18 Nisan 2019 Perşembe

Yeni havalimanına taşınan işçileri merak eden var mı? - ALPASLAN SAVAŞ

Atatürk’ten yeni İstanbul Havalimanı’na taşınma işlemini “büyük göç” olarak adlandırdılar. 47 bin ton malzemenin nakledildiği bu taşınma operasyonunu medya canlı yayınlarla adeta bir şova dönüştürdü. Film gibi izledi kamuoyu bu 45 saat süren büyük göçü.


Malzemelerin taşınması böyle gündem olurken bu yeni havalimanında çalışacak olan binlerce havayolu işçisinden kimse bahsetmedi. Oysa esas göç burada. Havalimanının apar topar açılışının yapıldığı 29 Ekim’in hemen öncesinde başladı ve halen devam ediyor.

İlk gelenler Atatürk Havalimanı işletmecisi TAV’da çalışan işçiler oldu. Onların bir bölümü yeni havalimanının yapımının ardından işletmesini de üstlenen İGA’ya geçirildiler.

Bu geçişte işçilerin yaşadığı sorunlar ve hak kayıplarına ilişkin birçok soru var. Patronların Ensesindeyiz Ağı birkaç gün önce bu soruları yanıtlaması için TAV ve İGA’ya çağrıda bulundu. Her iki şirketten de henüz ses yok.

Ortada iki şirketin altına birlikte imza attıkları büyük bir skandal var.
Biraz geriye gidelim ve anlatalım…

Yeni havalimanı işletmesinin İGA tarafından yürütüleceği belli olduktan sonra TAV, Atatürk Havalimanı’nda kendi bünyesinde çalışanların işten çıkarılmasına yönelik bir çalışma başlattı. Patronların Ensesindeyiz Ağı, bu bilgiyi geçtiğimiz Kasım ayında kamuoyuyla paylaştı. Bilginin kaynağı Ağ ile iletişim kuran TAV çalışanlarıydı. soL haber portalı da bu önemli bilgiyi haberleştirdi.

TAV, soL’a bir açıklama yollayarak iddianın gerçek dışı olduğunu ileri sürdü. Açıklamada talep eden çalışanlarının yeni havalimanında çalışmak üzere İGA’ya geçişlerinin sağlanacağı, geçmek istemeyen çalışanlara değerlendirmeleri için TAV bünyesindeki açık pozisyonların sunulacağı, ayrılmak isteyenlere ise tazminatlarının ödeneceği yazıyordu.

Ama böyle olmadı.

TAV, yeni havalimanında çalışmak için İGA’ya geçmek isteyen çalışanların başvurusunu aldı. İşçilere TAV ile İGA arasında bir “centilmenlik anlaşması” yapıldığını, geçişlerin bu anlaşma doğrultusunda ve Atatürk Havalimanı’nın taşınma işlemiyle birlikte toplu olarak yapılacağını söylediler. Buna göre TAV çalışanları faaliyet sonlanana kadar Atatürk Havalimanı’nda çalışmayı sürdüreceklerdi.

Ama çok geçmeden İGA İnsan Kaynakları, işçileri aramaya başladı. Telefondaki yetkili yeni havalimanında hemen işbaşı yapmalarını istiyordu. Oysa beklenen toplu geçişti. İşçiler İGA’ya “TAV’da tazminatımız var, nasıl hemen işbaşı yapalım” diye sordular. Aldıkları yanıt “Bizim acelemiz var, siz bilirsiniz, yoksa başkalarına bakacağız” oldu. Bu kez TAV’a “hani centilmenlik anlaşması vardı, Atatürk Havalimanı kapatılana kadar çalışmaya devam edip sonra toplu olarak İGA’ya geçecektik” diye sordular. Yanıt alamadılar.

Tüm planını yeni havalimanında çalışmak üzerine kuran ve bu kriz ortamında yeni iş bulmakta zorlanacağını bilen işçiler arasında panik başladı. Üstelik TAV, söylendiği gibi işçilere şirket bünyesinde başka pozisyonlarda iş de önermemişti. Binlerce çalışan birden bire ya uzun süreli işsizlik ya da tazminatı TAV’a bırakıp yeni havalimanında çalışma seçeneğiyle karşı kaldı.

Kırk katır mı istersin kırk satır mı! TAV ile İGA arasındaki centilmenlik anlaşmasının işçiler için bu anlama geldiği böylece ortaya çıktı.

TAV, 8 Nisan’da KAP’a yaptığı açıklamada Atatürk Havalimanı’ndaki operasyonu sonlandığı için 4500 işçinin iş akdinin feshedileceğini duyurdu. TAV’dan İGA’ya terminal işletmesi, güvenlik ve duty free işletmelerinde çalışmak üzere yaklaşık geçiş yapan işçi sayısının ise yaklaşık 2 bin kişi olduğu söyleniyor.

TAV’dan İGA’ya geçenlerin yaşadığı kayıp sadece tazminatları değil.

Daha düşük ücretle iş başı yapmak zorunda kaldılar. Çalışanlar 1000-1100 liraya varan kayıptan söz ediyor.

Sadece ücret değil, yol, yemek, prim gibi diğer kazançları da Atatürk Havalimanı’ndakine göre düşmüş durumda.

Devasa büyüklükteki havalimanında işleri az sayıda kişi ile yapıyorlar. İnanılmaz bir iş yüküyle çalışıyorlar.

Fazla mesai ücreti alamıyorlar.

Havalimanına ulaşabilmek için serviste saatlerce yoluculuk yapıyorlar. Şikâyetçi olanlar “evini değiştir” yanıtını alıyor.

Daha fazlasını Patronların Ensesindeyiz Ağı’nın dün yayınladığı röportajdan okuyabilirsiniz.(*)

Atatürk’ten İstanbul Havalimanı’na taşınmanın şaşaalı görüntülerinin arkasında işte böyle bir sömürü fotoğrafı var.

Bir de havalimanı çalışanları için büyük bir ders var. Örgütsüzlük demek patron kazığı demektir. Asla yalnız kalmayacaksın. Yenilen kazık kader değil. Tersine çevirmek için ise hiç geç değil.

Alpaslan Savaş / SOL

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder