Bakanlar sessiz! (İsmail Arı-Birgün)
Zırhlı aracın çarpması sonucu yaşamını yitiren Miraç Miroğlu kusurlu bulunurken, çarpan polis beraat etti. Şırnak Baro Başkanı Rojhat Dilsiz kararı Evrensel'e değerlendirdi.(https://www.evrensel.net/haber/508315)
HSK'ye yazdığı mektupla gündeme gelen İsmail Uçar, Yargıtay Üyesi seçildi (Birgün)
HSK, 4 Yargıtay üyeliği için seçim yaptı. HSK'ye ilettiği, adliyedeki “rüşvet, iş takibi, aracılık ve usulsüzlük” iddialarını içeren dilekçesi ile gündeme gelen İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcısı İsmail Uçar da Yargıtay üyesi seçildi.(https://www.birgun.net/haber/hsk-ye-yazdigi-mektupla-gundeme-gelen-ismail-ucar-yargitay-uyesi-secildi-499050)
Sitelerde aidat isyanı: Yüzde 220 zam yapılan siteler var (Evrensel)
Kira fiyatlarının yükselmesinin ardından sitelerin aidat ücretlerine fahiş oranlarda zam yapıldı. Esenyurt’ta bir sitede aidata yapılan zam oranı yüzde 220'e yakın oldu.(https://www.evrensel.net/haber/508303)
Motokuryenin ölümüne 27 bin TL ceza: Adalet Bakanı'ndan ilk açıklama (Birgün)
Motokurye Yunus Emre Göçer'in ölümüne neden olan Somali Cumhurbaşkanı'nın oğlu Muhammed Hasan Şeyh Mahmud'a verilen ceza hakkında konuşan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Taksirle işlenen suç, mahkemenin takdiri... Şikâyetçinin vazgeçmiş olması da böyle bir sonuç doğurdu" dedi.(https://www.birgun.net/haber/motokuryenin-olumune-27-bin-tl-ceza-adalet-bakani-ndan-ilk-aciklama-499035)
En düşük emekli maaşındaki artış gerçekte yüzde 33, iktidar manşetlerinde yüzde 42,6
İktidara yakın gazeteler Erdoğan'ın emekli maaşı zammını "müjde" diye duyurmadı ancak en düşük emekli maaşının yüzde 33 artılması gerçeğini çarpıtarak yüzde 42,6 olarak verdi.(https://www.evrensel.net/haber/508304)
İzmir'de Odak parfüm fabrikasında çıkan yangında 1 işçi öldü, 3 işçi yaralandı (Evrensel)
İzmir'de Çiğli Atatürk Organize Sanayi Bölgesi'nde çıkan yangında 1 işçi hayatını kaybetti, 3 işçi de yaralandı.
DHA'nın haberine göre, Çiğli Atatürk Organize Sanayi Bölgesi 10001 Sokak'ta faaliyet gösteren bir parfüm fabrikasında saat 08.30 sıralarında yangın çıktı. Alevlerin hızla sardığı fabrikadan yükselen dumanlar, bölgenin birçok noktasından görüldü. İhbarla bölgeye itfaiye, sağlık ve jandarma ekipleri sevk edildi. Çevrede geniş güvenlik önlemi alınırken, yangın, itfaiye ekiplerinin yaklaşık 1 saatlik çalışmayla kontrol altına aldı. Fabrikada yapılan kontrollerde iş yeri çalışanı olduğu öğrenilen 1 kişinin cesedine ulaşıldı, 3 işçi de yaralandı. Yaralılar ambulansla hastaneye kaldırıldı.
Saray görüşmeyi duyurdu: Şehir hastanelerinden biri Arap yatırımcıya satılabilir (Birgün)
Devlet Yatırım Ofisi Başkanı Ahmet Burak Dağlıoğlu, inşa edilen 22 şehir hastanesinden birinin Körfezli bir Arap yatırımcıya satışı konusunda görüşmelerin sürdüğünü ve diğerlerinin de bunu takip edebileceğini söyledi.(https://www.birgun.net/haber/saray-gorusmeyi-duyurdu-sehir-hastanelerinden-biri-arap-yatirimciya-satilabilir-499002)
29 Ekim’de iktidarı eleştiren öğretmen MEB tarafından görevden alındı (Birgün)
Antalya’da 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamalarında özel bir okulda yaptığı konuşmada iktidarı eleştiren öğretmen Emine Karakaş, MEB tarafından görevden alındı. Okul müdürlüğüne gönderilen dilekçeye BirGün ulaştı.(https://www.birgun.net/haber/29-ekimde-iktidari-elestiren-ogretmen-meb-tarafindan-gorevden-alindi-499009)
Fahrettin Koca: İstanbul’da yoğun bakım doluluk oranı yüzde 83’e ulaştı (Cumhuriyet)
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Kabine Toplantısı’nın ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Kış aylarında virüslerden kaynaklanan üst solunum yolu enfeksiyonlarında artış görüldüğünü hatırlatan Koca, artışın mevsim şartları nedeniyle diğer ülkelerle benzerlik gösterdiğini, en sık grip, RSV ve COVID vakalarının görüldüğünü belirtti. Geçen yılın aynı dönemine göre acile başvurularda yüzde 20’ye yakın bir artış olduğunu ifade eden Koca, enfeksiyonlardan korunmak için hijyen tedbirlerine dikkat edilmesi uyarısı yaptı.(YOĞUN BAKIM DOLULUK ORANINDA ARTIŞ!) Hastanelerde servis yatağı doluluk oranının ortalama yüzde 65 olduğunu kaydeden Koca, şunları söyledi: “Yoğun bakım yataklarında doluluk oranı yaklaşık yüzde 72. İstanbul’da ise yoğun bakım doluluk oranı yaklaşık yüzde 83. İstanbul’daki bu artıştan dolayı yatak sayılarını artırarak, sağlık çalışanlarımızın da yoğun çabalarıyla bu süreci sorunsuz atlatmaya çalışıyoruz.”
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Kabine Toplantısı’nın ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Kış aylarında virüslerden kaynaklanan üst solunum yolu enfeksiyonlarında artış görüldüğünü hatırlatan Koca, artışın mevsim şartları nedeniyle diğer ülkelerle benzerlik gösterdiğini, en sık grip, RSV ve COVID vakalarının görüldüğünü belirtti. Geçen yılın aynı dönemine göre acile başvurularda yüzde 20’ye yakın bir artış olduğunu ifade eden Koca, enfeksiyonlardan korunmak için hijyen tedbirlerine dikkat edilmesi uyarısı yaptı.(YOĞUN BAKIM DOLULUK ORANINDA ARTIŞ!) Hastanelerde servis yatağı doluluk oranının ortalama yüzde 65 olduğunu kaydeden Koca, şunları söyledi: “Yoğun bakım yataklarında doluluk oranı yaklaşık yüzde 72. İstanbul’da ise yoğun bakım doluluk oranı yaklaşık yüzde 83. İstanbul’daki bu artıştan dolayı yatak sayılarını artırarak, sağlık çalışanlarımızın da yoğun çabalarıyla bu süreci sorunsuz atlatmaya çalışıyoruz.”
Mansur Yavaş, emeklilere yapılacak aylık desteği açıkladı (Cumhuriyet)
ABB Başkanı Mansur Yavaş’ın sosyal medya hesabından duyurduğu zamma göre emeklilere aylık bin lira maaş desteği devam edecek. Yavaş, ayrıca emekli yurttaşlara her ay 400 lira et ve kış aylarında 500 lira doğal gaz desteği verileceğini açıkladı. Yavaş, açıklamasında “Değerli emeklilerimiz, Sizi en çok ihtiyacınız olan dönemde yalnız bırakmayacağız. Açlık sınırının altında maaş alan ve sosyal yardım alma hakkı olan emeklilerimize verdiğimiz aylık bin lira desteği sürdüreceğiz. Ayrıca her ay 400 lira et desteği ve kış aylarında aylık 500 lira doğal gaz desteğiyle yanınızda olacağız” ifadelerini kullandı.
Dün yapılan Kabine toplantısı sonrasında açıklama yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, milyonlarca emeklinin dört gözle beklediği ek zammın yüzde beş olduğunu açıklamış ve bundan böyle en düşük emekli maaşının 7 bin 500 liradan 10 bin liraya çıktığını duyurmuştu.
Özel okul patronlarından üçkağıtçılık: ‘Dolandırılıyorum gibi hissediyorum’(İrem Yıldırım-soL/Özel)
Özel okul fiyatları yavaş yavaş şekillenirken patronlar zamların arkasına sığınmak için “öğretmen maaşları” diyor. Ama öğretmenlerin bile söz sahibi olamadığı maaşları konuşulmuyor. Özel okullarda erken kayıt dönemi başladı. Çoğu özel okul 2024-2025 eğitim dönemi için fiyatlarını yavaş yavaş belirliyor. Basında iki gündür geniş yer bulan mevzu sık sık artan özel okul ücretlerinden şikayetle ilgili. Haberlere göre zamlar yemek-servis ücretleri üzerinden yasal sınırdan fazla yapılıyor. Hesaplamalar yeni eğitim-öğretim dönemi için zam oranının yüzde 60 civarında olacağını gösteriyor.
Özel okulların zamlı fiyatları önceki yılın ÜFE + TÜFE verileri toplanıp ikiye bölündükten sonra çıkan rakamın üzerine 5 puan enflasyon payı eklenerek belirleniyor. Bu yılki tavan oranı bu hesaba göre yüzde 57. Bu oranın- eğer devlet tarafından ekstra zam duyurulmazsa- yüzde 57’ye yuvarlanması bile yasak. Fakat özel okullar, yemek ve kırtasiye ücretleri gibi kalemlerde yüksek zamlar yaparak aslında yasal sınırı da çiğniyor.
ABB Başkanı Mansur Yavaş’ın sosyal medya hesabından duyurduğu zamma göre emeklilere aylık bin lira maaş desteği devam edecek. Yavaş, ayrıca emekli yurttaşlara her ay 400 lira et ve kış aylarında 500 lira doğal gaz desteği verileceğini açıkladı. Yavaş, açıklamasında “Değerli emeklilerimiz, Sizi en çok ihtiyacınız olan dönemde yalnız bırakmayacağız. Açlık sınırının altında maaş alan ve sosyal yardım alma hakkı olan emeklilerimize verdiğimiz aylık bin lira desteği sürdüreceğiz. Ayrıca her ay 400 lira et desteği ve kış aylarında aylık 500 lira doğal gaz desteğiyle yanınızda olacağız” ifadelerini kullandı.
Dün yapılan Kabine toplantısı sonrasında açıklama yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, milyonlarca emeklinin dört gözle beklediği ek zammın yüzde beş olduğunu açıklamış ve bundan böyle en düşük emekli maaşının 7 bin 500 liradan 10 bin liraya çıktığını duyurmuştu.
Özel okul patronlarından üçkağıtçılık: ‘Dolandırılıyorum gibi hissediyorum’(İrem Yıldırım-soL/Özel)
Özel okullarda erken kayıt dönemi başladı. Çoğu özel okul 2024-2025 eğitim dönemi için fiyatlarını yavaş yavaş belirliyor. Basında iki gündür geniş yer bulan mevzu sık sık artan özel okul ücretlerinden şikayetle ilgili. Haberlere göre zamlar yemek-servis ücretleri üzerinden yasal sınırdan fazla yapılıyor. Hesaplamalar yeni eğitim-öğretim dönemi için zam oranının yüzde 60 civarında olacağını gösteriyor.
Özel okulların zamlı fiyatları önceki yılın ÜFE + TÜFE verileri toplanıp ikiye bölündükten sonra çıkan rakamın üzerine 5 puan enflasyon payı eklenerek belirleniyor. Bu yılki tavan oranı bu hesaba göre yüzde 57. Bu oranın- eğer devlet tarafından ekstra zam duyurulmazsa- yüzde 57’ye yuvarlanması bile yasak. Fakat özel okullar, yemek ve kırtasiye ücretleri gibi kalemlerde yüksek zamlar yaparak aslında yasal sınırı da çiğniyor.
Öğretmenler belirsizlikle baş başa
Çiğnedikleri yasa ve bu sayede elde ettikleri kâr oranıysa öğretmen maaşlarına yansımıyor. Okul ücretlerine gelen zam oranları gündemin ana maddesiyken, belirsizlik içinde kalan öğretmenler ve maaşlarına gelecek zam oldu. Özel okul öğretmenleri öğrencilere iyi bir eğitim vermeye çalışırken, bir yandan da asgari ücret seviyesine gerilemiş maaşlarıyla hayatlarını idame ettirmeye çalışıyor. Belirsizlik sadece çalışma saatlerinde değil, maaşlarında da karşılarına çıkıyor.
Okul patronları yasal zammın artan maliyetler nedeniyle yeterli olmayacağını söylerken hep öğretmen maaşlarını gündeme getirip “Zam yapmazsak nasıl öğretmenlere maaş verelim” lafının arkasına sığınıyor fakat öğretmenlerin maaşları 13 bin ile 17 bin lira arası. Özel okul öğretmenlerinin aldığı ücretler branştan branşa değişse de soL’un ulaştığı bilgiye göre maksimum maaş 20 bin liraya kadar çıkıyor.
Özel okullar, öğretmenlere verilecek maaşın zam oranını kademeli yapıyor. Mesela özel okullara yüzde 60 resmi zam yapılırsa öğretmenlere yapılan maaş zammı Ocak'ta yüzde 30, Temmuz'da da yüzde 30 zam şeklinde oluyor. soL’un sektör kaynaklarından edindiği bilgiye göre, genel olarak öğretmen maaşları bu şekilde belirleniyor.
Çiğnedikleri yasa ve bu sayede elde ettikleri kâr oranıysa öğretmen maaşlarına yansımıyor. Okul ücretlerine gelen zam oranları gündemin ana maddesiyken, belirsizlik içinde kalan öğretmenler ve maaşlarına gelecek zam oldu. Özel okul öğretmenleri öğrencilere iyi bir eğitim vermeye çalışırken, bir yandan da asgari ücret seviyesine gerilemiş maaşlarıyla hayatlarını idame ettirmeye çalışıyor. Belirsizlik sadece çalışma saatlerinde değil, maaşlarında da karşılarına çıkıyor.
Okul patronları yasal zammın artan maliyetler nedeniyle yeterli olmayacağını söylerken hep öğretmen maaşlarını gündeme getirip “Zam yapmazsak nasıl öğretmenlere maaş verelim” lafının arkasına sığınıyor fakat öğretmenlerin maaşları 13 bin ile 17 bin lira arası. Özel okul öğretmenlerinin aldığı ücretler branştan branşa değişse de soL’un ulaştığı bilgiye göre maksimum maaş 20 bin liraya kadar çıkıyor.
Özel okullar, öğretmenlere verilecek maaşın zam oranını kademeli yapıyor. Mesela özel okullara yüzde 60 resmi zam yapılırsa öğretmenlere yapılan maaş zammı Ocak'ta yüzde 30, Temmuz'da da yüzde 30 zam şeklinde oluyor. soL’un sektör kaynaklarından edindiği bilgiye göre, genel olarak öğretmen maaşları bu şekilde belirleniyor.
‘Dolandırılıyorum gibi hissediyorum’
Kocaeli’nin en “prestijli” ve pahalı okullarından birinde çalışan öğretmenlerden biri soL’a hissettiklerini şöyle anlatıyor: “Bu bedel insan onuruna aykırı. Dolandırılıyorum gibi hissediyorum”.
soL'a konuşan öğretmen bu ay sonunda zamlarının ne olacağını öğreneceklerini söylüyor. Son birkaç yıldır doğru düzgün zam alamadıklarını söyleyen öğretmen, şehirdeki tüm özel okullarda da durumun aynı olduğunu belirtip ekliyor:
“Bir yıldan daha uzun süre bir okulda çalışan öğretmen, sanki zincirini okula vermiş gibi, maaşı hakkında söz sahibi değil. ’Nasılsa bir yere gidemez bu öğretmen’ ya da ‘Düzenini bozmaz’ mantığıyla patron, öğretmeni muhatap bile almıyor zam konusunda. ‘İstemeyen çeker gider’ diyorlar ve söz hakkı bile vermiyorlar. Üç kuruş paraları var ve bir okul binası dikebildiler diye birinin eğitim-öğretim faaliyetine dair laf söyleyebilmesi zaten yeterince rahatsız ediciyken bir de bana sormadan emeğimin bedelini de belirliyor olması inanılmaz can sıkıcı.”
Bir AKP'li portresi: DEÜ Rektörü üniversiteyi nasıl tahrip etti? (soL-Özel)
AKP'nin kurucuları arasındaydı, her dönemeçte Erdoğan'ın yanıbaşında yer aldı. Mafyatik ilişkiler ve "FETÖ borsası" iddialarıyla gündeme gelen DEÜ Rektörü'nün atamaları yine tartışma konusu oldu.Daha önce atama ve görevden alma kararları tartışma konusu olan Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Rektörü Nükhet Hotar, yine usulsüz atama iddialarıyla gündemde.
Hotar, geçtiğimiz aylarda Demet Yalçın Kehribar'ı başhekim olarak atarken ve eşi Lokman Kehribar'ı da Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı Başkanı yapmıştı.
Tıp Fakültesi Dekanı'nı görevden alarak hastanenin yabancı olduğu bir ismi, Prof. Dr. Figen Coşkun'u acil anabilim dalı başkanı olarak atadı. Üstelik başhekim yardımcısı olarak da görevlendirdi. Coşkun'un, AKP'nin hastanelere soktuğu ve bilim dışı uygulamaların yapıldığı Geleneksel Ve Tamamlayıcı Tıp Uygulama Ve Araştırma Merkezi'ni de özel muayenehanesi olarak kullandığı iddia ediliyor.
Kocaeli’nin en “prestijli” ve pahalı okullarından birinde çalışan öğretmenlerden biri soL’a hissettiklerini şöyle anlatıyor: “Bu bedel insan onuruna aykırı. Dolandırılıyorum gibi hissediyorum”.
soL'a konuşan öğretmen bu ay sonunda zamlarının ne olacağını öğreneceklerini söylüyor. Son birkaç yıldır doğru düzgün zam alamadıklarını söyleyen öğretmen, şehirdeki tüm özel okullarda da durumun aynı olduğunu belirtip ekliyor:
“Bir yıldan daha uzun süre bir okulda çalışan öğretmen, sanki zincirini okula vermiş gibi, maaşı hakkında söz sahibi değil. ’Nasılsa bir yere gidemez bu öğretmen’ ya da ‘Düzenini bozmaz’ mantığıyla patron, öğretmeni muhatap bile almıyor zam konusunda. ‘İstemeyen çeker gider’ diyorlar ve söz hakkı bile vermiyorlar. Üç kuruş paraları var ve bir okul binası dikebildiler diye birinin eğitim-öğretim faaliyetine dair laf söyleyebilmesi zaten yeterince rahatsız ediciyken bir de bana sormadan emeğimin bedelini de belirliyor olması inanılmaz can sıkıcı.”
Bir AKP'li portresi: DEÜ Rektörü üniversiteyi nasıl tahrip etti? (soL-Özel)
Daha önce atama ve görevden alma kararları tartışma konusu olan Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Rektörü Nükhet Hotar, yine usulsüz atama iddialarıyla gündemde.
Hotar, geçtiğimiz aylarda Demet Yalçın Kehribar'ı başhekim olarak atarken ve eşi Lokman Kehribar'ı da Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı Başkanı yapmıştı.
Tıp Fakültesi Dekanı'nı görevden alarak hastanenin yabancı olduğu bir ismi, Prof. Dr. Figen Coşkun'u acil anabilim dalı başkanı olarak atadı. Üstelik başhekim yardımcısı olarak da görevlendirdi. Coşkun'un, AKP'nin hastanelere soktuğu ve bilim dışı uygulamaların yapıldığı Geleneksel Ve Tamamlayıcı Tıp Uygulama Ve Araştırma Merkezi'ni de özel muayenehanesi olarak kullandığı iddia ediliyor.
Nükhet Hotar kimdir?
Tam adı Fatma Seniha Nükhet Hotar. 1961 Malatya doğumlu Hotar, Dokuz Eylül Üniversitesi'nde yüksek öğrenimini bitirip, akademik hayatını tamamladı. 2002'de siyasete atılan Nükhet Hotar, AKP'nin kuruluşundan itibaren de Erdoğan'ın yanından ayrılmadı.
Tam adı Fatma Seniha Nükhet Hotar. 1961 Malatya doğumlu Hotar, Dokuz Eylül Üniversitesi'nde yüksek öğrenimini bitirip, akademik hayatını tamamladı. 2002'de siyasete atılan Nükhet Hotar, AKP'nin kuruluşundan itibaren de Erdoğan'ın yanından ayrılmadı.
Erdoğan'ın sağ kolu
14 yıl boyunca AKP'de genel başkan yardımcılığı görevi yapan Hotar, Erdoğan'ın sağ kolu olarak onu hiçbir dönemeçte yalnız bırakmadı. Her sözüne sahip çıktı, her adımında destekledi. Erdoğan’a destek vermek için üniversitede tanzim satış noktası bile kurdu.
22., 23., 25. ve 26. dönem AKP İzmir Milletvekili olarak Meclis'teydi. Hotar, 2018 yılının Haziran ayında yapılan genel seçimler içinse milletvekili adaylığı için başvuru yapmadı. Ardından Erdoğan tarafından 15 Temmuz 2018 tarihinde yayımlanan cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle Dokuz Eylül Üniversitesi rektörü oldu. Hotar, hakkında YÖK'e 50 farklı şikayet dilekçesi verilmesine rağmen 28 Temmuz 2022 tarihinde yeniden rektörlüğe atandı.
14 yıl boyunca AKP'de genel başkan yardımcılığı görevi yapan Hotar, Erdoğan'ın sağ kolu olarak onu hiçbir dönemeçte yalnız bırakmadı. Her sözüne sahip çıktı, her adımında destekledi. Erdoğan’a destek vermek için üniversitede tanzim satış noktası bile kurdu.
22., 23., 25. ve 26. dönem AKP İzmir Milletvekili olarak Meclis'teydi. Hotar, 2018 yılının Haziran ayında yapılan genel seçimler içinse milletvekili adaylığı için başvuru yapmadı. Ardından Erdoğan tarafından 15 Temmuz 2018 tarihinde yayımlanan cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle Dokuz Eylül Üniversitesi rektörü oldu. Hotar, hakkında YÖK'e 50 farklı şikayet dilekçesi verilmesine rağmen 28 Temmuz 2022 tarihinde yeniden rektörlüğe atandı.
Usulsüz atamalar, baskı, sürgün, yolsuzluk...
Nükhet Hotar'ın adı pek çok skandalla yan yana geldi. Usulsüz atamalar, baskı, sağlıkçılara sürgün, öğrencilerle öğretim görevlilerine soruşturma ve cezalar, yolsuzluk iddiaları bunların başında geldi. Mafyatik ilişkileri basında sürekli yer bulurken, "gayrimenkul zengini" olduğu da iddia edildi.
Sayıştay, 2019 denetim raporunda üniversitede Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü, Yabancı Diller Yüksek Okulu, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Güzel Sanatlar Enstitüsü, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Eğitim Bilimleri Enstitüsü ve Fen Bilimleri Enstitüsü’nde yönetici atamalarının mevzuata uygun olmadığını tespit etti. Ayrıca DEÜ’nün en az 117 milyon TL zarar uğratıldığı rapora yansıdı.
Nükhet Hotar'ın adı pek çok skandalla yan yana geldi. Usulsüz atamalar, baskı, sağlıkçılara sürgün, öğrencilerle öğretim görevlilerine soruşturma ve cezalar, yolsuzluk iddiaları bunların başında geldi. Mafyatik ilişkileri basında sürekli yer bulurken, "gayrimenkul zengini" olduğu da iddia edildi.
Sayıştay, 2019 denetim raporunda üniversitede Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü, Yabancı Diller Yüksek Okulu, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Güzel Sanatlar Enstitüsü, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Eğitim Bilimleri Enstitüsü ve Fen Bilimleri Enstitüsü’nde yönetici atamalarının mevzuata uygun olmadığını tespit etti. Ayrıca DEÜ’nün en az 117 milyon TL zarar uğratıldığı rapora yansıdı.
Üniversiteyi batağa sürükledi
Hotar'ın, Sayıştay denetçilerinin belge ve bilgi talebine ilişkin 40 resmi talebi yanıtsız bıraktığı ortaya çıktı. Konuyu gündeme getiren CHP İzmir Milletvekili Atilla Sertel, Sayıştay raporunda banka hesaplarının uyumsuz olduğu, şube müdürleri ve öğretim üyelerinin yasaya, yönetmelikleri aykırı şekilde atandığı, işletme gelirlerinin giderlerini karşılayamaz durumda olduğu gibi bulguların yer aldığını söylemişti. Sertel, "Dokuz Eylül ne yazık ki batağa sürüklenmiş" dedi.
Sayıştay ayrıca, çok sayıda muhasebe hatasına ilişkin tespitlerde bulunduğu DEÜ'de çay ocağı, büfe, kafeterya, kantin, fotokopi odası, reklam panoları, büro, ATM, otopark, spor kompleksi gibi taşınmazların yasaya aykırı bir şekilde pazarlık usulüyle kiralandığını, doğalgaz alımında ihale yolunun tercih edilmediğini, hatalı yapım işlerinde cezai yaptırım uygulamadığını tespit etti.
Üniversite tüm bunlara rağmen 2021-2023 yılları arasında en çok ödenek ayrılan 6. üniversite oldu.
Hotar'ın, Sayıştay denetçilerinin belge ve bilgi talebine ilişkin 40 resmi talebi yanıtsız bıraktığı ortaya çıktı. Konuyu gündeme getiren CHP İzmir Milletvekili Atilla Sertel, Sayıştay raporunda banka hesaplarının uyumsuz olduğu, şube müdürleri ve öğretim üyelerinin yasaya, yönetmelikleri aykırı şekilde atandığı, işletme gelirlerinin giderlerini karşılayamaz durumda olduğu gibi bulguların yer aldığını söylemişti. Sertel, "Dokuz Eylül ne yazık ki batağa sürüklenmiş" dedi.
Sayıştay ayrıca, çok sayıda muhasebe hatasına ilişkin tespitlerde bulunduğu DEÜ'de çay ocağı, büfe, kafeterya, kantin, fotokopi odası, reklam panoları, büro, ATM, otopark, spor kompleksi gibi taşınmazların yasaya aykırı bir şekilde pazarlık usulüyle kiralandığını, doğalgaz alımında ihale yolunun tercih edilmediğini, hatalı yapım işlerinde cezai yaptırım uygulamadığını tespit etti.
Üniversite tüm bunlara rağmen 2021-2023 yılları arasında en çok ödenek ayrılan 6. üniversite oldu.
''FETÖ Borsası' olarak bilinen yapının başındaydı'
İzmir’de "FETÖ Borsası" olarak adlandırılan yapının silahlı kanadını yönettiği söylenen, çok sayıda kişiden tehditle para aldıkları ve bazılarına silahlı saldırıda bulundukları gerekçesiyle hakkında dava açılan ve uluslararası yakalama kararı bulunan Serkan Kurtuluş, Türkiye’nin isteği ile Arjantin'de yakalanarak tutuklanmış, cezaevinde önemli bir iddiada bulunmuştu.
"FETÖ Borsası" davasında tutuklandıktan sonra çıkarıldığı ev hapsinde uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden "eski AKP İzmir İl Başkan Yardımcısı Ahmet Kurtuluş’a adliye ve emniyet üzerinden isim listeleri geldiğini ve iş dünyası hakkında kararlar alındığını" iddia eden Kurtuluş, çok yüklü miktarlarda paraların alındığını ve bu kişilerin cezaevine girmeden tahliye edildiğini söyledi.
"Sorun çıkaranları korkutmak için kendisinin devreye girdiği, maddi menfaat sağladığı ve karıştığı bazı suçların üzerinin örtüldüğü" iddiasında da bulunan Kurtuluş, "Alınan paralar bize geliyordu. Ahmet Kurtuluş ile birlikte dağıtıyorduk. Bir kısmını İzmir’de dağıtıyor, bir kısmını da Ankara’ya gönderiyorduk. Şemalar vardı. Ona göre para dağıtılıyordu" diye konuştu.
İzmir’de "FETÖ Borsası" olarak adlandırılan yapının silahlı kanadını yönettiği söylenen, çok sayıda kişiden tehditle para aldıkları ve bazılarına silahlı saldırıda bulundukları gerekçesiyle hakkında dava açılan ve uluslararası yakalama kararı bulunan Serkan Kurtuluş, Türkiye’nin isteği ile Arjantin'de yakalanarak tutuklanmış, cezaevinde önemli bir iddiada bulunmuştu.
"FETÖ Borsası" davasında tutuklandıktan sonra çıkarıldığı ev hapsinde uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden "eski AKP İzmir İl Başkan Yardımcısı Ahmet Kurtuluş’a adliye ve emniyet üzerinden isim listeleri geldiğini ve iş dünyası hakkında kararlar alındığını" iddia eden Kurtuluş, çok yüklü miktarlarda paraların alındığını ve bu kişilerin cezaevine girmeden tahliye edildiğini söyledi.
"Sorun çıkaranları korkutmak için kendisinin devreye girdiği, maddi menfaat sağladığı ve karıştığı bazı suçların üzerinin örtüldüğü" iddiasında da bulunan Kurtuluş, "Alınan paralar bize geliyordu. Ahmet Kurtuluş ile birlikte dağıtıyorduk. Bir kısmını İzmir’de dağıtıyor, bir kısmını da Ankara’ya gönderiyorduk. Şemalar vardı. Ona göre para dağıtılıyordu" diye konuştu.
'Hotar sorun olduğu zaman Ankara’yı arayıp çözüyordu'
Organizasyonun başında Nükhet Hotar'ın olduğunu iddia eden Kurtuluş, "İzmir’den çözülemeyen sorunları Nükhet Hotar Ankara’ya bildiriyordu. Kendisinin Binali Yıldırım ile ilişkileri çok iyiydi. Sorun olduğu zaman Ankara’yı arayıp çözüyordu" dedi.
Kurtuluş, A3 Haber internet sitesi Genel Yayın Yönetmeni gazeteci Süleyman Gençel’e Hotar’ın isteğiyle saldırı düzenlediklerini de iddia etti. Kurtuluş şunları söyledi:
"Süleyman Gençel, Hotar hakkında yazılar yazıyordu. Saldırının ötesinde, gazeteciyi vurdurmak istiyorlardı ama çok sansasyonel olacağını düşündükleri için Gençel’i ofisinde darp ettiler. Hotar’ın Gençel’e karşı kini hiç bitmedi. Her görüştüğümüzde ‘Süleyman Gençel’den bunun hesabını çok ağır şekilde soracağım’ diye söylüyordu."
Organizasyonun başında Nükhet Hotar'ın olduğunu iddia eden Kurtuluş, "İzmir’den çözülemeyen sorunları Nükhet Hotar Ankara’ya bildiriyordu. Kendisinin Binali Yıldırım ile ilişkileri çok iyiydi. Sorun olduğu zaman Ankara’yı arayıp çözüyordu" dedi.
Kurtuluş, A3 Haber internet sitesi Genel Yayın Yönetmeni gazeteci Süleyman Gençel’e Hotar’ın isteğiyle saldırı düzenlediklerini de iddia etti. Kurtuluş şunları söyledi:
"Süleyman Gençel, Hotar hakkında yazılar yazıyordu. Saldırının ötesinde, gazeteciyi vurdurmak istiyorlardı ama çok sansasyonel olacağını düşündükleri için Gençel’i ofisinde darp ettiler. Hotar’ın Gençel’e karşı kini hiç bitmedi. Her görüştüğümüzde ‘Süleyman Gençel’den bunun hesabını çok ağır şekilde soracağım’ diye söylüyordu."
Kim bu son dönemde atanan isimler?
Göreve geldikten sonra akademik ve idari kadrolarda değişime giden Hotar'la ilgili usulsüzlük iddiaları geçtiğimiz Eylül ayında Meclis'e de taşındı. CHP İzmir Milletvekili Gökçe Gökçen, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in yanıtlaması istemiyle verdiği önergesinde Hotar'ın göreve geldiği 2018 Temmuz ayından bugüne kadar, idari görevi bulunan personel hakkında Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı'na karşı kaç tane ihbar, şikayet ve savcılık ceza soruşturması talebinde bulunulduğunu ve bunların kaçında ceza verildiğini sordu. Gökçen, bakana disiplin soruşturmalarını ve bunların nasıl sonuçlandığını da sordu.
Hotar'ın son zamanlarda dışarıdan yaptığı atamalar üniversitede usulsüzlük iddialarını yeniden gündeme getirdi. Hotar'ın söz konusu isimlerle ilişkisi merak konusu.
İzmir'de lisede imam derslere girip Kuran dağıttı (ASLI İNANMIŞIK-SOL/ÖZEL)
.jpg)
ÇEDES kapsamında Karaburun Çok Programlı Anadolu Lisesi'nde derslere giren Salman Köyü imamı, çocuklara Kuran dağıttı. Veliler tepkili.İzmir'in Karaburun ilçesindeki Karaburun Çok Programlı Anadolu Lisesi'nde Salman Köyü imamı derslere giriyor.
İmamın ÇEDES kapsamında din kültürü ve ahlak bilgisi derslerine girdiği öğrenilirken, öğrencilere de Kuran dağıtıldığı söyleniyor.
Kuran'ın Türkçe mealini "hayır işi" olarak bastıran aile de dikkat çekiyor. Kuyum ve mücevherat zengini Halaç Ailesi'nin bastırdığı Kuran'ın 500-600 lira değerinde, kuşe kağıda basılmış olduğunu söyleyen veliler duruma tepki gösterdi.
Karaburunlular son zamanlarda gerici dernek İHH'nın da faaliyetlerini arttırdığını belirtiyor.
Halaç Ailesi'nin AKP'li isimlerle de yakın ilişkileri bulunuyor. İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Av. Özcan Halaç, Binali Yıldırım’ın memleketi Erzincan’ın Refahiye ilçesinde meslek yüksekokulu yapılması için çalışma başlatmıştı. O dönem Erzincan Refahiye Kaymakamlığı yapan Eyüp Kaykaç da Karaburun Kaymakamı olarak atanmıştı.ÇEDES nedir?
Göreve geldikten sonra akademik ve idari kadrolarda değişime giden Hotar'la ilgili usulsüzlük iddiaları geçtiğimiz Eylül ayında Meclis'e de taşındı. CHP İzmir Milletvekili Gökçe Gökçen, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in yanıtlaması istemiyle verdiği önergesinde Hotar'ın göreve geldiği 2018 Temmuz ayından bugüne kadar, idari görevi bulunan personel hakkında Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı'na karşı kaç tane ihbar, şikayet ve savcılık ceza soruşturması talebinde bulunulduğunu ve bunların kaçında ceza verildiğini sordu. Gökçen, bakana disiplin soruşturmalarını ve bunların nasıl sonuçlandığını da sordu.
Hotar'ın son zamanlarda dışarıdan yaptığı atamalar üniversitede usulsüzlük iddialarını yeniden gündeme getirdi. Hotar'ın söz konusu isimlerle ilişkisi merak konusu.
İzmir'de lisede imam derslere girip Kuran dağıttı (ASLI İNANMIŞIK-SOL/ÖZEL)
.jpg)
İzmir'in Karaburun ilçesindeki Karaburun Çok Programlı Anadolu Lisesi'nde Salman Köyü imamı derslere giriyor.
İmamın ÇEDES kapsamında din kültürü ve ahlak bilgisi derslerine girdiği öğrenilirken, öğrencilere de Kuran dağıtıldığı söyleniyor.
Kuran'ın Türkçe mealini "hayır işi" olarak bastıran aile de dikkat çekiyor. Kuyum ve mücevherat zengini Halaç Ailesi'nin bastırdığı Kuran'ın 500-600 lira değerinde, kuşe kağıda basılmış olduğunu söyleyen veliler duruma tepki gösterdi.
Karaburunlular son zamanlarda gerici dernek İHH'nın da faaliyetlerini arttırdığını belirtiyor.
ÇEDES Millî Eğitim Bakanlığı (MEB), Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı arasında imzalanan bir protokol. Proje 2022 yılında pilot illerde uygulamaya başlanmıştı. Projeye ait protokol ya da 2023 yılının başında yayınlanan “Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum Projesi Uygulama Usul ve Esasları” gibi resmi belgelerde, “din eğitimi” ifadelerine yer verilmemişti.
Ekim ayı birlikte de, ÇEDES kapsamında hazırlanan ve “Edep, Saygı ve Nezaket” başlıklarını konu edinen ilk Öğretmen Kılavuzu yayınlanmıştı. Kılavuzda değerler eğitiminin, temel olarak “din eğitim” olarak planlandığı açık bir şekilde görülmüştü. “Multimedia Önerisi” başlığı altında önerilen videoların, Diyanet TV, Diyanet Çocuk kanallarından seçildiği ve ilk videonun “İslam Her İşte Nezaketi Emreder – İslam Nedir?” başlığını taşıdığı anlaşılmıştı.
Çok tepki çeken protokol sonrası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ÇEDES için yapılan "laikliğe aykırı" konulu suç duyurusunu incelemiş ve dilekçenin işleme konulmamasına karar vermişti.
ÇEDES protokolüyle öğrenciler ülkenin dört bir yanında gerici ve müfredat dışı işlere maruz bırakılıyor.
(derleyen: mstfkrc)
ÇEDES Millî Eğitim Bakanlığı (MEB), Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı arasında imzalanan bir protokol. Proje 2022 yılında pilot illerde uygulamaya başlanmıştı. Projeye ait protokol ya da 2023 yılının başında yayınlanan “Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum Projesi Uygulama Usul ve Esasları” gibi resmi belgelerde, “din eğitimi” ifadelerine yer verilmemişti.
Ekim ayı birlikte de, ÇEDES kapsamında hazırlanan ve “Edep, Saygı ve Nezaket” başlıklarını konu edinen ilk Öğretmen Kılavuzu yayınlanmıştı. Kılavuzda değerler eğitiminin, temel olarak “din eğitim” olarak planlandığı açık bir şekilde görülmüştü. “Multimedia Önerisi” başlığı altında önerilen videoların, Diyanet TV, Diyanet Çocuk kanallarından seçildiği ve ilk videonun “İslam Her İşte Nezaketi Emreder – İslam Nedir?” başlığını taşıdığı anlaşılmıştı.
Çok tepki çeken protokol sonrası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ÇEDES için yapılan "laikliğe aykırı" konulu suç duyurusunu incelemiş ve dilekçenin işleme konulmamasına karar vermişti.
ÇEDES protokolüyle öğrenciler ülkenin dört bir yanında gerici ve müfredat dışı işlere maruz bırakılıyor.
(derleyen: mstfkrc)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder