bushman, Amerikalı sinema oyuncusu, yönetmen ve senarist (d. 1883)
1967 - Burhan Belge, Türk diplomat, siyaset adamı ve gazeteci (d. 1899)
1972 - Arkadi Vasilyev, Sovyet yazar (d. 1907)
1975 - Faruk Gürler, Türk asker ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin 15. Genelkurmay Başkanı (d. 1913)
1977 - Naum Gabo, Rus kökenli heykeltıraş (d. 1890)
1979- Türk iktisat tarihçisi Prof. Dr. Ömer Lütfü Barkan öldü.
1989 - Afif Yesari, Türk gazeteci ve yazar (d. 1922)
1994 - Zoltán Fábri, Macar film yönetmeni ve senarist (d. 1917)

1995 - Alfred Eisenstaedt, Alman asıllı Amerikalı fotoğraf sanatçısı (d. 1898)
1998 - Ahmet Hamdi Boyacıoğlu, Türk hukukçu (d.1920)

2002- Türkiye’de sinemanın ve müziğin emektarlarından olan Diyarbakır Ermenilerinden Sami Hazinses (77) kaldırıldığı Haydarpaşa Numune Hastanesi’nde yaşama veda etti.

2009 - Yücel Çakmaklı, Türk yönetmen (d. 1937)
2014 - Marcel Rigout, Fransız komünist siyasetçi ve eski bakan (d. 1928)
2016 - Steven Hill, Amerikalı oyuncu (d. 1922)

2016 - İsrafil Köse, Türk dizi ve film oyuncusu (d. 1970)
20 Şubat 1970 tarihinde Artvin'in Borçka ilçesinde dünyaya gelMİŞTİR. İstanbul Üniversitesi Maden Mühendisliği bölümünü bitirmiştir. İlk oyunculuk deneyimini 1987 yılında TRT ekranlarında yayınlanan Belene dizisinde oynadığı Emin rolüyle gerçekleştirmiştir. O deneyiminin ardından birçok yapımda oyunculuğunu sergileyen Köse, Karadeniz insanını yansıtan şivesiyle kısa sürede tanınan ve sevilen bir oyuncu haline gelmiştir. Emret Komutanım dizisinde Laz Çavuş Cemal, Sümela'nın Şifresi: Temel ve Moskova'nın Şifresi: Temel filmlerinde Cemil karakterini canlandırmıştır. Emret Komutanım, Doktorlar, Oflu Hoca'nın Şifresi 1 ve 2 gibi birçok yapımda yer almıştır. İstanbul'da geçirdiği trafik kazasının ardından kaldırıldığı hastanede yoğun bakıma alınan başarılı oyuncu İsrafil Köse, 23 Ağustos 2016'da Haydarpaşa Numune Hastanesi'nde hayatını kaybetti.
2017 - Viola Harris, Amerikalı oyuncu (d. 1926)

2018 - Arcabas, Fransız ressam ve heykeltıraş (d. 1926)
2018 - Toron Karacaoğlu, Türk yönetmen, tiyatro, sinema ve dizi oyuncusu (d. 1930)
2019 - Carlo Delle Piane, İtalyan oyuncu ve komedyen (d. 1936)
2020 - Maria Janion, Polonyalı akademisyen, eleştirmen, edebiyat kuramcısı (d. 1926)
2020 - Lori Nelson, Amerikalı oyuncu ve manken (d. 1933)
2020 - Valentina Prudskova, Rus eskrimci (d. 1938)




    

Yüzlerce kız çocuğu ölebilir - Barış Terkoğlu / Cumhuriyet

 


Günlerdir içim içimi yiyor. “Ya korkulan olursa” diyorum.

Önümde bir dizi şikâyet dilekçesi var. Cumhurbaşkanlığı’na yazılmış, valiliğe iletilmiş, savcılığa bildirilmiş. Anlatılana göre, belki yüzlerce kişinin ölümüne neden olacak bir hikâye.

Şöyle anlatayım...

Ardahan’da bir devlet yurdu var: Niyazi Mısri Kız Öğrenci Yurdu. Resmi öğrenci kapasitesi 852 kişi.

2014 yılında, inşaatı ihaleyle bir şirkete verildi. İhaleyi alan firma, alışık olduğumuz gibi, taşerona devretti. O da inşaatı bitirdi.

Derken...

2020 yılında taşeron firma sahibi-yetkilisi Ahmet Adil Yardımcı ortaya çıktı. “Bir dakika” dedi. İddiasına göre, yaptığı inşaatta bir oyun dönmüştü.

Yurdu inşa ederken Salduzlar Beton firmasından beton almıştı. Ancak yıllar sonra karşısına firmanın eski bir çalışanı çıkmış, itiraflarda bulunmuştu. Söylediğine göre, inşaata beton döken firma, betondan çalmıştı. 

Üstelik arkada işleyen bir yolsuzluk mekanizması vardı. Bu işi yaparken denetim firmasıyla birlikte çalışılıyor, sahte numuneler alınıyordu. “Her şey normal” raporuyla devlet de kandırılıyordu.

KONUYU KAPAT TEHDİDİ

Yardımcı’nın, 29 Ocak 2020 tarihli, CİMER’e şikâyet dilekçesinde şu yazıyor: “Yarın olacak bir faciadan sorumlu olmayacağım.”

Dilekçeleri karıştırıyorum. Hemen olayın üstüne gidilmiştir umudum yarım kalıyor. Zira Ardahan Valiliği’ne ve Cumhuriyet Savcılığına ulaşan, 19 Ocak 2021 tarihli dilekçede konunun kapatılmaya çalışıldığı anlatılıyor:

“İnşaatı yapan firma olan En-Sa Yapı ve Koltek Müşavirlik yetkilileri CİMER’e yapmış olduğum şikâyete müdahil olup yeni karot numunesi aldırmak yerine, gerçeğe aykırı düzenlenmiş olaneski numune sonuçlarıyla konuyu kapatmaya çalışmışlardır. En-Sa Yapı yetkilisi Ali Haydar Ergezen ve Koltek Müşavirlik Genel Müdürü Cem Bey benimle iletişime geçerek konuyu kapatmamı, aksi takdirde kendilerinin çok büyük zarar göreceklerini tehditkâr bir üslupla ifade etmişledir.”

Peki, Yardımcı ne istiyor?

Şunu talep etmiş:

“Bağımsız üniversite ve kuruluşlardan, tüm proje temellerinden, kolon, perde ve kirişlerden numune alınıp gerekli testlerin yapılması, aksi takdirde doğabilecek deprem, sel, doğal afet vb. oluşacak her türlü maddi ve manevi sorumluluk tarafıma ait değildir.”

Yani diyor ki: Ben bu inşaatın taşeronuyum, inşaatı ben yaptım ama bu inşaat yıkılabilir. Devlete, sorumluları haber veriyorum. Sonra bir depremde yıkılırsa beni günah keçisi ilan etmeyin!

ESKİ BAKANIN KARDEŞİ ÇIKTI

İşin ilginci, Yardımcı bir dedektiflik de yapmış. Bazı belgelere ve şahitlere ulaşıp savcılığa bildirmiş:

“Çevre ve Şehircilik Bakanlığı arşivlerinde, kısıtlı şartlarda iddialarımı doğrulayan bazı belgelere ulaştım. Dilekçemin ekinde sunuyorum.”

           Bilirkişi raporunda “İnceleme haftalar sürer” denilerek işlem yapılmadığı belirtildi
CİMER, valilik, savcılık derken olay bilirkişiye gitti. Yeniden numune alınıp herkesin içi rahatlatıldı mı derseniz, “maalesef” diyeceğim. Zira resmi bilirkişi raporunda şu yazıyor:

“100’ün üzerinde karot numunesi alınması gerekeceği, müdürlüğümüzde karot alma işini yapabilecek geçici görevle çalışmakta olan emekliliği gelmiş bir personelin olduğu, bu işlemin bir kişiyle yapılması durumunda haftalar/aylar süreceği, söz konusu binaların halen kız yurdu olarak kullanılmakta olduğundan bu işlemin haftalarca sürmesinin büyük mağduriyetler yaratacağı değerlendirilmiş olduğundan talebiniz hakkında işlem yapılamadığı belirtilmiştir.”

Sonuç olarak, “eski numune raporlarında sorun yok gibi görünüyor” denmesine dayanarak savcılık, “Kovuşturmaya yer yok” kararı verdi. Dosya da böylece kapandı.

Biraz dikkatli bakınca, dilekçede adı geçen Ali Haydar Ergezen’in, eski Bayındırlık ve İskân Bakanı Zeki Ergezen’in kardeşi olduğunu fark ediyorum. Ergezen’in şirketi, Ardahan’daki yurdun dışında, devletten milyarlarca liralık inşaat ihaleleri almış görünüyor. Haliyle, dosyanın kapanması, birilerinin dokunulmazlığının marifetiymiş gibi duruyor!

Devletin öğrenciler kalsın diye ihale ettiği bir yurt. İnşaattan kazanılan milyonlar. Üstüne betondan çalınma şüphesi. Yüzlerce kızın ölebileceğinin itirafı. Koca bina şimdi ne olacak sorusu. Devletin “Aman dokunmayalım” diyerek dosyayı kapatması. Bina sağlamsa dahi, bunu tespit etmek için, bir numune alınarak kamuoyunun rahatlatılmaması.

Betoncu şeyhler, her depremden sonra, sorumluyu “ölenlerin günahları” ilan ediyor ya... Belki de en büyük günah, yükselen binaların harcında karılıyor.

Barış Terkoğlu / Cumhuriyet