KISA KISA GÜNDEM (20 NİSAN 2022)

 

1-Göz göre göre havayı zehirliyor, halkı ölüme sürüklüyorlar: Erzincan'da neler oluyor?(ÖZKAN ÖZTAŞ-SOL)

Erzincan'ın İliç ilçesindeki siyanür havuzu çevreyi tehdit ederken uzmanlar yaşananları "kaçak nükleer santralinden daha tehlikeli" diye yorumluyor. Erzincan'ın İliç ilçesine bağlı Çöpler Köyü'ndeki Çöpler Maden Sahası 2010 yılından beri faaliyette. Ancak denetimsizlik, vurdumduymazlık ve gözlerini para bürüyen patronlar nedeniyle sadece Erzincan halkı değil tüm Türkiye'yi tehdit eder bir dizi olay meydana gelmiş durumda.  Maden arama sahasındaki siyanür havuzları için herhangi bir koruma ve önlem alınmazken halkın soluduğu havayı tehdit ediyor. Üstelik siyanür havuzundaki olası sızıntı tüm bölgeyi tehlikeye sokuyor.  Konuyu Türkiye gündemine taşıyan Sedat Cezayirlioğlu, yaşanabilecek felaket olasılıklarını ve son süreci soL Haber'e değerlendirdi. ('Burası kaçak bir nükleer santral gibi, dünyada ikinci bir örneği yok') Bilirkişi raporlarında yaşanacak sıkıntılar için "kaçak bir nükleer santralden daha fazla zarar verebileceği" yönünde ifadeler yer alırken, herhangi bir önlem alınmıyor. Siyanürlü ve sülfürik asitli atıkların açık havuzlara atıldığı maden arama sahasındaki depolama örneklerinin bir benzeri daha yok. Tüm kanserojen atıklar ve sızıntı yaşanacak olursa toprağı öldürecek akıntılar açık havada bekletiliyor. Üstelik normalde bölgeye yakınlaşmak, solumak dahi tehlikeli. (https://haber.sol.org.tr/haber/goz-gore-gore-havayi-zehirliyor-halki-olume-surukluyorlar-erzincanda-neler-oluyor-333133)

2-'150 yıl önce İstanbul Havalimanı'nın iç hatlar terminalinden Mekke'ye gidiyorduk'(SOL)

Yeni Akit Ankara Temsilcisi Hacı Yakışıklı benzetme yapmaya çalışırken sosyal medyanın diline düştü. Yeni Akit Ankara Temsilcisi ve yazarı Hacı Yakışıklı, 100-150 yıl önce İstanbul Havalimanı'nın iç hatlar terminalinden Mekke, Sırbistan ve Varna'ya gidildiğini savundu. TV100'de Gürkan Hacır'ın moderatörlüğünü üstlendiği Taksim Meydanı adlı programda sığınmacı konusu tartışılırken görüşlerini aktaran Hacı Yakışıklı benzetme yapmaya çalışırken sosyal medyanın diline düştü.  Hacı Yakışıklı, 100-150 yıl önce İstanbul Havalimanından Mekke’ye iç hatlardan uçulduğunu anlatarak, “Suriye, Irak gibi devlet yoktu 100 yıl önce; Şam vardı, Halep vardı, Musul vardı, Kerkük vardı. Bu beldelerin tamamı Türkiye devletinin İstanbul Havalimanı'ndan iç hatlar terminalinden uçağa bindiğiniz zaman Mekke'ye Sırbistan'a Varna'ya gidiliyordu” ifadelerini kullandı.

3-AKP'li meclis üyesinin şirketi asırlık çam ağaçlarını kesti (SOL)

Aydın'ın Çine ilçesindeki Madran Dağı Topçam Köyü'ndeki maden ocakları için asırlık çam ağaçların kesilmesine yöre sakinleri tepki gösterdi. AKP'li Çine Belediye Meclis Üyesi Muhammet Demir'in sahibi olduğu Kuvars Maden İşletmesi'nin (Eysim Madencilik) sorumluluk alanındaki asırlık çam ağaçlarının kesilmesi köylüleri isyan ettirdi. Haftada iki gün kontrolsüz patlatma yapılan maden sahasında 5 gün önce kesim yapıldığı, köylülerin müdahalesi üzerine kesimin durdurulmasından iki gün sonra ise kesim yapılan bölgede yangın çıktığını ifade eden ÇİYAP dönem sözcüsü Ahmet Uslu, “Madran Dağı'nın geleceği tehlikede, yakamadılar kesmeye başladılar. Şirketler bölgenin peşini bırakmıyor, arsız bir şekilde üstüne gidiyor” dedi.('Bir yangın çıkacağını söylemek için falcı olmaya gerek yok')  Sözcü'den Latif Sansür'ün haberine göre Madran dağının yamacındaki köylerinde Türkiye'nin en kaliteli ve sağlıklı Topçam ve Madran suyunun çıktığı kaynağın hemen üstünde patlatmalı maden ocaklarının olmasına isyan eden ÇİYAP sözcüsü Uslu, “Maden için ormanlar acımasızca yok ediliyor. 5 gün önce çam ağaçları kesilmeye başlanınca köylülerin müdahalesi ile kesim durduruldu. İki gün sonra bölgede yangın çıktı, ortalık nemli olduğu için yangın büyümeden söndürüldü. Bugün sabah saatlerinde de yine aynı bölgede orman ağaçlarını kesmeye başladılar. Bu çam katliamını da köylüler sabah saatlerinde tepki göstererek durdurdu. Şirket peşini bırakmıyor, arsız bir şekilde üstüne gidiyor. Bu girişimler bu yaz Madran Dağı'nın tehlikede olduğunu gösteriyor. Madran Dağında bir yangının çıkacağını söylemek için falcı olmaya gerek yok” ifadelerini kullandı.(Madenin sahibi AKP'li, muhasebe müdürü CHP'li) Maden şirketlerinin siyasi partilere ekonomik yardımları ve bürokrasiyle ilişkileri nedeniyle istediklerini yaptıklarını belirten Uslu, “Maden şirketlerinin sahipleri tüm partilerin ilçe örgütlerine ekonomik yardım yaptıkları ve önerdikleri isimleri yönetici seçtirdikleri için partilerden ses çıkmıyor. Örneğin ağaç kesen bu madenin sahibi AKP'li meclis üyesi, muhasebe müdürü ise CHP ilçe yöneticisi" dedi. Uslu "Dilekçe veriyoruz, avukatlarımız mahkemelerde, resmi dairelerde girişimlerde bulunuyor, ancak sonuç alınamıyor. Kontrolsüz yapılan patlatmalarda vatandaşların mağduriyeti ile ilgili haberler çıkınca, Valilik, yerleşim yerlerine çok yakın alandaki patlatma izinlerini iptal etti. Maden sahibi Ankara'ya gidip AKP'li milletvekilleriyle fotoğraf çekip sosyal medyada paylaştı, üç gün sonra yerleşim yerlerine bu kadar yakın noktada patlatma yapılması yasalara aykırı olmasına karşın, yine patlatma izni aldı” şeklinde konuştu.

4- Önce 2 bin 100 yıllık su kemeri, sonra ilginç yolsuzluklar ortaya çıktı (SOL)

Aydın merkezli 11 ili kapsayan ve 36 kişinin gözaltına alınıp 4 kişinin tutuklandığı Tarihi Eser Kaçakçılığı Operasyonu'nun ayrıntıları ortaya çıkmaya başladı. Aydın’ın Kuşadası ilçesinde bir inşaat firmasının temel kazısı öncesi yapılan sondaj çalışması sırasında milattan önce 1’inci yüzyıla ait antik su kemeri bulundu. Aydın İl Turizm Müdürü Mehmet Umut Tuncer ve Aydın Arkeoloji Müzesi Müdürü Abdulbari Yıldız, bölgede yaptığı incelemelerde buluntuların Efes Antik Kentine Kuşadası’ndan su sağlayan kemerin kalıntıları olduğunu tespit etti. Kuşadası’ndan Efes Antik Kenti’ne kadar ulaştığı belirtilen ve bir çok yerde açıktan geçen su kemerinin toprak altındaki kısmı 2021 yılının Mayıs ayında basına tanıtıldıktan sonra yazılan mesajlar ve talepler ilginç bir yolsuzluğu da ortaya çıkardı. İddiaya göre; su kemerinin çıktığı yaklaşık 2 bin 500 metre kare alanda inşaat yapacak olan firmanın sahibine Müze Müdürü ve çevresindekiler tarafından maddi içerikli çeşitli talepler gelmeye başladı. Kendisinden önce daire, ardından daha düşük miktarlar içeren talepler karşısında her şeyi kayda alan müteahhit S.B. durumu Aydın İl Kültür ve Turizm Müdürü’ne aktardığını belirterek eldeki veri ve bilgileri Cumhuriyet Başsavcılığı’na İl Kültür ve Turizm Müdürü ile birlikte iletip şikayetçi olduğunu belirtti.('Bizim kızlar harçlık bekliyor')  Şikayette Aydın Müze Müdürü’nün şikayetçi olan müteahhide ‘Bizim kızlar harçlık bekliyor’ diye mesaj çektiği ve müteahhidin de gönderilen iban numaralarına yatırdığı paraları Savcılığa teslim ettiği öğrenildi. Cumhuriyet Savcılığı’nın talimatı ile Aydın İl Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince, 7 ay sürdürülen fiziki ve teknik takibin ardından başta Aydın olmak üzere, Ankara, Amasya, Aksaray, Karaman, Kayseri, Mersin, Muğla, Samsun, Yalova, Zonguldak illerinde belirlenen adreslere eş zamanlı operasyon gerçekleştirdi. Operasyonda aralarında Aydın Arkeoloji Müzesi Müdürü A.Y. ve yardımcısı E.D.’nin de bulunduğu 36 şüpheli gözaltına alındı. Operasyon çerçevesinde 18. yüzyıla ait olduğu değerlendirilen Donatello’nun Davut Heykeli’nin o dönemde yapılan replikası satışa hazırlanırken ele geçirilmişti. Emniyetteki işlemleri tamamlanan 36 şüpheliden F.K., M.D., H.T., E.A., M.Y., A.D., K.C., H.Ş., B.Y., H.İ.Ç., M.Ş., A.U., S.T., Ç.A., L.D., S.G., Ü.K., A.Y. ve E.D. isimli 19 şüpheli adliyeye sevk edilmiş Müze Müdürü ile yardımcısının da aralarında bulunduğu 4 kişi tutuklanmıştı.('İlk defa böyle bir şeyle karşılaştım') Dünyanın çeşitli ülkelerinde inşaat işi yaptığını ve ilk defa böyle bir olayla karşılaştığını belirten Müteahhit S.B. “Bugüne kadar 71 şantiyem oldu. İlk defa böyle bir durum ile karşılaştım. Adeta bir şebeke ile karşılaştım. Bu su kemeri yeni bir durum değil asırlardır bilinen bir şeydi. Bu olay yeni bir şeymiş gibi basınla paylaşıldıktan sonra bizim işler bir türlü yürümez oldu. ‘Senin dosya unutulmuş, ne zaman sıra gelir bilmiyoruz’ gibi cevaplar almaya ardından farklı taleplerle karşılaşmaya başladık. Önce benden daire isteyenler daha sonra rakamları iyice düşürdüler. Ben de hem mesajları hem de para göndermemi istedikleri IBAN numaralarına ilişkin mesajları sakladım. Gönderdiğim paraların dekontlarını da delil olarak dosya hazırlayıp Aydın İl Kültür Müdürü’ne gittim. Kültür Müdürü’nün yönlendirmesi ile Savcılığa başvurdum” diyerek Kuşadası’nda bir şantiyede başlayan soruşturmanın 11 ile yayıldığını belirtti.

5- Julian Assange'ın ABD'ye teslimi kararı(SOL) 

Londra'daki mahkeme, WikiLeaks'in kurucusu Julian Assange'ın ABD'ye teslimi yönünde karar aldı. Assange'ın karara itiraz hakkı bulunuyor. ABD'nin karıştığı birçok suça ilişkin belgeyi sızdıran  Assange, 18 suçlamayla ABD'de aranıyor.

6- Çanakkale'de köprü açılışından bir ay sonra feribot ücretlerine yüzde 117 zam yapıldı (Cumhuriyet)

1915 Çanakkale Köprüsü'nün açılmasından bir ay sonra Çanakkale'de boğaz hattında ulaşımı sağlayan GESTAŞ firması feribot ücretlerine yüzde 42 ile yüzde 117 arasında değişen oranda zam yaptı.1915 Çanakkale Köprüsü'nün açılmasının ardından feribot seferlerini azaltarak kamuoyunda tepki alan GESTAŞ firması tepkilerinin ardından geri adım atarak seferlerini eski sayısına yükseltmişti. GESTAŞ firması, köprü açılışından bir ay sonra ise bu kez feribot ücret tarifelerine zam yaptı.(KAMYONA REKOR ZAM) Firmanın sitesinde yer alan fiyat bilgilerine göre, 6.50 TL olan yolcu ücreti 10 TL'ye, 25 TL olan motosiklet ücreti 40 TL'ye, 95 TL olan otomobil geçiş ücreti 135 TL'ye, kamyon geçiş ücreti 136 TL'den 295 TL'ye, TIR geçiş ücreti ise 265 TL' den 400 TL'ye yükseltildi. Öte yandan günlük 45 bin araç garantili 1915 Çanakkale Köprüsü 18 Mart'ta açılmış ve geçiş ücreti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından “200 liracık” olarak açıklanmıştı.

7- AKP’ye geçen İsmail Ok’un dikkat çeken siyasi serüveni(BİRGÜN)

AKP’ye geçen, İsmail Ok’un, MHP ile İYİ Parti’deki ve bağımsız olduğu dönemdeki siyasi serüveni dikkat çekiyor. Erdoğan’la birlikte açıklama yapan Ok, AKP’liliğe hızlı başlarken; Binali Yıldırım’ın duygulanıp ağlaması da gündem oldu.MHP ile İYİ Parti’de siyaset yapan, bir süre bağımsız milletvekili olan ve son olarak AKP’ye katılan İsmail Ok’un siyasi serüveni dikkat çekiyor.(MHP'DEN KOVULDU)İlk olarak MHP’de siyasete başlayan Ok, 2009’da Balıkesir Belediye Başkanlığı’na seçilmişti. 2014’te yine aday olan Ok, belediye başkanlığını AKP’den Ahmet Edip Uğur’a kaybetti. İsmail Ok, 2017’de MHP’den Balıkesir Milletvekili’yken partisinden ihraç edildi. Ok ile birlikte, Yusuf Halaçoğlu, Nuri Okutan ve Sinan Oğan da partiden ihraç edilmişti.(İYİ PARTİ'DE EL ÖPTÜ) MHP’den kovulan İsmail Ok daha sonra İYİ Parti’ye geçti. İYİ Parti’den Balıkesir Milletvekili seçilen Ok, 2019 Yerel Seçimleri’nde CHP’li Ahmet Akın’ın Millet İttifakı adayı olarak düşünülmesine rağmen büyük bir ısrar göstererek Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkan adayı oldu. Millet İttifakı'nın adayı olarak açıklanması üzerine kürsüde İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in elini öptü. 2014’te MHP’den adayken belediyeyi AKP’ye kaptıran Ok, 2019’daki seçimlerde de Cumhur İttifakı’nın adayı olan Yücel Yılmaz’a kaybetti. İYİ Parti’nin seçimlere girebilmesi için İYİ Parti’ye katılan 15 CHP’li milletvekili arasında yer alan Ahmet Akın’ın aday gösterilmesi durumunda “Balıkesir’i yüksek bir ihtimalle kazanacağı” konuşuluyordu. İsmail Ok, belediyeyi kaybettikten sonra 2020’de İYİ Parti’den istifa etti.(İSTİFA EDEN VEKİLLERLE BERABER…) İsmail Ok’un, Zafer Partisi’nden istifa eden İsmail Koncuk ve Memleket Partisi’inden istifa eden Mehmet Ali Çelebi ile beraber hareket ettiği konuşuluyordu. Konu hakkında İsmail Saymaz’a konuşan Koncuk, "İlkelerimiz ortak. Vatansever, Atatürkçü ve milliyetçiyiz. İlkelerimizle uyuşan yapı olursa oturup değerlendiririz" diyerek, "Parti kurma ihtimaliniz var mı?" sorusuna, "Bir şey diyemiyorum. Ama reddetmiyorum, zaman içinde bakarız” şeklinde yanıt vermişti.(AKP'DE AĞLATTI) İsmail Ok, son olarak AKP'ye geçti. Bugünkü grup toplantısında Ok’un partisine katıldığını duyuran AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Hayırlı olsun diyorum" şeklinde konuştu. Erdoğan’ın ardından konuşan İsmail Ok ise şu ifadeleri kullandı:"Irak'ta, Suriye'de, Libya'da, nerede olursa olsun Türkiye Cumhuriyeti'ni tehdit eden, içeriden ve dışarından hainlere karşı Türkiye Cumhuriyeti Devleti sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde başlarını balyoz gibi ezmiştir ve bu vesileyle Kuzey Irak'ta, Suriye'de ve ülkemizin her karış toprağında canlarını feda ederek şehit olan, canını veren, kanını akıtan şehitlerimizi bir kez daha yad ediyorum. Sözün ustasının yanında fazla konuşmaya gerek yok. Türkiye özellikle savunma sanayiinde lig atlamıştır. SİHA'larımızla, İHA'larımızla artık kurulan oyunları bozan, oyun kuran, düşmanlarına korku salan, dostlarına güven veren bir ülke olmuştu. İşte bunun için Cumhur İttifakı dedim, işte bunun için Cumhurbaşkanımızın liderliğindeki AK Parti'de mücadelede ben de varım dedim." İsmail Ok, bu konuşmayı yaparken Erdoğan alkışlıyordu. Erdoğan, Ok’u dinlerken; dikkatler AKP’nin Aksakalı seçilen ve Genel Başkanvekili olan Binali Yıldırım'a çevrildi. Binali Yıldırım’ın, bu konuşmaları dinlerken ağladığı görüldü.

8- Boğaziçi'nde direniş 472'nci gününde(duvaR)

Boğaziçi Üniversitesi akademisyenlerinin her gün rektörlük binasına sırtlarını dönerek yaptıkları eylem 323'üncü, atamalara karşı direniş ise 472'nci gününe girdi.

9- Simit lüks oldu! Son 2 yılda 7’nci zam(Müslüm Evci-Sözcü)

Tahıl ambarı olarak bilinen Konya’da maliyet artışları gerekçe gösterilerek simit fiyatlarına zam yapıldı. Zamla birlikte kentte 3 TL olan simit fiyatı 4 TL'ye yükseldi. Son zamla birlikte Konya’da simide 2018 yılından bu yana tam 7 kez zam yapılmış oldu.Türkiye'de yaşanan ekonomik kriz nedeniyle 7'den 70'e her ürüne zam gelmeye devam ediyor. Hemen her gün gelen fahiş zamlar vatandaşın belini bükmeye devam ederken, tahıl ambarı olarak bilinen Konya'da ucuzluğu nedeniyle kahvaltı sofralarının vazgeçilmezi simide de zam geldi. Zamla birlikte kentte 3 TL olan simit fiyatı 4 TL’ye yükseldi. Fiyat artışına ise maliyetlerdeki yükselişler gösterildi.(SON 2 YIL İÇİNDE 7 DEFA ZAM YAPILDI) Konya’da simit, 2018 yılının başında 1 liradan satışa sunuluyordu. 2018 yılının Mart ayında simide zam yapılma kararı alında ve simidin fiyatı 1 liradan, 1 lira 25 kuruşa yükseltildi. 2018 yılının Eylül ayında ise 1 lira 25 kuruştan satılan simit 1 lira 50 kuruşa yükseldi.  2020 yılının Ekim ayında simit fiyatı 1 lira 50 kuruştan 1 lira 75 kuruşa çıkarılmıştı. Daha sonra simit fiyatları sırasıyla 2 lira, 2 buçuk lira ve son olarak da Aralık ayında gelen zamla 3 lira olmuştu.(EKMEĞİN FİYATINI SOLLADI) Konya’da 2021 yılında 1,40 TL’ye satılan 200 gram ekmek ekim ayında 1,75 TL’ye, aralık ayında alınan kararla ise 2 TL’ye yükseltilmişti. Ekmek fiyatı son olarak geçtiğimiz şubat ayında ise 2,50 TL'ye yükletilmişti. Böylelikle son zamlarla birlikte  fiyatı 4 liraya yükselen simit, ekmeği solladı.

10- Selin ardından yeniden yapılan Dereli’nin yeni yolu 3 ayda çöktü(İsmail Akduman-SÖZCÜ)

Giresun'da 22 Ağustos 2020 tarihinde yaşanan selden en çok etkilenen Dereli ilçesinde, devlet yaralı sarmak için afetzedelere ev ve iş yerleri yaptı. İlçe merkezi de yeniden düzenlendi. Ancak karların erimesi ve yağmurların başlamasıyla birlikte debisi yükselen dere yeni yapılan yolun bir kısmının çökmesine neden oldu.Giresun'da 22 Ağustos 2020 tarihinde etkili olan sağanak nedeniyle sel ve heyelanlar meydana geldi. Özellikle Dereli ve Doğankent ilçelerinde etkili olan yağmur nedeniyle dereler taştı, cadde ve sokaklar nehre döndü, park halindeki araçlar sele kapılarak sürüklendi. Selde, 5'i asker, 11 kişinin hayatını kaybederken 4 kişi kayboldu. Sel felaketinin ardından alınan kararla yıkımı gerçekleştirilen iş yerleri ve konutların bulunduğu alanda yeni bir şehir inşa edildi. Alt yapı ve üst yapı çalışmaları tamamlanmasının ardından 29 Ocak 2022 günü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katıldığı törenle TOKİ tarafından yapılan ev ve iş yerleri afetzedelere teslim edildi.

(3 AY SONRA YOL ÇÖKTÜ) Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın anahtar teslim töreninin ardından yaklaşık 3 ay geçti. Bölgede sert geçen kışın ardından sıcakların artmasıyla birlikte karlar erimeye başladı. Yağmurunda yağmasıyla birlikte ilçe merkezinden geçen Aksu deresinin su seviyesi yükseldi. Su önce, dere ıslah çalışmasında yapılan duvar yıktı. Ardından da yeni yapılan yolun bir kısmının çökmesine neden oldu.(İYİ PARTİ İL BAŞKANI: “DAHA ÖNCE UYARMIŞTIM”) Giresun İYİ Parti İl Başkanı Abdulkadir Eroğlu, 25 Mart’ta sosyal medya hesabından yetkilileri uyardığını belirterek, “25 Mart'ta bizzat vali bey dahil idarecileri uyarmıştım. Bu sene çok kar yağdı. Kış zor geçti. Derelerde su seviyesinin artacağı hatta sel olacağı belliydi. Ama uyarılarımı dikkate almadılar. Bu yol ve istinat duvarı yapılalı 3-4 ay oldu. Demek ki iyi kontrol edilmedi. İdareciler ise yandaş müteahhit olunca dikkat etmeden teslim aldı.  Sonrada ilk yağmurda yıkıldı” dedi.

(TARİHİ KÖPRÜ DURUYOR) Eroğlu sosyal medya hesabından da yaşanan olaya tepki göstererek, ilçe merkezinde yüz yıllardır ayakta duran tarihi köprüyü örnek vererek, “Tarihi köprü duruyor. Çünkü kimse bir şey çalmadı. Ama yeni yapılan en son teknoloji yol ve duvar gitti. Çünkü müteahhit yandaştı ve bir şeyler çaldı” ifadelerini kullandı.