Hürcan Bulur cinayeti: Yeni Türkiye'de emekçiler için yerli ve milli cehennemin bir tezahürü (Ogün Eratalay)
Ankara Batıkent’te öldürülen bir emekçinin hikayesi, AKP rejimi eliyle Türkiye’de yaratılmak istenen sermaye cennetinin nasıl olacağına dair önemli ipuçları içeriyor.
Hürcan Bulur. 25 yaşında umutları olan bir kardeşimizdi. Yaşıtlarından belki önemli bir farkı da umutlarının bu ülkeye dair olmasıydı. Kötü idare edilen memleketinin farklı bir yönetim altında bambaşka olacağına dair umudunu, örgütlü mücadeleyle birleştirmiş bir Türkiye Komünist Partisi üyesi emekçiydi. Hayatı kısa kesildi. 24 Ağustos 2023 günü Ankara Batıkent'te yaya geçidinden karşıdan karşıya geçmeye çalıştığı sırada 140,96 km hızla giden bir Tesla aracın çarpması sonucu hayatını yitirdi. Aracı kullanan kişi Özer Sağlamyürek, bölgeye çok yakın olan Ostim OSB'deki önemli firmalardan Dora Makina'nın patronu Bekir Sağlamyürek'in oğluydu. Olaydan sonra hastaneye kaldırılan Bulur, 12 saat sonra ölürken Sağlamyürek ise "taksirle ölüme neden olma" suçundan tutuklandı.
Davanın ilk duruşmasında sanığın ifadesiyle görgü tanıklarının ifadeleri arasındaki çelişki nedeniyle bölgedeki kamera ve hız tespit sistemi verileri istendi. Sağlamyürek, yavaş bir süratte çarptığını öne sürse de yapılan ilk incelemelerde aracın hızı 67 km olarak açıklandı. Ancak yapılan itirazlar sonrasında yenilenen tespitte kaza sırasında aracın hızının 140 km olduğu ortaya çıktı. Öte yandan Bulur ailesinin ısrarları üzerine Tesla marka aracın tüm sistem verileri mahkeme tarafından talep edilince kaza öncesinde aracın "önünde cisim var" uyarısı verdiği, buna rağmen sürücünün yavaşlamadığı, aksine gaza bastığı ortaya çıktı.
Hürcan'ın babası Veysel Bulur ayrıca yaptığı açıklamada sanık tarafının kendilerine para teklif ederek davadan vazgeçmelerini istedikleri ancak onların bu iğrenç teklifi reddederek davanın ağır ceza mahkemesinde görülmesini istediklerini belirtti. 15 Aralık 2023 Cuma günü görülen davada mahkeme yetkisizlik talebini reddederek Özer Sağlamyürek hakkında bilinçli taksirle ölüme neden olma suçunda 6 yıl 3 ay hapis cezası verdi ancak tutuklu sanık hükümle birlikte tahliye edildi. Karar Bulur ailesi, dostları ve davayı takip eden partili yoldaşları tarafından protesto edildi.
Hürcan'ın başına gelenler bir şanssızlık denemez, ülkeyi emekçiler için cehenneme getirenlerin bu olayda da büyük sorumluluğu var. En başından başlayalım. Ölüme sebebiyet veren şoförün cinayeti işlediği aracın bugünkü satış fiyatı 3 milyon TL civarında. Kamuya açık bilgiler sayesinde Özer Sağlamyürek'in Yenimahalle Anadolu Teknik Lisesinden sonra Atılım Üniversitesini bitirdiği ve babasının şirketinde araştırma geliştirme mühendisi olarak çalıştığı anlaşılıyor. Dolayısıyla kullandığı araç genç bir mühendisin günümüz koşullarında kazandığı parayla alabileceği bir araç değil. Pekiyi o zaman bu değirmenin suyunun nereden geldiğine bakalım isterseniz.
AKP rejiminin her fırsatta iftiharla bahsettiği savunma sanayiinin bir bileşeni aslında Dora Makina. Adını bile yabancılar kolay telaffuz etsin ve yazsınlar diye özenle seçmişler. Kuruluş amaçları silah üreticilerine yan sanayii üretimi yapmak, memleketteki büyük silah devlerine eklemlenerek büyümek. AKP iktidarı sırasında emperyalizmle yapılan işbirliği sayesinde savunma sanayii olarak tanımlanan silah üreticilerinin sıradan bir örneği aslında. Ancak yerli ve milli olduğu iddia edilen bu sektörün iç yüzünü görmek adına önemli. Nasıl buldukları bize meçhul olan bir yatırım sermayesi bulan bu takım patronlar, önce işe bağlantı kurarak başlar. TAİ, Aselsan, Havelsan, STM gibi dev silah şirketleriyle ilişkiler kurulur, burada siyasi eğilimler ve değiş tokuş edilen kartvizitlerin belirleyici etkisi vardır. Buradan devamla NATO müttefiki ülkelerdeki silah şirketleriyle temasa geçilir, işbirliği geliştirilir. Bu ilişkiler NATO gizlilik sertifikalarıyla, Stratejik Ortaklık Belgeleriyle tescillidir. Sonrasında üretilecek silahların veya ekipmanın hassas üretimi için bu şirketlerin şartnameye ekledikleri CNC tezgahları satın alınır. Tamamen emperyalist merkezlerde üretilen bu tezgahlar yine aynı merkezlerde üretilen yazılımlarla çalışmaktadır. Burada tezgah üreticisi reklamı yapmayacağız ancak ABD, Japonya, Güney Kore, Tayvan, Almanya yapımı bu tezgahlarda en kaliteli İsrail ürünü takımlarla hassas işlenen parçaların monte edilmek üzere ana yüklenici firmaya gönderildiğini söyleyerek süreci özetleyelim.
Elbette burada en önemli halka kendisinden en az bahsedilendir, yani tezgahı kullanan kalifiye işçidir. Sendikanın girmediği, en temel işçi haklarının bulunmadığı, iş kazalarının ve ölümlerinin sıradanlaştığı, tarikatların kol gezdiği, işçi servislerinin sadece Cuma namazına işçi taşımak için kullanıldığı Ostim'de koca koca şirketlerin palazlanması, asgari ücret alan işçilerin çalıştığı fabrikaların önünde son model arabaların sıra sıra olması tesadüf değildir. İşte Hürcan'ın ölümüne sebep olan araba da böyle bir arabadır. Emperyalist hiyerarşiye silah ara parçası üreten bir patronun, Ostim işçisinin alın terine el koyarak aldığı son model araba, oğlunun altında yine bir emekçi için ölüm makinası haline gelmiştir.
Bugün 100. yılında patron sınıfının kurmak istediği yeni cumhuriyet işte budur. Emekçiler için cehennem kendileri için cennet. Ancak emekçiler bu boyunduruğu kabul etmeyecek. Hürcan'ın katilinin yakasını bırakmadıkları gibi memleketin patronlar için dikensiz gül bahçesi olmasına da izin vermeyecek, kendi cumhuriyetlerini kurmak için kollarını sıvayacaklar.
/././
Yine aşırı hız, yine lüks araba gösterisi: Yaya geçidinden geçen genç hayatını kaybetti (7 Eylül 2023)
Ankara'nın Batıkent semtinde Tesla marka arabasıyla 160 km hız yaptığı iddia edilen şoför, yaya geçidinden geçen gencin ölümüne neden oldu.
Hürcan Bulur'a çarpan arabada meydana gelen hasar24 Ağustos Perşembe akşamı meydana gelen trafik kazasında yaşamını kaybeden Hürcan Bulur henüz 26 yaşındaydı. Görgü tanıklarının ifadesine göre 160 km hızla gelen şoförün yaya geçidinde çarptığı Hürcan Bulur, metrelerce sürüklenmiş ve kaldırıldığı hastanede yaşamını kaybetmişti.
'Tesla marka araçla 160 km hızla geliyordu'
Gördü tanıkları, aracın 160 km hızla gittiğini ve Hürcan Bulur'a yaya geçidindeyken çarptığını ifade ederken, aracın makas atarak geldiğini belirten görgü tanıkları da var. Görgü tanıklarından birinin polise verdiği ifadeye göre; kazayı yapan Ö.S'nin kazadan hemen sonra bir çok telefon görüşmesi yaptığı ve çevredeki görgü tanıklarına kazayı yaptığı sokağın adını sorduğu belirtiliyor. Kazayı yapan Ö.S'nin telefonla yaptığı görüşmede, telefonda konuştuğu kişiye kazayı kendisinin yaptığını, suçun kendisinde olduğunu, 160 km hızla gittiğini ve bu nedenle duramadığını söylediği belirtiliyor.
Aracın çok hızlı bir şekilde geldiği, makas atarak yol aldığı ve uzaktan sesinin dikkat çektiği yine olay yerindeki görgü tanıklarının verdiği bilgiler arasında yer alıyor.
Kazayı yapan gencin babasından telefon: 'Elim bir kaza, herkes ölecek sonuçta, yapacak bir şey yok'
Kazayı yapan Ö.S 'nin babası B.S'nin aileyi arayarak başsağlığı dilediği, elim bir kaza olduğu için üzüldüklerini, fakat 'ölümün bir kader olduğu ve nasıl olsa herkesin bir gün öleceği' minvalinde bir telefen görüşmesi yaptığı ifade ediliyor.
B.S'nin Ankara OSTİM Sanayi Sitesi'nde bir firmanın sahibi olduğu ve AKP ile iyi ilişkilerinin olduğu bilinirken, ölümlü kazayı gerçekleştiren oğlu hakkında herhangi bir hukuki sürecin başlamaması adına aileyle görüşmesi için kimi isimleri devreye soktuğu iddia ediliyor.
'Araştırıldığı takdirde her şey ortaya çıkacak. Yeter ki sorunun üzerine gidilsin'
Kazanın olduğu yerde herhangi bir Mobese kaydının olmadığı bilinirken görgü tanıklarının ifadeleri ve şahitlerin verdikleri bilgiler dışında bir kaç verinin daha olduğu biliniyor. Hayatını kaybeden Hürcan Bulur'un yakınları olay saatindeki telefon kayıtlarının ve HTS arşivinin yanı sıra Tesla marka aracın uzaktan takip sistemi ile hız ve konum bilgilerine gerektiği takdirde erişilebileceğini hatırlatıyor.
Hürcan Bulur'un annesi Süreyya Aydın Bulur, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada "Trafik kazalarını, cinayetlerinin normalleşmesine ,cezaların caydırıcı olmamasına artık dayanamıyoruz. Yavrumu benden alan Ö.S., Tesla aracıyla hava atmak, şov yapmak için 160 km hızla yaptığı kazadan, kaçmak için evladımı ikinci yaya yoluna kadar sürüklemistir. Araçtan indikten sonra yardım etmek yerine yine kendi derdine düşen bu vicdansızın yaptığı kaza değil cinayettir" ifadelerine yer verdi
Benzeri kazarlarda aile yakınlarının iktidarla kurduğu ilişkiden ve patron kimliklerinden ötürü ailelere rüşvet teklif edildiği, suçu işleyenlerin cezasız kaldığı örnekler olmuştu. Hürcan Bulur'un yakınlarının ve dostlarının ise tek endişesi bu. Yaşanan olayın bir tür cezasızlık örneğiyle "ödüllendirilmesinden" endişe eden yakınları, hafta sonu Hürcan Bulur için bir araya gelecek.
'Hürcan için ayağa kalkıyoruz'
Türkiye Komünist Partisi (TKP) üyesi olan Hürcan Bulur'un ailesi, yakınları, dostları ve yoldaşları hem benzer acıların bir daha yaşanmaması hem de Hürcan için adeletin sağlanması adına Ankara Batıkent'te bir araya gelecek. 10 Eylül Pazar günü saat 18.15'te Murat Karayalçın Parkı'na buluşma için çağrı yapan aile ve yakınlarının yaptığı açıklama şöyle:
Hürcan Bulur, 24.08.2023 tarihinde yaya geçidinden karşıya geçerken şehir içinde 160 km hızla giden, bütün yolları kendisinin zanneden patron çocuğu bir şımarığın, lüks aracıyla çarpması sonucu hayatını kaybetti. Hürcan henüz 26 yaşındaydı.
İnsan hayatına kast eden, cezasızlıkla ödüllendirileceklerini zanneden katillere geçit vermeyeceğiz.
Patronlar bütün yollar kendi menfaatlerine çıkıyor tüm yasalar onları koruyor sanıyorlar. Ama yanılıyorlar.
Bu ilk değil üstlelik. Hürcan'ı yitirdiğimiz kazadan 2 saat sonra ve ertesi gün iki farklı kaza daha gerçekleşti aynı yerde. Batıkent halkının hayatı bu kadar ucuz değil.
Batıkent Halkı olarak bir araya gelerek kaza mahaline yürüyor, Hürcan için adalet talebimizi hep beraber haykırıyoruz."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder