16 Mayıs 2022 Pazartesi

Emperyalizmin Türkiye ve bölge halklarına tehdidi: İncirlik Üssü'nün öyküsü - SOL/Özel

 İncirlik Üssü bir kez daha tartışma konusu. soL üssün kuruluşundan bu yana hikayesini ve nasıl bir tehdit oluşturduğunun dökümünü çıkardı.


Ukrayna’da devam eden savaş nedeniyle nükleer savaş tehdidi bir kez hem dünyanın hem de Türkiye’nin gündeminde.

Bölgede 2. Dünya Savaşı sonrasında ABD tarafından Sovyetler Birliği’ne karşı bir tehdit olarak yerleştirilmiş pek çok nükleer silah bulunuyor. Türkiye de bu kapsamda topraklarında ABD’ye ait nükleer silahlar barındıran ülkelerden biri. Nükleer silahların birden fazla yerde konuşlandırıldığı tahmin edilse de sadece İncirlik Üssü adresi kesin olarak biliniyor. Nükleer silahların varlığının bu ülkelerde hala korunması ve birçoğunun gizli anlaşmalara konu olması ise nükleer silahların aslında kimi tehdit ettiği sorusunu akıllara getiriyor.

Artan savaş tehdidi karşısında İncirlik Üssü’nün kapatılmasına yönelik tartışmalar yükselirken üssün öyküsünü kısaca hatırlayalım.

Üssün kuruluşu

İncirlik Üssü’nün yapımı Türkiye’nin NATO üyeliği süreci ile yaklaşık olarak aynı döneme denk gelir. Bu dönem aynı zamanda Türkiye siyasetinde anti-komünizmin yerleşiklik kazandığı bir dönüm noktasını ifade eder.

Türkiye’de anti-komünizmin yükselişi 2. Dünya Savaşı yıllarına dayansa da NATO üyeliği ile birlikte en üst seviyesine ulaştı. Kore’ye asker göndererek ödenen bedelin ardından NATO üyeliği 1952 yılında geldi. Emperyalizmin komünizmle mücadeleyi ve Sovyetler Birliği’ne karşı bir set oluşturmayı temel görev bildiği bu dönemde çeşitli ülkelerde ABD ve NATO üslerinin kurulması da gündemde yer aldı. 

Türkiye bu ülkelerden bir tanesi oldu. Türkiye’de bir ABD üssü kurulması ilk olarak 2. Dünya Savaşı sırasında gündeme gelse de yapımı ertelendi. 1951 yılında üssün inşaatına başlandığında sağcı ve Amerikancı Demokrat Parti iktidara geleli henüz bir yıl oluyordu. Amerikan Ordusu Mühendisler Kolordusu tarafından gerçekleştirilen inşaat 1954 yılında tamamlandı. Böylece üs, Amerikan Hava Kuvvetleri ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ortak kullanımına açıldı. 21 Şubat 1955’te üssün ismi resmi olarak Adana Hava Üssü olarak belirlendi. 28 Şubat 1958’te ise İncirlik Hava Üssü adını aldı. 

Başlangıçta üssün, orta ve uzun menzilli bombardıman uçaklarının Sovyetler Birliği’ne ait hedeflere yönelik saldırıların önceside mevzilendiği ve operasyonların ardından toparlandığı yer olarak kullanılması tasarlanıyordu.

Bu esnada Türkiye’nin NATO’ya üye olmasıyla birlikte, ABD emperyalizmi açısından üssün daha çeşitli fonksiyonlarla kullanılması mümkün oldu. 

İncirlik Üssü hangi amaçlarla kullanıldı?

Sovyetler Birliği üzerinde gerçekleştirilen keşif amaçlı uçuşlar üssün kullanım alanlarından birini oluşturuyordu. Bu faaliyet 1960’taki U2 krizine kadar devam etti. 

1 Mayıs 1960 tarihinde Sovyetler Birliği kendi toprakları üzerinde uçuş gerçekleştiren bir ABD uçağını düşürmüş ve bu uçağın İncirlik Üssü’nden kalkan bir casus uçağı olduğu anlaşılmıştı. 

Üs ayrıca Sovyetler Birliği’nin ve çözülüşün ardından Rusya Federasyonu’nun iletişim trafiğine yönelik sinyal istihbaratı çalışmalarına da ev sahipliği yaptı. 

1958 Lübnan krizinden Körfez Savaşı’na, Irak ve Afganistan’ın işgalinden Suriye Savaşı’na kadar ABD’nin Orta Doğu’daki pek çok kriz bölgesine lojistik ve askeri destekle müdahalesinin ve ABD emperyalizminin Orta Doğu’daki çıkarlarının korunmasının ana adresi oldu.  

1970’lerde üssün kullanım fonksiyonları çoğaldı. Hem Konya’daki havadan karaya füze test alanı hem de İncirlik’in havadan havaya füze test alanı İncirlik Üssü’nde konuşlanmış ABD Hava Filosu’nun eğitim faaliyetlerine açıldı. 

Kıbrıs krizinini dışarda bırakırsak, 1970’ler ve 1980’ler boyunca pek çok uçak türü İncirlik’e yerleştirilmeye devam etti. 1980’de imzalanan Savunma ve Ekonomik İşbirliği Anlaşması ile Türkiye ve ABD arasındaki işbirliği daha geniş bir kapsamda yenilendi ve Türkiye’de yer alan birçok üs ve tesisin ABD’nin ortak kullanımında olması garanti altında alınmış oldu. İncirlik Üssü de bu üsler arasında yer aldı. ABD’ye tanıdığı yetkiler nedeniyle Anlaşma’nın maddelerinin birçok açıdan ulusal egemenliğe aykırı olduğu tartışıldı. 

Kıbrıs Harekatı sırasında ABD’nin uyguladığı ambargoya karşı Türkiye’nin misillemesi ABD üslerinin kullanımını askıya almak oldu. Ancak İncirlik ve İzmir hava üsleri aynı zamanda NATO misyonu içerdiğinden bu kapsamın dışında kaldı. 

İncirlik Üssü’nün ABD’nin Irak’a müdahelesinde kullanılmasının önünü açan tezkere süreci ise üsse karşı toplumsal muhalefetin en fazla yükseldiği dönemlerden birini oluşturdu. 

ABD’nin Irak’a müdahalesi kapsamında dönemin başbakanı Abdullah Gül'ün imzasıyla “TSK'nın yabancı ülkelere gönderilmesi ve yabancı silahlı kuvvetlerin Türkiye'de bulunması için hükümete Anayasa'nın 92'nci maddesi uyarınca yetki verilmesi" konulu savaş tezkeresi TBMM’ye sunuldu. 1 Mart 2003’te TBMM’de oylanarak reddedilen bu tezkere ABD'nin Irak'a kuzeyden yeni bir cephe açılmasını, TSK'nın da ABD'nin denetimi altında Irak'a sokulmasını ve 62.000 yabancı askeri personelin 6 ay süreyle Türkiye'de kalışını düzenliyordu.

Bununla birlikte, 20 Mart'ta oylamaya sunulan ikinci bir tezkere tüm toplumsal tepkiye rağmen mecliste kabul edildi. Bu tezkerede ABD ordusunun Türkiye'de bulunmasına dair madde yer almıyor ancak ABD uçaklarının Türk hava sahasını kullanması izni ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Kuzey Irak’a gönderilmesi yer alıyordu. Bu süreçte Türkiye’nin hava sahası ABD’nin başka ülkelerdeki üslerinden havalanan uçakların geçişi için kullanılmakla kalmadı, İncirlik Üssü de savaş boyunca Irak halkı üzerine bombalar yağdıran birçok ABD uçağının kalkış noktası oldu. 

Ardından 2004’te İncirlik Üssü büyük bir askeri birlik hareketliliğine de ev sahipliği yaptı. Irak’tan dönen ABD askerleri için İncirlik bir ilk durak işlevi görüyordu. Ayrıca Irak ve Afganistan’daki ABD ordusuna gönderilen kargolar da İncirlik Üssü’nden kalkıyordu. Bu dönemde Irak ve Afganistan’a giden hava lojistik desteğinin %68’inin İncirlik üzerinden gittiği ve İncirlik Üssü ve Türkiye’nin hava sahasının kullanımının işgalin maliyetini yılda yaklaşık 210 milyon dolar azalttığı açıklandı. İncirlik Üssü, hem askeri ve lojistik hem de ekonomik açıdan emperyalizmi ihya etmeye devam ediyordu. 

İncirlik’teki nükleer tehdit

ABD’nin başka ülkelerin topraklarına yerleştirdiği nükleer silahların yeri ve kapsamıyla ilgili resmi bir veri olmasa da İncilik Üssü’nde ABD’ye ait nükleer silah bulunduğu iddiası resmi olmayan yollardan kabul edildi. Şimdiye kadar bu iddiaya getirilen resmi bir itiraz da olmadı. 2019 yılında Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyine yönelik başlattığı Barış Pınarı Harekatı sırasında bir gazeteci tarafından ABD Başkanı Trump’a İncirlik Üssü’nde bulunan 50 nükleer silahın güvenliğine ilişkin bir soru yöneltilmiş ve Trump güvende olduklarından emin olduları yönünde bir yanıt vermişti. Bu yanıt, nükleer silahların İncirlik’teki varlığının bir itirafı olarak kabul edildi.

İncirlik Üssü’nde bulunan nükleer silahlarla ilgili benzer bir güvenlik kaygısı iddiası daha öncesinde 15 Temmuz darbe girişiminin ardından da ABD merkezli bir düşünce kuruluşu Stimson Center tarafından ortaya atılmış, ABD’den bir itiraf da o zaman gelmiş, silahların güvende olduğu açıklanmıştı. 

Buna göre İncirlik Üssü’nde 50 adet B-61 hidrojen bombası bulunuyor. Üstelik ABD’nin bu silahları yeni nesil B61-12’lerle değiştirme ihtimali de tartışılıyor. B61-12’lerin patlama etkisinin ise 1945’te ABD’nin Hiroşima ve Nagazaki’ye atılan bombaların birkaç katı olduğu söyleniyor.

İncirlik Üssü’nde bulunan nükleer silahlar hem ABD emperyalizminin çıkarları doğrultusunda gerektiğinde Türkiye ve bölge halklarına karşı kullanılma ihtimalleri hem de ABD’nin nükleer silahlarını hedef alabilecek bir karşı saldırının adresi olabilme potansiyelleri sebebiyle Türkiye ve insanlığın geleceği için büyük bir tehdit oluşturmaya devam ediyor.

İncirlik Üssü’nün bugünü

Üs, AKP iktidarının güncel siyasi manevralarının konusu olarak zaman zaman gündeme gelmeye devam ediyor. Türkiye’nin Rusya’dan aldığı S-400’ler nedeniyle ABD tarafından F-35 programından çıkarılmasının ve de ABD Senatosu’nun “Ermeni Soykırımı” kararının ardından AKP iktidarı İncirlik’in kapatılmasını bir siyasi koz olarak öne sürmüştü. Ancak gerek emperyalist sistem içi dengeler gerekse NATO üyesi bir ülke olarak Türkiye’nin yükümlülükleri ve ABD emperyalizmiyle ilişkilerinde göze alabileceği gerilimin sınırları nedeniyle bu tehditlerin bir inandırıcılığı bulunmuyor. Bu açıdan İncirlik Üssü’nün kapatılması ve NATO’dan çıkılması talepleri bir bütünlük oluşturuyor.

Kuruluşundaki anti-komünist misyonuyla, bölgede ABD emperyalizminin çıkarlarının tesisi için sahip olduğu stratejik önemiyle ve bulundurduğu nükleer silahlarla İncirlik Üssü’nün Türkiye’deki varlığı ise insanlık için gerçek bir tehdit olmaya devam ediyor. 

3. Dünya Savaşı senaryoları konuşulur, emperyalizmin kar hırsı ve saldırganlığı dünyanın pek çok bölgesinde çatışmaları tırmandırmaya devam ederken İncirlik Üssü’nün kapatılması talebi bir kez daha haklı bir talep olarak yükseliyor.

SOL/Özel

TARİHTE BUGÜN (16 MAYIS)

 

     OLAYLAR:

  • 1204 - Dördüncü Haçlı Seferi sırasında, Konstantinopolis'i alıp Latin İmparatorluğu'nu kuran I. Baudouin, ilk Latin İmparatoru olarak taç giydi.
  • 1717 - Voltaire adıyla bilinen yazar François-Marie Arouet, din ve krallık karşıtı yazılarından ötürü Bastille Hapishanesi'ne gönderildi.
  • 1770 - Versailles Sarayı'ında, XVI. Louis ile Marie Antoinette evlendi.
  • 1836 - Şair ve yazar Edgar Allan Poe, 13 yaşındaki kuzeni Virginia ile evlendi.
  • 1883 - Celâl Bayar, doğdu.Türk siyasetçi ve Türkiye'nin 3. cumhurbaşkanı (ö. 1986)
  • 1888 - Gramofonun mucidi Emile BerlinerPhiladelphia'da geliştirdiği bu aletin tanıtımını yaptı.
  • 1898 - Kenji Mizoguchi, doğdu.Japon yönetmen (ö. 1956Japon bir film yönetmeni ve senaristti.Mizoguchi'nin eseri, uzun süren çekimler ve mizanseni ile ünlüdür.Yazar Mark Le Fanu'ya göre, "Filmleri olağanüstü bir güç ve saflığa sahip, izleyiciyi insan acılarıyla yüz yüze kaldıkları güç, incelik ve merhametle sallamakta hareket ettiriyorlar." şeklinde ifadetmiştir. Ugetsu (1953), Venedik Film Festivali'nde Gümüş Aslan'ı kazandı ve 1962 ve 1972 yıllarındaki Sight & Sound Critics Top Ten Anketinde yer aldı. Diğer Kritiklerin Öyküsü (1939), Oharu'nun Hayatı (1952) ve Yargıtay Sansosu (1954) gibi Mizoguchi'nin diğer tanınmış filmleridir.
  • 1905 - Henry Fonda, doğdu. Amerikalı sinema oyuncusu ve Oscar ödülü sahibi (ö. 1982)
  • 1919 - Mustafa Kemal PaşaTürk Kurtuluş Savaşı'nı başlatmak üzere İstanbul'dan Samsun'a doğru yola çıktı.
  • 1923 - Merton Miller, doğdu. Amerikalı ekonomist ve Nobel Ekonomi Ödülü sahibi (ö. 2000) 1990 yılında, Harry Markowitz ve William Forsyth Sharpe ile birlikte, Nobel Ekonomi Ödülü'nü kazanmıştır.
  • 1926 - Vahdettin (VI.Mehmet), İtalya'nın San Remo kentinde kalp yetmezliği sebebi ile öldü.
  • 1943 - Varşova Gettosu'ndaki Yahudi topluluğunun, Nazi işgaline karşı başlattığı Varşova Gettosu Ayaklanması olarak adlandırılan direnişi kırıldı. Hayatta kalanlar, Treblinka toplama ve yok etme kampına gönderilmeye başlandı. Alman kayıtlarına göre 56 bin kişi öldürüldü.
  • 1952 - Birleşik Krallık'ta kadınlara eşit ücret yasalaştı.
  • 1957 - IBM'in, yeni geliştirdiği bilgisayarın ağırlığı 21 tondu.


  • 1958 - Besteci Ahmet Adnan Saygun Londra'da Jean Sibelius Ödülü'nü aldı.


  • 1960 - Milli Eğitim Bakanlığı 19 Mayıs gösterilerini yasakladığını açıkladı. Dönemin Millieğitim Bakanı.Mehmet Atıf Benderlioğlu
  • 1960 - Sovyet lider Nikita KhrushchevSovyetler Birliği toprakları üzerinde uçurulan Amerikan U-2 casus uçakları için, ABD Başkanı Dwight D. Eisenhower'dan özür dilemesini istedi.
  • 1961 - Tiyatro sanatçısı Cüneyt GökçerKral Lear'ı oynamak üzere Moskova'ya gitti.


  • 1963 - Ankara Devlet Tiyatrosu'nda ilk müzikal sergilendi. Müzikalin adı "Öp Beni Kate" idi.
  • 1969 - Sovyet uzay aracı "Venera 5", Venüs gezegenine iniş yaptı.
  • 1972 - Sıkıyönetim uygulaması çerçevesinde askeri makamlarca tutuklananların asker kişi sayılacağı açıklandı.
  • 19749 İsrailli çocuğu rehin alan Filistin gerillalarıyla İsrail askerleri arasında çatışma çıktı; 16 çocuk öldü, 70 çocuk yaralandı.
  • 1974 - Josip Broz TitoYugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti Başkanlığı'na yeniden seçildi. Tito, bu defa ömür boyu Devlet Başkanı olarak seçilmiştir.


  • 1975 - Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu (TRT) Genel Müdürü İsmail Cem, "milli güvenliğe aykırı tutumu" gerekçe gösterilerek görevden alındı. Yerine Nevzat Yalçıntaş atandı. Cem Danıştay'a başvurdu.
  • 1975 - Japon dağcı Junko TabeiEverest'in zirvesine tırmanan ilk kadın dağcı olma unvanını kazandı.


  • 1979 - Piyangotepe Katliamı: Ankara Piyangotepe'de genellikle solcuların gittiği bir kahvehane, sağ görüşlü Ali Bülent Orkan ve diğer militanlar tarafından basıldı. 7 kişi öldürüldü, 2 kişi yaralandı.


  • 1983 - 12 Eylül döneminin ardından, demokrasiye geçişte ilk siyasi parti olan Milliyetçi Demokrasi Partisi kuruldu.
  • 1984 - Yayımcı İlhan Erdost'un Mamak Cezaevi'nde dövülerek öldürülmesinden hükümlü astsubay Şükrü Bağ'ın, 10 yıl 8 aylık mahkûmiyet kararı kesinleşti.
  • 1986 - Megan Fox, doğdu. Amerikalı oyuncu.


  • 1987 - Alman Yazarlar Birliği, 7 yıldır cezaevinde yatan şair Nevzat Çelik'in serbest bırakılması için Başbakan Turgut Özal'a bir mektup gönderdi.
  • 1987 - Can Bonomo, doğdu.Türk şarkıcı, besteci ve söz yazarı
  • 1988 - ABD Federal sağlık yetkilisi, nikotinin bağımlılık yapıcı özelliklerinin, eroin ve kokaininkine çok benzediğini bildirdi.
  • 1989 - Bayrampaşa Cezaevi'nde isyan çıktı; 40'a yakın tutuklu ve hükümlü yaralandı.
  • 1992 - Tarihi Galata Köprüsü, köprü altındaki bir lokantada çıkan yangın sonucunda çökerek kullanılamaz hale geldi. Köprü, 1875'te İngilizler tarafından 105 bin altın karşılığı yapılmıştı.


  • 1993 - Türkiye jimnastikte ilk kez Avrupa şampiyonu oldu; atlama beygirinde Murat Canbaş altın madalya kazandı.
  • 1993 - DYP Genel Başkanı ve Başbakan Süleyman Demirel, 244 oyla Türkiye'nin dokuzuncu Cumhurbaşkanı oldu.
  • 1996 - DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, örtülü ödenekle ilgili açıklamada bulunamayacağını ve bunun bir devlet sırrı olduğunu söyledi.
  • 2000 - Süleyman Demirel'in Cumhurbaşkanlığı süresinin bitmesi ve Ahmet Necdet Sezer'in Cumhurbaşkanlığı görevine başlaması.
  • 2001 - Bordo berelilere ait uçak Malatya'da düştü, 34 asker hayatını kaybetti.
  • 2006-  TBMM Genel Kurulunda, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in, 6. maddesinin bir kez daha görüşülmesi için geri gönderdiği Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu, iade gerekçelerine uygun olarak kabul edildi.
  • 2010 - İran ile Batılı ülkeler arasında uranyum takasını öngören; TürkiyeBrezilya ve İran'ın ortak formülü üzerinde mutabakat, 18 saatlik görüşmeler sonunda sağlandı. Mutabakatın sağlanması sonucu, Başbakan Erdoğan Tahran'a gitti.
  • 2010 - BursasporTurkcell Süper Ligde 4 büyüklerden sonra şampiyon olan ilk takım oldu.


      ÖLÜMLER:
  • 1703 - Charles Perrault, Fransız yazar (d. 1628) Yaşamının son yıllarında çocukları için derlediği ve Kaz Ana’nın Öyküleri (1697) adlı kitabında yayımladığı masallar (Uyuyan GüzelKırmızı Başlıklı KızMavi SakalÇizmeli KediKülkedisi) birer dünya klasiği haline gelmiştir. Perrault, yaşadığı dönemde Avrupa’da çok bilinen ve bir sözlü edebiyat ürünü olarak anlatılan çocuk masallarını bu kitapta bir araya getirmiş; yazıya geçirdiği masallar daha sonra başta Grimm Kardeşler olmak üzere başkaları tarafından da yeniden yazılmış; opera, bale (Çaykovski’nin Uyuyan Güzel balesi gibi), tiyatro ve filme (Walt Disney şirketinin Külkedisi ve Uyuyan Güzel animasyon filmleri gibi) uyarlanarak günümüze gelmiştir. Bunun için Perrault “çocuk kitaplarının babası” olarak anılır.
  • 1857 - Vasili TropininRus romantik ressam (d. 1776Rus romantik ressam. Hayatının çoğunu serf olarak geçirdi; özgürlüğüne kavuşması kırk yaşını geçtikten sonra gerçekleşti. En önemli üç çalışması, Aleksandr Puşkin'in portresi, Dantel Yapan Kız ve Nakışçı Kız'dır.
  • 1862 - Jan Baptist van der HulstFlaman ressam ve litografi sanatçısı (d. 1790) Hulst, Hollanda kraliyet ailesinin çok sayıda resmini çizmiştir aynı zamanda yaptığı birçok tarih resimleriyle tanınır.
  • 1943 - James Ewing, Amerikalı patolog, Ewing sarkomunu keşfeden kişi (d. 1885 Cornell Üniversitesi'nde ilk patoloji profesörüdür ve daha sonra Ewing sarkomu olarak bilinen bir tür malign kemik tümörünün keşfi ile ünlüdür.
  • 1952 - Memduh Şevket Esendal, Türk yazar (d. 1883) Türk edebiyatının tanınmış bir öykü yazarı olan Esendal edebiyatçılığının yanı sıra Tahran, Bakü ve Kabil'de büyükelçilik, TBMM'de dört dönem milletvekilliği, 1941-1945 yılları arasında CHP Genel Sekreterliği yapmış olan diplomat ve siyasetçidir.En çok bilinen eseri 1934 yılında yayımlanan Ayaşlı ile Kiracıları adlı romanıdır
  • 1953 - Django ReinhardtBelçikalı Çingene caz gitaristi ve besteci (d. 1910Avrupa'da doğmuş olan ilk önemli caz müzisyenlerindendir. Tüm zamanların en ünlü caz gitaristlerinden biri olarak bilinir. "My Sweet", "Minor Swing", "Tears", "Belleville", "Djangology" and "Nuages" en çok tanınan bestelerinden bazılarıdır. Stéphane Grappelli ile birlikte önemli çalışmalar yaptı. Birçok müzisyen Reinhardt'a hayranlık duymuş ve ondan etkilenmiştir; bu isimler arasından, klasik gitarist Julian Bream, latin rock müziği sanatçısı Carlos Santana, blues efsanesi B.B.KingBlack Sabbath üyesi Tony Ionmmi, Stevie Ray VaughanMark KnopflerLes Paul, Joe Pass gibi sanatçılar sayılabilir. 18 yaşındayken, yaşadığı karavanın yanması sonucu kolları ve bacakları ciddi derecede yaralanmış ve sol elinin yüzük ve serçe parmağı kullanılamaz duruma gelmiştir. Doktorların tekrar gitar çalmasının imkânsız olduğunu söylemesine karşın Django soloları işaret parmağı ve orta parmağını kullanarak çalmış yaralanan diğer iki parmağını da bazı akorları çalmada kullanmıştır.John Lewis'in Reinhardt için bestelediği "Django", Miles Davis'in de yorumladığı bir caz standartıdır. Reinhardt 2005 yılında Flanders'de yapılan bir seçmede gelmiş geçmiş en büyük Belçikalı'lar listesinde 66. sırayı almıştır.
  • 1957 - Eliot Ness, Amerikalı federal ajan (d. 1903) Amerikan İçki Yasağı teftiş memurudur. Amerika Birleşik Devletleri’nin Illinois Eyaleti’nin Chicago kentindeki içki yasağını gerçekleştirmek ve teftişte bulunmak amacıyla yaptığı görevle ve ünlü içki kaçakçısı Al Capone'u adalete teslim eden Dokunulmazlar (İngilizcesi: The Untouchables) adındaki efsanevi ekibin lideri olarak ün kazanmıştır.
  • 1984 - Ercüment Behzat Lav, Türk şair, oyuncu ve radyocu (d. 1903İstanbul'da doğdu, İstanbul Sultanisi'ni bitirdikten sonra Darülbedayi'de aktörlük yaptı. Dört yıl süre ile Berlin'de Stern Müzik Konservatuvarı ve Reinhart Tiyatro Akademisi'nde öğrenim gördü. Radyoda spikerlik ve yayın şefliği, tiyatro yönetmenliği ve öğretmenlik yaptı. İstanbul'da öldü. Dadaizmfütürizmkübizm  ve  sürrealizm akımları etkilerini şiirine yansıtmış, Cumhuriyet dönemi Türk şiirinde serbest ölçünün ilk uygulayıcılarından öncü bir şairdir. Toplumsal konuları ve ülke meselelerini irdeleyen şiirler yazdı.
  • 1985 - Margaret Hamilton, Amerikalı sinema ve tiyatro oyuncusu (d. 1902) Öğretmenlikten sinemaya geçiş yapan Hamilton, 1939 yapımı Oz Büyücüsü filmindeki Batının Kötü Cadısı ( Wicked Witch of the West ) rolü ile hatırlanmaktadır.
  • 1989 - Seyyan Hanım (Seyyan Oskay), Türk tango şarkıcısı (d. 1913) Türkiye'de kadınların sahneye çıkması konusunda öncülük etmiş kadınlardandır. Başta Çoban Yıldızı olmak üzere birçok özgün Türk müziği eserini seslendirdi. İlk Türkçe tango olan Mazi Kalbimde Bir Yaradır'ı seslendiren ilk kişi idi. Tango, rumba ve foxtrot icra eden Oskay, seslendirdiği yüzlerce eser arasında en çok tangolarıyla ün kazanmıştır.
  • 1990 - Sammy Davis, Jr., Amerikalı siyahi dansçı, şarkıcı, müzisyen, komedyen ve oyuncu (d. 1925)
  • 1997 - Önder Somer, Türk sinema oyuncusu (d. 1937)
  • 1998 - Sevim Tanürek, Türk müziği sanatçısı (d. 1934)
  • 2007 - Gohar Gasparyan, Ermeni-Mısırlı opera şarkıcısı (d. 1924)
  • 2010 - Hank Jones, Amerikalı caz müzik piyanisti (d. 1918) 1918’de Missisipi’de doğan Hank Jones dönemin ünlü caz sanatçılarından Thad Jones ve Elvin Jones ile aynı aileden gelmekte. İlerleyen yaşına rağmen gösterdiği performanslarla cazın efsane piyanisti ve bestecisi olarak gösteriliyor. Bad Henry takma adıyla da bilinen Jones çalış stili ve besteciliği ile caz dünyasının yol göstericileri arasında bulunuyor. Ella Fitzgerald, Charlie Parker, Tedy Kotick gibi pek çok ünlü sanatçıyla çalışan Jones kendi adını taşıyan 60 albüme sahip. Jones’un adı Marilyn Monroe’nun 19 Mayıs 1962’de Amerikan Başkanı John F. Kennedy ‘nin doğum gününde söylediği Happy Birthday şarkısını söylediği sahnede piyanosuyla Monroe’ye eşlik ettiği anekdotunda da geçer. 91 yaşında 16 Mayıs 2010'da New York'ta ölmüştür.
  • 2013 - Heinrich Rohrer, İsviçreli bilim adamı ve Nobel Fizik Ödülü sahibi (d. 1933) 1951 yılında Wolfgang Pauli ile birlikte çalışarak İsviçre Federal Enstitüsü'ne kabul edildi. Doktora tezi, Jörgen Lykke Olsen tarafından başlatılan bir projede manyetik alan  kaynaklı süperiletken geçişlerinde   Süperiletkenlerin uzunluk değişimlerini inceledi. Çalışmaları sırasında, araştırmalarını gece yarısı şehir uyurken ve sessizken yapmak zorunda olduğunu çünkü araştırmalarının titreşimlere karşı çok hassas olduğunu fark etti.
  • 2014 - Ferit Mevlüt Aslanoğlu, Türk siyasetçi (d. 1952Marmara Üniversitesi İktisadi ve Ticari Bilimler Fakültesi mezunudur. Garanti Bankası Müfettişliği, Şube Müdürlüğü, Krediler Müdürlüğü ve Genel Müdür Yardımcılığı, Alternatif Bank Yönetim Kurulu Üyeliği, XXII. ve XXIII. Dönem Malatya, XXIV. Dönem İstanbul Milletvekilliği yaptı. Ekonomi Dergileri Yılın Bankacısı Ödülü sahibidir. Evli ve iki çocuk babasıdır.[1] 16 Mayıs 2014'te geçirdiği kalp krizi nedeniyle öldü
  • 2018 - Joseph Campanella, Amerikalı oyuncu (d. 1924)Amerikalı tanınmış daha çok karakter rollerinde görünen oyuncu. 1955'teb itibaren 2009 yılında kariyerini sonlandırana kadar 200'ün üzerinde sinema filmi ve televizyon dizisinde rol aldı. En aşina rolü John Turino karakterini canlandırdığı The Guiding Light adlı yapımdır.[1] Ayrıca televizyon pembe dizisi Days of Our Lives 1987-88 yılları arasında Harper Deveraux olarak ekranlara gelmiştir. Campanella seslendirme çalışmalarıda yapmış 1994-1997 yılları arasında Spiderman çizgi dizisinde Dr. Curt Connors-The Lizard karakterine hayat vermiştir. Disney Kanalı'nda 1992-94 arasında yayınlanan bilim içerikli Discover Magazine adlı yapımda anlatıcı olarak görev almıştır. Amerikalı usta oyuncu ve seslendirme sanatçısı Joseph Campanella 16 Mayıs 2018'de Sherman Oaks, Los AngelesKaliforniya'da 93 yaşında ölmüştür.[2]
  • 2018 - Gérard Jouannest, Fransız piyanist ve besteci (d. 1933)Jouannest besteci hayatı boyunca 250'den fazla şarkı besteledi. Müzisyen Jacques Brel içinde şarkılar yaptı, örnek bazı çalışmaları arasında; Ne Me Quitte PasCes Gens-LàBruxellesMathilde ve Les Vieux sayılabilir. Aynı zamanda Miyosec, Benjamin Biolay ve Abd al malik (rapçi) gibi genç sanatçıların yetişmesinde verdiği parçalarla pay sahibi oldu. Fransız müzisyen Gérard Jouannest sanatçı Juliette Gréco ile evliydi. Kendisi 1960'larda Jacques Brel tarafından tanıtıldı. Jouannest, 2012 başkanlık seçimlerinde Jean-Luc Mélenchon'u destekledi.
  • 2019 - Bob Hawke, 1983-1991 yılları arasında hizmet veren, Avustralya Başbakanı olan eski bir Avustralyalı politikacı (d. 1929)  İşçi Partisi ​​'nin lideri olarak göreve başlamıştır. Hawke Güney Avustralya'da doğdu ama çocukken Batı Avustralya' ya taşındı. Batı Avustralya Üniversitesi 'ne katıldı ve daha sonra Rhodes Scholar' a Oxford Üniversitesi'ne gitti. 1956 yılında Hawke, Sendikalar Avustralya Konseyi 'ne (ACTU) araştırma görevlisi olarak katıldı. Ücret tahkiminden sorumlu olmak için yükselen kişi, yüksek bir kamuoyu elde ettiği 1969'da Avustralya Sendikalar Sendikaları Konseyi seçildi. ACTU Başkanı olarak on yıl sonra, Hawke siyasete girme niyetini duyurdu ve hemen Wills Bölümü için İşçi Partisi olarak Temsilciler Meclisi ​​seçildi.
  • 2019 - Ieoh Ming Pei, Çin asıllı Amerikalı mimar ve Pritzker Mimarlık Ödülü sahibi (d. 1917)veya ismin baş harfleri ile daha çok bilinen I. M. Pei (26 Nisan 1917, Guangzhou - 16 Mayıs 2019, New YorkPritzker Mimarlık Ödülü kazanan Çinli-Amerikalı mimardır. Yüksek modernist mimarlığın son temsilcisi olarak bilinmektedir. Kayaçbetoncam ve çelik kullanarak soyut formu ile çalışıyor. Pei, dünyanın her dört köşesinde ortaya koyduğu çalışmaları ile, muhtemelen 20. yüzyılın en başarılı mimarlarından biridir.
  • 2020 - Wilson Roosevelt Jerman, Beyaz Saray'da 11 farklı ABD başkanına hizmet eden Amerikalı uşak (d. 1929) Beyaz Saray'ın en uzun süre hizmet veren çalışanlarından biriydi. Jerman, 1929 yılında bir çiftlik işçisinin oğlu olarak Seaboard, Kuzey Carolina'da doğdu. Çiftlikte çalışmak için 12 yaşında okulu bıraktı. 1955'te Washington DC'ye taşındı ve 1957'de Dwight D. Eisenhower yönetimi sırasında Beyaz Saray tarafından temizleyici olarak işe alınmadan önce bir yemek şirketinde çalıştı. Jerman, John F. Kennedy yönetiminde uşak olarak terfi etti; Jackie Kennedy, Jerman'a evinde astığı iki imzalı resim verdi. Bill Clinton yönetimi sırasında 1993 yılında emekli oluncaya kadar Beyaz Saray'da uşak olarak çalışmaya devam etti. 2003 yılında George W. Bush yönetiminde Beyaz Saray'a döndü. 2012'deki son emekliliğinden önce Barack Obama için çalıştı. Beyaz Saray'da 50 yılı aşkın hizmetini anmak için Başkan Obama, kendisine hizmet ettiği 11 ABD başkanının tümünü gösteren bir dizi plaket sundu. Michelle Obama, çok satan anı kitabı olan Becoming'de Jerman'la birlikte çekilmiş bir fotoğrafını kullandıJerman, 16 Mayıs 2020'de COVID-19'a bağlı komplikasyonlar nedeniyle 91 yaşında öldü.[6]
  • 2020 - Pilar Pellicer, Meksikalı aktris (d. 1938) Meksikalı aktris. 17. Ariel Ödülleri'nde La Choca adlı yapımdaki oyunculuğu ile "En İyi Kadın Oyuncu" dalında Ariel Ödülü sahibi olmuştur.Pellicier 16 Mayıs 2020'de Meksiko ŞehriMeksika'daki 2019-20 koronavirüs salgını esnasında 82 yaşında COVID-19 nedeniyle öldü.